onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Ayrılık Sözleri 2021: Ayrılık Acısı Çekip de Dile Getirmek İsteyenlere En İyi 102 Ayrılık Sözü

Ayrılık Sözleri 2021: Ayrılık Acısı Çekip de Dile Getirmek İsteyenlere En İyi 102 Ayrılık Sözü

En sağlam ayrılık sözleri...

Günümüzde özellikle sosyal medya hesaplarımızda sıkça paylaştığımız bir konu da güzel sözler. Akla gelebilecek hemen hemen her konuda söylenen bir çok güzel söze rastlamak ve bulmak mümkün. Bu sözleri, içinde bulunduğumuz çeşitli hal ve duygularımıza göre paylaşır ve etkileşim yaratırız. 

Bugün sizler için ayrılık sözleri üzerine bir içerik hazırladım. Ayrılık acısını çekenler bilir. Bazen bu acıyı bir şekilde paylaşmak, ifade etmek isteriz. Anlamlı, düşündüren, duygusal ayrılık sözleri ayrılık acımızı, kırılan kalbimizden geçen duyguları ifade etmemize yardımcı olur. Aşk acısı çekenler, sevip de ayrılmak zorunda kalanlar, aldatılanlar buraya... Duygularınıza tercüman olacak ayrılık sözleri arıyorsanız hemen paylaşmaya hazır sözler burada. İster WhatsApp, ister Instagram, isterse Facebook veya kısa mesaj(SMS) olsun hepsini bu içerikte bulabilirsiniz. 

İyi okumalar...

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

En mutlu gününde yanında yoksa onunlayken bile onsuzluğu yaşıyorsan bil ki terk edilmişsindir yalnızlığı yaşıyorsun ama bilmeden.

En acı şey ayrılıktır ve ölmektir ben bunu çok iyi anladım. Sevdiğin insana o kadarda güvenme! Gün gelir bakarsın arkandan vurur.

Adını kalbime aşkla kazımıştım boş ver aldırma belki bir gün silerim. Güzel bir rüyayı gerçek sanmıştım. Seni sevdiğim için özür dilerim.

Bazen öyle konuşacaksın ki, karşındaki cevap veremeyecek. Bazen de öyle bir susacaksın ki karşındaki konuşmaya cesaret edemeyecek.

Aşkımız su üzerine yazılan bir masaldı, göz kirpimi kısalığında kelebeğin ömrü uzunluğundaydı. Kalbimizde pekguzelsozler.com bir ömür boyu çekeceğimiz yaralar bıraktı.

Evet, acı çekiyorum, Evet çok özlüyorum. Evet, ulan evet onu unutamıyorum. Kime ne? Sormayın artık bana nasılsın? Diye. Boş verin, ben iyiyim işte.

Ben senin yaşadığın gizli bir macerayım, anlatılmaz bir roman, kapanmaz bir yarayım, sığındığın limanlar unutturamaz beni, ben senin yüreğinde en büyük fırtınayım.

Ay doğarken bir söğüdün arkasından, gül yüzünde sisli bir esintiyle, akşamın göçüsüne hüzün serperek ve yağmurdan geceye perdeler çekerek beni düşün unutma…

Ayrılığın resmini çizdim sarı odalara, yüreğimi soğuttum zemheri ayazında. Sonra uzun uzun rüzgarın gülüşünü seyrettim çaresizce. Ve gecenin en koyulaştığı yerde ölümü kucakladım masmavi yüreğimle…

Geleceği benimle karanlık görüyorsan, umutların solmuş yüreğinde. Hadi git beni hiç düşünme eğer mutlu olacaksan çeker giderim, sen mutlu olacaksan ben çekerim.

Seni anlata anlata bitiremediğim insanlara sonra bir de beni sebepsiz terk edip gidişini anlatmak zorunda kaldım.

İnsan bir kere hata yapar, ikinci kez de yapar ama bil ki eğer üçüncü kez yaparsa onun bağı sende kalmamış demektir.

Gelme çocuk! Benim denizimde yüzemezsin sen, kolların kısa kalır dalgalarıma, ölürsün çocuk! Bulaşma yalnızlığıma.

Ben hayatı rakı niyetine içtim, kafayı meze niyetine yedim, hani sarhoşluk kötüydü, sevdiklerimi hep ayıkken kaybettim.

Senin, çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara bere içinde olsun dizlerim, yüreğim kadar acımaz nasıl olsa.

Bir gün herkes gider mi acaba. Evet, sen kalbinde büyüttükçe, onlar da büyürler ve sığamayacaklarını anlayınca giderler.

Batık bir gemiymişiz aşk limanında… Kader bu deyip de avutma beni ayrılık kapımızda… Senden son dileğim beni unutma.

Paslı bir yalnızlıktı avuçlarımda, ardımda bir yürek yükü rüzgâr. Ne zaman sevmeye koyulsam, doğrulup çoğaldı ayrılıklar.

Ne çıkar terk ettiyse, bırakıp da gittiyse. Kolayı var arkadaş, sende ona gülersin onun yaptığı gibi başkasını seversin.

Sen gittiğin an ben daracık sokaklarda ıssız çöllerden geçerek sana gelme umuduyla koştum ama her arkamı dönüşümde sen yoktun.

Ayrılık vaktiyse duvarda çalan saatte bir klik vururuz yüreğimize. Ölümse soluyan ensemizde derin bir nefes çekeriz içimize.

Şimdi şöyle; sen ölmüşsün, ben mezarına gelincikler dikiyorum. Bundan sonrası bir ölünün bir ölüye merhamet duyması.

Tek bir bakışla tutuşmaya hazırdım oysa. Düşlerinin mahpusunda bir ömür yatmaya. Hadi! Hazırım “yok olmaya”.

Kaldır kadehi sevgilim! Varsa şerefine yoksa gidişine. Ben huzur istedim, sen kusur. Şimdi bensiz kudur.

Allah’ım beni öyle bir son bahar ayazında canımı al ki, sevdiğim mezarıma koyacak tek bir gül bile bulamasın.

Çeker gideriz be gülüm kime ne. Gidişinin hüznü gözlerimde, acısı yüreğimde kaldı, gel de dindir bu ıstırabı.

Mutlu iken söz verme, üzgün isen cevap verme, öfkeliysen de sakın karar verme… Yoksa üzende sen olursun üzülende…

Sevmenin erdemi, aşkın görkemi, mutluluğun gözleri ve seni özlemenin hazzını yaşattın sevgili, yolun açık olsun.

Acının umutları yok ettiği anda, umutları yeşertecek bir sevgiye ihtiyaç duyarsan ben hep o bildiğin adresteyim.

İlişkiler başladığı günden itibaren bitmeye doğru yol alırlar. Yani her ilişkinin bir son kullanma tarihi vardır.

Ben ne aşklar yaşadım ne vedalar ettim, ne kızgın çöllerinde yürüdüm aşkın, senin kor dudakların vız gelir güzelim.

Her gecenin güneşle gelen o ilk ışığı parlaklığı varsa elbet gidenin de bir gün mutlaka dönüşü olacaktır ama sabır.

Üstüne basarak söylemiştim seni seviyorum diye. Sen ise üstüme basa basa gitmeyi tercih ettin.

Sende haklısın be sevgili ucuz yüreğine ben pahalı geldim. Şimdi gidiyorum elveda sana…

Kötü diye bir şey olmasaydı, cehennem boş kalırdı. Sen beni kırmasaydın, bu can uğruna fedaydı…

Ayrıldık işte her şey dilediğince olsun pişmanlık gözyaşlarına on numaralık gülüşüm koysun.

Bir gün seni unutmak zorunda kalırsam aşkımın küçüklüğüne değil, çaresizliğimin büyüklüğüne inan.

Giderken ardına bakma, yakışır bir veda olsun. Hayatımı mahvettin ama güzel roldü helal olsun.

Aşkım ne zaman dağlar sahili, mehtap geceyi, dünya dönmeyi unutursa, bende seni o zaman unutacağım.

Anlamaz ki seni anlamış olsaydı şimdi yanında olurdu. Uzaklık insanın içindeki yalnızlık da gizlidir.

Yolumdan dönemediğim için değil seninle hiçbir yolda yürüyemeyeceğimi bildiğim için gidiyorum. Hoşçakal…

Görmeden varlığına inandığım ve içimde yaşattığım sadece Allah var, gidersen unutulursun o kadar.

Canımı acıtan ne biliyor musun “Ben senin mutluluğunu istiyorum” dedi ve aldı gitti.

Elveda dercesine bakan gözlerine eyvallah dercesine çeker giderim be güzelim.

Biliyor musun be arkadaşım bazen merhaba diyemediklerimize hoşçakal diye fısıldarız.

Şunu bilmelisin ki ben hava soğuyunca değil, senden soğuyunca üşüdüm. Elveda…

En çok da, en zor zamanımda sana ihtiyacım olan bu sessiz gecelerde terk etmen koydu.

Gidişin bir ambulansın siren sesine benziyordu yol vermekten başka çarem kalmadı.

Unutma! Nasıl sensizliği ben yaratmadımsa tadacağın bensizlikte benim eserim olmayacak.

Ekmeğime hoşçakal sürdün ya sen, ben şimdi ‘aşk’ karınla; sana, ne şiirler yazarım.

Unutmak zaman ister demiştim, yanılmışım. Zaman değil yürek istiyormuş. O da sende kaldı…

Gitmek istiyorsa, bırak gitsin! Aklı seninle olmayanın bedeni yanında olmuş ne yazar?

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Birini kaybetmek istiyorsanız onu çok sevin yeter.

Zaman değilmiş gideni geri getiren, aslında zamanmış, var olanı götüren.

Ayrılık dilinden ne olur sanki sen gittin ellere ben de ölüme.

Gidenin arkasından nokta koyacaksın ki gelenin ismi büyük harfle başlasın…

Giderek daha çok seviyorum seni demişti. O yüzden gitti demek ki.

Bu saatten sonra sende fırtına dahi kopsa paşam, bende yaprak bile oynamaz inan.

Giden gitmiştir gittiği gün bitmiştir ben gideni değil giden beni kaybetmiştir.

Lades bitti, artık aklımda değilsin.

Vazgeçersin bazen, sevmediğinden değil, yorulduğundan..

Hiç bir ayrılık benim ecelime hükmedemez… Ben gelen ile doğmadım ki giden ile öleyim…

Üzülme değmez sözünü duymaktan sıkıldım. Değmeyenlere zaten üzülmem. Üzüldüğüm şey; hiç değmeyecek olan kişilere yüreğimin değmiş olması

Hayat öyle bir noktaya getirir ki insanı, eskiden “hiç bitmesin” dediğin günlere, keşke hiç yaşamasaydım dersin.

Bir gün herkes gibi olmadığımı anlayacaksın ; Ama o zaman sen benim için herkes gibi olacaksın.

Ya bir gün karşılaştığımızda “Düşman” gibi değilde, “pişman” gibi bakarsak? Hiç Düşündün mü?

Gidiyorsun…Umarım aldığın karar seni pişman etmez kendine. Umarım doğruya dosdoğru gidersin. Yanıldığını anladığın an geri dön. Seni buralarda bekliyor olacağım. Sadece çok gecikme. Belki yine buralar da olurum ama buralar eskisi kadar burası olur mu bilemem.

Gelen bir şey katmaz artık bana, giden de hiçbir şey eksiltmez. Gel ya da gelme sevgili, artık benim için hiç fark etmez.

Gittin de ayrıldık mı sanıyorsun? Sen orda sigaranı yakarsın, külü benim içime düşer…

Pencere kapandı ömür sahnemde, artık bana elveda…

İşte gidiyorum, bir şey demeden, arkamı dönmeden, şikâyet etmeden. Hiç bir şey almadan, bir şey vermeden, yol ayrılmış, görmeden gidiyorum. Ne küslük var, ne pişmanlık kalbimde, yürüyorum sanki senin yanında, sesin uzaklaşır her bir adımda, ayak izim kalmadan gidiyorum.

Rüzgâr ve martı sordular seni, neredesin? Nasıl derim terk etti, bırakıp beni gitti? Anladılar ki aşkımız bitti. Alay ettiler benle hep, sen oldun bunlara bak sebep. Martı dedi: gördüm onu belinde erkek kolu. Rüzgâr güldü halime, dedi: gidelim, düş önüme. Gidemem, dinle martıları. Bitmiyor alayları.

Sen beni kandırmadın, ben sana inanmayı seçtim. Hepsi bu. Kanayan yaralarına, kan dursun diye başka bedenler basarsan, sadece mikrop kaparsın. Eğer bir insanı gerçekten unutmak istiyorsan onunla yaşadıklarını değil, onun sana yaşattıklarını hatırla.

Bana ışığın kıymetini gösterebilmen için dünyamı karartmana gerek yok.

Uzaklaşmak iyidir. Birinden, bir şeyden… Uzaklaşmak bazen, yakınlaşmaktan da iyi gelir insana

Ne yapsan boşuna artık olmuyor seninle ne olur beni anla yaşanan güzel günlerin hatırına şansını fazla zorlama elveda.

Gençliğine güvenip vakit çok erken derken, belki elveda bile diyemezsin giderken.

Ahtım seni sevmekti ya varsın imtihanım özlemek olsun.

Vedalar gözüyle sevenler içindir, çünkü gönlüyle sevenler ayrılamaz.

O ellerimi bıraktı ben her şeyi. Elvedalar bazen bu kadar kolay…

Yapacak bir şey yok yine özler yine bekleriz. Çay içer, kitap okur, namaz kılar, dua ederiz.

Uğruna ödediğin bedeller, mutluluğuna gölge düşürüyorsa, hak ettiğin mutluluk sana biraz pahalıya mal olmuştur.

Seni seviyorum. cümlesi en çok sana yakışıyordu, en çok senden duymak mutlu ediyordu.

Mutluluk mu? Evet, adını duymuştum.

Arada bir yokluyorsun sol yanımı. Öyle bir seni seviyorum dedin ki inan olsun kalbime indin.

Adın ki en güzel kelimedir dağarcığımda ne zaman ansam; kelimelerim kendini asar darağacında.

Belki kimse olmayacak senin gibi; ama sende olmayacaksın eskisi gibi.

Çok sahiplenmeden seveceksin mesela. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, hem de hep senin kalacakmış gibi.

Aynı kitapları okur, aynı filmleri izler, aynı müzikleri dinlerdik. Herkesten farklıydık biz. Biz gerçekten ayrıydık. Şimdi ne okusam, ne izlesem, ne dinlesem hemen elim telefona gidiyor sonra o eskidendi diyorum çünkü biz artık gerçekten ayrıydık

Hücum edilmez bir beden içinde, ölmez bir ruhum var. Ben seni sevdim sebepsiz sen beni sevmedin şerefsiz

Canı yanan sabretsin, canı yakan, canının yanacağı günü beklesin!

Yalnızlığımda çoğalıp, kalabalıkta eksiliyorum. Ve öylesine kalabalık ki yalnızlığım; ne yana dönsem sana çarpıyorum.

Dünyaları sığdırırdım yüreğime. derdin bana bir zamanlar. Dünyaları sığdırırken yüreğine, beni sığdıramadın mı?

Serçe kadar yüreğimin, gökyüzü kadar sancısı var bu gece.

Üç yanlışım oldu. Tanıdım, güvendim, inandım! Bir doğrum oldu. Sevdim ama üç yanlış, bir doğruyu sildi.

Bazen insan ‘Seni seviyorum’ diyemez. Sadece ‘Sana da iyi geceler’ demekle yetinir.

Kimine git dersin değerli olursun, kimini canından çok seversin gereksiz olursun.

Senin de sevdiğini sanmıştım. Ya da öyle olmasını istediğim için, kendimi buna inandırmıştım.

Sen kalmaya bir neden bulamadın ya, ben ölmeye ne bahaneler bulurum şimdi.

Dün mahkememiz vardı, senin gözlerinle benim kalbim arasında. Senin gözlerin serbest kaldı, benim kalbim ise bir ömür boyu seni sevmeye mahkûm edildi…

Ömrümün her gününde, asırlık elem saklı… Adın kalbime mühür artık, dilde yasaklı!

Bekleyiş bir özleyiş gönüldeki güzeli bir süsleyiş bin bir hisle sevmeli neden o çok sevene unut bekleme derler oysa seven ümitsiz olsa da bekler.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
181
100
86
33
21
21
18
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın