"Artık Yokum Ben Yancı Olmam"
Galatasaray'ın futboldan sorumlu yöneticisi Cüneyt Tanman, görevinden ayrıldı.
Cüneyt Tanman, Hürriyet Gazetesi Spor Müdürü Mehmet Arslan'a verdiği röportajda futboldan sorumlu yönetici görevinden ayrıldığını ve yönetimdeki görevine üye olarak devam edeceğini açıkladı.
İŞTE HÜRRİYET GAZETESİ'NİN RÖPORTAJI...
'Öğle saatlerinde telefonum çaldı. - Bir kahve içer miyiz? Arayan Galatasaray Yönetim Kurulu Üyesi “Sevgili Kaptan” Cüneyt Tanman’dı. Tanman, Başkan Dursun Özbek tarafından, “Futboldan Sorumlu Yönetici” olarak atanmıştı. “Biraz konuşalım” dedi ve buluştuk. Hayrola Kaptan. Bırakıyor musun? “Hem evet, hem hayır” dedi ve söze başladı: “Yukarılar zor ve flu. Yani net değil. Orada kendiniz olamıyorsunuz Var olan bir şeye yok demek zorunda kalıyorsunuz. Ben de daha net olan bir alana yönelmeye karar verdim.” Bu sözler aslında G.Saray’ın ortasına bırakılmış bir bombaydı. Galatasaray’ın futboldan sorumlu yöneticisi bu görevini bırakıyordu. Tanman sadece Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapmaya karar vermişti. Peki ne olmuştu da, taşlar yerinden oynamış, Tanman böyle bir karar almıştı. Öyle ya, zaman zaman futbolcu menajerlerinin hakaretlerine bile tahammül edecek kadar sabır taşına dönüşen bir isim, bir anda “İstifa” ile özdeşleştirilecek bir karar alıyordu. İşte Tanman’ın söyledikleri...'
Sarı Lacivertlilerin yıldız transferleri Galatasaray’ı nasıl etkiledi?
‘Tabii ki baskı yarattı Ama ben o kadar para harcatmazdım’
Fenerbahçe’nin transferleri nasıl bir etki yaptı?
14 yabancı kuralı, geçen yıl şampiyonluğu kaçıran Fenerbahçe’nin algıyı değiştirmek istemesi... Ve (tabii bence) Türk Futbolunun harcamaması gereken bir bütçeyi harcaması.. Bütün bunlar elbette bir baskı yaratıyor.
Siz yapmaz mıydınız bu kadar transferi?
Keşke bizim elimizde de o bütçe olsaydı..
Eee siz de yaparmışsınız işte transfer...
Hayır, hayır.. Yine de bu kadar para harcatmazdım. Ama artık Türkiye’de her yerde bir mücadele var. Şampiyonluk mücadelesi bir yanda, kupa bir yanda.. Transferde de şampiyon olmak istiyor herkes. Her ne olursa olsun insanlar sadece kazanmayı düşünüyorlar.
Nasıl değişecek bu tablo?
Bakın Barcelona’da, yani alt yapıda “Eğer rakipten daha yaratıcı değilseniz ve daha çok faul yaptıysanız, o galibiyetin anlamı yok” felsefesi ile oyuncuları eğitiyorlar ve sonuçlarını da alıyorlar.
KADROYU AZALTMADAN KİMİ NASIL ALALIM?
Nedir G.Saray’ın transferdeki zorluğu?
UEFA kriterleri var. İnsanlar hep al diyor. Ama alırken de bir yandan elinizdeki kadroyu da azaltmak zorundasınız. Önünüzü görmeden nasıl devam edersiniz?
Transferler neden gecikti? Başkan ile aranızdaki bu sorundan dolayı mı G.Saray’ın transferleri gecikti?
Hayır. Bakın Galatasaray’ın şampiyon olmuş değerli bir kadrosu, bu kadroyu tanıyan bir hocası var. Ve hocanın kafasında da bir plan var. Transferleri yaparken kulübün içinde bulunduğu yapıyı ve bu planı dikkate almak lazım. Podolski’nin, kulübü 5-6 milyon Euro istiyordu. 2.5 milyon Euro’ya transfer ettik. Carole, scout ekibimizin izlediği bir oyuncuydu. Cem’i hocamız çok istedi. Yani tüm transfer sağlıklı alınmış kararlarla gerçekleştirildi.
“İŞ YAPAMAYACAKSAK, ORADA DURMAM”
Artık A takım ile ilişkim olmayacak. Başkan bundan böyle kendisi müdahil olmak istedi. Hoca ile o konuşacak.
Bu sürpriz bir karar mı beklenilen bir şey miydi?
Aslında çok da sürpriz değil. Beni futbolun başına getirmek istediğini söylediği zaman, “Ben oraya defalarca geldim. İş yapamayacaksam, orada durmam” demiştim.
İşinizi yapamıyor muydunuz o zaman?
Anlatayım o zaman. Başkan’ın adına başkanın kardeşi Mehmet Özbek ile birlikte yürüttük bugüne kadar tüm işleri.
Cahilliğimi bağışlayın ama Mehmet Bey seçilmiş yönetici mi?
Hayır. Ama buraya takılmayın lütfen. Bakın Dursun Bey seçildiği günden bu yana Galatasaray için attığı imzalar ve verdiği nakitlerle birlikte 60-70 milyon dolarlık bir yükün altına girdi. Dolayısıyla kardeşi ile birlikte altına girdiği bu mali yükün sorumluluğunu paylaşması kadar doğal bir şey yok.