Görüş Bildir
Banksy: 'Robin Hood’daki Karakterlerden Biri Olma Hayaliyle Büyüdüm'
Dünyaca ünlü sokak sanatçısı Banksy , nisan ayında ses getiren ‘ telekulak ‘ çalışmasının kendisi yaptığını birinci ağızdan teyit ederken, önceki eserlerinin açık artırmada satıldığı sergi hakkında da ilginç bir yorum yaptı. Websitesini yeniden aktif hale getirip soru-cevap kısmında hayranlarının merak ettiği konulara açıklık getiren ‘ Gerilla sanatçı, ‘ Telekulak ‘ isimli eseri ilk kez sahiplendi. Britanya’nın iç istihbarat servislerinden GCHQ ‘nun bulunduğu Cheltenham’daki eserin Banksy’ye ait olup olmadığı uzun süre boyunca tartışılmıştı. Banksy ayrıca eski menajeri Steve Lazarides ‘in Londra’da Sotheby’da düzenlediği ve sanatçının eserlerini içeren sergi ile açık artırma hakkında şu yorumu yaptı: “Küçük bir çocukken hep Robin Hood’daki karakterlerden biri olma hayaliyle büyüdüm. Sonunda oradaki altınlardan biri olacağımı hiç tahmin etmezdim.”10 yıl beraber çalıştığı eski menajeri Lazarides de Banksy’nin bu yorumunu önceden tahmin edip, “Banksy bu sergiden kesinlikle nefret ederdi. Hiçbir zaman bu şekildeki sergileri desteklemedi” ifadelerini kullanmıştı. Banksy sitesindeki soru-cevap bölümünde hiçbir sanat galerisi tarafından temsil edilmediğini ve Facebook’la Twitter’ı kullanmadığını bir kez daha vurguladı. Diken
Dünyanın En Nefes Kesici 34 Manzarası!
Dünyada bazı yerler vardır ki, hiç birşey yapmadan dursanız, sadece kendi nefes alış verişinizle birlikte doğanın sesini dinleseniz bile ömrünüze ömür katar... İşte o yerlerden bazıları
Reklam
2014 Dünya Kupası: En Teknolojik Turnuva
Bir an için düşünün; 1966 Dünya Kupası'nın final maçında yan hakem, İngiliz oyuncu Geoff Hurst'ün attığı ikinci golün kale çizgisini geçmediğini söyleseydi, ne olurdu?İngiltere yerine Batı Almanya kupanın sahibi olabilir miydi?Peki, 2010 yılındaki Dünya Kupası'nda İngiliz futbolcu Frank Lampard'ın Almanya'ya karşı komik bir şekilde geçersiz sayılan golü...Bu gol geçerli sayılsaydı İngiltere bu maçı kazanabilir miydi?Bunun gibi kale çizgisi ile ilgili belirsizliklere teknolojik gelişmelerin uzun süredir deva olması bekleniyordu.Her ne kadar çizgi tespiti ile ilgili yöntemler başka spor dallarında kullanılıyor olmasına karşın, GLT olarak bilinen kale çizgisi teknolojisi ilk kez Brezilya'da Dünya Kupası müsabakalarında kullanılacak.Bu, Brezilya Dünya Kupası'nın teknolojik ve interaktif özelliklerinden sadece bir tanesi.Alman GoalControl firması 12 stadyuma iki kale ağızında paylaştırılmak üzere 14 adet yüksek hızda kayıt yapabilen kamera yerleştirdi.Şirketin aktardığına göre bu kameralar görüntüleri işleyecek bilgisayarlara bağlandı ve milimetrik hesaplarla topun nerede olduğunu tespit edebilecek.Fifa tarafından da test edilen sisteme göre top kale çizgisini geçtiği zaman hakemin kol saati titreyecek ve saatte 'GOL' yazısı belirecek. Tüm bu sürecin saniyenin yarısından daha az bir sürede gerçekleşmesi bekleniyor.Öte yandan teknoloji şirketi Sony, turnuvanın resmi yayıncısı için HBS için 224'ten daha fazla HD kamera kurdu. Böylece şu ana kadar hiçbir turnuvada olmayan 2 bin 500 saat maç yayını görüntülenecek.Ayrıca ilk kez Brezilya'daki Dünya Kupası'nda Ultra HD olarak adlandırılan normal HD yayınlardan yaklaşık 4 kat yüksek çözünürlüklü UHD 4K sistemi kullanılacak.Bu yüksek görüntülerin işlenmesi için uyduların bağlantı kapasitesinin saniyede 100 mega bit olması gerekiyor.Her ne kadar çoğu futbolseverin 4K sinyallerini alamayacağını belirten Sony'nin Dünya Kupası program yöneticisi Mark Grinyer, 'UHD sisteminin çalıştığını kanıtladık ve bu Fifa için 4K sistemiyle ilk arşiv görüntüsü olacak.Dünya Kupasını stadyumdan izleyecek 3 milyon taraftar ve ekranlarının başındaki muhtemelen 4 milyar seyirci maçları izlemenin yanı sıra maçlarla ilgili oy kullanabilecek hatta bahiste bulunabilecek. Bu yapısı ile Brezilya'daki Dünya Kupası tartışmasız 'çoklu-ekran' olarak adlandırılan en interaktif turnuva olacak.Bu Dünya Kupası'nda daha öncekilerine göre daha kaliteli cihazlar kullanılması da bekleniyor.İngiltere'deki altyapı hizmetleri Cisco System şirketinin üst düzey yöneticisi Ian Foddering, Londra'daki 2012 Olimpiyat Oyunları'ndan beri kullanıcıların bu gibi etkinliklerden beklentisinin arttığını belirtiyor.Foddering, 'Şu anki beklenti her an ve en hızlı bağlantı kalitesi ile heyecan verici anların sosyal medya üzerinden dünya ile paylaşımı' diyor.Bu beklenti hizmet sağlayıcı firmalar ve teknoloji şirketleri için büyük zorlukları beraberinde getiriyor.Örneğin futbol uygulamaları üreticisi Onefootball, turnuva için yeni ücretsiz bir uygulama geliştirdi.Şirketin yöneticisi Lucas Von Cranacah bu Dünya Kupası'nın dijital trafik ve yoğun etkileşim açısından tüm rekorları kıracağını söylüyor.Şirket kendi uygulamasının da milyonlarca kişi tarafından indirilmesini bekliyor.Küresel içerik sağlayıcı Akamai şirketi örneğin kendi ağı üzerinden aynı anda 2,5 milyon canlı yayın akışı gerçekleştirmeyi planlıyor.Bu rakam 2010 yılında 1, 6 milyondu.Şirketin yöneticisi Alex Gibbons günlük veri trafiğinin saniye başı 25 Tera bit ulaşabileceğini belirtiyor.Ayrıca bu Dünya Kupası'nda internetten ya da cep telefonlarından bahis sitelerin yoğun bir trafik yakalaması bekleniyor.İnternetten ödeme sitelerinden Skrill'e göre 2014 Dünya Kupası'nda İngiltere'deki her 3 yetişkinden biri bahis oynamaya niyetli. Bunların yarısının internetten 4'te birinin ise cep telefonları uygulamalarından gerçekleşmesi bekleniyor.Jupiter araştırma şirketine göre 2018 yılında cep telefonu uyumalarından oynan bahis oyunlarının 26 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu 2013'tekinin 6 katına denk geliyor.Uygulamaların performansını ölçen AppDynamics şirketinden Tomy Levey'e göre de cep telefonu üzerinden bahislerde ilk kez Brezilya'da geleneksel bahislerden daha çok para dönmesi bekleniyor.Levey, internetteki bahis kullanıcılarının bir saniyede yüzlerce bahis işlemi gerçekleştireceğini belirtiyor. Eğer erişim kapasitesi trafik hacminin üzerine çıktığında şirketin ne zaman ve nasıl kapasite arttırması gerektiği konusunda müşterilerine yardım edeceğini dile getiriyor.Fifa'nın Brezilya'daki resmi ortağı Oi şirketi de turnuva için özel hazırlanıyor.Son aylarda şirket kablosuz internet ağ alt yapısını arttırdı. Şirketin sözcüsü, Nisan ayında 78 bin bağlantı noktasının şu an 700 bine çıkartıldığını söylüyor.Ayrıca turnuva boyunca kilit noktalardaki 2G, 3G ve 4G altyapısı da güçlendirildi.
iPhone Satışları Son Dönemin En Üst Seviyesine Ulaştı
Pahalılığın göstergesi olan iPhone yeni nesil Android telefonların tanıtılmasıyla birlikte muadil telefonlara göre %10 - %15 daha ucuz kaldı. 2500 TL'ye HTC One M8 satılırken; 64 bit işlemcili iPhone 5S piyasadan 1900 TL'ye garantili olarak bulunabiliyor. iPhone 5S'in satış fiyatının değişmemesine karşın Android telefonların fiyatlarının artması ve iPhone 5C'nin 8 GB modelinin piyasaya sunulması iPhone satışlarını 2014 2. çeyrekte rekor bir satışla kapatmasına sebep oldu. 43,7 milyon adet iPhone satışı gerçekleştiren Apple'ın hızını iPhone 6 lansmanın yaklaşması bile durduramamış gibi görünüyor. Yukarıdaki grafik 2007 yılından itibaren iPhone satışlarını gösteriyor. iPhone 6'nın çıkmasına 3 ay kalmışken satışların bu derece fazla olması oldukça ilginç değil mi? Apple'ın bu satışlardan kasasına 2.8 milyar dolar girdiğini de hatırlatalım.Teknolojioku
Reklam
Güçlü Şifreler Nasıl Oluşturulur
İnternet’te önemli, önemsiz bir çok yere üyesiniz ve  üye olduğunuz her yere farklı farklı parolalar giriyorsunuz. Bazı zamanlar önemsiz gördüğünüz ve mecburiyetten üye olduğunuz yerlere basit bir şifre ile sadece üye olmak için şifre girişi ve bir e-mail veriyorsunuz. Buraya kadar yazdıklarımızı sizde yapıyorsanız yazımız tam size göre. Son günlerde internette iyice artan parola hırsızlığını önlemek için sizlere güvenli ve akılda kalıcı kolay şifreler nasıl oluşturulur konusunda bilgiler vereceğiz.Üye olduğunuz yer önemli ya da önemsiz her şeyden öte güvenli bir parola belirlemeniz gerekiyor. Yakınınızda olan bazı kişiler tarafından anında tahmin edilebilir şifreler bazen başınıza büyük sıkıntılar açabilir. Sıralı sayıların veya klavyenizdeki tuşların yan yana olduğu yazıları şifre olarak kullanmaktan vazgeçin. Zaten bildiğiniz üzere artık bir çok site tarafından üye olma penceresinde 12345 veya 123456 gibi şifreler girişi yapamıyorsunuz.Her yere farklı farklı şifreler kullanmanız ve bu şifreleri sonrasında normal olarak unutmanız durumu içinde iki tür şifre seçeneğiniz olabilir. Zorluk derecesi ciddi anlamda üst seviyede olan ve bu şifreye göre biraz daha basit denilebilecek bir şifre belirlemeniz ve üye olduğunuz yerlerin önem sıralarına göre bu iki şifreden birini kullanmanız sizin yararınıza olacaktır.Ayrıca bir diğer uyarı da parola uzmanları ve kriptoloji bilginleri tarafından anlamlı kelimeler kullanmamanız yönünde. Kullandığınız şifreler rakam ise telefon numaranız, doğum tarihiniz veya buna benzer içeriklerde olmamalı. Kullanacağınız şifreler karakter ve numarayı beraber içermeli ayrıca karakter de içermelidir. Bu durum sizin için çok büyük bir avantaj ve güvenlik önlemi oluşturur. Bu şekilde oluşturacağınız şifreler tahmini zor ve kırılma ihtimali ciddi anlamda güç şifrelerdir.Kullanacağınız bu komplike şifreleri hatırlamak için kendinize bir tekerleme ve önemli günler türevi kısaltmalar belirleyebilirsiniz. Örneğin “İstanbul 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet Tarafından Fetih Edildi” sözünden yola çıkacak olursak 1453istanbulfatihsultanmehmet oldukça zor bir şifre olacaktır. Gördüğünüz üzere bu şifre karakter, numara ve harf içermekte ve oldukça uzundur. Üstelik akılda da kolay kalır bir şifredir.
Samsung, 2015 Yılında Katlanabilen Tablet Tanıtacak
Yıllardır esnek, bükülebilir ve katlanabilir ekranlar hakkında birçok haber duyduk. Şimdiye kadar bükülebilir ve esnek ekranlara dair birçok demo cihaz tanıtıldı ancak gerçek anlamda bir cihaz görmedik. LG G Flex ile gerçek anlamda hafif esneyen kavisli bir akıllı telefonla bu teknoloji ile tanıştık. İyi haber Kore’den geldi ve bir rapor daha esnek bir devrime daha yakın olabiliriz. Söylendiğine göre Samsung, 8-9 inç OLED tam HD ekrana sahip katlanabilir bir tablet üzerinde çalışıyor. Şirketin aldığı patente göre tablet, katlanınca akıllı telefon boyutuna gelecek ve akıllı telefon olarak kullanılabilecek. Bir nevi tablet ve akıllı telefon melezi diyebiliriz. Tahmin edebileceğiniz gibi, böyle bir cihazın çok hantal olması muhtemeldir. İddiaya göre eğer her şey planlandığı gibi giderse şirket, 2015 yılında katlanabilen bu tableti tanıtacak. Tabii ki 2015 yılında çıkacak olan bu ilk ürün fiyat açısından çok pahalı olacak ve muhtemelen Güney Kore ve birkaç diğer seçkin ülkelerle sınırlı olacak.
Rembrandt Tablosuna 100 Milyon Liralık Değer Biçildi
Işık ve gölge ustası olarak bilinen Hollandalı ressam Rembrandt ’ın yıllarca sahte olarak bilinen otoportresinin orijinal olduğu anlaşıldı ve esere 30 milyon sterlin (yaklaşık 104 milyon TL) değer biçildi. Ünlü ressamın 1636 yılında yaptığı tahmin edilen tablo için 1968′de Rembrandt Araştırma Merkezi ve uzmanlar ‘ sahte ‘ yorumu yapmış ve eser yıllarca sanatseverlerin dikkatini çekmemişti. Geçen sene bir sanat uzmanının fikrini değiştirmesi sonrasında tablo farklı tekniklerle incelenip; x-ray cihazlar ve kızılötesi ışınlarla bir kez daha test edildi. Sekiz aylık sürecin sonunda tablonun orijinal olduğu ortaya çıktı. 2010 yılından beri İngiltere’de Devon şehrindeki Buckland Abbey ‘de sergilenen tabloya 30 milyon sterlinlik değer biçilirken, portre incelemelerin ardından yine eski yerinde sergilenmeye devam edecek. Diken
Reklam
28. İzmir Festivali, 14 Haziran'da Başlıyor
İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen 28. İzmir Festivali, 14 Haziran’da başlıyor. 3 Eylül’e kadar sürecek festivalde yıldız çellist Yo – Yo Ma’dan modern dansın köşetaşlarından Martha Graham Dans Topluluğu’na kadar zengin bir program var. Polonya – Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 600. yılı, İzmir Festivali’nde de çeşitli etkinliklere vesile oluyor. Festivalin açılış konseri 14 Haziran tarihinde Efes Antik Tiyatro’da gerçekleşecek ve Krzysztof Penderecki yönetiminde Varşova Senfoni sahne alacak. Piyanist Hüseyin Sermet’in solist olarak bulunacağı konserde Beethoven’in ‘Prometheus Uvertürü’ ve ‘5. Piyano Konçertosu ile Penderecki’nin ‘Christmas Senfoni’si seslendirilecek. Ayrıntılar http://www.iksev.org/tr/izmir-festivali adresinde.Sanatrehberi
İki "Avatar" Daha Geliyor
Oscar ödüllü 2009 yapımı bilim-kurgu filmi Avatar'a iki bölüm daha çekilecek.Filmin yönetmeni James Cameron'ın filmi bir üçleme haline getirmek istediği ve çekimleri 3D tekniği ile yapacağı söylentileri uzunca bir süredir kulislerde dolaşıyordu. Yönetmen Cameron ve film şirketi 20th Fox Century, geçtiğimiz gün film hakkında yaptıkları açıklamada, üçlemenin 2016-2018 yılları arasında çekilmesi planladığını açıklarken, oyuncu kadrosunda sürpriz bir isim açıkladı. İlk filmde Dr. Grace Augustine karakterini canlandıran Sigourney Weaver, serinin devamında da rol alacak. Weaver'ın canlandırdığı karakterin ölmüş olması, ünlü oyuncunun sözleşme imzalamasına engel olmadı.Yönetmen James Cameron, yeni ve daha zorlayıcı bir karakterle kamera önüne geçeceğini söylediği Weaver için '1985 yılından beri uzaylılarla (Alien serisi) beraber uzun bir geçmişimiz oldu. Hem iyi arkadaşız hem de beraber çalıştığımızda iyi işler ortaya çıkıyor' ifadelerini kullandı. Filmde ayrıca Sam Worthington, Stephen Lang ve Zoe Saldana'nın da rol alacağı belirtildi.Haber Türk
'Atak' Türk Silahlı Kuvvetlerine Teslim Edildi
Milli imkanlarla geliştirilen taarruz ve taktik keşif helikopteri T-129 ATAK, Türk Silahlı Kuvvetlerine törenle teslim edildi.ANKARA Milli imkanlarla geliştirilen taarruz ve taktik keşif helikopteri T-129 ATAK, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle Türk Silahlı Kuvvetlerine teslim edildi. Cumhurbaşkanı Gül, Kara Havacılık Komutanlığı'nda düzenlenen ATAK Helikopteri Teslim Töreni'nde, projenin gerçekleşmesinde emeği geçenleri, 2004 yılında Savunma Sanayi İcra Komitesi'nde alınan stratejik kararın altında imzası bulunanları tebrik etti. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle konuştu: 'Buraya birkaç kilometre uzak mesafede, TAİ'nin ana üstlenici olduğu yerde, bu helikopterleri Türkiye'de ürettik. Nasıl Boeing, Airbus o zaman ana üstleniciyse bu sefer, burada da TAİ ana üstlenici oldu. Tabii ki başka yerlerden aldığımız destekler de söz konusu oldu. Bu, Türk savunma sanayinin, helikopter yapımında, 'know how' başta olmak üzere geldiği noktayı göstermektedir. Biz, bu helikopterin sadece mekanik kısımlarını değil, çok önemli sistemlerini, elektronik harp, silah ve aviyonik sistemlerini de Türkiye'de yaptık. Bunlar, çok sofistike, ileri teknoloji isteyen noktalardı. Bunların tabii gururunu yaşama hakkımız da vardır.' 'TSK'yı donatacak teçhizatın önemli kısmını üretmeye başladık' Bu coğrafyada yaşayan herkesin 'Hazır ol cenge, istiyorsan sulhu salah' sözünü bildiğini ifade eden Gül, şunları söyledi: 'Savaşmamak için, başkasının yanlışa girip, size karşı yanlış yapmaması için hazırlıklı olmak durumundasınız. Türkiye, uzun süredir bu hazırlığını güçlü bir şekilde yapmakta ve caydırıcılığına her gün yeni güç katmaktadır. Bundan da şüphesiz büyük bir gurur duyuyoruz. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı, bize çok şeyler öğretti. Savunma konusunda sadece dışa bağımlılığın doğru olmadığını... O günden bugüne çok önemli siyasi kararlar alındı ve bugün geldiğimiz noktada, Türkiye içerisinde Silahlı Kuvvetlerimizi donatacak teçhizatın önemli kısımlarını üretmeye başladık. Bunları müttefiklerimizle de yeri geldiğinde paylaşmaya başladık. Bugün artık sadece konvansiyonel tehlikelerle karşı karşıya değiliz. Bugün terör, kaçakçılık, radikalizm gibi çağın ortaya çıkardığı tehditler de var. Bütün bunlara karşı en güçlü mücadele vermek, kendinizi en iyi şekilde koruyabilmek, kendinize gelebilecek zararları uzakta tutabilmek için Silahlı Kuvvetlerimizi daima güçlü tutmalıyız. Bu uğurda yapılan büyük gayretleri Türk milleti de büyük bir takdirle karşılamakta ve büyük gurur duymaktadır. Bu vesileyle şunu da ifade etmek isterim, topraklarımızın dokunulmazlığının, Türkiye'nin bağımsızlığımızın garantisi tabii ki Silahlı Kuvvetlerimizdir. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni Türk milleti daima göz bebeği gibi korumuştur, bundan sonra da daima göz bebeği gibi koruyacaktır ve bunda titiz davranacaktır.' 'Bizim için bir nevi istiklal ve istikbal mücadelesi' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da törende yaptığı konuşmada ATAK helikopterlerinin ülke, millet, Türk Silahlı Kuvvetleri için hayırlara vesile olmasını diledi. ATAK Helikopter Projesi'nin, ülkeyi gelmiş olduğu noktadan daha da ileri taşıyacağı yönündeki inancını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Silahlı kuvvetlerimizin ihtiyaç duyduğu savunma sistemlerinin, yerli imkanlarla karşılanması, göreve geldiğimiz günden bu yana temel önceliklerimizden biri oldu, olmaya devam edecektir. Biliyoruz ki yerli sanayimizin geliştirilmesi, silahlı kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının yerli firmalarımız tarafından özgün ürünlerle karşılanması, bunun altını özellikle çiziyorum, bizim için bir nevi istiklal ve istikbal mücadelesidir. 12 yıldır hep bu bilinçle hareket ettik. Yerli firmalarımıza, kendi insanımızın potansiyeline güvendik. Türkiye'nin savunma ihtiyaçlarının, yurt içinden karşılanması, ordumuzun modernizasyonu, her alanda çok kritik, çok büyük çaplı projeler başlattık. Kara, hava, deniz platformu, insansız hava araçları, uydu teknolojileri, muhabere elektronik ve bilgi sistemleri gibi birçok alanda önemli projelere imza attı. Başlattığımız bu projeler, artık meyvelerini vermeye başladı.' Milli tank ALTAY, milli gemi MİLGEM, insansız hava aracı ANKA, başlangıç temel eğitim uçağı HÜRKUŞ'un son dönemde yerli imkanlarla hazırlanan projelerden sadece birkaçı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti: 'İşte bugün bu başarı zincirine yeni bir halka daha ekliyoruz. ATAK Projesi kapsamındaki ilk helikopterimizi, silahlı kuvvetlerimize dahil etmenin bugün bahtiyarlığını yaşıyoruz. ATAK helikopterinin bugün geçmişini bilenler, bugünlere hiç de kolay gelinmediğine, çok büyük emekler sarf edildiğine şahitlik ettiler. Yıllarca ilerleme sağlanamayan diğer pekçok proje gibi bu projeyi gerçek anlamda hayata geçirmek bizlere nasip oldu. 2004 yılında bu konuda verdiğimiz stratejik kararla çıktığımız yolda işte bugünlere geldik. Burada hep birlikte şahit olduğumuz tablo, verdiğimiz kararın ne kadar doğru, ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor.' 'Bize çok büyük güç katacaktır' ATAK helikopterlerinin, görev bilgisayarı dahil olmak üzere cihaz ve ekipmanlarının çoğunun Türk mühendislerce tasarlandığına vurgu yapan Erdoğan, şunları kaydetti: 'Modern elektronik ve silah ekipmanlarıyla donatılan helikopterlerimiz, terörle mücadelede ve ülke bütünlüğümüze yönelik eylemlerde inanıyorum ki bize çok büyük güç katacaktır. Bunun yanında helikopterlerimiz sınırlarımıza yönelik her türlü saldırıda caydırıcı güç oynayacak, barış ortamının güvence altına alınmasına da katkı sağlayacaktır. 2004 Mayısı'nda, aldığımız kararla yalnız helikopter üretimi değil insansız hava aracı ve modern tankın üretimi için de yeni bir yol haritası belirleme çalışmalarına başladık.Helikopter projemiz için Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı personelimiz hakikaten özverili bir çalışma yaptı. Bu çabalar neticesinde böyle büyük proje için kısa sayılabilecek bir sürede ihaleyi gerçekleştirdik. Sözleşmeyi imzalayarak, takvimi başlattık.' 'Türkiye ATAK Projesi ile artık helikopter satın alan bir ülke konumundan helikopter üreten ve helikopter satan bir ülke konumuna yükselmiştir' vurgusunu yapan Erdoğan, bunun herkes için büyük bir başarı, tarihi bir adım, ülkemiz ve millet için iftihar edilecek bir durum olduğunu kaydetti. ATAK Projesi'nin, yalnızca silahlı kuvvetlere katacağı güç nedeniyle değil savunma sanayine yönelik rol modellik göreviyle de stratejik öneme sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, projede emeği geçen tüm kurumlara ve çalışanlara teşekkürlerini iletti, ATAK helikopterinin silahlı kuvvetlere ve Türkiye'ye hayırlı olmasını temenni etti. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar da yaptığı konuşmada, Türkiye'nin jeostratejik konumunun, fırsatlar sağlamasının yanı sıra bir çok riski de beraberinde getirdiğini belirtti. Türkiye'yi dış tehditlere karşı korumak, sınırların güvenliğini sağlamak, terörle mücadele, arama kurtarma, insani yardım ve uluslararası barışı koruma faaliyetlerine TSK'nın fedakarlıkla katkı sağladığını ifade eden Akar, bunu yerine getirirken etkin silahlı kuvvetlere ihtiyacın arttığını söyledi. Orgeneral Akar, bunun, disiplinli personelin yanı sıra güçlü birlikler ve milli imkanlarla üretilen harp silah araç ve gereçleriyle mümkün olabileceğini vurguladı. Orgeneral Akar, 'Son dönemde milli imkanlarla geliştirilen silah sistemleri Türkiye'nin sınıf atladığının göstergesidir' dedi. Gül ve Erdoğan pilot kabininde poz verdi Cumhurbaşkanı Gül'ün konuşmasının ardından TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, Milli Savunma Bakanı Yılmaz, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akar ve diğer yetkililerin sahneye gelmesiyle fotoğraf çektirildi. ATAK helikopterinin tanıtım filminin ardından, helikopterler gösteri uçuşu gerçekleştirdi. Daha sonra Cumhurbaşkanı Gül, TBMM Başkanı Çiçek ve Başbakan Erdoğan pilot montu giyerek helikopterlerin yanına gitti. Gül, ATAK helikopterlerinin pilotlarıyla tek tek tokalaştı. Pilot kabinine oturan Gül ve Erdoğan, basın mensuplarına poz verdi. Helikopterin önünde gerçekleşen fotoğraf çekiminin ardından resepsiyona geçildi. Törene Cumhurbaşkanı Gül, TBMM Başkanı Çiçek, Başbakan Erdoğan, Yargıtay Başkanı Ali Alkan, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Ali Babacan ve Emrullah İşler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel, Somali Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Dahir Adan Elmi, bakanlar, bazı milletvekilleri, kuvvet komutanları, Savunma Sanayi Müsteşarı İsmail Demir, yerli savunma sanayi şirketlerinin genel müdürleri ile diğer davetliler katıldı. Helikopterin özellikleri Yakın hava desteği görevleri ve çok amaçlı görevler için iki tip tasarlanan ATAK helikopteri, ağır silah yükü ile zorlayıcı 'sıcak hava-yüksek irtifa' görevlerini başarıyla yerine getirebiliyor. ATAK, yakın hava desteği görevleri için güdümsüz roketler (76 adet) ve 20 milimetre top ile donatılmasının yanı sıra çok amaçlı görevlere uygun biçimde en modern elektronik harp gereçleri entegre edilerek, 8 güdümlü anti-tank füzesi 'mızrak', 12 güdümlü 'cirit', 2 'stinger' ile görev yapabiliyor. TSK için 50 helikopterin tedarikine yönelik başlatılan program kapsamında, milli aviyonik ve silah sistemleri ile teçhiz edilmesi sonucu ortaya çıkan ATAK helikopteri, dünyada kendi sınıfındaki en etkin taarruz helikopteri olma özelliği taşıyor. TUSAŞ tesislerinde üretimi tamamlanan ATAK helikopteri prototipi, ilk uçuşunu 17 Ağustos 2011'de gerçekleştirmişti. Muhabir: Kurbani Geyik - Enes Kaplan - Aylin Sırıklı - Ferhat Demircan - A. Eda Ünlü ÖzenAA
Reklam
iPhone'lara Candy Crush Saga Yasağı Gelebilir
Öyle görünüyor ki App Store iOS 8 sürümünde Apple'ın politikalarında değişiklikler yapıldı. Apple’ın yeni kurallarına göre, uygulama geliştiricilerinin kendi uygulamalarında para kazanmak ve büyümek için kullandığı araçlar engelleniyor. Bu durumda Candy Crush Saga ve sosyal paylaşım için sizi ödüllendiren diğer uygulamalar yakında boot edilebilir. App Store üzerinde sırf reklam izletip para kazanmak için oyunculara ödüller veren ödüllendirici oyunlar engellenecek. Ayrıca video görüntüleme teşvikli ve sosyal paylaşımı kullanma gibi durumların yanı sıra kullanıcıların zaten oyun oynarken oyun içinde başka uygulama reklamı yapılması da yasaklandı. Bu tür durumlara izin veren araçlarda bu yasaklara dahil. Apple’ın bu atılımı bir bütün olarak uygulama sanayi üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak ve uygulamalara büyüme elde edebilme açısından 'reset' etkisi yapacak. Apple, iOS 8 ile birlikte kullanıcılara ilgili arama terimleri ile daha fazla uygulamalar bulmalarına yardımcı olacak bir dizi yeni özellikler sunuyor. Bu yüzden Apple, kendi arama özelliklerinin kullanılması için böyle bir politika izliyor olabilir.Teknolojioku
Kızılötesi 10 Fotoğrafla İzlanda'nın Büyüsüne Kapılın!
İzlanda, engebeli lav arazileri ve muhteşem Kuzey Işıklarıyla tartışmasız dünyanın en fotojenik ülkelerinden birisidir. Her yıl yarım milyondan fazla turist bu doğa harikaları için İzlanda'ya gelmektedir. Buraya gelen turistlerden farklı olarak manzaralara başka bir gözle bakmak isteyen İngiliz fotoğrafçı Andy Lee kızılötesi fotoğrafçılık teknikleriyle ortamların ışığını değiştirdi. Bu fotoğraf serisinin ismi de  'Mavi İzlanda' olarak belirlendi. Fotoğraflar biraz karamsar görünse de büyüleyiciliklerinden bir şey kaybetmemişler.İyi eğlenceler dileriz...
Reklam
Oktay Rifat 100 Yaşında
Kendi hayatını da bir sanat yapıtına dönüştürebilen şair Oktay Rifat 100 yaşında. 100 yıl önce bugün, çağdaş şiirimizin doruklarından Oktay Rifat, Trabzon’da doğdu. Ankara Erkek Lisesi’nde okurken tanıştığı Orhan Veli ve Melih Cevdet’le birlikte kurdukları “Garip” akımıyla şiirimizdeki en büyük yenilik hareketlerinden birini gerçekleştirdi. Garip sonrasında da “Perçemli Sokak” ve “Âşık Merdiveni” kitaplarıyla İkinci Yeni akımına koşut, “gerçeğin gündelik düzenini değiştirmek” olarak adlandırdığı yenilikçiliğini sürdürdü. 1966’da yayımlanan “Elleri Var Özgürlüğün” kitabıyla, geçirdiği bütün yenilik arayışlarının ardından gelen “başyapıtlar dönemi” diyebileceğimiz büyük yaratıcılık yılları geldi. “Şiirler”, “Yeni Şiirler”, “Çobanıl Şiirler” gibi yapıtlarında, Türkçenin ses zenginliği, sınırsız imge zenginliği bir aradaydı. Yaşadığı yıllarda şiir tartışmaları içinde de yer almış, toplum, birey ve şiir üstüne en çok düşünmüş, şiir uğraşının toplumsal yararını da gözetmiş ozanlardandı. “Şiir, sosyalizm ve yalandan sakınma bana kişiliğimin temel direkleri gibi görünür” demişti bir konuşmasında. “İyi”nin ve “güzel”in ardında, kendini ve şiirini yenileye yenileye büyük bir şair hayatı yaşadı Oktay Rifat. “Her şey insan içindir” diyordu, “Bilgi de, sanat da insan için. İnsanın, tabiatın ve toplumun yıkıcı kuvvetlerini yenerek daha rahat, daha kolay, daha insanca yaşaması için. Bu ana kuralın tersine kürek çekmek şairliğe sığmaz gibi geliyor bana.” Şiir üstüne yapılmış belki de en güzel tanımlardan birini de, Metin Eloğlu’nun bir sorusuna verdiği yanıtta söyledikleriyle ona borçluyuz: “Şiir olmasaydı, yaşama dediğimiz oluşun çarklarından biri eksilirdi. Belki kıyamet kopmazdı ama insanlar sevişemez, öpüşemez, beğenemez, yarınların yeni düzenine şiirli dünyanın hızıyla kavuşamazdı.” Oktay Rifat, 18 Nisan 1988’de öldüğünde Türk şiiri, doruklara ulaşmış bir ozanını yitirmişti. On altı şiir kitabı, üç romanı, Fransızcadan çevirileri yayımlanmış, çeşitli sahnelerde oyunları oynanmıştı. Bir şiirinin adı gibi, “Nara Benzer”di, çoktu. Çokluğu, yalnızca yetenekli bir sanatçı olması değil, bu yeteneğini, insanlık kültürünün, bilgi ve deneyiminin bütün unsurlarıyla, kısacası insan olmanın o yüce değerleriyle buluşturup, kendi hayatını ve kişiliğini de bir sanat yapıtına dönüştürebilmiş olmasındaydı. Bu yüzden Oktay Rifat, yalnızca birbirinden güzel şiirlerin değil, aynı zamanda örnek, güzel bir hayatın da simgesi oldu. AĞZIMIN TADI Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem, Boğazımda düğümleniyorsa lokma, Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli, Yüzüm öfkeden karaya çalıyorsa, Denize bile iştahsız bakıyorsam, Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen, Bu darağacı suratlı toplum. SON SÖZ Boğazından lıkır lıkır geçen Şu suyun kıymetini bil Nedir ki bu mavilik deme Pencereden görebildiğin kadar Göğün kıymetini bil Kıymetini bil çiçek açmış bademin Güneşli odanın çamurlu sokağın Beyazın siyahın yeşilin Pembenin kıymetini bil Dirilik öyle bir şey yürekte Sevinçle çırpınır Kavak yelleri eser insanın başında İnsanoğlu kızar öfkelenir savaşır Halk için girişilen savaşta O korkulu sevincin Öfkenin kıymetini bil Bil ki bu Budur işte Güneş yalnız dirileri ısıtır Güneşin kıymetini bil.Turgay Fişekçi / Cumhuriyet
TÜSİAD'ın Yeni Başkanı Haluk Dinçer
TÜSİAD bugün Muharrem Yılmaz'dan boşalan başkanlık koltuğuna yeni isim belirlemek üzere toplandı. Yılmaz, 43. Genel Kurul'da resmen başkan seçilmişti. Ancak sahibi olduğu SÜTAŞ firması ile ilgili havuz medyasında çıkan haberler üzerine TÜSİAD başkanlık görevinden istifa etti. Yılmaz'ın istifanın ardından başkanlık için Haluk Dinçer, Tayfun Bayazıd ve Memduh Boydak'ın ismi konuşuluyordu. TÜSİAD'DAN yapılan açıklamaya göre, yeni başkan Haluk Dinçer. Geçen hafta Yılmaz'ın istifasının ardından Sabancı Holding Sigorta ve Perakende Grubu Başkanı Haluk Dinçer'in adı gündeme gelmişti. Dinçer, başkan olacağına dair haberleri yalanlamıştı. TÜSİAD'IN AÇIKLAMASI Muharrem Yılmaz, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinden 4 Haziran 2014 tarihinde istifa etmiştir. Sayın Yılmaz 2010-2012 yılları arasında sürdürdüğü Yönetim Kurulu Üyeliği, Başkan Yardımcılığı ve 2013 Ocak ayından bu yana üstlendiği Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini başarıyla ifa etmiş, kurumun ulusal ve uluslararası düzeydeki itibarına çok önemli katkılar sağlamıştır. Yılmaz görevi süresince, Türkiye'de sivil toplumun güçlenmesi ve iş dünyasının örgütlü gelişimi için emsal teşkil edecek somut adımlar atmıştır. TÜSİAD olarak Muharrem Yılmaz'a vermiş olduğu hizmetlerinden dolayı teşekkürlerimizi sunarız. TÜSİAD Yönetim Kurulu, 10 Haziran 2014 tarihinde, saat 16:00'da gerçekleştirdiği Olağanüstü Yönetim Kurulu toplantısında, tüzüğüne ve kurumsal kültürüne uygun olarak kendi içinde yaptığı seçim sonucunda, Yönetim Kurulu Başkanlığı'na, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Dinçer'i seçmiştir. HALUK DİNÇER KİMDİR? Haluk Dinçer, Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı’dır. Dinçer, ayrıca grubun CarrefourSA, TeknoSA, AvivaSA ve Aksigorta şirketlerinde de Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapmaktadır. Haluk Dinçer kariyerine 1985 yılında ABD’de General Motors Technical Center bünyesinde proje mühendisi olarak başlamıştır. 1995 yılında Sabancı topluluğuna katılan Dinçer, bu tarihten itibaren otomotiv, gıda ve perakende sektörlerinde çeşitli üst düzey yöneticilik görevlerinde bulunmuştur. Haluk Dinçer, aynı zamanda, DEİK/Türk-Amerikan İş Konseyi Başkanı, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, American Turkish Council (Washington DC) ve American Turkish Society’de (New York) Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmaktadır. Dinçer ayrıca G20 kapsamında toplanan B-20 işadamları zirvesinde Türkiye’yi çeşitli kereler temsil etmiştir. Dinçer, University of Michigan’dan makine mühendisliği dalında lisans ve işletme dalında yüksek lisans (M.B.A.) derecelerini almıştır. Haluk Dinçer, Suzan Sabancı ile evli ve iki çocuk babasıdır. Zaman
Satürn'ün Uydusunu Denizaltılar Keşfedecek
NASA, Güneş Sistemi'ndeki gezegen ve uyduların keşfedilmesine yardımcı olacak projelerin geliştirilmesi için başlattığı yarışmada 12 projeyi destekleme kararı aldı. Projelerden bir tanesi, Satürn'ün uydusu Titan'ın denizlerini keşfedecek bir denizaltı.iGüneş Sistemi'ndeki keşifleri tetikleyecek projelerin öne çıkması için başlatılan NASA Yenilikçi Gelişmiş Konseptler Programı (NIAC), 12 projeyle yoluna devam etme kararı aldı. Mars'ta dev bir sera kurulmasından, kuyrukluyıldızları takip edecek uzay araçlarına kadar birçok projenin sunulduğu yarışmada, en çok öne çıkan fikir Titan'ın derinliklerinde gezinecek robotik denizaltı oldu. NASA Glenn Araştırma Merkezi'nden Steven Oleson, Titan'ın hidrokarbon gölleri ve denizlerinde gezinecek denizaltı için, 'Olağanüstü ve kesinlikle mühendislikle gerçeğe dönüştürülebilecek bir fikir' ifadesini kullandı. NIAC kapsamında Birinci Safha'ya seçilen projeler arasında yer alan Titan denizaltısı, dokuz aylık süre için 100 bin dolar destek alacak. Birinci Safha'nın sonunda başarı alınması halinde, İkinci Safha'ya geçecek projelere 500 bin dolar daha bütçe verilecek ve Ar-Ge süresi iki yıl daha uzayacak. Uzay keşif tarihinde ilk olabilir Titan denizaltısı, geçtiğimiz yıl öne çıkan Venüs yelkenlisinin ardından en farklı uzay keşif projelerinden birini temsil ediyor. Venüs'ün 450'yi dereceyi aşabilen yüzey sıcaklığına dayanması planlanan Zephyr (Zefir) uzay aracının, atmosferi sülfirik asitle kaplı gezegende rüzgarların yardımıyla hareket etmeyi planlanıyordu. Dünya dışı bir gök cisminde sulara dalması planlanan ilk keşif aracı olan Titan denizaltısı ise bir başka zorlu göreve işaret ediyor. Çükü robotik denizaltının dalacağı yer sıvı su içeren bir gölden çok, süper soğuk metan ve etan içeren Kraken Mare. 1170 km uzunluğundaki gölde, Dünya'da sıvı halinde bulunan gazlar -179'un altını gören sıcaklıklarda gaza benzeyen bir halde bulunuyor. Oleson, 'Denizaltının yüzmesi planlanan yer sıvı doğalgaz benzeri bir maddeyle dolu. Bunu düşünmek bile zor' ifadesini kullandı. Titan, Dünya'nın ardından insanlığın Güneş Sistemi'ndeki muhtemel yeni evlerinden biri olarak kabul ediliyor. Bilim insanları, 300 metre derine inmesi planlanan denizaltıyla Titan'ın neler sakladığını da öğrenmek istiyor. Al Jazeera
Steven Spielberg ve Bryan Cranston, ”All The Way”İn Televizyon Uyarlamasında Bir Arada
Bryan Cranston’a Tony Ödülleri’nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazandıran Broadway oyunu All The Way , Steven Spielberg prodüktörlüğünde mini seri olarak televizyona uyarlanıyor. Cranston’ın ABD’nin 36. Başkanı Lyndon B. Johnson’ı canlandırdığı oyun, senaristi Robert Schenkkan’a da Pullitzer kazandırmıştı. Deadline ‘ın haberine göre Bryan Cranston yine aynı rolü canlandıracağı dizinin yapımcılığını Spielberg ve Amblin Entertainment ekibi üstlenecek. Aşağıda söz konusu Broadway oyunu için hazırlanmış bir tanıtım filmini görebilirsiniz.Bantmag
Reklam