Görüş Bildir

Siirt Haberleri

Siirt, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bulunmaktadır. İl nüfusu 318.366'dır. Yönetiminde Osman Hacıbektaşoğlu vardır.

Siirt

Siirt'in toplam 7 ilçesi vardır. Bitlis, Van, Mardin, Şırnak illeri ile komşudur. Anadolu'da Türkler'in ilk yerleşim yeri olarak bilinmektedir. Bundan dolayı birçok tarihi esere, yapıya sahiptir. İklim olarak karasal bir iklime sahiptir. Gezilecek yerleri arasında; İrun Kalesi, Botan Kanyonu, Siirt Saat Kulesi, Veysel Karani Türbesi gibi yerler vardır. Yöresel yemeklerinde perde pilavı, büryan, ayranlı yarma, sarımsaklı köfte gibi lezzetler bulunmaktadır. İl plaka kodu 56'dır.

Popüler İçerikler

İşitme Testine Kürtçe Engeli: Türkçe Bilmeyen Kadına SRT Testi Yapılmadı
Siirt’te yaşayan ve duyma problemi çektiği için hastaneye başvuran Fatma Sürmeli isimli kadına, Türkçe bilemediği için işitme testi yapılmadı. Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Polikliniği’nde düzenlenen rapora “Hasta, Türkçe bilmediğinden SRT değerleri ölçülemedi” şeklinde not düştü. Hasta yakını ise yaşananlara tepki gösterdi.
Türkiye'de Psikolojik Tedavi Görenlerin Sayısı %330 Arttı
Türk halkının psikolojisi her geçen gün biraz daha bozuluyor. Öyle ki son 5 yılda psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle sağlık kuruluşlarına başvuranların artış oranı % 330.Halk nezdinde yaşanan sorunların en temel göstergesi, suça yönelik ve toplum içerisinde yaşanan sağlık problemlerinin artışı. Yapılan araştırmalar ekonomi ve yaşam koşullarının zorluluğunun bu iki vakayı Türkiye'de git gide artırdığını gösteriyor. Sağlık Bakanlığı'nın psikolojik rahatsızlık vakaları ile bu rahatsızlıkların giderilmesine yönelik kullanılan ilaçlara ilişkin verileri ise bu artışı doğrular nitelikte.2009 yılında psikolojik rahatsızlıklar sebebiyle sağlık kuruluşlarına 3 milyon 21 bin 361 kişi başvururken, bu oran 2013 yılında 9 milyon 163 bin 101'e çıktı.
Davutoğlu: 'Milletin Önüne Gitmekten Bir An Bile Tereddüt Etmeyiz'
Van’da iftar programına katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin bir saniye bile hükümetsiz kalmaması, barış ve geleceği için görüşmelere hazır olduklarını söyledi. Davutoğlu, “Erken seçimi zorlamaya kalkarlarsa milletin önüne gitmekte bir an dahi tereddüt etmeyeceğiz' dedi.Başbakan Davutoğlu, Van'da düzenlenen iftar yemeğine katıldı. Davutoğlu’na eşi Sare Davutoğlu, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da eşlik etti. 'Eğer barış istiyorlarsa, her şeyden önce demokrasi ile terör arasına net bir çizgi koyacaklar'İftar öncesi konuşan Başbakan Davutoğlu, bütün Vanlıların emin olmasını istediğini belirterek, “Kamu düzeni söz konusu olduğunda biz adım attık ve atmaktan çekinmedik.Vatanımızın birliğini tehdit eden kim olursa olsun gereken tüm adımlar atılacak. Sahur vaktinde görevini yaparken Siirt’te görev başında saldırıya uğrayıp şehit olan arkadaşımıza Allah’tan rahmet dilerim. Bu cinayeti işleyenleri lanetliyorum. Bunun hesabını soracağız. Buradan herkese, bölücü teröre karşı tavır almayan HDP’ye de sesleniyorum; Vatanın huzurunu bozmak isteyen çıkarsa, onlara karşı tedbir alacağız. Eğer barış istiyorlarsa, her şeyden önce demokrasi ile terör arasına net bir çizgi koyacaklar.” diye konuştu.'Muhalefet partileri erken seçim isterlerse de tereddüt etmeyeceğiz'Önümüzdeki hafta koalisyon çalışmalarına başlayacaklarını ifade eden Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Sayın Cumhurbaşkanımızın görevlendirmesiyle siyasi partilerle görüşeceğiz. Türkiye’nin bir saniye bile hükümetsiz kalmaması, barış ve geleceği için görüşmeye hazırız. Erteleme söz konusu olmayacak. Eğer muhalefet partileri hükümet kurmayarak oyalama taktiklerine girerlerse ve erken seçim isterlerse de tereddüt etmeyeceğiz. Dayanağımız milletimiz, gücümüz milletin sinesinden gelmektir. Yeni hükümet kurulana kadar şu anki hükümet görevini yapacak.” ifadelerini kullandı. Ajanslar
PKK ile 30 Yıllık Savaşın Faturası 1.2 Trilyon Lira
30 yıllık ‘çatışmanın’ maliyeti 300 milyar lira, makro ekonomiye etkiyle birlikte fatura 1.2 trilyon liraya kadar çıkıyorPKK’ya yapılan silah bırakma çağrısı belki siyasi sonuçlarından daha güçlü ’ekonomik’ sonuçlar doğuracak. Farklı araştırmalara göre 30 yıllık ‘çatışmanın’ maliyeti 300 milyar lira. Makro ekonomiye etkiyle birlikte fatura 1.2 trilyon liraya kadar çıkıyor.Her şey 15 Ağustos 1984’te PKK’nın Siirt’in Eruh ile Hakkâri’nin Şemdinli ilçelerine baskın usulü saldırmasıyla başladı. Aynı anda karakollara ve askeri lojmanlara bombalı ve silahlı saldırı düzenlenmiş, er Süleyman Aydın şehit olmuş, 3 sivil ve 9 asker yaralanmıştı. İşte bu ilk saldırıdan bugüne terörle mücadele için harcanan para, doğrudan yaklaşık 300 milyon liraya, makro ekonomiye etkisiyle toplam 1.2 trilyon liraya ulaştı. Bu veri, dün PKK’ya yapılan ‘silah bırakma çağrısı’nın, Türkiye için siyasi etkileri kadar ekonomik etkilerinin de olacağı anlamına geliyor.Sadi Özdemir ’in Hürriyet’te yer alan haberine göre, Türkiye 2012’ye kadar yani çözüm sürecinin başladığı yıla kadar savunmaya 162 milyar TL harcamıştı. Bu rakamın bugünkü değeri 495 milyar TL’yi buluyor. Terör olmasa savunma harcamaların yüzde 50 daha az olacaktı. Yani Türkiye terör nedeniyle ekstra bir 247.6 milyar TL’lik harcama yapmak zorunda kaldı. Türkiye’nin 1986-2012 arası faiz giderleri ise 1.6 trilyon TL oldu. Terör olmasaydı faizler daha düşük seyredeceğinden yaklaşık 80 milyar TL’lik bir tasarruf olacağı da raporlarda yer alıyor.Aynı dönem itibariyle Türkiye’de terörle mücadele olmasaydı ekonomik büyümenin her yıl 0.50 daha fazla olacağı belirtiliyor. Bu büyüme kaybının toplam tutarı güncel rakamlarla 2 trilyon 345 milyar lira olarak hesaplanıyor. Bu da şu anda 10 bin dolar civarında olan kişi başına milli gelirin 12 bin doları aşmış olacağına işaret ediyor.Türkiye’nin Güneydoğu’sundaki silahlı çatışma ortamı elbette öncelikle bölgenin kalkınmasını olumsuz etkiledi. Sadece turizm gelirleri açısından bakıldığında Türkiye’nin toplam yıllık turizm gelirlerinde yüzde 10’luk kayıp olduğu tahmin ediliyor. Bu oranın parasal değeri ‘terörlü yılların toplamı için’ 120 milyar TL’yi geçiyor.Türkiye, 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren İstanbul, İzmir, Ankara, Mersin, Adana ve Bursa’ya çok yoğun ‘Güneydoğu göçü’ aldı. Örneğin İstanbul’daki Kürt nüfusun Diyarbakır’dan daha yüksek olduğu söyleniyor. Mezra ve köylerini çoğunu iki ateş arasında kaldığı için can havliyle terk eden ailelerin göç ve sosyal yardım maliyetinin de 78 milyar TL’yi bulduğu belirtiliyor. Bölgede yaşayan halkın yaşam standartının düşüklüğünün yol açtığı sadece ‘kaçak elektrik kullanamı’ bile 1984-2012 arasında kamuya 46 milyar liralık maliyet yükledi.PKK'nın ve bölgedeki çatışma ortamının ekonomiye etkisi konusunda önemli araştırmaya imza atanlardan biri de Prof. Dr. Ünsal Ban olmuştu. Prof. Ban’a göre 27 yılın (2011’e kadar) PKK'nın maliyeti 550 milyar liraydı. Prof. Ban, araştırmasında, “Güvenlik harcamalarındaki artışlara bakıldığında 296 milyar 382 milyon liralık bir ekonomik maliyet karşımıza çıkmaktadır. Göç hareketinin maliyeti ise 70.8 milyar TL’dir” demişti. Prof. Prof Ban değerlendirmesinde, “Bu ek maliyet Türkiye’nin iktisadi büyümesi için kullanılmış olsaydı, Türkiye ekonomik anlamda dünyanın önde gelen devletleri arasında yerini rahatlıkla alırdı” yorumunu yapmıştı.T24
Almanya'dan Vatandaşlarına 'Türkiye'ye Seyahat' Uyarısı
Almanya Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'de devam eden askeri operasyonlar nedeniyle vatandaşlarından Türkiye seyahatlerinde dikkatli olmasını istedi.Almanya Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'ye ilişkin seyahat tavsiyelerini güncel gelişmeler nedeniyle değiştirdi. PKK ve IŞİD'e yönelik askeri operasyonlara dikkat çeken Bakanlık, bu operasyonlara tepkiler olabileceğini belirtilerek Türkiye'ye yapılacak seyahatlerde 'ihtiyatlı ve dikkatli' olunmasını istedi.Tatil bölgelerinde operasyonların şimdiye kadar bir etkisinin hissedilmediğini kaydeden Bakanlık, Alman vatandaşlarına Suriye ve Irak sınırlarına yakın bölgelere gitmekten kaçınmalarını tavsiye etti. Hatay, Kilis, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Bitlis, Bingöl, Siirt, Muş, Tunceli, Şırnak, Hakkari ve Van seyahat edilmesi çok riskli şehirler olarak sıralandı.DW
Kaçak Elektriğin Abone Başına Maliyeti ne Kadar?
Kaçak oranının abone başına yıllık ortalama maliyeti 120 lira. Dicle Elektrik Sözcüsü Mehmet Gökay Üstün, kaçak elektrik kullanımının yaygın olduğu Güneydoğu illerinden tahsil edilemeyen her kuruşun, Türkiye’deki havuz sistemi uygulaması sebebiyle borcunu tam ödeyen ülke genelindeki aboneleri etkilediğini belirterek, “Bu kaçak oranının abone başına aylık ortalamada yaklaşık 10 lira maliyeti var” dedi. Dicle Elektrik’in, Güneydoğu illerinde müşterilerine kaliteli ve kesintisiz elektrik sunmak ve bu amaç doğrultusunda kayıp kaçak oranını düşürmek için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Üstün, İşkaya-Doğu Ortak Girişim Grubu olarak Dicle Elektrik’i geçen yıl 387 milyon dolara aldıklarını hatırlattı. Yılda 130 milyon liralık yatırım bütçesine sahip olduklarını ifade eden Üstün, özelleştirme rakamı, çalışan sayısı ve yatırımları açısından 6 il bazında (Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak) en büyük yatırımcılardan biri olduklarına işaret etti. KAÇAK ELEKTRİĞİN 4'TE 1'İ SULAMALARDA KULLANILIYOR Üstün, ağır sanayi olmayan bölgede elektrik tüketiminin neden fazla olduğu hakkında da açıklamalarda bulunarak, kayıp kaçağın özellikle belirli abonelerde yoğunlaşmasının bu sorunun başında geldiğini söyledi. Bölgede elektriğin yüksek oranda kaçak kullanıldığı yerlerin başında, büyük tarım işletmelerinin sulama alanlarının geldiğine dikkati çeken Üstün, şunları kaydetti: 'Bölgede yerin çok derin noktalarından su çekilerek tarımsal sulama yapılıyor. Bu derinlikten suyun çekilebilmesi için yüksek miktarda elektrik kullanılıyor. Bu elektriğin çok büyük bir miktarı da kaçak olarak kullanılıyor. Bölgede kullanılan kaçak elektriğin 4’te 1’inin sulamalarda kullanılması ve buralarda da kayıp kaçak oranının çok yüksek olması, abone başına tüketimi, Türkiye ortalamasının 2,2 katına kadar çıkartıyor. Bu rakam Türkiye geneli abone başı aylık tüketimde 556 kilovat iken, Dicle Bölgesi’nde bu rakam 1234 kilovat olarak görülüyor. Bölgede 6 ilde kaçak elektrik kullanım oranı, Keban ve Karakaya barajlarının yıllık ürettiği elektrik miktarına ulaşıyor. Bu iki büyük barajın ürettiği kadar elektrik bölgede kaçak olarak kullanılıyor.' Bölgede elektrik tüketiminin çok önemli ölçüde bedelsiz gerçekleştiğini kaydeden Üstün, 'Bu da büyük bir israfa yol açıyor. Bu israf abonenin normalde tüketeceği elektriği 2-3 kat fazla kullanmasını beraberinde getiriyor. Neredeyse ithal bağımlısı olduğumuz bir kaynak israf edilerek tüketiliyor. Bu durumun bir kötü yanı da bedeli sadece bu abonelerin değil, Türkiye’deki tüm abonelerin ödemesi' diye konuştu. Üstün, tarımsal sulamada, su çıkartmak için ciddi yatırım gerektirdiğini aktararak, bu yatırımcıların üretimi en usulüne uygun yapması gereken kişiler olduğunu ancak onların bu işte en israf eden grup olarak karşılarına çıktığını söyledi. Bölgede, yağmurun altında sulama yapıldığına çok sık şahit olunduğunu ve fazla gelen suyun neredeyse erozyona yol açacak seviyede olduğunu belirten Üstün, ihtiyaçtan fazla su alan toprağın, bitkinin gelişimini de tehdit ettiğini dile getirdi. İSRAF KONUSUNDA BİLİNÇLENDİRME ÖNEMLİ İnsanların, israf konusunda bilinçlendirilmesinin önemine de değinen Üstün, camide hocaların bu konuda vaaz vermelerini, öğretmenlerin okulda öğrencilerle bu konuyu işlemelerini, köyün ileri gelenlerinin, muhtarların da işin içine katılarak sosyal bir çalışma yapılması gerektiğini vurguladı. Kayıp kaçağı önlemek için ciddi çalışmalar yaptıklarını, bir çalışan ordusuyla hem sahada hem de hukuki yollarla mücadele ettiklerini anlatan Üstün, şu anda 10 bine yakın savcılığa yansıyan ve 8 binin üzerinde de icralık olan dosya olduğunu bildirdi. Yasal olarak hak ettikleri alacakların takibi konusunda kararlılıklarına Üstün, yakın zamanda sulamaya dair alacakları önlemlerle de bölgedeki baskılarını artıracakları bilgisini verdi. AA
Kobani Protestolarında 4 Günde 35 Ölü
Suriye'de PYD'nin kontrolünde bulunan Kobani kentine IŞİD saldırılarını protesto eden grupların yurt genelinde başlattığı gösteriler sırasında Bingöl'de düzenlenen saldırıda şehit olan 2 polisle birlikte olaylarda 35 kişi hayatını kaybetti.Olaylarda Diyarbakır'da 10, Mardin'de 6, Siirt'te 5, Adana'da 1, Van'da 1, Batman'da 1 ve Muş'ta 1 olmak üzere salı gecesi başlayan olaylarda toplam 25 kişi yaşamını yitirdi, onlarca kişi de yaralandı.Perşembe gecesi de Gaziantep, Bingöl'de yaşanan olaylarda da şehit olan polisler Atıf Şahin ve Hüseyin Hatipoğlu ile birlikte 10 kişi yaşamını yitirdi.Pazartesi günü başlayan gösterilerde hayatını kaybedenlerin bulunduğu iller ve ölenlerin kimlikleri şöyle:DİYARBAKIR: 10 ÖLÜTuran Yavaş, Hasan Gökyüz, Riyat Güneş, Hüseyin Ahmet Dakak, Mahmut Enes, Süleyman Kale, Yusuf Tokar, Mahsun Çoban, Uğur Özbay (19), Baver Şeyhanlıoğulları (18).MARDİN: 6 ÖLÜSinan Toprak (18), Bilal Geze (29), Mehmet Erdoğan (22), Suudi vatandaşı Fehad İbrahim Elduveric (45), Suriye vatandaşı Abdullah Muhammed Latif (43), Abdülkerim Seyhan.SİİRT: 5 ÖLÜYusuf Çelik (17), babası Necmettin Çelik (45), Mehdi Erdoğan (35), Davut Nas (19), Kamil Taş (28).ADANA: 1 ÖLÜAhmet Albay (65)MUŞ: 1 ÖLÜHasan Buksur (25)BATMAN: 1 ÖLÜEmrah Demir (23).VAN: 1 ÖLÜHamit Caner (55)GAZİANTEP: 4 ÖLÜBİNGÖL: 6 ÖLÜ2 polis ve onların şehit edilmesinin ardından düzenlenen operasyonda öldürülenler.CNN Türk
Bugün Türkiye Gündemindeki En Önemli 5 Olay
Şırnak, Siirt ve Van'dan bugün acı haberler üst üste geldi. Şırnak kent merkezinde güvenlik güçleriyle PKK'lılar arasında çıkan çatışmada 1 özel harekat polis memuru şehit oldu. Genelkurmay Siirt'in Pervari ilçesinde, Doğan Üs Bölgesi güneyinde dün gerçekleştirilen operasyonda ağır yaralanan bir askerin  kaldırıldığı hastanede şehit olduğunu açıkladı. Van'da ise zırhlı polis aracının geçişi sırasında yola döşenen el yapımı patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 2 polis memuru şehit oldu...Acı haberlere bir yenisi de akşam saatlerinde eklendi. Şırnak Silopi'de polis aracına düzenlenen bombalı saldırı sonucu 4 sivil hayatını kaybetti, 5'i polis 19 kişi yaralandı. Yaralılar arasında durumu ağır olanların da bulunduğu belirtildi.>>> Silopi'de PKK Saldırısı: 4 Ölü 19 Yaralı
Geleneksel Ebru Sanatını Modern Resim ile Birleştiren Muhteşem Sanatçı: Garip Ay
Ebru sanatı, geleneksel Türk sanatlarından en bilineni. Ülkemizde bu anlamda oldukça başarılı ebru sanatçılarımız var. Garip Ay da bu önemli sanatçılardan bir tanesi. Onu ayıran en önemli özellik ise geleneksel ebru sanatını modern resim ile birleştirip muhteşem eserler ortaya çıkartması. İsterseniz hem Garip Ay'ı hem de eserlerini daha yakından tanıyalım: