Görüş Bildir
Bu Kış Sinemaya Gitmeyi Düşünenler İçin 15 Film Önerisi
Ali (Burak Özçivit), Ege'de bir balıkçı kasabasında aile yadigarı restoranı kaybetmemek için büyük bir mücadele vermektedir. Bir gün nereden geldiği, nereye gideceği belli olmayan bir kız gelir kasabaya: Deniz (Fahriye Evcen)Geçmişinden kaçan Deniz ve Ali arasında büyük bir aşk başlar. Kasabanın sakinleri dondurmacı Nebahat, manav Ayhan, balıkçı Yaşar, Saadet ve Yusuf Baba bu büyük aşkın şahididir. Ancak Deniz'in karanlık geçmişi mutlu olmalarının önünde en büyük engeldir.Vizyon tarihi:23 Ocak 2015
Sinemanın Efsaneleşmiş Kötülerini Yine Ünlü Oyuncuların Canlandırdığı 13 Kısa Film
Gary Oldman, Brad Pitt, Glenn Close ve George Clooney gibi 13 başarılı oyuncu The New York Times'ın 'Sinematik Kötülüğün Video Galerisi' için bir araya gelerek Alex Pragar yönetmenliğinde kısa filmlere konuk olmuşlar. 30 ve 60 saniye arasında değişen uzunluğa sahip bu kısa filmlerin her biri hemen aşağıdaki resimde görebileceğiniz sinema tarihindeki önemli kötü karakterlerden ilham alınarak çekilmiş.
Kibir Yapmayıp Halkın Arasına Karışan Metrodaki 30 Ünlü
Son model arabalarından inmeyen yıldızların yanı sıra, trafiği seçmeyen, daha mütevazi bir hayat tercih eden yıldızlar da yok değil. Bu listedeki ünlülerin çoğu sık sık metro yolculuğu yapıyormuş. İşte şehirde ulaşım olarak metroyu kullanan yıldızlar;
Ünlü Oyuncu Will Ferrell, Elindeki Topu Amigo Kızın Suratına Fırlattı
Los Angeles Lakers ile New Orleans Pelicans arasında oynanan NBA basketbol maçının devre arasında ilginç bir olay yaşandı.ABD'li Ünlü oyuncu Will Ferrell, topu potaya atmak yerine etrafını çevreleyen amigo kızlardan birinin suratına fırlattı ve genç kız yere yığıldı. Daha sonra taraftarları şoke eden bu olayın çekilecek film için hazırlandığı öğrenildi.
Reklam
Amerikan Futbol Ligi'nde Oyuncuların Dudaklarının Çok Komik Şekilde Okunması
Bu günlerde Amerika'nın en önemli ve en büyük futbol ligi olan NFL'nin dünyaca ünlü maçları oynanıyor. Finale kalan iki takımın oynayacağı Super Bowl maçı için tüm takımlar çok çekişmeli maçlara çıkıyor ve burada da o maçlardan ekranlara yansıyan oyuncuların dudak hareketleri yeninden seslendirilişi bizlere sunulmuş.
'Hala 450 Yıl Öncesini Yaşıyor Olmak Üzüyor'
Bülent Emin Yarar’ı kimileri Öğretmen Kemal olarak, kimileri de Reha Erdem filmleriyle hatırlıyor. Şimdilerdeyse Devlet Tiyatrosu’ndaki Hamlet ve Profesyonel oyunlarıyla ismi hafızalara kazınmış durumda. Her iki oyundaki performansıyla göz dolduran oyuncuyla buluştuk. Yarar, tiyatroya nasıl başladığını, oyunlarını, ailesini anlattı.Hamlet oyunuyla iki sezondur sahnelerdesiniz. Shakespeare’i ve eserlerini değişmez kılan ne?Shakespeare tarafından 450 yıl önce yazılmış metinde ne yazık ki hiçbir şey değişmeyen dünyanın resmini görüyoruz. Sadece Danimarka Krallığı’nın değil, dünyanın çürümüşlüğünün belki de. Shakespeare’in başta Hamlet olmak üzere tüm eserleri bugün yerini buluyor. Üstelik aynı güzellikte ve aynı samimiyette karşılığını buluyor. Shakespeare’in de tek arzusunun bu olduğunu biliyoruz.Türkiye’de Hamlet’i tek başına ilk kez oynayan sizmişsiniz…Daha önce Fransa’da tek kişiyle oynanmış ama Türkiye’de ilk olduğunu öğrendim ben de.Bütün karakterleri oynamak zor olmuyor mu?En son konservatuvarda, öğrencilik yıllarımda şöyle bir kafamı uzatmıştım Hamlet’e. Bu oyunu altı kişiyle yapabileceğimi düşündüm. Hatta kendime partner aramaya başladım. Oyunun dramaturjisi geliştikçe, metin oluştuktan sonra yönetmen Işıl Kasapoğlu aradı ve ‘Okuyorum, okuyorum tek kişilik okuyorum. Sen tek başına oynarsın.’ dedi. ‘Yapamam, hazırlıklarım tek kişilik değil.’ dedim. Çünkü bütün yaz boyunca sadece kendi metnime hazırlanmıştım ama nafile! Bu kez tek kişilik okumaya başladım metni, aradan zaman geçti, yazın sezon sonu bir araya geldik. Metni tek başıma okudum ve herkes ‘İşte oldu’ dedi. Tek kişilik oynamak zor olabilirdi ama ben Hamlet ile arkadaş oldum resmen. Bu işimi kolaylaştırdı. Böylece başlamış olduk Hamlet’e. Tabii en önemlisi prova dönemiydi. Korkular olsa da çok keyifli geçti.Hamlet’i Hamlet yapan şeylerden biri politika diyebilir miyiz?Hamlet’in hep mutlu bir çocuk olduğunu düşündüm. Her şeyden habersiz bir çocuk. Gülen, ağlayan, duyguları olan. Shakespeare’in diğer bütün karakterleri gibi. Saraydaki entrikalardan uzak duran Hamlet’i hep böyle hayal ettim. Ta ki babası ölüp de onun hayaletiyle karşılaşana kadar. Hesaplaşmaya ve yüzleşmeye başlar. Kendi hisleriyle kendi gözünden gördüğü bir yelpaze açılır. İşte Shakespeare öyle bir usta ki, bu küçücük hikâyeden ve böyle bir baba hayaletinden yola çıkarak günümüze kadar yaşanan bütün entrikaları, politikayı, aşkı, kini, nefreti, hareketsizliği hepsini çok büyük bir başarıyla yansıtır. Yani Hamlet babasının ölümüne kadar küçük bir çocukken, babası öldükten sonra her şeyi görmeye başlar. Politikayı da entrikayı da o zaman görür.Aslında her toplumda haksızlığa uğrayan Hamlet’ler, Claudius gibi entrikacı politikacılar, politikacıları alkışlayan Rosencrantz ve Guildenstern gibi çıkarcılar yok mu?Olmaz olur mu.. Her dönemde, her ülke ve toplumda böyle insanlar olmuş. Shakespeare zaten sadece bir oyun yazmamış. Kendi döneminin toplumunu, siyasi, sosyal yapısını anlatmış. Bugünleri yazmış aslında. Oyundaki kadınlara benzeyen kadınlar, benzeri düşünen babalar, iktidar sahipleri kendini görebilir oyunda. Eğer gerçekten bu oyun hayatın ta kendisi olmasa, izleyen ‘bu ben değilim’ der geçer. Tek başıma sahnede, bir saat 25 dakika boyunca bütün bu karakterleri oynarken, hiç sıkılmıyorum. Çünkü oyunu yaşıyorum.Profesyonel oyununun bu yıl beşinci sezonu. Sıkılmadınız mı aynı karakter ve metinden?Valla öyle sıkılma gibi bir durum olmuyor. Buna bir kere yazanın kalemi izin vermiyor. O kadar muazzam bir eser bırakmış ki Duşan Kovaçeviç. Günlük hayatımızda her gün değişen şeylere cevap veriyor. Dolayısıyla hayat ne kadar tazeyse, oyun da o kadar taze kalıyor. Ve yeni sezonda oyunu ilk kez izleyecek olan seyirciyi düşününce sıkılmaya fırsat kalmıyor.Profesyonel’de bir yazarla, emekli polisin hikâyesini anlatıyorsunuz. Sanatçılar, aydınlar sizce hâlâ fildişi kulelerinde gizleniyor mu?Sıradan insan ile entelektüel arasında bilinçli duvarlar örülmeye çalışılıyor. Ama sanat buna izin vermiyor. Bakın yıllar önce Shakespeare çıkmış, Çehov çıkmış. Bugün Haldun Dormen diye bir usta çıkmış ve çıkacak da. Bence aradaki duvar giderek kırılıyor, daha da kırılıp büyük kitlelere ulaşmalı. Ödenekli tiyatrolar çok önemli. Bana ‘Sen Profesyonel’e özel tiyatro açıp oynasaydın, şimdiye neler olurdu, neler!’ diyorlar. Ben işin o tarafında değilim. 5-6 liraya Türkiye’nin dört bir tarafına taşıyoruz oyunu. Bu benim için daha anlamlı. Sanat öyle bir şey ki, samimi bir iş ya da sanat sizi özgürleştirir, güzelleştirir, besler, birbirimizi anlamamızı, çoklu bakmamızı sağlar.Uzun yıllar çocuk oyunlarında oynamışsınız. Oyunculuğunuza nasıl katkıları oldu?Tiyatro bölümüne girmemiştim daha, o zamanlar başlamıştım. Opera, şan bölümündeydim. Bir müzikal çocuk oyununda başrol oynadım. Kendiliğinden oldu her şey, ben pek anlayamadım. Şimdi adını koyabiliyorum bunun. Samimi olduğunuzda, sadece oyun oynadığınız zaman değil, kendi çocuğunuza ya da bir başka çocuğa çocuk muamelesi yapmadığınızda, onu kandırmadığınızda ve ‘mış gibi’ yapmadığınızda, çocuğu da bir birey olarak gördüğünüzde onların gelişimine ne kadar büyük bir katkıda bulunabileceğimi gördüm. Çocuk oyunlarımda bunu yakaladım.Yeter ki hepimiz biraz daha özgür ve eşit alanlar bulalımSon dönemde sizi Onur Ünlü filmlerinde görsek de, genelde Reha Erdem filmleriyle hatırlanıyorsunuz. Var mı yeni bir film projeniz?Yeni bir film olacak ama Reha ya da Onur ile değil. Söylemek için erken olabilir çünkü yeni konuşuldu. İlk projesini yapacak genç bir arkadaşın filmi olacak.Şehir Tiyatroları’nda oynanan Cibali Karakolu oyunu, bir karakter sebebiyle sansürlendi. Oyunların sansürlenmesi yeni olan şeyler mi, hep var mıydı?Hep yaşandı bunlar. İşin üzen tarafı, hâlâ 450 yıl öncesini yaşıyor ve konuşuyor olmak. Niye bir arpa boyu yol gidememiş insanoğlu? Buna hayıflanıp durmak da yetmiyor bir süre sonra. İnsanın kendini daha iyi hissetmesi, çoğalması mümkün. Yeter ki hepimiz biraz daha özgür ve eşit alanlar bulalım. Bir gün daha özgür olacağımıza inanmasam burada, sahnede durmam.Özgürlüğün bu denli kısıtlandığı bir toplumdayız. Sanata etkisi nasıl oluyor?Sanat etkilenmiş ki, bu eserler çıkıyor ve yenileri de çıkacak. Böyle güzel eserler baskı dönemlerinde ortaya çıkar zaten. Mesela ‘Profesyonel’de 18 yıl boyunca bir polisin bir aydını, yazarı takip etmesine kimse şaşırmıyor. Çünkü bunlar oldu ve olmaya devam ediyor.Kızımın ve eşimin ikili dünyasını kıskanıyorumEşiniz Bennu Yıldırımlar da oyuncu. Magazin programlarında hiç boy göstermiyorsunuz!İkimiz de yoğun çalışıyor ve birbirimize vakit ayırıyoruz. 15 yaşında bir kızımız var Ada. Zaman iyi kullanınca o kadar bereketli ki, ‘Çok yoğunum, eşimi, kızımı, annemi görmeye vaktim yok.’ deme lüksüm yok.Kızınızla nasıl bir iletişiminiz var?Çocuk oyunları oynarken gördüğüm taktiği uyguluyorum. Taktik değil de, orada kavradığım şekilde iletişim kuruyorum Ada ile. Ada kendisini iyi biliyordu ve kendimizi anlatmak için ayrı bir çaba harcamadık. Çocuk olduğunun farkındaydı. Şimdi ise genç kız olduğunun farkında.Genelde kız çocukları babaya düşkün dense de, anneyle bir başka bağı vardır. Öyle mi sizde de?Mutlaka. Onların ikili ayrı bir dünyası var.Kıskanmıyor musunuz?Tabii kıskanıyorum. Öyle zamanlarda, hepimiz evde olmamıza rağmen ben tek başıma kalıyorum. (Gülüyor)Anne-babası oyuncu olanların çocuklara sorulan kaçınılmaz soru. Ne olacak Ada?O da aynı yolun yolcusu bence. Keşke oyuncu olsa. Mutlu olacağı alanı seçsin istiyorum, onun hayatı sonuçta. Bir ara keman eğitimi aldı. Ama şu aralar kafasında müzikal okumak var. Oyunlara gidiyor seyrediyor. Şarkılar söylüyor, film seyrediyor.Babamın beni sahnede görmesini çok isterdimSizin konsantre alanınız şu an tiyatro. Ama 23 yaşıma kadar bunu bilmiyordum diyorsunuz…Küçükken resim, müzik ve beden benim için en önemli ve en iyi olduğum derslerdi. Ne yazık ki itilip kakılmış derslerdi. Şimdi de aynı. Babam konservatuvar okumamı istemedi. Kendisi maden mühendisiydi. Hobi olarak enstrüman çalardı. Akordeon, mandolin, keman çok şamata bir adamdı. Babam isteseydi çok iyi bir tiyatrocu olurdu. Beni sahnede izlemesini çok isterdim. Ne yazık ki çok erken ayrıldı bu dünyadan.20 Dakika dizisinden sonra televizyonda görünmediniz…Geliyor bazı projeler. Geçen sezon Hamlet’e başladım diye kapattım dizi defterini. Bu sezonda film var. Televizyon çok yoruyor beni. İnsanlar görmek istiyor ama şartlar biraz daha iyi olsa keşke.Zaman
Reklam
En İlginç 5 Psikolojik Hastalık
etiket
Psikolojik problemler en az fiziksel hastalıklar kadar önemli. Ruh sağlığının iyi olmaması bedensel problemlere de yol açıyor.  Sizin için psikolojide ender rastlanılan ama ilginç olan 5 psikolojik hastalığı derledik.
Jennifer Aniston'u Jimmy Fallon Dudağıyla Hayal Edin
Fallon'ın dudağı montajlanan Aniston, söylenenlere uygun hareketleri ile başarılı bir performans ortaya koydu. Amerikan Futbol Ligi (NFL) süper finali Super Bowl yaklaşırken iki ünlü isim New England Patriots mı Seattle Seahawks mı kazanır tartışmasına tutuştu.
Reklam
Madonna'nın Belalısı Yakalandı
Madonna başta olmak üzere çok sayıda müzisyenin henüz piyasaya çıkmamış albümlerini internete sızdıran hacker yakalandı. Madonna, adı açıklanmayan İsrailli hacker’ın yakalanması sonrası, yetkililere teşekkür etti.İsrail polisi, Madonna ve adı açıklanmayan birkaç ünlü pop yıldızının bilgisayarlarına izinsiz girerek piyasaya çıkmamış şarkıları çalıp, internette satan İsrailliyi yakaladı. Yakalanan 39 yaşındaki hacker’ın kimliği açıklanmadı. İsrail polisi, şahsın bilgisayar korsanlığı yasadışı ticarî mal bulundurmaktan şüpheli olduğunu açıkladı. Hacker’ın yakalandığı yerde yapılan araştırmada, şüphelinin çok sayıda bilgisayara yasadışı giriş yaparak, uluslararası sanatçının yayınlanmamış demolarını ve şarkılarını çaldığı ve bunları internet üzerinden sattığı tespit edildi. Madonna ise Facebook hesabından yaptığı açıklamada, hacker’ın yakalanmasına yardımcı olanlara teşekkür ederek, hack’lenmesinden dolayı çok yaralayıcı ve yıkıcı bir süreç geçirdiğini ifade etti. “Şarkılarımın internete sızdırılmasıyla ilgili doğru istihbarat sağlayan hayranlarıma çok müteşekkirim” diyen Madonna, her vatandaş gibi kendisinin de özel hayatının gizliliği hakkı bulunduğunu söyledi.EYLEM ÖNCEDEN PLANLANMIŞMadonna’nın menejeri Guy Oseary ise hacklenmelerinin, Madonna’nın Aralık 2014’de çıkan Rebel Heart albümüne yönelik bir tahrip girişimi olduğunu belirterek, bu eylemin aylar öncesinden planlanmış olabileceğini söyledi. Madonna’nın hacker’ının yakalanmasına ilişkin ayrıntılar da ortaya çıkmaya başladı. İsrailli bir özel araştırma şirketinin sahibi olan Asher Wizman, sızıntının İsrail ile bağlantılı olduğuna ilişkin söylentilerin ortaya çıkmasından sonra birkaç hafta önce Madonna’nın ekibiyle temas kurduklarını açıkladı. Wizman, araştırma ekibinin ABD’ye giderek, Madonna’nın evi ve stüdyosundaki bilgisayarlarda araştırma yaptığını ve İsrail’deki bir bilgisayardan giriş yapıldığını tespit etiklerini bildirdi. Giriş yapılan bilgisayarı takip ederek hacker’a ulaştıklarını belirten Wizman, yeteri kadar delil topladıklarında polisi aradıklarını ve hacker’ı yakalattıklarını açıkladı.BBC, Taraf
Ronaldo Bu Kez Kendi Sponsor Oldu
Birçok dünya markası ile önemli sponsorluk anlaşmaları bulunan Cristiano Ronaldo, Madeira merkezli futbol takımına sponsor oldu.Real Madrid'in dünyaca ünlü yıldızı Cristiano Ronaldo, futbol kariyerine başladığı Madeira'ya olan desteğini sürdürüyor.Ballon d'Or'u kazanan ve birçok dünya markası ile sponsorluk anlaşması bulunan Portekizli yıldız Cristiano Ronaldo, bu kez kendisi sponsor oldu. Ronaldo, Madeira merkezli Portekiz 2. Ligi'nde mücadele eden Uniao Madeira takımına forma sponsoru oldu.Ekonomik olarak da zor günler geçiren kulübün formalarının önünde bundan sonra, Madeira'da Cristiano Ronaldo'nun kurduğu  ''CR7 Museu (CR7 Müzesi)'' reklamları yer alacak.Ronaldo bu hareketi hem kulübe ekonomik kaynak sağlarken, takıma olan ilginin de artması bekleniyor.MADEIRA'YI YALNIZ BIRAKMIYORDünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcuları arasında gösterilen Ronaldo, yetiştiği yer olan Madeira'ya daha önce de birçok kez yardımda bulunmuştu. Ronaldo daha önce Nacional Madeira Kulübü için bir altyapı tesisi yaptırmış ve tesisin tüm masraflarını kendisi karşılaşmıştı.Portekizli yıldız, 2010 yılında Madeira'da yaşanan sel felaketinden sonra da bölgeye ekonomik olarak büyük destek olmuştu.Sporx
Tamer Karadağlı: 'Gezi Gençliği Dostoyevski'yi İsviçre Peyniri Zannediyor'
Son dönemde yaptığı açıklamalarla gündeme gelen ünlü sanatçı Tamer Karadağlı, Ülke TV'de katıldığı programda sözlerinin yanlış anlaşıldığının  altını çizdi ve CHP'den Gezi geçliğine kadar ilginç açıklamalarda bulundu.Ülke TV'de yayınlanan 'Sıradışı' programına konuk olan ve geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan için 'Kendisinden Korkuyorum' diyen Tamer Karadağlı, sözlerine açıklık getirdi. Yapmış olduğu açıklamalar sonrası kendisine 'Paralelci' yaftasının yapıştırıldığını söyleyen Karadağlı 'Cumhurbaşkanımız Sanatçılarımız cesur olsun' dedi, bende cesur olarak söyledim korkuyorum diye. Benim korkum ülkenin genel durumundan korkarım. Ben kendimi rahat ifade edebilmek isterim' dedi.CHP 'LİLER BANA KÜFÜR ETTİVerdiği röportaj sonrası kendisine yönelik linç kampanyalarına da değinen Karadağlı 'Ben röportajı verdiğim gazeteye değil kişiye bakarım önemli olan odur benim için. Ben dün o kişiye konuştum bugün Ülke Tv'de konuşuyorum diye düşünmüyorum. Ben Turgay Güler'e konuşuyorum. Yarın başka kanalda olursun orada röportaj yaparız. Ben sayın Cumhurbaşkanı'na Kemal Kılıçdaroğlu Recep Bey diyor diye tepki gösterdim. Neredeyse bütün CHP ana avrat küfür etti bana. Önemli olan kişiler değil makamlardır. Bu ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanı ise o zaman onun gereğini yapmanız gerekir' dedi.GEZİ'DEKİ TALEPLERİNDEN HABERSİZDİMGezi eylemlerine katılan sanatçı Tamer Karadağlı, Gezi Parkı taleplerinin hatırlatılması üzerine çok şaşırdı ve bu taleplerden habersiz olduğunu belirtti.Gezi eylemlerine katılan Tamer Karadağlı Turgay Güler'in programına katıldı. Gezi eylemlerinin bahsi geçtiği sırada Güler'in Taksim Dayanışma Platformu'nun taleplerini hatırlatmasına karşın, Karadağlı bu taleplere çok şaşırdı ve bu taleplerden habersiz olduğunu ifade etti. Karadağlı, şunları söyledi:GEZİ GENÇLİĞİNE DOSTOYEVSKİ DEDİĞİN ZAMAN...'Gezi'nin amacı başka birşeydi diye düşündüm. Ağaçlar kesilmesin, çevre daha çok yeşil olsun ve gençler bunun kavgasını veriyorsa, giderim destek olurum.'Gezi gençliği başka.' Nasıl başka? Sadece ellerinde cep telefonuyla sadece instagram mı, twitter mı? Okumuyorlar. Mesela Dostoyevski dediğin zaman, delikli İsviçre peyniri zannediyor çoğu. Bir de böyle bir tarafı var. 'Gezi bir milatdır.' Neyin miladı? Ben böyle bir milada inanmıyorum. İlk zamanda kendi gözlerimle görmek için gittim. Ne oluyor, ne bitiyor. Buralardaki hesap neymiş diye görmeye gittim, gördüm, geldim.'GEZİ İSTEKLERİNE BÜYÜK ŞAŞKINLIKTurgay Güler, Gezi'nin '3. Köprü yapma', '3.Havaalanı yapma' isteklerini içeren sonuç bildirgesini hatırlatınca Tamer Karadağlı, 'öyle mi' sözüyle şaşkınlık ifadesi kullandı. Karadağlı şaşkınlığını şu sözlerle ifade etti: 'Bu benim bildiğim birşey değil. Gezi'nin amacı 3. Havaalanı, 3. Köprü yapmamak mı? Ne alakası var? Şaka gibi. 'Üçüncü Havalanı yapılmasın', 'Üçüncü Köprü yapılmasın' niye? Dördüncü köprü de, Beşinci de köprü lazım. Yurt dışına gidip geliyorsanız ya da havalanına gidip geliyorsanız Atatürk Havalimanı'nın yetmediğini zaten görüyor olmanız lazım. Bunlar mı?'YALOVA'DA NEDEN YOKTUNUZ?Tabi ki o ağaçların kesilmesini eleştirdim. Bir daha eleştiriyorum. Ama Yalova'ya gitmedim. Bu sanatçı duyarlılığını üzerime düşen kadar yüklenirim. Gezi'de olmamızın sebebi orada ne olduğunu görmekti. Gittim gördüm ve orada olmam gerektiğine karar verdim. Yalova'da olan bir şey bu kadar ağaç kesiliyor ve kimseden tepki gelmiyorsa gerçekten üzülüyorum.ERDOĞAN MUHTEŞEM BİR HATİPŞimdi bana da setlerde 'abi senden çok korkuyoruz, böyle asar keser bir tavrın var' diyorlar halbuki hiç alakası yok. Ben de Sayın Erdoğan'a baktığımda böyle heybetli uzun bir adam korkutuyor ama sadece bu taraflarıyla bakmamak gerek iyi yönleri de var; sonuçta bu insan benim Cumhurbaşkanım izlerken müthiş bir hatip, kitleleri arkasından sürüklüyor, inanılmaz bir karizması var bunlar çok önemli şeyler. Yıllarca hastalandı dendi hiçbirimiz farkına bile varmadık.Sabah
Reklam
Bülent Ersoy: 'Yardıma Başlamışsam Ölümüm Yakındır'
Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği'nin (Er-Do-Der) geleneksel hale gelen yılbaşı balosunda Bülent Ersoy ücret almadan sahneye çıktı. Ersoy, 'Hayatta kimseye bir yardımım olmamıştır. Böyle yardımlara başlamışsam ölümüm yakındır' diye espri yaptı.Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği'nin (Er-Do-Der) geleneksel hale gelen yılbaşı balosunda Bülent Ersoy ücret almadan sahneye çıktı. Ersoy, ‘Hayatta kimseye bir yardımım olmamıştır. Böyle yardımlara başlamışsam ölümüm yakındır’ diye espri yaptı.Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği'nin (Er-Do-Der) geleneksel hale gelen yılbaşı balosunda Bülent Ersoy sahneye çıktı. Geçtiğimiz yıl Mardin'de açılan yenidoğan ünitesinden sonra şimdi de geliri Karadeniz Bölgesi'nde yapılacak olan yenidoğan ünitesinde kullanılmak üzere bağışların toplandığı gece, Grand Tarabya Oteli'nde yapıldı.RENKLİ SİMALAR KATILDIÖzlem Yıldız'ın sunduğu geceye Berrin Zorlu, Figen Kıral, Esra Şahin, Oya Aydoğan, Işıl Reçber, Yasemin Özilhan, Emine Özilhan, Semra Özal, Sibel İlkiz, Arzu Kunt'un da aralarında bulunduğu iş ve cemiyet hayatının ünlü isimleri katıldı. Ersoy'a, hiçbir ücret almadan sahneye çıktığı gecenin sonunda plaket verildi. Diva, kendisine plaketi takdim eden Dernek Başkanı Canan Göztepe'ye 'Ayol ölecek miyim acaba? Hayatta kimseye bir yardımım olmamıştır. Böyle yardımlara başlamışsam ölümüm yakındır' diye espri yaptı. Gökhan Karaduman | Sabah
Reklam
Arda La Liga'da En İyi 11'de
İspanyol futbolseverler Arda Turan'ı La Liga'da ilk yarının en iyi oyuncuları arasında gösterdi.Atletico Madrid'in yıldız futbolcusu Arda Turan İspanya'da futbolseverler tarafından onurlandırıldı. La Liga'da sezonun ilk yarısının değerlendirilmesinin yapıldığı ankete katılan okurlar en iyi 11'i belirledi.Marca gazetesinin internet sitesi üzerinde yapılan ankette okurlar, Arda Turan'ı en iyi 11 oyuncu arasında gösterdi. Real Madridli Toni Kroos ve aynı takımdan Isco, orta sahada en çok tercih edilen isimler olurken Arda bu bölgede en çok oyu alan üçüncü futbolcu oldu.Real Madrid'e yakınlığıyla bilinen ünlü gazetenin okurları ezeli rakiplerinin hakkını da teslim etti. Cristiano Ronaldo'ya ileri uçta eşlik eden ismi isim Barcelona'dan Messi ve Neymar oldu.Oyuncular ve aldıkları oy oranları:Claudio Bravo (50,4%)Godín (19,8%) - Sergio Ramos (17,4%) - Otamendi (15,1%) - Gaya (13,3%)Toni Kroos (25,3%) - Isco (23,5%) - Arda Turan (14,4%)Cristiano Ronaldo (27,9%) - Messi (24,5%) - Neymar (15%)  Milliyet-Skorer
Yeni İnternet Akımı Thug Life'ın En Popüler 17 Videosu
Önce işe Thug Life'ı tanımlayarak başlayalım. Birkaç aydır yurt dışında oldukça popüler olan Thug Life, ismini dünyaca ünlü rap sanatçısı 2pac Shakur'un 3. albümünden alıyor. Aynı zamanda 2pac Shakur'un vücudunda THUG LIFE dövmesi de vardı. Thug Life aslında açılımı 'The Hate U Give Little Infants, Fuck Everybody' olan bir kısaltmadır. Bu da şu demektir 'Çocuklara verdiğiniz nefret herkese bela olur' (Fuck=Bela olmak)  Türkçe'de tam olarak karşılığı yok ancak 'Zalım hayat' ya da 'Eşkıya hayatı' olarak çevrilebilir. Thug Life bir yaşam tarzıdır, felsefedir. Sözlüklerden çok izlenen videolarla anlaşılabilir.  Thug Life videolarında beklenmedik, sıra dışı şeylerle karşılaşırsınız hep. İşte sizler için derlediğimiz en popüler 17 Thug Life videosu!
Başarılı İnsanların Asla Taviz Vermediği 9 Önemli Konu
Başarılı insanların, başarılarının ardındaki sırları hep merak etmişizdir. Genel olarak söyleyebiliriz ki, başarılı insanlar standartlarından taviz vermezler. Mümkün mertebe istediklerinin en iyisini gerçekleştirmeye çalışırlar. Daha azı için uğraşmazlar. Ayrıca, şundan eminiz ki, başarılı insanlar aktif olmanın önemini iyi bilirler. Atalarımızın da dediği gibi, emek yoksa ekmek de yok. Şimdi bu bahsettiklerimizi detaylı olarak 9 konu başlığı altında galerimizde inceleyebilirsiniz:
''Akıllı'' Raketler Artık Kortlarda
Hayatımıza artık ciddi oranda girmeye başlayan akıllı (smart) cihazlara bir yenisi daha eklendi...Tenis dünyasının en büyük malzeme tedarikçilerinden Babolat, son raket teknolojisini sezonun ilk grand slam mücadelesi Avustralya Açık'ta gözler önüne seriyor.Rafael Nadal, Caroline Wozniacki ve Jo-Wilfried Tsonga gibi ünlü tenisçiler, 'Smart' raket teknolojisiyle turnuvada boy gösterirken, bu raketler tenisçilere maç ve antrenman sırasında büyük kolaylıklar sağlıyor.Raket sapının hemen altında bulunan düğmeyle aktif olan teknoloji, tenisçinin maç veya antrenman sırasında kaç vuruş yaptığını, bu vuruşları ne kadar şiddetle gerçekleştirdiğini ve raketin topla nasıl temas ettiğini kaydediyor.Yüzlerce vuruşun istatistiğini hafızasına alan raket, 'Bluetooth' vasıtasıyla da herhangi bir aygıta çok kolay bir şekilde transfer edilebiliyor.
Reklam