Yarım Kalmış Bir Aşk, Tarihe Geçen Bir İddia: Atatürk ve Fikriye'nin Kimsenin Bilmediği Nikahı
Yarım Kalmış Bir Aşk, Tarihe Geçen Bir İddia: Atatürk ve Fikriye'nin Kimsenin Bilmediği Nikahı
Mustafa Kemal Atatürk'ün cephelerde, mecliste, hatta yemek sofralarında bile neler yaptığı merak edilir ve araştırılıp öğrenilir. Ancak öyle olaylar var ki geride hiçbir belge, hiçbir şahit bırakmadılar. Her şey iddiadan ibaret. İşte Atatürk ile Fikriye'nin nikahlandığı iddiası da bunlardan bir tanesi.
Kaynak: Hıfzı Topuz, Gazi ve Fikriye, Remzi Kitabevi, 19. Basım, Ekim 2008.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Atatürk'ün hayatı merak edilen, araştırılan, bilgiye ulaşılamadığında üzerine tahminler yürütülen olaylarla dolu.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Fikriye'nin Ankara'ya gelmesi ve aralarındaki ilişki de bu olaylardan birisi. Hatta en önemlilerden birisi.
Bugün konu hakkında belgelere sahip olmamamıza ve hatta karşıt görüşlere rağmen öyle bir iddia var ki gözardı edilemez.
Hıfzı Topuz'un Gazi ve Fikriye adlı eserinde yer alan iddiaya göre Atatürk, Ankara'da Fikriye ile bir nikah kıydı.
Kitaba göre bir gün Ankara'daki Direksiyon Binası'na Fikriye'nin abisi Ali Enver gelir ve durumu sorar. Fikriye şöyle yanıtlar:
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
"Ağabey, biz evlendik... Ankara'ya geldikten üç hafta sonra Aralık ayının karlı bir perşembe akşamı Mustafa Kemal Direksiyon Binası'ndaki salonda rakısını yudumlarken bana şöyle dedi..."
"...Seninle evlenmeye karar verdim. Bunu ne zamandır düşünüyordum. Sen buraya gelince durum çok değişti. Seninle aynı evde yaşıyoruz. Bir gün bu olayı bana karşı kullanabilirler...Eğer bu nikahlanma düşüncesi sana da uygun geliyorsa hemen gerekeni yapalım."
İddiaya göre Fikriye bu teklifi kabul eder ve nikah hazırlıkları başlar. Atatürk karşı olsa da dönemin gereği olarak imam nikahı kıyılır.
Nikahlarını Büyük Millet Meclisi'nin ilk Şeriye Vekili Mustafa Fehmi Efendi'nin kıydığı iddia ediliyor.
Nikahlarına Ali Fuat Cebesoy ve Muzaffer Kılıç şahitlik yaptı. İkisi de çok yakınlarıydı ve bu nikah onlar dışında hiç kimseye söylenmeyecekti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Nikahtan sonra bir süre daha Direksiyon Binası'nda yaşadıktan sonra Çankaya'ya taşındılar. Yeni evin hanımı Fikriye'ydi ve o, bütün gücünü Atatürk'ün daha rahat bir hayat sürmesi için harcıyordu.
Ancak bu birlikteliğin devamı yoktu. Fikriye ne kadar Atatürk'e aşık olsa da aynı şekilde bir karşılık almamıştı. Atatürk hiçbir zaman ona aşık olmamış, Fikriye'de bu düşünceyi oluşturacak hiçbir şey de söylememişti.
Fikriye'nin hastalığının anlaşılması üzerine tedavi için yurt dışına gönderilmesi ile aslında bu ilişki de tamamen bitmişti. Fikriye'nin aşkı devam etse de Atatürk sadece onun sağlığını ve duygusal olarak iyi olmasını düşünüyordu.
Tüm bu iddiaların elbette bir kanıtı yok. Hem Fikriye hem Atatürk hem de nikahın şahitleri ölene dek bu konu hakkında hiçbir şey söylemediler.
Fikriye'nin hayatta olan yakın çevresi tarafından bu nikah doğrulanıyor. Ancak o dönemde Atatürk'ün çevresinde bulunan insanların yakınları, Salih Bozok'un yakınları dahil, bu olayı hiç duymadıklarını ve iddialara katılmadıklarını belirtiyorlar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Önemli bir dipnot da, Fikriye'nin 2001 yılında 95 yaşında olan Handan Hanım'a bir fotoğrafını gösterip kendisini Mustafa Kemal'in Hanımı olarak belirtmesi.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
"Latife Atatürk’ü, Fikriye Mustafa Kemal’i sevmişti." Makbule Atadan. Çok güzel içerik, teşekkürler.
ömrünü atatürkü araştırmaya tanımaya adamış biri olarak bu konu kadar kafamı meşgul eden bi konu daha yoktur. gazi paşa niçin latife ile evlendi? bi kaç cüml... Devamını Gör
Yanlış bilmiyorsam annesi Zübeyde Hanım böyle buyurduğu için onu kırmak istememiş ve Latife Hanım ile evlenmiş. Fakat fikrimce söylediğiniz gibi örnek bir ai... Devamını Gör
Aklıma Veda filmi geldi. Fikriye'nin yürekleri yakan bağırışları, Atam diye ağlayışı ve kendini vuruşu der susarım. Bu arada içeriğin güzelliği...