Uluslararası Adalet Divanı, Arakanlı Müslümanlara Yönelik Soykırım Davasında Nihai Kararını Erteleyebilir
Uluslararası Adalet Divanı, Arakanlı Müslümanlara Yönelik Soykırım Davasında Nihai Kararını Erteleyebilir
ANKARA (AA) - Uluslararası Adalet Divanının (UAD) Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırım davasına ilişkin nihai kararını, Myanmar’ın yaptığı itirazlar nedeniyle en az 1 yıla kadar erteleyebileceği bildirildi.
New York merkezli Küresel Adalet Merkezi (GJC) isimli kuruluş tarafından AA ile paylaşılan hukuki çalışmada, Batı Afrika ülkesi Gambiya’nın Kasım 2019'da, Myanmar’a karşı UAD’de açtığı 'Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın soruşturulması' davasının, Myanmar’ın Gambiya’nın dava açma ehliyeti olmadığı gerekçesiyle UAD'ye yaptığı itiraz nedeniyle ertelenebileceği belirtildi.
Açıklamada, UAD’nin yapılan itirazlar hakkında karara varmasının belli bir zaman alacağından, Myanmar'ın 'Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesini' ihlal edip etmediğine ilişkin nihai kararın verilmesinin en az 1 yıla kadar ertelenebileceği ifade edildi.
- Myanmar'ın UAD'ye itirazı
Myanmar’ın UAD’ye yaptığı itirazlar henüz kamuoyu ile paylaşılmasa da Küresel Adalet Merkezi, Aralık 2020'de yapılan 'geçici tedbir' duruşmalarında soykırımla suçlanan Myanmar'ın dava ile ilgili itirazlarını inceledi.
Myanmar yaptığı itirazda, Gambiya’nın davayı Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesine taraf olan bir devlet olarak kendi adına açmadığını aksine İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) adına açtığını, UAD’ye ise uluslararası örgütlerin değil ancak üye devletlerin dava açabileceğini savundu.
UAD ise Gambiya’nın davayı kendi adına açtığını ve diğer uluslararası örgütlerden destek arayışının davaya taraf olmasına bir engel teşkil etmediğini açıkladı.
Öte yandan Myanmar, yapılan itirazda, Gambiya ile arasında sözleşmenin hükümlerine ilişkin bir anlaşmazlık olmadığını savunurken, UAD, tarafların çok taraflı forumlarda yaptığı değerlendirmelerin ve açıklamaların anlaşmazlığın varlığına işaret ettiğini açıkladı.
Bununla birlikte Myanmar, 'söz konusu sözleşmenin ihlali yönündeki iddialardan Gambiya’nın doğrudan etkilenmediğini ve bu sebeple dava açma yetkisinin olmadığını, kendisine bu tür bir eylemde bulunabilecek devletin Bangladeş olabileceğini zira bu durumdan özellikle etkilendiğini ancak Bangladeş’in de sözleşmenin 9. maddesine koyduğu çekince dolayısıyla UAD’de dava açamayacağını' savundu.
Buna karşılık mahkeme, yalnızca doğrudan etkilenen bir devletin değil, herhangi bir devletin sözleşmenin yükümlülüklerine uymadığı gerekçesi ile başka bir devlete dava açabileceğini belirtti.
- Gambiya, soykırımın soruşturulması için UAD'ye başvurmuştu
Gambiya, İslam İşbirliği Teşkilatı adına 11 Kasım 2019'da Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın soruşturulması için UAD'ye başvurmuştu.
UAD, Gambiya'nın açtığı davada 23 Ocak'ta verdiği kararla Myanmar'ın, Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımın engellenmesi için gerekli tedbirleri almasına, bununla ilgili raporu da 4 ayda sunmasına hükmetmişti.
UAD, Gambiya'nın Myanmar'dan gerekli tedbirlerin alınmasını talep ettiği davada, Arakanlı Müslümanların 'gerçek ve acil tehdit altında olduğuna' karar vermişti.
- Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
Arakan'da 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
Ontario Uluslararası Kalkınma Ajansının Ağustos 2018'de yayımladığı rapora göre, 25 Ağustos 2017'den bu yana en az 24 bin Arakanlı Müslüman, Myanmar ordusu tarafından öldürüldü.
Askerler, 34 bin Arakanlı Müslüman'ı ateşe atarken, 114 bin Rohingya'yı da darbetti.
Rapora göre, ordu mensupları 18 bin kadına tecavüz etti.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti 'etnik temizlik' ya da 'soykırım' olarak adlandırıyor.
Yorum Yazın