Sevgisiyle Büyüdüğü Vatanını, Sanatla Büyütmek İsteyen Lider: Mustafa Kemal Atatürk ve Carmen Operası
Sevgisiyle Büyüdüğü Vatanını, Sanatla Büyütmek İsteyen Lider: Mustafa Kemal Atatürk ve Carmen Operası
Selanik'te başlayıp Dolmabahçe'de biten bir hayattan çok daha fazlasıdır onun yaşadıkları. Vatanını seven bir insanın hayatı değil, vatana adanmış bir hayattır. O bir subay değil, gerçek bir komutandır. Savaş galibi değil, kahraman; kurucu değil, kurtarıcıdır.
Tüm bunların yanında ise sanatı anlayan ve ona hakkettiği değeri veren koca yürekli bir insandır.
Kaynak: Süleyman Bulut, Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler, Can Yayınları, İstanbul, 2018
İçeriğin Devamı Aşağıda
1913 yılının Kasım ayında Mustafa Kemal, Sofya'ya askeri ataşe olarak gönderilir.
Şehri ve halkı tanımak için etkinliklere ve toplantılara yoğun ilgi gösterir. Bu esnada Sofya'da bir opera sahneleneceğini öğrenir.
Bu durum Mustafa Kemal'i düşündürür. Bulgaristan sadece beş yıl önce bağımsızlığını kazanış ve yıkılı Balkan Savaşları'nın üzerinden henüz dört ay geçmiştir.
İlk geceki gösterime bilet bulamayınca Varna milletvekili Türk kökenli Şakir Zümre'den yardım ister. Zümre kendisine iki kişilik bilet temin eder.
Geceye Sofya elçisi Fethi Bey ile katılırlar. Simsiyah smokini, sarı saçları ve mavi gözleri ile zıtlığın muhteşem uyumunu yakalamıştır yine.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Perde açılır ve George Bizet'in ünlü Carmen operası başlar.
Verilen arada Bulgar Kralı Ferdinand'ın daveti üzerine locaya çıkarlar. Devletin en tepesinin de orada olmasına daha da şaşırır.
Gösterimden sonra oteline döner ancak uyuyamaz. Kafasına takılan bir sorun, her şeyin önüne geçmiştir.
Aynı katta bulunan, Şakir Zümre'nin odasına gider.
Aklındaki sorunu sonunda açıklıyordu. Bulgaristan'ın sanattaki başarısı ve tam anlamıyla "tepeden tırnağa" ilgisi onu hem şaşırtmış hem de düşündürtmüştü.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Balkan Savaşları'nı kaybetmelerinin nedenini öğrenmiştir artık. "Çoban" sandığı insanlar, "opera binalarına bile sahiplerdi."
Aklına yine kendi vatanı düşer. Onu üzen şey, Bulgaristan'ın ilerlemiş olması değil, kendi ülkesinin geri kalmış olmasıdır.
Medeniyetin düzeyi budur onun için, o günlerin hayalini kurar.
Tam 10 yıl sonra, ömrünü adadığı vatanın başına geçtiği zaman sanata daima ayrı bir önem verecek ve tarihe geçen sözlerinden birini söyleyecektir;
"SANATSIZ KALMIŞ BİR MİLLETİN HAYAT DAMARLARINDAN BİRİ KOPMUŞ DEMEKTİR!"
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda