Sen Aşk mı Yaşıyorsun Sevgi mi?
Aşk… İlk anda kalbinin hızlanması, göz göze gelince içinin titremesi, mesaj gelince heyecanlanman... Sevgi… Güven, huzur, birlikte susabilmek, kendin olabildiğin bir alan... İlişkiler bu iki duygu arasında gider gelir. Kimi zaman deli gibi aşık oluruz ama bir yerden sonra o yangın söner. Kimi zaman da sevgiyle büyüyen, kök salan bir bağ kurarız. Peki sen ne yaşıyorsun? Gerçekten kalbinde aşk mı var, yoksa derin bir sevgi mi? Belki ikisi birden... ya da hiçbiri...
Hadi teste!
1. Öncelikle cinsiyetini seçer misin?

Kadın

Erkek

Diğer
2. Yaşını seçer misin?






3. Onu ilk gördüğünde ne hissettin?
İçim kıpır kıpır oldu, zaman durdu gibi
Tatlı bir yakınlık hissettim
İlk başta çok da bir şey hissetmedim
4. Aranızdaki fiziksel çekim nasıl?
Çok yoğun, resmen elektrik var
Biraz çekim var ama duygusal yakınlık daha baskın
Normal düzeyde
5. Onunla gelecek hayali kuruyor musun?


6. Kıskançlık seviyen nasıl?
Herkesten kıskanıyorum
Çok nadir kıskanırım
Umurumda bile olmuyor
7. Onsuz geçen bir gün nasıl oluyor?
Resmen işkence
Özlüyorum ama kendimi meşgul ediyorum
Fark etmiyor
8. Duygularını açıkça ifade edebiliyor musun?


9. İlişkinizde zaman nasıl geçiyor?
Mükemmel
Genelde sakin ve keyifli
Bazen sıkıcı olabiliyor
10. Ailen ya da arkadaşların onun hakkında ne düşünüyor?
Çok seviyorlar
İyi biri olduğunu düşünüyorlar
Pek yorum yapmıyorlar
Sen aşk yaşıyorsun!
İçinde bulunduğun duygunun adı aşk. Hem de öyle hafif, gelip geçen bir şey değil; seni sarsan, hayatına yön veren, kalbinin ritmini bile değiştiren türden bir aşk. Onu gördüğünde içinden geçenleri tarif etmek zor, çünkü duygular kelimeleri aşmış. Kalbin hızlı atıyor, elin kolun birbirine dolanıyor, adını duyduğunda bile içinden bir şeyler kıpırdıyor. İlişkinizde bolca tutku, heyecan ve yoğun duygular var. Birlikte geçirdiğiniz anlar sinema filmi sahnesi gibi geliyor sana. Onunla her şey daha renkli, daha canlı. Onunla uyumasan bile sabaha kadar konuşmak istiyorsun, sırf sesini duymak bile iyi geliyor. Ancak aşkın bir diğer yüzü de var: dalgalı denizler gibi iniş çıkışlarla dolu olması. Bazen sebepsiz bir şekilde kıskanıyor, bazen onsuz geçen birkaç saat bile seni üzebiliyor. Çünkü duyguların çok yoğun. İşte bu yüzden bazen kendini yorgun, hatta biraz kaybolmuş bile hissedebilirsin. Ama bu kötü bir şey değil; bu, senin ne kadar içten sevdiğini gösteriyor. Yine de bir uyarı: Aşk tek başına yeterli değil. Aşkın sürdürülebilir olması için zamanla yerini güvene, dostluğa ve sevgiye bırakması gerekiyor. Eğer ilişkinizin temelinde anlayış, saygı ve iletişim de varsa, bu aşk çok güçlü bir bağa dönüşebilir. Ama sadece heyecana dayanıyorsa, bir süre sonra seni tüketebilir.
Sen sevgi yaşıyorsun!
Senin ilişkin hızla yanıp sönen kıvılcımlardan değil; kök salmış bir çınar gibi sağlam ve derin. Yanında olduğunda kalbin çarpmıyor olabilir ama yavaşça, içten içe bir sıcaklık yayılıyor ruhuna. Onun yanında kendin gibisin. Maskesiz, filtresiz, doğal… Çünkü bu duygunun adı sevgi. Bu ilişkide tutku belki aşk kadar çarpıcı değil, ama huzur dolu. Onun gözlerine baktığında “Ben burada güvendeyim” diyorsun. Kavga ettiğinizde bile “Nasıl barışırız?” diye düşünüyorsun. Çünkü biliyorsun, bu bağ kıymetli. Ve o da sana değer veriyor. Sevgi, zamanla oluşan, emek isteyen bir bağdır. Senin ilişkin de bu yüzden özel. İlk görüşte çarpılma belki yoktu ama zamanla onun yanında daha huzurlu, daha güvende, daha tamam hissetmeye başladın. İşte bu, gerçek bağın ve ruhsal yakınlığın işaretidir. Bu ilişkinin en güçlü yanı; güven. Biliyorsun ki seni gerçekten dinliyor, destekliyor, seninle gülüyor, seninle ağlıyor. Belki artık “Aşk bitti” diye düşünüyorsundur bazen. Ama hayır. Aşk sadece form değiştirdi. Heyecan yerini huzura, kıskançlık yerini güvene, hızlı kalp atışları yerini derin bir iç huzuruna bıraktı. Bu bir kayıp değil, bir evrim. Ve sen bu evrimi yaşayan şanslı bir insansın.
Sen ne aşk ne de sevgi yaşıyorsun!
Seninki tam bir “kararsızlık hali.” Kalbinde ne tam anlamıyla yanan bir aşk var, ne de kök salmış bir sevgi. Belki ilişkiye heyecanla başladın ama şimdi duygular biraz bulanık. Kendine sürekli “Gerçekten seviyor muyum?” ya da “Onsuz olabilir miyim?” diye soruyor olabilirsin. Bu kararsızlık çoğu zaman alışkanlıkla karıştırılır. Belki de uzun süredir birliktesiniz, belki de yalnız kalmak istemediğin için bu ilişkide kalıyorsun. Ama içinde kocaman bir boşluk var gibi. Eğleniyorsun, vakit geçiriyorsun ama duygusal olarak bir eksiklik hissediyorsun. İlişkinizde ne heyecan var ne de derin bir bağ. Her şey “eh işte” seviyesinde. Bu da seni zamanla yorar çünkü insan sevilmek, hissedilmek ve ait hissetmek ister. Sadece “idare etmek” kimseye yetmez. Ama umut var. Çünkü bu duygu belirsizliği çoğu zaman açık iletişimle düzelebilir. Eğer birbirinize gerçekten değer veriyorsanız, bu ilişki ya yeniden alevlenebilir ya da sağlam bir sevgiye dönüşebilir. Ama bunun için ikinizin de çaba göstermesi gerekir. Ne aşk, ne sevgi; hiçbiri sana zarar vermemeli. Eğer seni mutsuz eden, kafanı karıştıran, hatta bazen boğan bir bağ haline geldiyse; kendine şunu sormalısın: “Bu ilişkide kalmak mı beni tamamlıyor, yoksa durduruyor mu?”
Cevap sana yol gösterecektir.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Sen aşk yaşıyorsun!...