Pırlanta Hakkında 4 Önemli Bilgi
Pırlanta Hakkında
Doğanın en değerli madenlerinden olan pırlantadır. Elmas ile pırlanta halk arasında farklı taşlar olarak bilinir ama aynı taşlardır. Madenden ham olarak çıkan elmas işinin ehli uzman kişiler tarafından kesilerek pırlanta'nın 58 fasetli haline dönüşür. Elmas kesildikten sonra cila işlemi uygulanır.
Şu anda elmas kesildi, pırlantaya döndü ve satışa hazır hale geldi. Artık sizlerin yani tüketicinin bilmesi gereken konular geldi.
Her zaman duyduğumuz, anlatılan pırlantanın 4c özelliğini anlatmaya çalışalım. Pırlantanın 4c'si kesim, renk, berraklık ve karattır.
Renk
Adı üstünde pırlantanın rengini ifade ediyor. Pırlantanın renkleri vardır. Pırlanta koyu sarıdan parlak, canlı beyaza doğru ilerler. Türkiye'de satılan standart pırlanta renkleri son 2 yıldır J'den I ve H rengine yükseliş olmuştur. Bu yükselişte tüketicinin bilinçlenmesi de etkili olmuştur. Batı'nın markalarına baktığımız zaman ise mesela bir Bulgari yada Tiffany G renk taşlar kullanmaktadır. Yani I ve H'ın bir üstüdür.
Aşağıdaki tabloda da gözüktüğü üzere en iyi renk nadir bulunan D'dir ve doğada az bulunan bir pırlantadır. Bir süt paragrafta bahsettiğimiz I ve H ise Nadir beyaz kategorisine girmektedir. Standart olarak bu tablo kullanılsa da bizim fikrimiz J rengi bu kategoriye girmez. Tabi bu bu bizim fikrimiz.
Berraklık
Berraklık deyimini doğanın parmak izleri olarak adlandırabiliriz. Bir elmas yerin çok altında milyonlarca yılda büyük bir basınçla oluşur. Bugünkü haline geldiği zaman ise içinde minik bazen çıplak gözle görülebilen bezen sadece özel büyütüçle görülebilen lekeler vardır. Bunlar karbon kristalleridir.
Türkiye'de berraklık standardı SI1 dir. Çok mu önemli derseniz bu bütçe ile alakalı bir konudur. Bir pırlanta rengi ne kadar iyi olursa, berraklığı da ne kadar temiz olursa o kadar değerli yani nadir bulunan taş kategorisine girer. Ama bir taşın rengi I yada H berraklığı SI1 ise gayet rahat içiniz ferah kullanabileceğiniz taş kategorisine girer.
Aşağıda tablo da gözüktüğü üzere SI1 de küçük pırlantaya baktığınız zaman çıplak gözle gözükmeyecek lekeler vardır yani karbon. Birde şunu düşünün sizler burayı okuyorsanız artık pırlantadan az buçuk anlıyorsunuz demektir. D renginde, F temizliğinde 3 karatlık bir taş kaç paradır sizce ? Krallar ülkelerinden kaçarken önce elmaslarını yanına alırlar.
Kesim
Kesim taş büyüdüğü zaman yani 0,80'den sonra kesim artık önemli bir hal alıyor. Genelde Türkiye'deki kuyumcuların az bir bölümü kesimden anlasa da önemli bir konudur. Çünkü kesim ne kadar iyi olursa pırlanta ışığı o kadar iyi verecektir. Kesim kötü olursa hem ışığı iyi yansıtmaz hem de pırlantaya bakıp 0,50 Ct. lık taşı 0,70 gibi gösterir yada tam tersi.
Eğer HID'den ,EGL'den yada bunun benzeri bir kurumdan sertifika aldıysanız buradaki özellikleri bizle paylaşarak bunun cevabını net olarak öğrenebilirsiniz. Bize hiç çekinmeden ulaşın.
Karat
Karat ise pırlantanın ağırlığını simgeler. Pırlantalar karat cinsinden ölçen özel çok hassas teraziler vardır. Karat gramın 5'te biridir.
Elmasları aşk ve duyguyla ilişkilendirmek uzun süre De Beers'ın ana pazarlama stratejisi olmuştur. Kampanyanın temel ise ünlü 'Elmaslar sonsuzdur' sloganıydı. Edebi bağlılığı ve edebi değeri kapsıyordu. De Beers reklamları bazen ürünün flört oyunundaki rolünü DAHADA AÇIK DİLE GETİREBİLİYORDU.
Bir yüzyıldan kısa bir süre içinde Amerikalı, Avrupalı, Japon ve artan sayısıyla Çinli kadınların pırlanta nişan yüzüğünü bir hak olarak görüp 'geleneksel bir armağan' bekler hale gelmesinin sorumluluğunu De Beers taşıyor diyebilirmiyiz acaba ...
Ancak pırlantanın aşk ve sadakatle ilişkilendirilen söylentiler pazarlama kampanyalarının çok öncesine gidiyor.
Yorum Yazın