onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Naci Görür'den Olası İstanbul Depremi Uyarısı: 'Ölecek İnsanlar Bizim Çocuklarımız, Torunlarımız'

Naci Görür'den Olası İstanbul Depremi Uyarısı: 'Ölecek İnsanlar Bizim Çocuklarımız, Torunlarımız'

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremler sonrası gözler olası Büyük Marmara depremine çevrildi. ''O zaman ölecek insanlar bizim çocuklarımız, torunlarımız, bizden gelen nesillerimiz olmayacak mı?'' diyen Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, 'İstanbul’da eğer Marmara depremi olur ve haliyle girersek ekonomi çöker. Türkiye ekonomik olarak bağımsızlığını kaybettiği gibi iddia ediyorum siyasi bağımsızlığını da kaybeder' dedi.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve dördüncü gününde “Doğaya Davet” oturumuyla İkinci Yüzyılın İktisat Kongresine katılan Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, olası İstanbul Depremine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve dördüncü gününde “Doğaya Davet” oturumuyla İkinci Yüzyılın İktisat Kongresine katılan Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, olası İstanbul Depremine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Kahramanmaraş'ta büyük bir depremin olacağı konusunda uyarılarda bulunduğunu hatırlatan Prof. Dr. Görür, sözlerine şöyle devam etti: ''1999'dan sonra 'Maraş depremi geliyor' diye çok arkadaşımız, yer bilimciler bunları söylediler. Ben de dahil olmak üzere. Ben hatta 3 Şubat'a kadar söyledim. 6 Şubat'ta Maraş depremi oldu. Sesimizi duyan yok. Göçük altından bağırıyoruz ya ‘sesimizi duyan var mı' diye. Bizlerin sesini duyan maalesef yok. Eğer olaydı bugünkü sahne olmazdı. Bugünkü sahne, aklı başında bir ülkede olsaydı ciddi bir demokratik, aydın bir ülkede olsaydı bugün çok şey değişirdi. Hiçbir şey eskisi gibi olmazdı. Ama bakın değişen hiçbir şey yok. Yavaş yavaş da onu unutacağız, hele birkaç ay daha geçsin.''

Kahramanmaraş'ta büyük bir depremin olacağı konusunda uyarılarda bulunduğunu hatırlatan Prof. Dr. Görür, sözlerine şöyle devam etti:  ''1999'dan sonra 'Maraş depremi geliyor' diye çok arkadaşımız, yer bilimciler bunları söylediler. Ben de dahil olmak üzere. Ben hatta 3 Şubat'a kadar söyledim. 6 Şubat'ta Maraş depremi oldu. Sesimizi duyan yok. Göçük altından bağırıyoruz ya ‘sesimizi duyan var mı' diye. Bizlerin sesini duyan maalesef yok. Eğer olaydı bugünkü sahne olmazdı. Bugünkü sahne, aklı başında bir ülkede olsaydı ciddi bir demokratik, aydın bir ülkede olsaydı bugün çok şey değişirdi. Hiçbir şey eskisi gibi olmazdı. Ama bakın değişen hiçbir şey yok. Yavaş yavaş da onu unutacağız, hele birkaç ay daha geçsin.''

13 milyon senedir bu bölgede depremlerin olduğuna dikkat çeken Naci Görür, ''Ve daha milyonlarca sene devam edecek. Millet olarak bizim duyacağımız bu. Türk milleti olarak İzmirliler olarak deprem nerede, nasıl olacak diye sormayın. Çünkü bize yakışmıyor. Deprem falan yerde olacak dediğimiz zaman rahat mı edeceğiz. 40 sene sonra olacak dediğimizde oh be bu işi yırttık mı diyeceğiz. O zaman ölecek insanlar bizim çocuklarımız, torunlarımız, bizden gelen nesillerimiz olmayacak mı? O zaman neyin peşindeyiz. O fay kırıldı mı, Mersin'de de deprem oldu, buraya da deprem mi geliyor diye…''

13 milyon senedir bu bölgede depremlerin olduğuna dikkat çeken Naci Görür, ''Ve daha milyonlarca sene devam edecek. Millet olarak bizim duyacağımız bu. Türk milleti olarak İzmirliler olarak deprem nerede, nasıl olacak diye sormayın. Çünkü bize yakışmıyor. Deprem falan yerde olacak dediğimiz zaman rahat mı edeceğiz. 40 sene sonra olacak dediğimizde oh be bu işi yırttık mı diyeceğiz. O zaman ölecek insanlar bizim çocuklarımız, torunlarımız, bizden gelen nesillerimiz olmayacak mı? O zaman neyin peşindeyiz. O fay kırıldı mı, Mersin'de de deprem oldu, buraya da deprem mi geliyor diye…''

Görür depreme ilişkin açıklamaları şöyle anlattı: ''Kendimizi değiştirmek için, idrak etmek için bu yetmiyor mu? Daha kaç bin kişinin ölmesi gerekiyor? Bu halkla biz depremle baş edemeyiz. İstanbul'da 90 bin bina çökme noktasında zayıflığı varken İstanbul'da yüz binlerce insanın can güvenliği yokken hükümetin yeni konut yapıp satması doğru değildir. Önce İstanbul'da ölümü bekleyen insanların binalarını halledin de ondan sonra yapıp satın' diye. Ama kim duydu ki. Duysa ne olur duymasa ne olur. İnsanlarımızın can güvenliği yokken bile ne yönetim ne halk olarak aldırış ediyor.''

Görür depreme ilişkin açıklamaları şöyle anlattı: ''Kendimizi değiştirmek için, idrak etmek için bu yetmiyor mu? Daha kaç bin kişinin ölmesi gerekiyor? Bu halkla biz depremle baş edemeyiz. İstanbul'da 90 bin bina çökme noktasında zayıflığı varken İstanbul'da yüz binlerce insanın can güvenliği yokken hükümetin yeni konut yapıp satması doğru değildir. Önce İstanbul'da ölümü bekleyen insanların binalarını halledin de ondan sonra yapıp satın' diye. Ama kim duydu ki. Duysa ne olur duymasa ne olur. İnsanlarımızın can güvenliği yokken bile ne yönetim ne halk olarak aldırış ediyor.''

Kahramanmaraş ve Gaziantep'in eski haline dönebilmesi için en az 10 sene olduğunu vurgulayan Naci Görür, ''Tahmin ediyorum 10 seneden önce Maraş, Gaziantep eski durumuna gelemez. 10 sene oh be gelebilirsiniz derseniz dünyayı kaybedersiniz. Hafızasından siler. O bölge çökerse halk mutsuz olur. Birçok seçim geçti. Meydanlar tıklım tıklım doldu. Ateşli nutuklar verildi. İnanılmaz alkışlar oldu. Hiçbir kimse bir tek pankart bile kaldırmadı. Allah rızası için ‘Depremde ölmek istemiyoruz, deprem bizim kaderimiz değildir' demedi. Bir gece 60 bin insanımızı toprağa veren bir millet olarak ya nasıl bu konuya bu kadar uzak durabiliyoruz? Sahi nasıl bu kadar uzak durabiliyoruz? Bundan daha önemli ne var? Devletin en önemli konusu bu değil mi Allah aşkına?'' dedi.

Kahramanmaraş ve Gaziantep'in eski haline dönebilmesi için en az 10 sene olduğunu vurgulayan Naci Görür, ''Tahmin ediyorum 10 seneden önce Maraş, Gaziantep eski durumuna gelemez. 10 sene oh be gelebilirsiniz derseniz dünyayı kaybedersiniz. Hafızasından siler. O bölge çökerse halk mutsuz olur. Birçok seçim geçti. Meydanlar tıklım tıklım doldu. Ateşli nutuklar verildi. İnanılmaz alkışlar oldu. Hiçbir kimse bir tek pankart bile kaldırmadı. Allah rızası için ‘Depremde ölmek istemiyoruz, deprem bizim kaderimiz değildir' demedi. Bir gece 60 bin insanımızı toprağa veren bir millet olarak ya nasıl bu konuya bu kadar uzak durabiliyoruz? Sahi nasıl bu kadar uzak durabiliyoruz? Bundan daha önemli ne var? Devletin en önemli konusu bu değil mi Allah aşkına?'' dedi.
İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Görür konuşmasını şöyle sonlandırdı: ''İstanbul'da eğer Marmara depremi olur ve haliyle girersek ekonomi çöker. Marmara bölgesinin ekonomisinin çökmesi ne demektir? Türkiye üretiminin yüzde 60'ını oluşturan bir bölge. O bölgede ekonominin çarkları durur da dizüstü çökerse Türkiye genelinde çöker. Türkiye ekonomik olarak bağımsızlığını kaybettiği gibi iddia ediyorum siyasi bağımsızlığını da kaybeder. Ona cevabını sayın Cumhurbaşkanımızın şu cümlesiyle söylüyorum, ‘bana söylediler, IMF bizden 5 milyar dolar ödünç istiyor, ben de dedim ki verin, bugün borç alan yarın talimat alır.' O zaman bu cümle her şeyi ifade ediyor değil mi?''

Görür konuşmasını şöyle sonlandırdı: ''İstanbul'da eğer Marmara depremi olur ve haliyle girersek ekonomi çöker. Marmara bölgesinin ekonomisinin çökmesi ne demektir? Türkiye üretiminin yüzde 60'ını oluşturan bir bölge. O bölgede ekonominin çarkları durur da dizüstü çökerse Türkiye genelinde çöker. Türkiye ekonomik olarak bağımsızlığını kaybettiği gibi iddia ediyorum siyasi bağımsızlığını da kaybeder. Ona cevabını sayın Cumhurbaşkanımızın şu cümlesiyle söylüyorum, ‘bana söylediler, IMF bizden 5 milyar dolar ödünç istiyor, ben de dedim ki verin, bugün borç alan yarın talimat alır.' O zaman bu cümle her şeyi ifade ediyor değil mi?''

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
2016 yılında Erciyes Üniversitesi Gazetecilik Bölümü'nden mezun oldum. Kayseri'de gördüğüm eğitim sonrası Ankara'da bulunan Uğur Mumcu Vakfı'nda Uğur Mumcu Vakfı Araştırmacı Gazetecilik eğitimimi tamamladım. Aldığım eğitimlerin ardından Türkiye'nin en köklü gazetelerinden birinin İstihbarat Servisi'nde haber editörlüğü ve muhabirlik yaptım. Buradaki görevimin ardından çeşitli haber portallarında özel haber ve röportajlar ürettim. 2022’den bu yana Onedio bünyesinde çalışıyor ve deneyimlerimi okuyucularımızla paylaşarak, sizleri gündem ve ilginç içeriklerle buluşturuyorum.
Tüm içerikleri
right-dark
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
27
7
2
1
1
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
omer ali

BU YAŞIMA KADAR YEMİN EDERİM HİÇ BU KADAR EKONOMİK BİR ZOR DÖNEM GÖRMEDİM YANİ DAHA KÖTÜSÜ NE OLABİLİR ÇOK MERAK EDİYORUM.....

ömer

İyice saçmaladı artık yani bu halkı bilgilendirmekten falan çıktı artık geçen adanada yapılan toplantınızdan sonra tüm akrabalarım arkadaşlarım beni arayıp d... Devamını Gör

GardıropFuat

Hocam girme o işlere sen bak işine faylara bak sismik harekete bak. Siyaset yapacaksan da depremi alet etme çık paşa paşa yap siyasetini.