Limbo
Limbo
Limbo’nun hikayesi tek bir cümleyle açıklanıyor: ‘’Kız kardeşine neler olduğunu öğrenmek isteyen bir çocuk Limbo’ya girer…’’ Oyuna girdiğimiz zaman karşılaştığımız parlak bir çift göz kız kardeşini aramak için bu ilginç dünyada ilerlemeye başlar. Bu dünya tam anlamıyla bir film havası taşımakta. Genel olarak karanlık, puslu bir ormanda yol alıyoruz. Sonraki bölümlerde ise 1930’ların Almanya’sı tarzında endüstriyel yapılarla karşılaşıyoruz.
Oyundaki boğucu siyah beyaz atmosfer oyuncuya çok iyi bir şekilde yansıtılmakta. Efektler ve çeşitli yerlerdeki kamera açıları atmosferi etkilemekte. Bütün bunlar Limbo’yu bir oyundan ziyade sanat eseri gibi görmenizi sağlıyor.
Şunu baştan belirtmek gerekirse Limbo dünyası sizi tamamen öldürmek istiyor. Herhangi bir rehber bölümü olmadığından karşınıza çıkan bulmacaları deneme-yanılma yoluyla çözmeniz gerek. Eğer karşınızda bulunan parlak gözlü tıfıl arkadaşın vahşi bir şekilde ölmesini istemiyorsanız, bulmacaları dikkatle çözmenizi öneririm.
Karakterimizin kontrolleri basit. Ok tuşları ile yönlendirip, ‘’ctrl’’ tuşu ile nesnelerle etkileşime girebiliyoruz.
İnsan üzerindeki etkisinin büyük olmasına rağmen basit ve kısa bir oyun. Oyunu bitirdikten sonra ekstra olarak herhangi bir bölüm veya mod yok. Limbo ile ilgili söylenebilecek pek fazla bir şey olmamasına rağmen atmosferi, sesleri, bulmacaları ve size yaşattıklarıyla gayet hoş ve insanı kilitleyici bir oyun.
E hadi Limbo’ya girin de kız kardeşe ne olmuş bir öğrenelim. Herkese iyi oyunlar.
Yorum Yazın