Komplo Teorisinden İbaret Sandığınız 7 Durumun Aslında Gerçek Olduğu Öğrenmek Sizi Şoke Edecek!
Her an, her gün birçok farklı komplo teorisi duyabiliyoruz ve bunların birçoğu genellikle birer safsatadan ibaret oluyor. Ama bazen oldukça saçma görünse de, asla gerçek olamayacağını düşünmediğimiz durumlar aslında gerçekten de yaşanıyor. Sonuçta dünya bize her gün yeni sürprizler getirebiliyor.
1. Edward Snowden daha önce Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nda (CIA) görevliydi ve daha sonra Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ile sözleşme imzaladı.
Bu gözetim programları dünya çapındaki vatandaşlardan çok miktarda telefon ve internet verisi topladı.
2. MK-Ultra Projesi, Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın (CIA) 1950'lerde ve 1960'larda başlattığı gizli bir programdı.
CIA deneyleri için birçok ilaç kullandı ve deneklere haberi ve rızası olmadan ilaç verildi.
3. Northwoods Operasyonu Küba hükümetini suçlayabilecekleri sahte terörist saldırılar düzenlemeyi amaçlayan bir projeydi.
Plan Genelkurmay Başkanları olarak bilinen ABD ordusundaki üst düzey yetkililer tarafından 1962'de onaylandı.
4. Tuskegee frengi deneyi Amerikan tıp tarihinde önemli ve kötü şöhretli bir olaydı.
Çalışma, tedavi edilmeyen frenginin doğal ilerlemesini anlamayı amaçladı.
5. Başkan Woodrow Wilson 1919'da onu hareketsiz bırakan şiddetli bir felç geçirdi. Bu süre zarfında, karısı Edith Wilson'ın devreye girip görevlerini üstlenerek ülkeyi etkin bir şekilde yönettiğine dair bir teori vardı.
Bu komplo teorisi çok önemliydi çünkü bırakın bir kadın lideri o dönemde kadınlara oy hakkı bile verilmemişti. Kongre liderleri muhtemelen Wilson'ın hastalığını ve Edith'in eylemlerini biliyorlardı ve gerçeği halktan sakladılar.
Edith Wilson hastalığı sırasında kocasının işlerine oldukça yoğunlaşmıştı. Sorunları önemlerine ve aciliyetlerine göre sıraladı ve hangi konuların kocasının dikkatine sunulması gerektiğine karar verdi.
Bu durum halktan gizlendi ve ancak yıllar sonra ortaya çıktı. Edith Wilson'ın kocasının hastalığı sırasında başkanlığı yönetmedeki rolü tarihçiler arasında büyük tartışma konusu oldu ve böyle Amerikan siyasi tarihinde önemli bir figür haline geldi.
6. George W. Bush'un başkanlığı sırasında ABD yönetimi Irak'ın zorba lideri Saddam Hüseyin'in uluslararası güvenlik için önemli bir tehdit olan kitle imha silahlarına sahip olduğunu iddia etti.
Bu iddialar işgali haklı çıkarmak için kullanıldı. Ancak işgalden sonra Irak'ta kitle imha silahlarına dair bir kanıt bulunamadı.
Benzer bir şekilde,ABD kongresi ve Başkan Lyndon B.Johnson Vietnam Savaşı'ndaki istilayı haklı çıkarmak için Tonkin Körfezi olayını kullandı.
Raporlar, Kuzey Vietnam kuvvetlerinin Tonkin Körfezi'ndeki ABD deniz gemilerine saldırdığını sürmüştü ancak daha sonraki soruşturmalar, Tonkin Körfezi olayının yanlış tanıtılmış olabileceğini ve ABD gemilerine bildirilen ikinci saldırının muhtemelen gerçekleşmediğini ortaya çıkardı.
7. Beatles'ın bir üyesi olan John Lennon, müziği ve aktivist olmasıyla tanınıyordu. Vietnam Savaşı'nın aktif bir eleştirmeniydi ve 1960'larda ve 1970'lerde çeşitli barış hareketlerine dahil oldu.
Siyasi faaliyetleri ve etkisi ABD yetkilileri tarafından fark edilmedi. 1970'lerin başında ABD hükümetinin Lennon'u takip ettiği ortaya çıktı. FBI yetkililerinin ise Lennon'un savaş karşıtı duruşunun ulusal güvenlik için bir tehdit olduğuna dair endişeleri vardı.
Sonucunda ise Lennon'un tüm günlük yaşamını izlediler. John Lennon'un izlendiği gerçeği ancak yıllar sonra Jon Wiener adlı bir tarihçinin Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası çıkarması ve FBI'ın Lennon hakkındaki dosyalarına erişim istemesiyle ortaya çıktı.
Dosyalar Lennon'un gerçekten de ABD hükümeti tarafından yakından izlendiğini gösterdi.
Yorum Yazın