Kılıçdaroğlu: 'Bu Tabloyu Görüp Vicdanı Sızlamayan Var mı?
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet gazetesi davasında cezaların onanmasına tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'varlık kuyruğu' sözlerini eleştiren Kılıçdaroğlu, çöp konteynerini karıştıran bir vatandaşın fotoğrafını gösterdi ve sordu: 'Bu tabloyu görüp vicdanı sızlamayan var mı?'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerine Zeytin Dalı Harekatı'ndan hayatını kaybeden askere başsağlığı dileyerek başladı ve ' Zeytin Dalı operasyonunda şehit olan Umut Özlütepe kardeşimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Şehit hepimizin şehididir. Bir eve ateş düştü, sabırlar diliyorum' dedi.
Kılıçdaroğlu, aydınlara yeni bir tehdidin oluştuğunu, Cumhuriyet gazetesi yazarlarının, istinaf mahkemesinin cezayı onamasıyla cezaevine gireceğini ifade etti.
Ünlü karikatürist Musa Kart'ın bunlardan biri olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu 'Aydınları, gazetecileri hapse atıp ne yapacaksınız? Bunu içimize sindirebilir miyiz, adil, hakka, hukuka uygun olduğunu kabul edebilir miyiz? Türkiye'nin itibarını zedeliyorsunuz. Ne yaptıklarının farkında değiller. Türkiye'de yargının bağımsız olduğunu kimse söylemesin. Onu külahıma anlatın' diye konuştu.
"Fakir fukarayı tanzim satışın önünde kuyruğa dizmeyeceğiz"
"Madem 'varlık kuyruğu' sen niye yoksun?"
"Çayyolu artık 'Çayyolu koridoru' oldu"
Özellikle Ankara ve İstanbul'a yüksek binalar yapıldığını belirten Kılıçdaroğlu, 'Çayyolu'na bakın, orası artık 'Çayyolu koridoru' oldu. İki tarafta da beton bloklar yükseliyor. Şikayet eden kim? Erdoğan.' ifadesini kullandı.
10 Ocak'ta Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında bir karar yayımlandığını anımsatan Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
'Çayyolu'na giderken bizim Genel Merkez'in hemen ön tarafında, cadde üzerinde 34 bin 754 metrekarelik bir arsa var. Bu arsaya sınırsız kat yapılması imkanını veren karar bu. Cumhurbaşkanı kararı. Sınırsız kat çıkma imkanını veren Recep Tayyip Erdoğan. Hani sen 'Bizim kültürümüzle örfümüzle adetimizle bağdaşmıyor. Bu yüksek binalara kim, nasıl izin verdi' diye bağırıp çağırıyordun. Acaba Erdoğan'ın yerine başka biri imza atıyor, onun da haberi yok mu diyorum. Bunu söylüyorum ki haberi olsun. İptal et bu kararı. İptal etmeyecek çünkü bu belli. Büyük bir ihtimalle alıcısı da bellidir. Kupon arazi çünkü. Nasıl olacağı belli, yüksek kat veriyorlar, istediğin kadar çıkabilirsin sonra vatandaşın önüne çıkıyor, 'Kim yaptı bu yüksek binaları.' Kim izin verdi? İzin verenin Allah belasını versin.'
"Kimin çocukları işsiz?"
"Fotoğrafı görünce tüylerim diken diken oluyor." 🎥
Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:
'Gelelim sosyal devlete. Geçen 6 milyon kişiyi etkileyen bir toplantı yaptık; sokak ekonomisi. 6 milyon kişiyi aileleriyle düşününce 25 milyon kişi ediyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi'yiz, ilk kez bunların sorunlarını nasıl çözeriz diye biz masaya yatırdık, toplantı yaptık. Önce şunu düşünmeliyiz; devlet kime hizmet eder? Dolayısıyla devletin kimin hizmet etmesi gerektiğini Anayasa'ya yazmışlar. Türkiye demokratik, laik, sosyal hukuk devletidir. Nedir sosyal devlet demek?
'Bu tablo 21. yüzyılın tablosudur. Tablonun aktörü de bu tabloda görünüyor. Bu kadıncağızın tanzim satış noktasına gidecek parası bile yok. Hangi sosyal devlet? Hangi fakirin fukaranın yanında oldu devlet? Bu tabloyu görüp vicdanı sızlamayan var mı? Fotoğrafı görünce tüylerim diken diken oluyor. Saray'da oturup bu fotoğrafa bakan acaba ne hissediyor?'
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Adam doğruyu söylüyor hala yobazlar ona cevap verme çabasında sizin vicdanınız olsa çalanı desteklemezsiniz ...
aynen
bu çöp toplayanlar durumlarının farkında değiller ki hala akp ye oy veriyolar
hepiniz boşsunuz koltuk sevdalıları, mazlumun üzerinden prim yapma. Çok düşünüyorsanız bu milleti istifa et o partinin önünü aç bu kadar beyinsiz olma. Yapam... Devamını Gör
Seçimden sonra ilk kurultayda aday olmayacak. Bak gör. At fava bekle. Çok yıprandığını, yorulduğunu düşünüyorum ama dediğin gibi birisi olduğunu düşünmüyorum.