'Hükümet Aciz Kaldı' Söylemleri Doğru mu? 17 Ağustos 1999 Depreminde Ecevit Günlerce Bölgeye Gitmedi mi?
Türkiye'nin jeopolitik konumu yıllarca Milli Eğitim sisteminin temelini oluşturdu. Bu konum ülkemize birçok avantaj kazandırırken, birçok dezavantajı da vardı. En büyük sorunlarından biri fay hatları üzerinden olan bir coğrafya olmasıydı. Bu da yaşanan şiddetli depremlerin yıkımını yönetimler, siyasetçiler ve özellikle iktidarlar için zorlaştırıyordu.
6 Şubatta 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde 9 saat arayla aynı bölgede olan iki büyük depremle mücadele ediyoruz. Deprem arama ve kurtarma çalışmalarında enkazda yaşayan kimse olup olmadığını anlamak için ekiplerin 'Sesimi duyan var mı?' diye bağırması Türkiye 24 yıl önce sembol olmuştu.
En son 17 Ağustos 1999'da bu şiddet ve büyüklükte bir depremle karşılaşılan Türkiye'de o dönem ile ilgili söylenenlerin ne kadarı gerçek bakmak istedik.
4. gününde olduğumuz deprem felaketinde an itibarıyla can kaybı 17 Ağustos'u aşarak 17 bin 674 kişi oldu. İçimiz yanıyor ama bir yandan da tüm Türkiye yardımlaşmanın tarihini yazıyor!
17 Ağustos 1999'da Türkiye'nin yaşadığı Gölcük Depremi felaketinde ilk resmi rakamlara göre 17 bin 480, 2010 yılında TBMM verilerine göre 18 bin 373 vatandaşımızı kaybettik. Yüz binlerce ev ve işyeri yıkıldı. Yaklaşık 16 milyon kişi etkilendi.
Ülkeyi o dönem DSP-ANAP-MHP koalisyon hükümeti yönetiyordu. Deprem gece 03:02'de olmuştu.
Cep telefonlarında bırakın interneti, cep telefonları dahi bu seviyede yaygınlaşmamıştı. Bugünkü seviyede bir iletişim gücü yoktu.
Başbakan Ecevit, öğlene kadar uyandırılamamış mıydı? O dönem hazırlanan bir 32. Gün Mehmet Ali Birand belgeselinde şunlar söyleniyordu:
Oysa ki Başbakan Bülent Ecevit, sabah 5:00’te uyandırılmıştı. Başbakan, Nevşehir Hacıbektaş'ta 16 Ağustos 1999'da Hacı Bektaş Veli’yi Anma töreninden Ankara’ya dönmüş ve 03:02'de uyuyordu.
17 Ağustos 1999 sabahında Başbakan Bülent Ecevit Ankara’da Başbakanlık'ta bir basın açıklaması yaparak deprem bölgesiyle iletişim kurulamadığını duyurmuş ve her ilde kriz masası oluşturulduğunu belirtmişti. Ecevit yaptığı açıklama sonrasında deprem bölgesine giderek aynı gün incelemelerini yapmıştı.
Akabinde de aynı gün gittiği deprem bölgesinde Bülent Ecevit, iletişim altyapısının çökmesi nedeniyle bölgedeki yardım koordinasyonu için direktiflerini TRT canlı yayınında veriyordu.
Başbakan Ecevit, sonraki dönemde bir basın toplantısında deprem konusunda gazetecilerin yazılı sorduğu "devletin bölgede yetersiz kaldığına yönelik" sorusuna devlet adamı üslubu hakkında ders verir nitelikte bir cevap vermiştir.
Bu içerikte günümüzde 23 yıl önceki bir felaketten bahsedilirken, kaynak olarak alınan 32. Gün ve Can Dündar belgesellerinde söylenenlerin bir miktar abartı olduğu görülüyor. İzlemek isterseniz aşağıya ekledik.
23 yıl önce bu denli büyük bir felaket, Kuzey Anadolu Fay hattını kırmakla kalmamış ardından ekonomi sonrasında da siyasi fay hatlarını kırmıştı. İletişim şartları günümüzdeki gibi değildi.
Gölcük Depremi | 17 Ağustos 1999 | 32.Gün Arşivi
O Gün | 10. Bölüm | Deprem Gecesi - 17 Ağustos 1999 | Can Dündar
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Velev ki; 1999 Gölcük depreminde dönemin hükümeti üstüne düşen görevi yapmamış, deprem bölgesine zamanında müdahale yapılmamış falan filan... Şimdi biz Gölcü... Devamını Gör
Eskiden medya kuruluşları özgürdü. Televizyon özgürdü. Hükümeti rahatlıkla eleştirebiliyorlardı. O dönem teknolojinin yetersizliği vardı. Peki ya şimdi? Medy... Devamını Gör
99'da hükümet zayıf kalmış... Peki... 2023 yılında neden hala zayıf?