Gün Geçmiyor ki İnsanoğlunun Güzel Olanı Mahvettiği Gerçeğine Bir Yeni Örnek Daha Eklenmesin!
İnsanoğlu olarak dünya üzerinde var olduğumuz günden bu yana ağaçlardan yararlanıyoruz. Barınmadan, beslenmeye ve avcılığa kadar her türlü amacımıza ‘hizmet eden’ ciğerlerimizi nüfusun artması, tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin gelişmesi ile hızla tahrip ettik.
Günümüzde ise en büyük yaramız inşaatlar…
1. Dünyanın karasal en büyük denizi olan Aral Gölü kuruyor...
2. Amazon Ormanları neredeyse çıplak bir arazi haline geliyor...
Dünyanın en büyük oksijen üretim merkezlerinden ve biyolojik çeşitliliğiyle bir doğa harikası olan Amazon Ormanları insan eliyle yok oluyor...
3. Batı Virginia'daki dağlar dinamitle patlatılarak ormanlar tahrip ediliyor...
Kömür aramak için delik deşik edilen dağlar hem ormanları tahrip ediyor hem canlıları öldürüyor hem de patlama sonrası nehirlere karışan maddeler suları kirletiyor...
4. Peki, ne için?
Cevap çok basit: Daha çok para ve daha çok güç için doğaya acımasızca zarar veriyoruz. Amaçlarımız ve isteklerimiz doğrultusunda ağaçları kesiyor, geleceği hiç düşünmüyoruz.
5. Toplu katliamlarla ormanları tahrip ettiğimiz yetmiyor elbette...
Yaklaşık olarak yirmi yılda Kuzey Ormanları'nın geldiği nokta...
6. Tek başına, kendi halinde olan ağaçlara da düşmanız...
Hatırlarsınız, Isparta'nın Yalvaç ilçesinde yaşayan Melahat Peker'in diktiği dut ağacı komşularının şikayeti üzerine belediye tarafından kesilmişti. Ağacını sofra bezine takarak omuzlayan ve belediyenin yolunu tutan Melahat Peker gözyaşlarına hakim olamamış ve 'Bir ağacı sığdıramadılar' demişti.
7. İnsanoğlu olarak bir ağacı bile sığdıramıyoruz gerçekten... Son olarak Fransa'dan gelen bu görüntü herkesin aklına tek bir soruyu getirdi: Ne zaman duracağız?
8. Sonbaharda kahverengi-sarı görüntüsüyle huzur veren,
9. Kışın üzerindeki karlarla kendine hayran bırakan,
10. İlkbaharda açan çiçekleriyle insanın içini ısıtan bu ağaç artık yok...
11. Onun yerinde bir bina yükseliyor.
12. Önümüz, arkamız, sağımız, solumuz, her yerimiz beton oldu ama yine de durmuyoruz, duramıyoruz.
Barınma sorunu olmamasına rağmen ağaçları keserek binalar dikiyoruz, alternatif kaynaklara yönelmek yerine ormanları yok ederek maden arıyoruz, çevreci projelerle 'vakit kaybetmemek' için bütün bir doğayı mahvediyoruz. Bütün bunları da hırslarımız ve amaçlarımız doğrultusunda, sadece daha fazla kazanç elde etmek, güç kazanmak ve iktidarı elimizde tutmak için yapıyoruz. Geleceği düşünmeden sorumsuzca hareket ediyor, tek bir ağacın bile kıymetini bilemiyoruz.
Yorum Yazın
nüfus planlaması ile doğumları azaltmalıyız tek çözüm kendi türümüzün bu gezegende azalması.
Sonunda benim gibi düşünen birisi herkese bunu anlatmaya çalışıyorum fakat bir türlü anlamıyorlar
agacların yerine onlari katledenleri kessek diyecegim ama faydasizlar bir halta yaramaz simdi 😒
Ne demiş Kızılderili amcalarımız; Son ırmak kuruduğunda, son ağaç kesildiğinde, son balık tutulduğunda, beyaz adam paranın yenmeyecek bir şey olduğunu anlaya... Devamını Gör