Genç Kadın Duruşmadan Bir Gün Önce İntihara Teşebbüs Etmişti: Tecavüzle Suçlanan Özel Harekât Polisi Beraat Etti
Mardin'de 21 yaşındaki M.B.'ye tecavüz ettiği iddiasıyla yargılanan özel harekât polisi B.K. delil yetersizliği nedeniyle beraat etti. Savcı sanığın 'nitelikli cinsel istismar' suçundan cezalandırılması talep etmişti. Kenti terk eden genç kadın dün dava için geldiği Mardin'de intihara teşebbüs etmişti.
Mardin'de, sosyal medyadan tanıştığı M.B.'ye tecavüz ettiği iddiasıyla hakkında 'nitelikli cinsel istismar' suçundan 12 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan özel harekat polisi, 24 yaşındaki B.K.'nın yargılanmasına devam edildi.
Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen davanın 3'üncü celsesine, dün geldiği Mardin'de intihara teşebbüs eden mağdur M.B., sanık B.K. ve taraf avukatları katıldı.
Mağdur avukatı: 'Bütün yargı makamları bundan sorumludur'
Mağdur avukatı Hatice Demir müvekkilinin ahlaksız bir insan gibi gösterilmeye çalışıldığını belirterek, 'Asıl ahlaksız, delilleri karartmaya çalışanlardır. Sanık açığa alınmamış, hala işine gidiyor ve duruşma salonuna silahıyla gelebiliyor. Amiri ve iş arkadaşları sürekli kendisine yardım ediyor. Mağdur tehdit edildiği için dün intihar girişiminde bulunmuş. Bütün yargı makamları bundan sorumludur' diye konuştu.
Duruşmada söz alan mağdur avukatı Aslı Pasinli ise dosyada eksikliklerin olduğunu ve yargılamanın genişletilmesi gerektiğini belirterek, 'Cinsel saldırı var, kanamanın bir ay sürdüğüne dair rapor var ama hala tutuklama yok. Sanık delilleri karartması ihtimali olmasına rağmen tutuklanmıyor' dedi.
Yine mağdur avukatlarından Nezahat Almas ise 'Müvekkilim ile dün davayı konuşmak için görüşecektik. Görüşmeye gelmedi ve intihar girişiminde bulundu. Gece yarısı müvekkilimi iki kişi sormuş. Müvekkilim neden öldürülmek isteniyor? Biz onu öldürtmeyecegiz, yaşatacağız. Davadan vazgeçmiyoruz' dedi.
Söz hakkı verilen sanık B.K., mağdurun ifadelerinin çelişkili olduğunu belirterek, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Sanık avukatı Engin Hamidi ise, mahkemenin etki altında bırakılmaya çalışıldığını belirterek, 'Basın-yayın organları, özel harekat polisi sıfatını ön plana çıkarıyor. İntihar eden kişi 'Ben intihar edeceğim diye telefon açar mı? Sırf müvekkilimin tutuklanması için bunu söylüyor. Böyle bir şey yok. Mağdurun darp raporu yoktur. Raporu aldıktan sonra 3 erkekle aynı evde kalıyor. 30 saat sonra şikayet etmeye gidiyor' dedi.
Savcı tutuklanmasını istedi, mahkeme beraat kararı verdi.
Mağdur M.B., dün öğlen saatlerinde duruşmaya katılmak için geldiği Mardin'de intihara teşebbüs etmiş, bilinci kapalı olarak götürüldüğü hastanede midesi yıkanmıştı.
21 yaşındaki M.B., bir süre önce Doğan Haber Ajansı'na verdiği röportajda, sosyal medya üzerinden tanıştığı 24 yaşındaki özel harekat polisi B.K. ile 9 Mayıs günü bir kafede buluştuklarını ifade etmişti.
M.B.’nin anlatımına göre, buluşma sonrası, B.K., içki içmeye teşvik ettiği M.B.’ye tecavüz etti.
Şikayetçi olmaması için bazı polislerin kendisini ikna etmeye çalıştığını iddia eden genç kadın, tecavüzden birkaç gün sonra savcılığa giderek şikayetçi oldu.
Savcılığın talebiyle Adli Tıp Kurumu'na sevkedildi, yapılan muayenede genç kadının tecavüze uğradığı kesinleşti.
Soruşturma dosyasında, olay gecesi mağdura, kaldırıldığı hastanede ‘darp izi yoktur’ raporu verildiği ortaya çıkarken, hastaneye yazı yazan savcı raporun neye göre düzenlendiğini sordu.
Mardin Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazan savcılık, mağdurun ifadesini değiştirmek için baskı yaptıkları iddia edilen polis V.Y. ve komiser H.Y.’nin ‘suç delilini gizleme veya değiştirme’ suçlarından şüpheli sıfatıyla ifadelerinin alınmasını istedi. Şüpheli polis B.K. ise savcılıkta ifadesi alındıktan sonra tutuklama istemiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.
DHA'nın yaptığı habere göre, sanık, mağdurun bekaretinin daha önce bozulduğu ihtimali ve olayın rıza dahilinde gerçekleşme ihtimali bulunduğu gerekçesiyle serbest bırakıldı, savcılık bu karara itiraz etti.
1'inci Sulh Ceza Mahkemesi kuvvetli suç şüphesi olmadığı gerekçesiyle savcılığın itirazını reddetti.
İddianamenin kabulünden sonra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı da davaya müdahil oldu.
Tutuksuz yargılanan B.K. mahkemenin ilk duruşmasında M.B.'nin kendi rızasıyla ilişkiye girdiğini söylemesi üzerine genç kadın mahkemede sinir krizi geçirip hastaneye kaldırıldı.
Bakanlığın avukatı M.B.'nin tecavüze uğradığının sabit olduğunu belirterek, sanığın görevi gereği tanıkları baskı altında bıraktığını ve tutuklanması gerektiğini savundu, ancak mahkeme sanığın tutuklanması talebini reddetti ve duruşma ertelendi.
Yaşadığı olaydan sonra travma geçiren genç kadının psikolojik tedavi görmeye başladığı, hem işini hem de yaşadığı şehri terketmek zorunda kaldığı aktarılıyor.
Ailesinin durumdan haberdar olmadığını, üzerinde çok fazla baskı hissettiğini söyleyen genç kadın DHA'ya sesini kimselere duyuramadığını anlatmıştı:
'Sanık dışarıda geziyor. Attığım her adımı takip ediyorlar. Hayati tehlikem var. Bu yüzden il dışına çıkıyorum. Ailem bunları kaldıramaz, ben kaldıramam. Sesimi duysunlar istiyorum. Çok utanıyorum. Bana yardım etsinler. Sadece cezasını alsın ve yanına kâr kalmasın. Sanığın 3-4 arkadaşı beni arayıp yüksek miktarda para teklif etti. Kabul etmeyip, savcılığa suç duyurusunda bulundum. Sanık, arkasında büyük insanlar olduğunu söylüyor. Çok korkuyorum. Bütün hayallerimi yıktılar. Okulumu, işimi bıraktım. Sürekli aklıma geliyor, dengem bozuluyor. İlaçla ayakta duruyorum. Ailem duyarsa kötü şeyler olur.'
DHA ve BBC Türkçe
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
şu suçluların yüzleri neden buzlanır yada isimleri neden kısaltma olarak yazarılır hiç aklım almıyor ifşa edilmeli.
aynen ismi kısaltıyorsalarda o.ç. yapsınlarfa kim olduğunu bilelim
O adamin da öldüğü an şehit oldu diye anilirsa diger sehitlerimizin kemiklerinin de sizlayacagini unutmasinlar
Bu hakimleri de not alıyoruz, değil mi??? Bunlar da lazım devir değiştiğinde hesap sormak için...