Cinsel Kimliği Yüzünden Hayatı Zorluklarla Geçmiş Depresif Ressam Francis Bacon Kimdir?
20. yüzyılın en çarpıcı ve tartışmalı ressamlarından biri olan Francis Bacon, yarattığı sarsıcı eserlerle sık sık gündeme geldi. Yalnızlığa ve insan varoluşunun karanlık yönlerine dair sıra dışı bir bakış açısına sahip olan Bacon, sanatını özgün bir şekilde ifade etme yeteneğiyle dünya çapında tanınmayı başardı.
Gelin, Francis Bacon'ın eserlerini, hayatını ve sanatını birlikte keşfedelim. 👇
Francis Bacon, 28 Ekim 1909 tarihinde Dublin'de dünyaya gelmiştir.
Bacon, orduda hizmet veren sert ve disiplinli bir baba altında büyümüş ve bu durum onun çocukluk yıllarını zorlaştırmıştır. Cinsel kimliği nedeniyle babasıyla yaşadığı çatışmalar yüzünden evden ayrılarak yeni bir yaşam kurmak zorunda kalmıştır.
Bacon, iç mekan ve mobilya tasarımıyla ilgilenmiş ve patronu, akıl hocası ve baba figürü olan sanatçı Roy de Maistre'nın teşvikiyle yağlı boya tablolar yapmaya başlamıştır.
Roy de Maistre, Güvertede
20. yüzyılın en ünlü ressamlarından biri olan Bacon, formal bir sanat eğitimi almadan kendi kendini yetiştirmiştir.
Resim, 1946
Picasso'nun etkisi altında kalmış ve Fransa'da ziyaret ettiği Paul Rosenberg Galerisi'ndeki Picasso sergisi, onun sanat hayatına adım atmasında önemli bir etken olmuştur.
Mobilya tasarımı işini bırakıp resme odaklanan Bacon'ın ilk eseri "Çarmıha Gerilme” 1933'te sergilenmiştir.
Bu tablo, gelecek çalışmalarının temelini oluşturacak olan 'acı ve korku' duygularını ifade ediyordu. Siyah-beyaz tonlarıyla yaratılan Çarmıha Gerilme, karanlık bir arka plana karşı kaldırılan elleri olan soyut bir iskelet tasvir ediyor.
1944 yılında tamamladığı "Çarmıha Gerilmenin Temelinde Figürler İçin Üç Çalışma" adlı eseri, Bacon'un kariyerinde önemli bir dönüm noktası olmuştur.
Bu eserden sonra sanat çevreleri ve geniş kitleler tarafından tanınan Bacon, II. Dünya Savaşı'ndan ve bu savaşın getirdiği insanlık dışı durumlardan derinden etkilenmiştir. Bunun sonucunda savaşın vahşetini ve varoluşsal acıyı eserlerine yansıtmıştır.
Savaş sonrasında, Bacon'ın figürlerinde uzun boyunlar, çıtırdayan kemikler ve çarpık bedenler, acıyı güçlü bir şekilde ifade etmekteydi.
Triptik, Ağustos 1972
Bacon, figürlerini hareket halindeki hayvanların fotoğraflarından esinlenerek oluşturmuş ve daha sonraki tablolarında vücut hareketine olan ilgisini güçlü bir tema olarak ortaya koymuştur.
Deforme edilmiş ve kapalı bir mekanda korku ile dolu bedenler ve plastikleştirme izleyicide klostrofobi ve endişe hissi uyandırdı.
Lucian Freud’un Üç Taslağı
1960'larda portre resmine yönelen Bacon, bu alanda da kendi özgün tarzını oluşturmuştur.
Bu dönemde sanatında zirveye ulaşan Bacon, yaşamının sonraki yıllarında uluslararası sergiler vermeye başlamıştır.
Bacon, 1973'te New York Metropolitan Sanat Müzesi'nde büyük bir sergi açan ilk çağdaş İngiliz sanatçı olmuştur.
1964 yılında birliktelik yaşamaya başladığı sevgilisinin intiharı sonrasında Bacon daha çok kendi yaşamına odaklanmış ve otoportreler çizmeye başlamıştır.
Genç sanatçılara ilham veren Francis Bacon, 81 yaşında Madrid'de kalp krizi geçirerek ölmüştür.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir. 👇
Yorum Yazın