Bizans Çalışmaları Araştırma Merkezi Açıldı
Türkiye'nin ilk Bizans Çalışmaları Araştırma Merkezi Boğaziçi Üniversitesi'nde açıldı. Merkezin müdürlüğünü Türkiye'nin Bizans çalışmaları alanında en önemli isimlerinden Prof.Dr. Nevra Necipoğlu üstlendi
Türkiye’de ilk kez bir devlet üniversitesi bünyesinde, Bizans uygarlığıyla ilgili çalışmalarda bulunmak üzere bir araştırma merkezi kuruldu. Bu hafta açılışı gerçekleştirilen Boğaziçi Üniversitesi Bizans Çalışmaları Araştırma Merkezi’nin açılış törenine ev sahipliği yapan Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, Bizans döneminden günümüze bir dünya kenti olma özelliğini taşıyan İstanbul’da Bizans tarihi ve kültürel mirasını taşıyan ve araştıran bir merkezin 2015 yılına dek var olmadığını vurgulayarak, 'Bu boşluğu doldurmak ve bu merkezi açmak Boğaziçi Üniversitesi’nin baştan beri en önemli motivasyonu olmuştur. Merkez, Bizans çalışmaları konusunda Türkiye’nin ve dünyanın yeni bir çekim, yaratıcılık ve araştırma noktası olacaktır. Bizans Çalışmaları Araştırma Merkezi’nin temelleri bir bakımdan 1999 yılında, Boğaziçi Üniversitesi’nin o yıl ev sahipliği yaptığı ve 1955’ten bu yana Türkiye’de düzenlenen ilk büyük çaplı Bizans çalışmaları konferansı olma özelliğini taşıyan uluslararası 'Bizans İstanbul’u: Anıtlar, Topografya ve Gündelik Yaşam' konferansı ile atıldı. Bu sahadaki çalışmalarımızı artık Merkez üzerinden artırarak devam ettireceğiz,' diye konuştu.
Açılış töreninde Bizans tarihi alanında dünya çapında tanınan çalışmalara imza atan iki akademisyen, Dimiter Angelov ve Maria Mavroudi, birer konuşma yaptılar. Harvard Üniversitesi Bizans Tarihi Profesörü Angelov ‘’The Holy Land, My Mother Anatolia: Theodore Laskaris and the Mediterranean World in the 13th Century’’ başlıklı, California Üniversitesi-Berkeley Tarih Profesörü Mavroudi ise ‘’Byzantine Philosophy and Science at the Court of Mehmed Conqueror’’ başlıklı birer konuşma sundular.
Merkezin müdürlüğünü üstlenen Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Nevra Necipoğlu, törende yaptığı konuşmada Bizans tarihinin 500 yılı aşkın süredir yok sayılmaya çalışılmasına dikkat çekti: 'Bizans İmparatorluğu modern öncesi dünyanın gerçek anlamdaki küresel medeniyeti olarak algılanmalıdır. Onbir yüzyıl boyunca geniş bir coğrafyada varlığını sürdürmüş ve etkisini kendi sınırlarının ötesine taşımış olan Bizans’ın, siyasi, hukuki, dini, kültürel, sanatsal ve mimari zenginliğinin yankıları 1453 yılında son bulmamış, günümüze dek devam etmiştir. Türkiye coğrafi, tarihsel ve kültürel anlamda Bizans’ın mirasçısı olduğu halde, Bizans uygarlığı üzerine akademik çalışmaların yapılması Türkiye’de uzunca bir süre ihmal edilmiş, Bizans’a önyargılı yaklaşan bir zihniyetin etkisiyle Bizans kültür mirası reddedilmiştir’’.
Necipoğlu, Merkez’in öncelikli hedefleri arasında, Boğaziçi Üniversitesi ile Columbia Üniversitesi işbirliği kapsamında 2013’ten beri Bizans ve Osmanlı İstanbul’u üzerine yürütülen Yaz Okulu ve benzeri faaliyetlerin, Bizans çalışmaları sahasına yönelik yeni programlar ve yeni akademik işbirlikleriyle genişletilmesinin yer aldığını söyledi. Ayrıca 18-19 Mart 2016’da Merkez tarafından “Türkiye’de Bizans Çalışmaları: Yeni Araştırmalar, Farklı Eğilimler” adı altında ulusal bir konferans düzenleneceğini belirtti.