Bağlanma Problemi Yaşıyorsanız Buraya! Bebeklikten Yetişkinliğe Birine Bağlanma Duygusu
Hayatımızla ilk etkileşimimiz dünyaya geldiğimiz an başlar. Gözümüzü açtığımız an farklı, yeni bir dünya ile ve yeni insanlarla tanışırız. Bu yabancı yerin bize karşı davranışları, gelecekte bizimde başka insanlara karşı tutumumuzu belirler. Yani karakterimizi oluşturan olgular aslında, bizim bebeklikten yetişkinliğe kadar uzanan, gördüğümüz davranışlardır. İlk önce annemizle daha sonra yaş aldıkça arkadaşlarımızla, sevgililerimizle aramızda duygusal bir bağ oluşur bu da bağlanma olgusunu tetikler.
Bebeklikte yetişkinliğe insanlardaki bağlanma duygusu içeriğimizde.👇
Psikolog John Bowlby'e göre bebekler 6. aydan sonra anne ile duygusal bağ kurmaya başlar. Bu da bağlanma kuramını ortaya çıkarır.
Güvenli Bağlanma
Güvensiz - Kaçınmacı Bağlanma
Güvensiz - Kaygılı Bağlanma
Bu bağlanma stilinde ise annenin dengesiz davranması söz konusudur. Bebeğin ihtiyaçlarını, tam bir şekilde gerçekleştirmemesinden kaynaklanır. Bebeğine karşı bazen ilgili bazen ilgisiz davranıyorsa, duyarsız ve ilk 6 ay ve sonrasında göstermesi gereken ilgiyi göstermiyorsa burada kaygılı bir bağlanma söz konusu olabilir. Genelde huzursuz, sürekli ağlayan ve sakinleşmekte de zorlanan bebeklerde bu bağlanma durumu görülür.
Bağlanma kuramı bebeklerde bu şekilde ilerlerken, yetişkinlerde de çok da farklı değildir. Bağlanma stilleri, yetişkin hayatımıza doğrudan etki eder ve artık hayatımızın büyük bir bölümüne dokunur.
Yetişkin bireylerin bağlanma stilleri.👇
Güvenli bağlanan bireyler
Bu tür bireyler ilişki içerisinde en kolay ve rahat bir tutum sergileyen bireylerdir. Kendilerini açık bir şekilde ifade edebilirler. Problemlerini konuşarak hallederler. Birinden ayrılmaktan da, birinin onlardan ayrılasından da korkmazlar. İnsan ilişkileri gayet sağlam ve uzun soluklu olur. Bireylerle çok kolay bağlılık kurarlar.
Kaçınmacı bağlanan bireyler
Bu bireyler insanlarla zor ilişki kurar. Hatta ilişki kurmaktan kaçınırlar. Reddedilme kaygıları yoktur ama insanlarla yakın ilişki kurmak onlar için çok zor bir şeydir. Çünkü özgürlük alanlarının sınırlanacağını ve karşı taraftaki insanın güvenini sarsıp kendisini inciteceğini düşünürler. Kendilerini bir yere ait hissetmekte de zorlanırlar. Bağlanmak onlar için zor bir olgudur.
Kaygılı bağlanan bireyler
Hem ilişki kurmakta zorlanan, hem de kurdukları ilişkiyi sürdürmekte zorlanan bireylerdir. Sürekli ilgi ve sevgi beklerler. Birinden ayrılmak onlar için imkansızdır ve terkedilme korkuları da onları yanlış karar vermeye itebilir. Genelde partnerleriyle hep bir arada olmak isterler. Kendilerini değersiz hissederler. Bu durumlar da ilişki yaşamalarını zorlaştırır ve giderek ilişkilere de kaygılı bir gözle bakarlar.
Bebeklikte başlayan ve hayatımızın büyük bir bölümünü etkileyen bağlanma duygusu, nasıl bir kişiliğe sahip olacağımızı belirler. Arkadaşlarımızla, ailemizle, sevgilimizle kurduğumuz ilişkinin temeli bebeklikte, aile bireylerinin bize karşı tutumlarıyla oluşur.
Sizin bağlanma stiliniz hangisi? Yoruma yazmayı unutmayın!👇
Yorum Yazın