6-7 Eylül Olaylarının Pek Bilinmeyen İsyanı: Burgazada Direnişi
Türkiye'nin geçmişinde, şimdiki gençlerin pek bilmediği 2 kara günün hatırası var. 1955 yılının 6 ve 7 Eylül'ü Cumhuriyet tarihinin en karanlık günlerindendi. Demokrat Parti ve Adnan Menderes döneminde, ülkede gittikçe kötüleşen ekonomik durumların da etkisiyle Menderes, kendisine muhalefet olan tüm kesimler, azınlıklar, aydınlar ve öğrenciler üzerinde baskı oluşturmaya başlamıştı. Bunun üzerine medya manipülasyonuna başlayan hükümet, ne kadar büyük bir felaketin ilk adımını attığının farkında mıydı, bilinmez.
Her şey, 6 Eylül 1955 13.00 haberlerinde Atatürk'ün Selanik'teki evinin bombalandığı üzerine bir haberin radyodan duyurulmasıyla başladı....
Daha fazlasını merak edenler için: Adalar'da İz Bırakanlar
"Atamızın evi bomba ile hasara uğradı."
Bunun üzerine Demokrat Parti yanlısı Ekspres gazetesi 'Atamızın evi bombalandı.' haberini manşetten yayınladı. Normalde 20.000 tirajı olan gazete bu haberden sonra ikinci baskı yaptırılarak 290.000 basıldı ve her yere dağıtıldı.
Ve aynı gece saat 19.00'da Haylayf Pastanesi'ne ilk saldırı gerçekleşti. Gayrimüslim dükkanlarına saldırılar hızla artıyordu.
Yağma, bütün gece devam etti. Ve bilanço çok ağırdı. Tarihin en büyük yağma olaylarından biri yaşanıyordu...
Rakamlarla 6-7 Eylül:
Fakat 7 Eylül de 6 Eylül'den farklı geçmemişti. Bilanço cinayetler ve tecavüzlerle doluyordu...
Fakat bu karanlık günlerde insanlığa umut veren bir direniş yaşandı: Gayrimüslimleri korumak için örgütlenme başladı.
Yağmacıların motor ve vapurlarla Adalar'a yağmaya gelmesi bekleniyordu; herkes oldukça tedirgindi ki sonunda korkulan başladı.
Heybeliada'da silah sesleri duyulmuştu, alevler yükselmeye başlamıştı. Burgazada yerel yönetimi ise direnişe hazırlanıyordu.
Nahiye müdürü Zühtü, komiserleri Remzi ve Ahmet, tüm adalıları yağmaya karşı örgütlemeye başladı. Gayrimüslimler, Müslümanların evlerine alınarak korunmaları sağlandı.
Yağmacılara karşı, silahı olan silahla, olmayanlar sopa ve taşlarla Ada'nın kritik bölgelerine yerleştirildi. Kararlılardı, direneceklerdi!
Burgazada'ya doğru gelen yağmacı motorlarını engellemek yine direnişçi motorlara düşüyordu.
Ada'ya yaklaşmalarına bile izin vermeyerek uzun süre direndiler. Teknelerden zorla Ada'ya girmeye çalışanlar, taşlar ve sopalarla püskürtüldü.
Burgazadalılar, müslümanıyla gayrimüslimiyle sonuna kadar direndi ve kimsenin canına zarar gelmeden yağmacıları uzaklaştırdılar.
Hatta kaçmaya çalışan yağmacıların iki teknesi çarpışıp battı, ama Burgazadalılar sayesinde yine kimse ölmedi ve olaylar sönümlendi.
Belki de 6-7 Eylül'ün insana umut veren tek şeyi buydu, Burgazada direnişi...
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!