TARİH

'Allah bir ülkeye yardım etmek isterse onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir.” - Tahran Gazetesi 1938

Silikon Vadisi'ni çoğumuz yalnızca ismen biliyoruz. Bilgilerimiz maalesef 'Ağbi bu işler hep orda dönüyormuş.'tan, 'Hacı filmi var, izledin mi?'den öteye pek geçmiyor. Peki ne oluyor orada?Apple, Facebook, Yahoo, eBay ve telefonlarımızdaki uygulamaların büyük bir çoğunluğu bu söz konusu vadiden yönetiliyor. Peki ama bir zamanlar kuş uçmayan kervan geçmeyen, San Francisco'nun banliyö kesimi olarak nitelendirilen bu alan nasıl oldu da teknoloji dünyasının ilgisini çekti? Bunun hikayesi ise 2. Dünya Savaşı'nın öncesine dayanıyor:Not: Çevrenizden eğer 'Ya bu içerik çok güzel de, ben bu vadiyi incik cıncığına kadar öğrenmek istiyordum.' gibi cümleler duyarsanız onlara aşağıdaki linki verin ki başınız ağrımasın.

Suriye'de IŞİD'in mayıs ayında ele geçirdiği antik kent Palmira’nın 6 ay içinde tamamen yok olabileceği bildirildi.

Çocukların ondan korkmasıyla, esnaflarla olan ilişkisiyle, sinirlendirildiğinde gözünün hiçbir şeyi tanımamasıyla, neşesiyle Bursa'lıların gönlüne taht kurmuş Deli Ayten.. Eğer tanımaya yaşınız yetmediyse, esnaflardan, annenizden, babanızdan mutlaka dinlemişsinizdir Ayten'i. Ya da mutlaka annenizle Pınarbaşı'ndaki mezarlığına gitmişsinizdir. Anılarıyla, hikayeleriyle gönlümüze taht kurmuştur hepimizin Ayten..

''Benim adım Mustafa Kemal'dir. Ben ne diktatörüm, ne macera peşinde koşarım, ne de mağlubiyeti kabul eden bir kimseyim. Ben, yanlız milletimi düşünür, onun için yaşarım. Benim ve milletimin hakkı olan şeyi alırım. Alamayacağım bir şey yoktur.''- Mustafa Kemal ATATÜRK

Mısır Eski Eserler Bakanı, yapılan termal tarama (termografi) testleri sonucu, Gize Piramitleri’nin en büyüğü olan Keops Piramidi’nin doğu kenarında şaşırtıcı anormallikler tespit edildiğini söyledi.

Siyasetçilerden, edebiyatçılara, aydınlardan, bilim insanlarına, ülkemizin nadide 20 insanı ve söyledikleri sözleri, açıklamaları ve hayata karşı tespitleri.

Orta Çağ hiçbirimizin aklında olumlu çağrışımlar yapmıyor. Savaşlar, hastalıklar, işkenceler, skolastik düşünceler, cadı avları, vb. bir sürü acayiplikle birlikte geliyor aklımıza. İşte biz biraz daha derine inip, o dönemin resimlerini incelediğimizde karşımıza başka bir gariplik daha çıktı. Çok şaşırtıcı ama Orta Çağ tam bir sinsilik devriymiş. Bebeklerinden, delikanlılarına, kadınlarından, din adamlarına kadar herkesin suratında içten pazarlıklı, hesapçı, arkanızı döndüğünüzde götünüzü elleyecekmiş hissi veren bir ifade var.İşte sinsiliğin buram buram aktığı, üç kuruş paranızı emanet etmeyeceğiniz Orta Çağ insanları. Allah o günleri bir daha göstermesin.

Mustafa Kemal'in her fırsatta milletini övdüğü sözler söylediğini biliyoruz. Her şehrimizi ayrı ayrı sevse de bazı şehirler için hissettiklerini özellikle belirtmiş. Bu şehirlerde yaşayanlar sırf bu yüzden bile oldukça şanslılar. Atamızı ölümünün 77. yılında saygıyla anıyoruz...Kaynak: 1 2 3

İlkel Kızılderililerin bayram olarak düzenlediği potlaç törenleri, ilerleyen senelerde ilginç bir adeti beraberinde getirdi. İlkel dönemden modern döneme geçiş yapan ve biraz da değişen bu törenler, eski çağlarda toplumsal adaleti ve eşitliği sağlamak için bire bir görünüyor diyebiliriz. Günümüzde uygulanması ise büyük bir maddi külfete sebebiyet verebilir. İşte eski Türk kavimleri tarafından da uygulanan ve Kızılderili bayramı olarak bilinen; potlaç...

Bunca teknoloji ve kanıtlara rağmen kuşaktan kuşağa aktarılan korku seansının adıdır Alkarısı. Ülke­mizin değişik bölgelerinde, özellikle de güneydoğu taraflarında bu korku türü kendini eski çağlardan beri hissettirmektedir. Hatta, dünya­nın doğusunda veya batısında da benzer korkular bulunmaktadır.Anadolu’nun bazı bölgelerinde, ye­ni doğum yapmış loğusa dönemindeki kadınlara göründüğü söylenen, onların dehşet verici şekilde korkmasına, hasta olması­na, hatta intihar ederek ölmelerine neden olan kötü bir cindir Alkarısı. Bu cinin yeni doğmuş bebeklere de zarar verdiği söylenir. Alkarısı isminin dışında Albasması olarak da bilinmektedir.

Osmaniye'de Roma dönemine ait olduğu belirlenen taban mozaikleri düzenlenen operasyonla kaçakçıların elinden kurtarıldı.

Dünyanın hâlâ yaşanılan en eski kentlerinin çoğunluğu Ortadoğu ve Akdeniz bölgesinde bulunuyor. Türkiye'den de 3 yerleşim merkezinin yer aldığı listede sıralama şu şekilde:

Fransız illustrasyon sanatçısı Vincent Mahe, mimari kimlikler üzerinden şehir okumaları yapıyor. Paris sokaklarındayken de Paris tarihini mimari üzerinden okuyabileceğimiz bir fikir belirmiş kafasında. 1265 yılında inşa edilen bir yapının, yıllara göre evrilmesi üzerinden 750 yıllık Paris tarihini anlatan müthiş bir eser koymuş ortaya.Sanatçının işlerini takip etmek isteyenler için: Behance