Görüş Bildir
"Galatasaray Maçını Kaybedelim Ama Şampiyon Olalım"
Beşiktaş'ın yıldızlarından Olcay Şahan, şampiyonluk yarışı ile ilgili konuştu.Olcay Şahan , düzenlediği basın toplantısında, 'İnanıyorum şampiyon olacağız. Sezona iyi başlayan takım bizdik. Her hafta sağa sola uçtuk. Şampiyonluğu en çok biz hak ediyoruz. Kendi futbolumuzu oynadığımız sürece karşımızda rakip yok.' dedi.'GALATASARAY MAÇINA KADAR...'Galatasaray maçına kadar ligde şampiyonluk yarışının kopabileceğini söyleyen Olcay, 'Galatasaray maçı şampiyonluk maçı olmayabilir diye düşünüyorum. Daha doğrusu, daha önce kopabilir diye düşünüyorum. Bir takım derbiden önce yarıştan kopabilir.' ifadelerini kullandı.
"Galatasaray'da Seçim Heyecanı Kayboldu"
Eski Galatasaray Kulübü Başkanı Faruk Süren, sarı-kırmızılı kulüpte 23 Mayıs'ta yapılacak olağan seçimli genel kurulunda tecrübeli isimlerin aday olmadığını, seçimin fazla kalabalık olacağını düşünmediğini söylediSüren, başkanlık için 3 aday çıktığını hatırlatarak, 'Fazla kalabalık bir seçim olacağını sanmıyorum. Şu olur, bu olur diye bir şey söyleyemiyorum, bakalım ne olacak' dedi.Seçimin mayıs ayında yapılacağının önceden belli olduğunu vurgulayan Faruk Süren, şunları kaydetti:'Mayıs ayında seçim olacağı daha önceden belliydi. Fakat gördüğüm kadarıyla tecrübeli arkadaşlar aday olmadı. Galatasaray'ın bir takım meseleleri varsa ki var, yapısal bakımdan var, kurumsal disiplin bakımından var... Bunlar Galatasaray'ın elindeki varlıklarla israf edilmeden değerlendirilecek. Bunun Galatasaray'ın ortak aklından çıkması gerektiğini düşünüyorum. Henüz o ortak akıl oluşmadı, o yüzden seçim heyecanına kayboldu diyorum. Yoksa seçim seçimdir.''MADDİ SORUNLAR ÇÖZÜLMEYECEK GİBİ DEĞİL'Faruk Süren, Galatasaray'ın maddi sorunlarının bulunduğunu ancak çözülmeyecek hiçbir problemi olmadığını savundu.
Eboue: "Emre Bunları Avrupa'da Yapamaz..."
Galatasaray'da sezon başı kadro dışı bırakılan Eboue, çarpıcı açıklamalarda bulundu.Temmuz ayında Ünal Aysal yönetiminin kararı ile takımdan dışlanan ve lisansı askıya alındığı için şu anda forma giyemeyen Eboue , Hürriyet 'e açıklamalarda bulundu.'EMRE, İNGİLTERE'DE...'Arsenal’de oynadığı dönemde Newcastle United forması giyen Emre Belözoğlu’nun orada hırsının sadece topa olduğunu söyleyen Galatasaraylı Eboue, “Ama burada farklı bir Emre var. Bunları İngiltere’de yapsa 5-6 maç oynayamaz. Avrupa’da hakemlere küfredemezsin” dedi.'NEDEN KADRO DIŞI KALDIM BİLMİYORUM'Kadro dışı kalması ile ilgili konuşan Eboue, 'Ünal Aysal’a yakın bir ismin bu işte parmağı olduğunu, her şeyin transferim yüzünden olduğunu duydum. Ancak şu anda G.Saray’ın başarısını düşündüğüm için konuşmak istemiyorum.' dedi.
Galatasaray'da Hazırlıklar Başladı
Galatasaray, Spor Toto Süper Lig'de 8 Mayıs Cuma günü sahasında Torku Konyaspor ile yapacağı maçın hazırlıklarına bir günlük iznin ardından başladı.Florya Metin Oktay Tesisleri'nde basına kapalı gerçekleştirilen antrenmana ısınma hareketleriyle başlayan futbolcuların daha sonra yarı sahada topla serbest çalışmalar yaptığı bildirildi. Pas çalışmasıyla devam eden idmanın dar alanda oynanan çift kale maçla tamamlandığı belirtildi.
Galatasaray En Değerli 20. Kulüp
Forbes dergisi tarafından yapılan 'dünyanın en değerli 20 futbol kulübü' değerlendirmesine göre, piyasa değeri 294 milyon dolar olan Galatasaray, listenin 20. sırasında yer aldı.Ekonomi dergisi Forbes, 'dünyanın en değerli 20 futbol kulübü' sıralamasıyla ilgili son değerlendirmesini yayımladı.
Yarsuvat, Yıldırım İle Neden Buluşmadı?
Galatasaray, başkan Duygun Yarsuvat'ın, Aziz Yıldırım ile buluşacağı toplantıya katılmama nedenini resmi sitesi üzerinden açıkladı.Yarsuvat'ın, panelin düzenleyicisi olan Baro komisyonu üyelerinden birinin attığı twitler sebebiyle panele katılmama kararı aldığı belirtildi.Galatasaray'ın Açıklaması'Galatasaray Spor Kulübü Başkanlığı’ndan bidirilmiştir:Başkanımız Duygun Yarsuvat, Istanbul Barosu Spor ve Spor Hukuku Komisyonu’nun düzenlediği 'Sporda Şiddet ve Kulüpler Kanun Tasarısı Taslağı' adlı panele katılmama kararının gerekçesini açıkladı:'Panelin düzenleyicisi olan Baro komisyonu üyelerinden birinin şahsi Tweeter hesabından göndermiş olduğu, Galatasaray’ı rencide eden ifadeler ve aleni küfür içeren tweetlerin 6 Mayıs sabahı Başkan’a iletilmesi üzerine, Başkan tweetlerin gerçek olup olmadığını teyid için Baro komisyon üyeleri ile aynı gün saat 13:00’de acil bir toplantı düzenlemiştir. Toplantıda tweetlerin gerçek olduğu kabul edilince, Başkan bu tür tweetlerin bizzat panelin konusuna aykırı ve kabul edilemez olduklarını belirterek, panele katılmama kararı almıştır.'Sporx
Reklam
Duygun Yarsuvat'tan Demirören'e Ziyaret
Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat, TFF Başkanı Yıldırım Demirören'i Beykoz-Riva'da yer alan TFF Merkezi'nde ziyaret etti. Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde yaklaşık yarım saat süren nezaket ziyareti sonrası Demirören ve Yarsuvat TFF Müzesi'ni ve tesisi gezdi.  Ziyarette Başkan Demirören, Duygun Yarsuvat'a isminin yazılı olduğu A Milli Takım forması verdi.
Bakan Nabi Avcı: "Fenerbahçe 18 Milyon Harcamış, 374 Milyonluk Yeri İstiyor"
'18 milyon lira harcamışlar okullara, 374 milyon liralık arazi istiyorlar'Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 'Fenerbahçe'nin yaptığı 3 okul ve bir spor salonu. Onların toplam tutarı 18 milyon lira. Diyorlar ki 60 milyon lira harcadık. Peki 60 milyon olsun. Karşılığında ne istiyor biliyor musun? Karşılığında 374 milyon liralık arazi istiyorlar' dedi.Eskişehir'in Mihalıççık ilçesindeki Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası etkinliklerine katılan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Sivrihisar ilçesine geçerek burada esnaf ziyaretinde bulundu. Bakan Avcı, gezisi sırasında yolda karşılaştığı 58 yaşındaki Ahmet Akaoğlu ile bir süre sohbet etti. İşçi emeklisi olan Ahmet Akaoğlu kendisinin koyu bir Fenerbahçe taraftarı olduğunu belirterek Bakan Avcı'ya 'Kendim için bir şey istersem namerdim. 3 çocuğum da öğretmen, onlar için de bir şey istemiyorum. Şu Kenan Evren Lisesi'ni lütfen yani. Galatasaray'a bedava stat yaptınız. 3 tane okul yaptık, bir tane de spor salonu verdik. Ben hasta Fenerbahçeliyim. Başkanım için hapis de yatmaya hazırım' dedi.Bakan Nabi Avcı da Milli Eğitim Bakanlığı ile Fenerbahçe Spor Kulübü arasında daha önceden yapılmış olan protokoller olduğunu söyledi. Avcı, şöyle konuştu:'Fenerbahçe'nin yaptığı 3 okul ve bir spor salonu. Onların toplamı tutarı 18 milyon lira. 18 milyon lira harcamışlar o okullara. Diyorlar ki 60 milyon lira harcadık. Peki 60 milyon olsun. Karşılığında ne istiyor biliyor musun? Karşılığında 374 milyon liralık arazi istiyorlar. Ben diyorum ki Fenerbahçelilere burayı satalım. 81 vilayete, hadi senin hatırın için bir tane de Sivrihisar'a yüzme havuzu, kapalı spor salonu olan birer Fenerbahçe Spor Lisesi açalım. Var mısın? Bak 81 vilayete o parayla açılacak, bir düşün bunu. Galatasaray'a bedava vermedik. Orası eğitim sahası değildi.'Bakan Nabi Avcı, esnaf gezisinin ardından Sivrihisar Belediye Başkanı Ak Partili Hamid Yüzügüllü'yü makamında ziyaret etti.DHA
Reklam
Galatasaray'da Euroleague Tehlikesi
Bu sezon yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle oldukça sıkıntılı bir sezon geçiren Galatasaray Liv Hospital 'e bir kötü haber de Euroleague 'den geldi.THY Euroleague'de CEO olarak görev yapan Jordi Bertomeu , Eurohoops'a yaptığı açıklamada, Ligde ve Avrupa Ligi'nde beklediği sonuçları alamayan Sarı-Kırmızılı ekibin gelecek yıl Euroleague'de olmasının zor olduğunu dile getirdi. Bertomeu, ''Bu yıl Galatasaray’ın başına gelenler bizi gerçekten çok uğraştırdı. Kulübün yaşadığı finansal sıkıntılar Top16’da sahadaki duruma da yansıdı. Böyle bir şeyin tekrar olmasına izin vermeyeceğiz. Eğer bir kulübün yeterli kaynakları yoksa Euroleague’de oynayamaz. Tıpkı geçtiğimiz yılın Adriyatik ligi şampiyonu Cibona’nın başına gelenler gibi” ifadelerini kullandı.Bu açıklamanın ardından eğer Sarı-Kırmızılı ekip gelecek yıl için finansal durumunu düzeltemediği taktirde Euroleague'de yer alamayacak.Bilindiği üzere Türkiye'den yalnızca Anadolu Efes ve Fenerbahçe Ülker, A Lisansı oldukları gerekçesiyle Euroleague'e direkt olarak katılıyor.
Mesut Bakkal, Trabzonspor'un Transferini Resmen Açıkladı
Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mesut Bakkal Dusco Tosic'in Trabzonspor ile anlaşmasını olumlu karşıladıklarını belirtti.Kalan maçları değerlendirdiMesut Bakkal, ligde son haftalarda karşılaşmalardan yenik ayrıldıklarını, Trabzonspor karşısında alınan beraberliğin takımın toparlanmasını sağladığını ifade etti.Gaziantepspor deplasmanında takımın çift forvet oynadığı için ilk devre aksadığını, Hleb’in oyuna girmesinin 'fark kattığını' dile getiren Bakkal, 'Usta oyuncuların devreye girmesiyle farklı bir Gençlerbirliği ortaya çıkıyor. Özellikle ikinci devre rakibe pozisyon verdik ama Hleb’in girmesiyle çok iyi bir oyun çıkardık ve güzel bir galibiyet aldık. Sezonun bitimine 5 hafta kala çok rahatladık ve şimdi hedefi yedincilik olarak belirledik' diye konuştu.Kırmızı-siyahlı kulüpte sezon ortasında göreve başladıkları dönemde takımda kaos yaşandığını ifade eden Bakkal, 'Geldiğimde takımın 22 puanı vardı, Stancu sakattı ve kulüpte kaos yaşanıyordu. Gençlerbirliği köklü kulüp, temeli sağlam. Ödemeleri zamanında yapıyor. Bu bizim işimize çok yarıyor. El Kabir’in performansı ve takım olma isteğiyle 39 puana ulaştık' ifadelerini kullandı.'5 maça da talibiz'Sezonun son 5 haftasında şampiyonluk hesapları yapan Galatasaray ve Beşiktaş ile karşılaşacaklarına dikkati çeken Bakkal, şöyle konuştu:'Yakaladığımız performansı devam ettirmek istiyoruz. Kendimize yakışanı yapacağız. Kaliteli bir kadromuz var. Futbolcular transfer dönemini düşünerek kendilerini gösterme gayretinde olacaklar. Şampiyonu belirleyecek maçlara çıkacağız. Kalan 5 maça da talibiz. Umarım kazanır ve hedeflediğimiz yerde sezonu tamamlarız.'
Euroleague'in 15. Yıldönümü, Ülker Sports Arena'da Kutlandı
Turkish Airlines Euroleague’in 15.yıldönümü kapsamında Fenerbahçe Ülker Sports Arena’da bir etkinlik düzenlendi.Toplantıda Turkish Airlines Euroleague Başkanı ve CEO’su Jordi Bertomeu’nun yanı sıra Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü İrfan Önal, Türk Hava Yolları CEO’su Temel Kotil, Fenerbahçe Ülker Başantrenörü Zeljko Obradovic, Avrupa basketbolunun efsane isimlerinden Theodoros Papaloukas ile Anadolu Efes, Fenerbahçe Ülker, Galatasaray Liv Hospital ve Beşiktaş İntegral Forex kulüp temsilcileri, basın mensupları ve davetliler katıldı.Açılış konuşmasını gerçekleştiren Turkish Airlines Euroleague Başkanı ve CEO’su Jordi Bertomeu, “Öncelikle burada olduğunuz için teşekkür ediyorum. Burada bulunan herkese de teşekkür ediyorum. Proje yöneticilerimizden çalışanlarımıza, Euroleague tarihinin efsane bir antrenörü ve bir de oyuncusu burada yer alıyor. 15 yıl içerisinde muhteşem işlerin altına imza atıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na da teşekkür ediyorum. Sayın Temel Kotil basketbola büyük destek verdi. Türk Hava Yolları 15 yıl içinde basketbola büyük katkı verdi. Fenerbahçe Ülker’e bu salonu bize açtığı için teşekkür ediyorum. Bu 15 yıllık süreç içerisinde milyonlarca taraftar hem Euroleague hem de Eurocup karşılaşmalarını takip etti.”“Daha Geniş Kitlelere Ulaşmak İstiyoruz”“En başından bu yana bizim hedefimiz, taraftar sayısını arttırmak ve basketbol ürününü de geliştirmek oldu. Ayrıca daha fazla kitlelere de ulaşmayı her zaman hedefledik. Karar alma mekanizmasında her zaman taraftarları odak noktası olarak gördük. Gelecekte yakaladığımız bu başarıların devam etmesini diliyorum. Bu anlamda ciddi işler yapıyoruz. Final Four’da heyecanın daha da artacağını düşünüyorum.”“THY ile Sponsorluğun Uzun Yıllar Devam Etmesini Diliyoruz”“2010 yılında Türk Hava Yolları, Euroleague’in sponsoru oldu ve o noktadan itibaren de 2020’ye kadar devam eden yolculuğumuz başladı. Euroleague’e bu sponsorluk, büyük bir katkı verdi. Kendilerine bu destekten dolayı çok teşekkür ediyorum. Bu yıl Final Four için bir çok sponsor partner bize katıldı. Önümüzdeki yıl da bunun artarak devam edeceğini düşünüyorum. Sadece sponsor ve reklam anlamında değil, yerel dillerde de bu haberlerin basketbolseverlere ulaşmasına önem veriyoruz.”
Reklam
Yarsuvat, Yıldırım'la Ortak Panelden Son Anda Vazgeçti
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile panele katılacağı açıklanan Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat, yönetimindeki başkan adayı Dursun Özbek’in, “Bu şike konusu Galatasaray’ın sorunu değil. Kulübümüze zarar verirsiniz” telkinleri sonrasında Fenerbahçe Başkanı ile katılacağı panelden çekildi.Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın ortak katılacağı, “Sporda Şiddet ve Kulüpler Kanun Tasarısı Taslağı” adlı panel öncesi büyük şok yaşandı. Panele katılacağı resmen açıklanan Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat, panele katılmaktan vazgeçti. Duygun Yarsuvat’ı Aziz Yıldırım ile bir araya getirmekten alıkoyan bu kararda başkan adayı Dursun Özbek’in etkisi olduğu öğrenildi.
Süper Lig Şampiyonunun Kasası Dolacak
Nefes kesen yarışta TFF tarafından Selçuklu Yıldızı deseni ile yenilenen kupayı alan takım 200 milyon TL gelire konacak. Havuzdan yaklaşık 100 milyon kazanacak olan şampiyon, direkt Avrupa'ya gideceği için 60 milyonun sahibi olacak. Diğer gelirlerle şampiyonluğun değeri tarihi bir rekor olarak kayıtlaar geçecek.Süper Lig'de bitime 5 hafta kala herkes eline kağıt kalem alıp hesap yaparken sezon sonunda şampiyon olan takımın kasası dolacak.Lider Beşiktaş, aynı puandaki G.Saray ve takipçi durumundaki F.Bahçe arasındaki tarihi yarışın sonunda kazanan ekonomisini de düzeltecek. Hesaplamalara göre havuzdan 100 milyon TL gelire ulaşacak olan şampiyon, Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılımla 60 milyon TL'yi garantileyecek. Yine forma, store ve kombine gelirleri ile bu rakam minimum 200 milyonu bulacak. İşte o gelirler:HAVUZDAN 100'LERİ GÜLECEKNAKLEN YAYIN HAVUZU: Sisteme göre 2014-2105 sezonu için 450 milyon dolarlık gelir sezon başındaki kurdan (2 TL) kulüplere dağıtılacak. 900 milyon TL'lik gelir 4 kalemde kulüplere dağıtılırken Süper Lig'e katılım (17.5 milyon), Şampiyonlar payı (FB-GS 33 milyon, BJK 23 milyon), performans (3'ü için de yaklaşık 29-30 milyon TL) ve derece ödülü (Birinciye 21 milyon, ikinciye 16 milyon, üçüncüye 14 milyon TL) dağıtılacak. Yani şampiyon olan takım yaklaşık 100 milyon TL havuzdan para kazanacak. Ancak bu rakam derece ve performansa göre 10 milyon TL gibi şampiyona esktra gelir getirecek. Şampiyonluk sayısı 6 daha az olan Beşiktaş 1.lik ödülü ile dengeyi sağlayıp rakiplerini geçecek.
"Görevim Obama ve Putin'e Galatasaray Forması Giydirmek"
Galatasaray Kulübü Başkan Adayı Özdoğan, Obama ve Putin'e sarı-kırmızılı formayı giydirmeyi görev gördüğünü söyledi.Galatasaray Kulübü'nün 23 Mayıs'ta yapılacak olağan seçimli genel kurulunda başkanlığa aday olan Prof. Dr. Ahmet Özdoğan, Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin Levent'teki merkezinde düzenlediği toplantıda projeleriyle ilgili bilgi verdi.Özdoğan, Galatasaray'ı daha ileri götürmek için çalışacaklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:'1905 yılında Ali Sami Yen ve arkadaşlarının kurduğu modeli, dünya markası olan Galatasaray'ı daha ileri götürmeye çalışacağız. Hep birlikte bunu yapacağız. Dünyaya bu modeli tanıtacağız. Galatasaray'ın markası çok önemli. Bu markayı nasıl yükselteceğimiz konusunda ortak akılla hareket edeceğiz. 1905 yılında kurulan Galatasaray dünyada bir marka. Sarkozy'nin oğlu Galatasaray forması giyiyorsa, benim görevim Obama ve Putin'e de Galatasaray forması giydirmektir.'
Reklam
Galatasaray'dan Burak'ın Doktoru İçin Açıklama
Galatasaray'dan, Burak Yılmaz'ı Beşiktaş ve Fenerbahçe'nin doktorlarının iyileştirdiği iddiaları için açıklama geldi.Futbolcumuz Burak Yılmaz'ın sakatlığının ardından sahaya dönmesiyle ilgili bugün iki farklı gazetede iki farklı haber yer almıştır.Millet Gazetesi, oyuncumuzu Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün doktoru Ertuğrul Karanlık’ın iyileştirdiğini yazarken, Türkiye Gazetesi de Fenerbahçe Spor Kulübü'nün doktoru Burak Kunduracıoğlu’nun iyileştirdiğini manşetine taşımıştır!Bu 'haberleri' esas aldığımız takdirde, şampiyonluk yolunda son 5 haftaya girerken en büyük 2 rakibimize ve doktorlarına bize sağladığı bu büyük avantajdan dolayı teşekkür etmemiz gerekmektedir. Ancak rasyonel düşünce gereği, Burak Yılmaz'ın sakatlık tedavisinin Florya Metin Oktay Tesisleri'nde Galatasaray Sağlık ekibinin koordinsyonunda yürütüldüğünü düşünmek daha doğal bir haber konusudur.Kamuoyunun bilgisine sunarız.Galatasaray Spor KulübüGalatasaray
Turgay Kıran Transfer Sözü Verdi
Galatasaray Başkan Adayı Turgay Kıran, Santra Haber Radyo’da bomba gibi açıklamalar yaptı.Santra Haber Radyo’da Erkan Hakarar ile futbol sohbetine telefon ile katılan ve Başar Büyükkol ile Erkan Hakarar’ın sorularını yanıtlayan Turgay Kıran, birbirinden önemli açıklamalarda bulundu.AKILLI FUTBOL VE 3 PUAN!Galatasaray’ın, Akhisar deplasmanında akıllı bir futbol sergilediğini söyleyen Kıran, “İhtiyacımız olan ve bizim için önemli bir üç puanı akılcı bir oyun, iki de güzel golle aldık. Yarışa devam ediyoruz. Ümit ediyorum, sezon sonunda gülen taraf biz olacağız. Futbolcularımızı ve teknik heyetimizi kutluyorum. Bir Galatasaraylı olarak çok mutluyum” dedi.İBRA EDİLMEYİ HAK EDİYORDU!Kıran, Galatasaray’da yapılacak kongre öncesi listesindeki kurmaylarıyla yaptığı özel toplantının sonrasında verdiği röportajında mali kongreye de değinerek, “Galatasaray’da önemli bir kongre yapıldı. Ben hep söyledim. Ünal Aysal iyi niyetli ve tecrübesizdi. Başarısız bir süreç yaşandı. Galatasaray’a yakışan bir kongre oldu ve yüzde 55-60’lık bir oy ile Sevgili Aysal ibra edildi. Olması gereken buydu. Çünkü ibra edilmemeyi hakketmiyordu. Bende ibra edilmesini doğal buluyor ve mutlulukla karşılıyorum” dedi.YANLI BASIN İŞ BAŞINDA!Kıran, adaylık süreci içinde bazı medya kuruluşlarının yanlı haberler yaptığını da iddia ederek, “Adaylığımı açıkladığım günden bu yana bazı basın kuruluşları ve muhabirler benim adaylıktan çekileceğimi iddia ettiler. Süreç içinde başka iddialarda bulundular ama gelinen noktada gördüler ki ben adaylıktan çekilmedim ve bu yoldan vaz geçmedim. Bunlar bilinçli yapılan haberlerdi ve yanlı basın üzerine düşeni yaptı” ifadelerini kullandı.İNAN KIRAÇ VE STATÜKOCU ZİHNİYET!Galatasaray’da bazı medya kuruluşlarının daha şimdiden Dursun Özbek’i başkan ilan etmesine tepki gösteren Kıran, “Zihniyet aynı zihniyet. Kıraç Vakfı’nın başındaki isim statükocu zihniyeti yönetiyor. İnan Kıraç, Adnan Polat gidecek dedi ve Adnan Polat gitti. Ardından Ünal Aysal gelecek, yanında da şu isimler olacak dedi, oldu. Şimdi de Sevgili Dursun’u işaret edip, yine aynı oyunu oynuyor. Galatasaray’da kongre üyeleri hür iradeleriyle gelip, kendi istedikleri başkanı seçmeliler. Galatasaray’dan bu statükocu zihniyeti kaldırmamız gerekli. Dursun benim çok sevdiğim, aynı sınıfta okuduğum bir arkadaşım.   BEN SPORUN İÇİNDEN GELİYORUMGalatasaray Başkan Adayı Turgay Kıran, “Ben sporun içinden geliyorum. 1985’te Türkiye Futbol Federasyonu’nda görev yaptım. Sonra 90’lı yıllar, 2004’lü yıllar ve kürek federasyonunda görev yaptım. Galatasaray’da az önce de söylediğim gibi bir statükonun varlığı muhakkak. Biz bu zihniyete karşıyız. Galatasaray’da bir reform gerekiyor. İşte bu yüzden bizde bu göreve soyunduk. Galatasaray çok büyüdü. Galatasaray’ı konuyu bilen uzman kişilerin yönetmesi gerekiyor. Listemde bulunan isimlerin büyük kısmı ekonomist. Galatasaray’ın sorunu ekonomi. Sürdürülebilir başarı için ekonomiyi düzeltmemiz gerekiyor. İdari ve mali güç gerekiyor. Benim listemdeki 7 ekonomist arkadaşımla bizde bu sorunları aşacağımızı düşünüyoruz” dedi.KIRAN’DAN SERT YANIT!Bazı medya kuruluşlarında ‘KIRAN’ın LİSTESİNDE BÜYÜK SKANDAL’ haberlerine de sert tepki gösteren Turgay Kıran, “Aysal’ın başkanlık yarışı verdiği dönemde, Dursun Özbek aidatlarını ödemediği için listeye girememiş, yerine de Candan Erçetin görev almıştı. O dönemde bu yaşananlar skandal olmadı. Şimdi bizim getirdiğimiz aday 3 gün aidatını geç ödediği için mi skandal oluyor. Bu Galatasaray camiasını ve medya kuruluşlarını yanlış yönlendiren bizimde bildiğimiz bir kişinin ürünü” şeklinde konuştu.MALİ SORUNDAN ÇIKIŞIN FORMÜLÜ BİZDE!Mali sıkıntıların çözümü için formülün kendilerinde olduğunu ifade eden Kıran, “Az önce de söylediğim gibi listemizde banker, maliyeci ve ekonomist 7 arkadaşımız var. Ama Ünal Aysal döneminde 100 milyon dolar getirme sözü verip beş kuruş ödenmeyen Galatasaray’a bugün gelecek arkadaşlarda 50 milyon 100 milyon veremeyecektir. Ama biz kurumsal olarak çalışıp, daha önce bazı medya kuruluşları ve televizyonlarda da açıkladığım projelerimizle, Galatasaray’ın mali sorunlarından nasıl arınacağını, nasıl para bulacağımızı, mali açıdan nasıl kalkınacağımızı ifade etmiştim. Dolayısıyla bunlar 7 tane ekonomistin bulunduğu yönetimde kesinlikle sorun değil. Galatasaray iyi bir tüccar olarak gayrimenkul ortaklıklarından elde edeceği parayla, önce borcunu kapatacaktır. Ondan sonra kısa orta ve uzun vadeli planlarla sorunlarını çözecektir” dedi.HAR VURUP HARMAN SAVURMADAN TRANSFER!Transfer politikası hakkında da konuşan Kıran, “Galatasaray’da bugün çeşitli mevkilerdeki sorunlar konuşuluyor. Bunlar, sezon sonu geldiğinde hocamız Hamza Hamzaoğlu ile çözülecek sorunlardır. Har vurup harman savurmadan, boşa harcamadan, saçma sapan paralar harcamadan, doğru adama doğru para vererek gerekli yerlere transferler yapılacaktır. Ama ne yazık ki Aysal döneminde bu yaşanmadı ve sadece bonservis bedeli olarak 120 milyon Euro para harcandı. Yazık değil mi Galatasaray’ın parasına. Taraftarlarımız rahat olsun. Sürdürülebilir bir yarış için mali güç şart. Biz de onu sağlayarak, ihtiyaç doğrultusunda nokta transferler yapacağız” dedi.YURT DIŞI FİNANSAL KURUMLARLA GÖRÜŞÜYORUZ!Katar Emiri Şeyh Bin Tamim’in kendisine ekonomik destek verdiği yolunda çıkan haberleri gülerek cevaplayan Kıran, “Bizim arkadaşlarımız başta İslami kesim olmak üzere, Uzakdoğu ve Avrupa’daki finansal kurumlarla görüşmeler yürütüp, çeşitli sohbetlerde bulunuyorlar. Zaman zaman böyle abartılı haberler çıkıyor. Bunların hiçbir tanesi teberrü başka bir şey değil. Ama biz görüşmelerimizi sürdürüp çeşitli iş ortaklıkları konusunda fikir alışverişi yapıyoruz” ifadelerinde bulundu.Santra Haber
Reklam
Özbek: "31 Mayıs'ta 4. Yıldızı Takacağız"
Galatasaray başkan adayı Dursun Özbek, ilk kez TRT ekranlarına konuştu. Dursun Özbek, seçim sürecinden, şampiyonluk yarışına kadar merak edilen soruları yanıtladı.Galatasaray başkan adaylarından Dursun Özbek, sarı kırmızılı camianın gündemini TRT Spor'a değerlendirdi.Mevcut yönetimde başkan yardımcılığı yapan Özbek, Galatasaray’ın bugün geldiği durumda görevden kaçmayacağını belirtti.”Ben kendi kararımla 'ben başkan olacağım' diye ortaya çıkmadım'Özbek, ”Ben kendi kararımla 'ben başkan olacağım' diye ortaya çıkmadım. Başta Duygun ağabeyim olmak üzere diğer yönetimdeki arkadaşlarım benim başkanlığımda seçimlere gireceklerini açıkladılar” diye konuştu.'31 Mayıs’ta sokakları dolduracağız 4. yıldızı takacağız”Şampiyonluk yarışını değerlendiren Özbek, 'Şampiyon olmamak diye bir şey yok. Galatasaray şampiyon olacak. Bütün taraftarlarımıza dört yıldızlı tişörtlerini hazırlamalarını söyledim. 31 Mayıs’ta sokakları dolduracağız 4. yıldızı takacağız” ifadelerini kullandı.Dursun Özbek'e Ünal Aysal ve daha önceki başkanların dönemleri de soruldu. Özbek, “Geçmiş yönetim Türkiye standartlarında son derece başarılı bir yönetimdir... 110 yıllık icraata baktığınız zaman Galatasaray’ın bir başarı öyküsü var. Bunu da 110 yıldan gelen başkan sayesinde yapılmış tek tek başkanları ele alıp 'o iyi yaptı, bu kötü yaptı' demek yanlış olur“ şeklinde konuştu.'Böyle bir yönetim kurulu daha önce camiaya pek geldiğini zannetmiyorum'Seçim listesinden de övgüyle bahseden başkan yardımcısı Özbek, “Bu liste 6 aylık bir çalışmanın ürünüdür. Taraftarımız genel kurulumuz Galatasaray sevenlerin hiç biri tereddüt etmesin. Böyle bir yönetim kurulu daha önce camiaya pek geldiğini zannetmiyorum' dedi.TRTSpor
"Kazanırsak Dünyanın En Mutlu İnsanı Olurum"
Fenerbahçe Ülker Başantrenörü Zeljko Obradovic, NTV Spor'un sorularını yanıtladı.THY Euroleague Final Four'da ev sahibi Real Madrid ile oynayacakları karşılaşmayı değerlendiren tecrübeli antrenör, 'Kazanırsak dünyanın en mutlu insanı olurum' dedi.İşte Obradovic'in açıklamaları...Kariyerinizdeki 14. Final Four, ancak bu Fenerbahçe Ülker tarihi için bir ilk. Diğerleriyle kıyasladığınız zaman, bu kez son dörde kalmak ne kadar zordu?Hepsi aynı. Her zaman Final Four’a kalmak zordur. Hiçbir şey değişmedi. Büyük bir istek, motivasyonla sezona başlarsınız. Sonrasında her zaman olduğu gibi maç maç ilerlemeye çalışırsınız. En nihayetinde sezon başından beri en büyük hedefimize ulaştık. Bu başarının arkasında sadece bu sezon değil, geçen sezondan bu yana iyi ve çok çalışan oyuncularım var.Fenerbahçe Ülker taraftarı ilk imzaladığınız andan itibaren Final Four’u hedefliyor, ancak siz “Final Four” kalıbını telaffuz etmekten kaçındınız ve hep maç maç ilerlemek gerektiğini söylediniz. Neden böyle bir yolu tercih ettiniz?Mantıklı ve normal olanı bu. Benim tecrübelerime göre Final Four’a kalmanın tek yolu bir sonraki maçı düşünmek. Sadece Euroleague değil, çok sert ve yüksek seviyede takımlara sahip olan TBL için de geçerli. Ve bu kolay değil. Çoğu zaman Cuma günü Euroleague, hemen Pazar günü de lig maçı oynuyoruz. Bu oyuncular için çok stresli bir durum. Ancak günün sonunda benim inancıma göre başarmanın tek yolu maç maç ilerlemek; Avrupa’nın en iyi takımlarıyla oynayarak kalitemizi görmek ve nihayet herkesle oynayabileceğimizi anlamak.Peki bu noktada Euroleague’in yeni 14 maçlı TOP 16 sistemi Avrupa basketbolunu nasıl etkiledi?Bence bu harika. TOP 16’da daha çok maç olması, Euroleague’in en iyi takımlarına karşı daha fazla oynamak güzel bir şey. Takımlar çok daha fazla maç fırsatı buluyor. Basketbolu seven insanlar da en iyi takımların birbirleriyle oynadıkları maçları daha çok izleme imkanı buluyor.Nemanja Bjelica’nın imzaladığı dönemi hatırlıyorum. Barcelona başta olmak üzere birçok takımın transfer listesindeydi ve o “Zeljko Obradoviç olduğu için buraya geldim” demişti. Geriye dönüp o iki sezona baktığımızda, Nemanja’nın takımınızda olmasından ve onun oyununun gelişiminden ne kadar mutlusunuz?Çok mutluyum. Dürüst olmak gerekirse Nemanja’nın en iyi sezonunu geçirdiğine inanıyorum. Öncelikle çok şeyi değiştirip zamanını basketbola adamaya karar verdi. Şu anda inanıyorum ki hayatındaki birinci öncelik basketbol. Bunu da çok açık bir şekilde her maç sahada görüyorsunuz. Nemanja her maç potansiyelini sahaya yansıttı. Şimdi kuşkusuz Avrupa’nın en iyi oyuncularından biri.İstatistiklerine baktığımızda, Nemanja Bjelica TOP 16’dan sonra en iyi ribaundculardan biri haline geldi. İlk turda böyle değildi. (İlk turda 5.7, TOP 16’da 10.1 ribaund ortalamaları var) Ne değişti? Özel bir konuşma mı yaptınız?Nemanja’nın hücum ribaundlarına ve bazen de savunma ribaundlarına karşı özel bir hissiyatı var. Bunun üzerine konuşuyoruz, antrenmanlarda oyunun bu önemli kısmını geliştirmek için özel çalışmalarımız var ama yine de bu kişisel bir durum. Oyunu hissediyor. Sahip olduğu alanı iyi kullanıyor. Hücum ribaunduna girmek için iyi pozisyon alıyor. Bu sadece Nemanja için değil, tüm ribaundcu oyuncular için geçerli. Eskiden en iyi ribaundcu Mirsad (Türkcan)’dı. Mirsad dünyanın en uzun oyuncusu değildi. Ancak ribaund işi hissiyat ve savaşmakla ilgili. Maç boyunca büyük bir savaş vermek zorundasınız.Mirsad’dan da bahsettiniz. Sizce dört numaralar ribaund almak için daha avantajlı mı oluyor?Bence dört numara, uzun ya da kısa olmak çok önemli değil. Tabii ki doğal olarak uzun oyuncuların şansı daha fazla oluyor. Ancak hep söylüyorum; istek, zamanlama, iyi pozisyon alma... Her ribaund pozisyonunda bunlar önemlidir.Final Four’daki rakiplerinize göz atarsak CSKA Moskova’da Miloş Teodosiç, Olimpiakos’ta Vassilis Spanoulis ve Real Madrid’de Sergio Rodriguez gibi geleneksel oyun kurucular dikkat çekiyor. Siz bu tip bir oyuncu olmadan Final Four’a kalmayı nasıl başardınız?Öncelikle son maçlarda Ricky Hickman’dan yoksun olduğumuz için üzgünüm. Çok üzüldüm çünkü Hickman tam da en iyi basketbolunu oynuyordu. Bu önemli sakatlığı yaşadıktan sonra soyunma odasına gittim, eşi de bizimle birlikteydi. Onun için zor bir andı. Onun bir an önce geri gelmesini umuyorum. Bu tip durumlarda bazı çözümler üretmek zorundasınız. Bizde Nikos Zisis gibi çok tecrübeli bir oyuncu var. Takıma çok yardımcı oluyor. Birkaç ay önce gelmesine karşın sanki yıllardan beri burada. Kenan Sipahi gibi çok genç bir oyuncumuz var. Sezon boyunca bazı sakatlık sorunları yaşadı ancak takıma katkısı çok iyi. Berk Uğurlu da var, o da bazı sakatlık problemleri yaşadı ama iyi. Neyse, ben bu bölgede oyunu anlayan, Emir Preldziç ve Bogdan Bogdanoviç gibi çok kaliteli oyuncuları kullanmaya çalıştım. Sahada çözümü bu şekilde bulmaya çalıştık. Ancak antrenörün işi bu. Her zaman takım içinde problemi bir şekilde çözmeniz gerekir.Sezon başından bu yana topu tek bir oyuncuya vermeyi tercih etmediniz. Takımı geleneksel tabirle 1-2-3-4-5 numara olarak değil de, yaratıcılar ve bitiriciler olarak ayırıyorsunuz. Pozisyonları karma haline getirdiniz.Evet bu yolu tercih ettik ama her şey oyuncularımın bireysel kalitelerine bağlı. Eğer farklı pozisyonlarda oynayabilen oyuncularınız varsa bunu kullanmalısınız. Takımımızda savunma ve hücumda farklı şekillerde kullanabileceğimiz oyunculara sahibiz. Bu da antrenör olarak bana yardımcı oluyor. Ben bunun tüm antrenörlerin hayali olduğunu düşünüyorum. Tüm antrenörler savunmada beş oyuncuyla da adam değişmek ve hücumda herhangi bir oyuncudan rahatça faydalanmayı düşler. Bu rüyamız, fakat gerçekler farklı. Oyuncularınızın kalitesine göre bir oyun bulmak zorundasınız. Ben de ekibimle birlikte bizim basketbol tarzımızın da kadromuzun kalitesine en uygun basketbol olduğuna inanıyorum.Sizin oyun sisteminizle eski dostunuz Gregg Popovich’in takımı, son NBA şampiyonu San Antonio Spurs’ün oyun tarzı arasında birçok benzerlik var. İki takım da sahaya iyi yerleşiyor, topu paylaşmayı ve pas oyununu öne çıkarıyor. Onunla basketbol hakkında konuşuyor musunuz?Tabii ki konuşuyoruz. İstanbul’a geldiğinde de çok oturup fikir alış verisinde bulunduk. Öncelikle takımımın San Antonio ile karşılaştırılmasından gurur duyarım. Ancak biz daha onlardan uzaktayız. Birinci sebebi, onların çok uzun zamandır birlikte oynamaları. Bazı oyuncular 10 seneden uzun süredir Spurs’te. Biz daha ikinci yılımızı geçiriyoruz. Bu Avrupa basketbolunun en büyük problemi. Çünkü oyuncular uzun süre aynı takımda kalmıyorlar. Bu düzeni Fenerbahçe Ülker’de değiştirmek istiyorum. Göreceğiz, çünkü geleceği kulüpteki herkesle birlikte konuşmamız gerekiyor. Neler yaptık, gelecekte neler istiyoruz, bu kulüpten beklentilerimiz neler, bunu herkese anlatmamız gerek. Yani, Spurs ile aramızdaki birinci fark bu. Saha içi yerleşimi ve oyun tarzımız... Evet, bunu deniyoruz, bizim için yeni bir şey değil. Pop’la bunu konuşuyorum, onu tebrik ettim. Kusursuz ve benim çok sevdiğim bir basketbol oynuyorlar. Her oyuncu önemli ve topu iyi çeviriyorlar. Basketbolda hücumda topu çevirmek çok ama çok önemli. Ancak bu oyunun tek bir yönü. Spurs, geçiş oyunlarını çok iyi oynayan bir takım. Öncelikle her şey savunmada başlıyor. Aslında bunu konuşmak için çok saatlere ihtiyacımız var.Sezon başından bu yana Jan Vesely’nin pozisyonunun değiştiğini görüyoruz. Biliyorum, siz pozisyonlara çok inanmazsınız ama, dört numaradan pivot pozisyonuna geçiş yaptı. Şimdilerde Nemanja Bjelica ile daha hareketli bir pivot gibi oynuyor. Euroleague’in en iyi pivotlarından biri haline geldi. Onun bu mevkii değişimi için neler söylersiniz?Bak, biz Jan Vesely ile imzalamayı düşündüğümüzde onunla ilk kez konuştuk. Bana “hocam beni hangi pozisyonda kullanmayı düşünüyorsun?” diye sordu. Ben de ona “Sen nerede oynamak istiyorsun, onu söyle” dedim. Yani benim için bir sorun yok. Jan’ın atletizmi onun birkaç pozisyonda oynamasını sağlıyor. Basketbola aç olduğunu, oyunu sevdiğini, karakterini gösterdi. Bunlar Jan’ın iyi oyununu gösteren şeyler. Pozisyonu değiştirdim, evet dediğin gibi 1-2-3-4-5 diye pozisyonları konuşabiliriz ama saha ölçüleri ve alan hep aynı. Neticede nerede oynarsan oyna, yeteneğin varsa vücudunu ve yapabildiğin en iyi şeyleri kullanmaya çalışırsın.Birçok maçta rakiplerin Jan Vesely’nin şutunu riske ederek onun adamından yardım getirdiğini gördük. Buna rağmen o maçlarda çok sayı attı. Bunu nasıl açıklarsınız?Jan Vesely’nin basketbola karşı büyük bir arzusu var. Genç, atletik, bu sayede başarılı oluyor. Evet, dediğin doğru, birçok takım onun şutunu provoke ediyor. Ondan beklediğim tek şey, serbest atışlarını geliştirmesi. Ayrıca şutunu da çalışmalı. Dışarıdan da biraz şut sokmaya başlarsa çok önemli bir NBA oyuncusu olabilir. O da bunu biliyor. Vesely’le hep bunu konuşuyorum, gerçekten ondan çok memnunum. Ancak olması gereken de bu. Herkes daha iyi hale gelmek için neler yapması gerektiğini çok iyi bilmeli.Fenerbahçe Ülker’in oyun tarzına bakınca takımdaki oyuncuların harika bir şut için iyi bir şuttan vazgeçtiğini görüyoruz. Oyuncularınız hücumda ve savunmada birbirlerine yardımcı olmayı çok seviyor. Bunun ne kadarı iletişimle alakalı?Çok önemli bir parçası. Burada bencil oyunculara sahip olmadığım için mutluyum. Tamam, dürüst olmak gerekirse benim takımımda bencil oyuncu olmak çok zor, çünkü hiçbirine bunu söylemekten çekinmiyorum. Ben kim kullanırsa kullansın, iyi bir şut görmek istiyorum. Çünkü onlar buraya gelip çok çalışıyorlar ve sonuçta basketbolun amacı da topu çemberden geçirmek. İyi şut kullandıkları zaman oyuncularımla bir sorunum yok. Eğer takımda birisi bununla ilgili bir sorun yaşıyorsa, hemen kesmeye çalışırım. Bir-iki-üç sefer yeter. Sonra bir daha fırsat bulamaz. Oyuncularım bunu anlıyorlar. Bencil değiller, ekstra paslar için birbirlerine bakıyorlar. Basketbol budur. San Antonio’dan bahsediyoruz, işte onlar öyle oynuyor.Üç sene önce Atina’daydık ve Final Four öncesi konuşuyorduk. Siz “ben bazen değil, her zaman sinirliyim” demiştiniz. Bu bağlamda oyuncularınızla ilişkilerinizi nasıl açıklarsınız?Maç boyunca tek niyetim oyuncularıma yardım etmek. Sorun çok basit: Konsantrasyon. Maçtan önce bir planımız olur. Eğer maça başladıktan sonra –rakibe tüm saygımla- savunma ve hücumda yeteri kadar konsantre olmadığımız ve plana uymadığımız için hata yaptığımızı düşünüyorsam, bu beni sinirlendirir. Bu çok mantıklı. Ben onlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Sonunda anladılar çünkü maçtan sonra yaptığımız video analizlerinde konuşuruz. Hazırlandığımız şey neydi? Maçta ne oldu? Bu çok basit ve net. Oyuncularım tüm niyetimin yardım etmek olduğunu biliyor. Onlara hep anlatmaya çalışırım, bu kişisel bir şey değil. Hiçbir zaman kişisel olamaz. Çünkü kişisel bir sorun olursa, takımdan kovulurlar. Oyuncuların benimle kişisel sorun yaşama ihtimali yok, ben onların antrenörüyüm, öğretmeniyim. Onlara yardım etmeye çalışıyorum. Bu çok önemli, kişisel olmadığını ve takım için kızdığımı anlamalılar. Çünkü antrenörlük, herkesi düşünmek zorunda olan bir pozisyon. Ancak onların hepsi kendilerini düşünüyor. Bu bir sır değil, oyuncular egoisttir. Ben bunu biliyorum ve onlara da söylüyorum. Günün sonunda, Maccabi’ye karşı son maçın ardından verdiğimiz fotoğraf, takımımla ilgili çok şeyi anlatır. Onlar bir arada. Yani onların sahip olduğu egoizm normaldir, fakat sahaya çıktıklarında bunu barındıramazlar. Ben de bu yüzden çok mutluyum.Son maçtan ve iletişimden bahsettiniz. Ben Tel Aviv’deki son molaya gitmek istiyorum. Sizden önce Nikos konuştu ve Jeremy Pargo’nun savunmasıyla ilgili bir şeyler söyledi. Sonra siz “eğer Pargo Kenan’ı geçerse” dediniz. Ardından Kenan elinizdeki tahtaya bir hareket yaptı ve “beni geçemeyecek” dedi. Bu anla ilgili ne söylersiniz? Dışarıdan bakınca, Zeljko Obradoviç, 19 yaşındaki bir çocuğa en önemli anda en önemli savunma görevini veriyor, çocuk da molada hocasına konuşuyor. Bu nasıldı?Daha önce de söyledim. Ben oyuncularıma güveniyorum. Biz rakip takımın ne gibi bir opsiyonu olabileceğini konuşuyoruz. Topu kim alır diye konuşuyoruz. Pargo topu alırsa ne yapar? Onun penetre etmeyi seven biri olduğunu görüyoruz, bu yüzden her şeye hazırlıklı olmalıyız. Faul yapmayalım dedik, faul yapmadık. Buydu. Kenan Sipahi, takımımdaki en iyi savunmacılardan biri. Bu sadece Maccabi maçı için geçerli değil, çok daha önce gördük. Bire bir oynayabilecek oyuncularımız var. Ancak basketbol neticede bu, bire bir savunmayı ne kadar iyi yapabilirsen o kadar iyi savunma takımısın. Hücumdaki her şeyin tersi yani. Hücumda rakibini geçebilecek bir yaratıcınız olur, ekstra oyuncuyu bulabilirsiniz. Çok basit, inan bana.Evet ama ben iletişimden bahsediyorum. 19 yaşında bir çocuğun size gelip, o sınırlı zamanda o şekilde konuşması...Hayır, hayır. O iyi yardım gelmeden iyi savunma yapacağından emindi. Ben bundan dolayı çok mutluyum. Nasılsa her işin sonunda kararı ben veriyorum. Fakat oyuncularımın benimle konuşmasını isterim. Maça hazırlanırken birçok kez oyuncularım bana gelip fikirlerini söyler, ben de onlara %100 katılırım. Bir antrenör olarak başınıza gelecek en iyi şey budur. Böylelikle oyuncularımın basketbolu yaşadığını, gerçekten umursadıklarını ve iyi fikirler ürettiklerini görürüm. Oyunu onlar oynayacak. Eğer bir şeyin iyi olduğunu düşünüyorlarsa, ben de onların tarafındayım.Bunu duymak harika, çünkü dışarıdan herkes sizin çok sert bir koç olduğunu düşünüyor.Bazı şeylerde çok sertim. Ancak bir felsefeniz varsa ve böyle olacağınıza karar verdiyseniz, sorun yok. Ancak yine aynı noktaya geliyoruz. Neden talimatları dinlemiyorlar? Hatanın basketbolun bir parçası olduğunun bilincindeyim. Fakat hata yaptıktan sonra geri koşup savunma yapmalısınız.Bu sizin için başarılı bir sezondu ve kariyerinizde çok başarılı sezonlar geçirdiniz. Peki bir antrenör olarak şu üç noktanın önemini nasıl sıralarsınız? Başarının ne kadarı takım kurmak, ne kadarı maç öncesi hazırlık ve antrenman, ne kadarı maç içi antrenörlük? Yüzde verebilir misiniz?Kadro kurmak, yaz döneminde Maurizio Gherardini ve Ömer Onan’la birlikte yaptığımız bir iş. Tabii ki ekibim ve her şeyden önemlisi kulübün sponsoru da her konuda aynı fikirde olmalı. Takım kurmak her zaman çok önemlidir. Dürüst olmak gerekirse biz gelecek sezon için geç kaldık. Bu benim fikrim. Ancak daha önce söylediğim gibi, buradaki insanlar ne yapmak istediklerine karar vermeli. Ben her şeyin iyi olacağını ve herkesin Fenerbahçe Ülker’in Avrupa’da çok saygı duyulan bir takım olmasını istediğini düşünüyorum. Bu işin bir kısmı. Diğer kısmı, hazırlıklara kaç kişiyle başladığınız. Bu sezon biraz farklıydı çünkü ilk yıla oranla çok daha fazla oyuncumuz vardı. Eğer hatırlarsanız herkes Milli Takım’daydı. Hatırlıyorum, etrafımda bir sürü çocuk vardı. Bir gün 17, bir gün 19 yaşında çocuklar geliyordu. Kafamı çok karıştırmıştı. Neyse, ben çocuklarla çalışmayı da çok seviyorum. Sezon başlayınca takviminize göre günlük bir işiniz oluyor. Sezon öncesinde hücum ve savunma felsefenizi belirlemeniz gerekir. Sezon boyunca küçük detayları değiştirirsiniz. Hemen hemen her sezon böyle geçer.Peki sizce üçü içinde en önemlisi hangisi? Kadro kurmak mı? Maç hazırlığı mı? Maç içi antrenörlük mü?Hepsi. Hepsi eşit. İnsanlar maçları izlerken yorum yapmayı severler. Bizde yapılan hataları görmek çok kolaydır. Ancak, senle ben basketbol oynayabiliriz. Ben eski bir basketbolcuyum. Şu anda basketbol oynama ihtimalim yok, kenardayım. Hatalardan ve güzel işlerden konuşmak çok kolay. İnsanların konuşma hakkı var. Ancak biz içeridekiler ne kadar çok çalıştığımızı biliyoruz. Ve tabii ki hazırlık da, maç içindeki kararlarınız da çok önemli. Sahada her zaman bazı şeyleri önceden fark edip takımınıza yardımcı olmak zorundasınız. Günün sonunda, bu antrenör olarak benim görevim.Üç maçı hatırlatmak istiyorum. Galatasaray Liv Hospital’a karşı Emir Preldziç’in boş turnikesiyle kazanmıştınız. Barcelona deplasmanında Nemanja Bjelica’nın boş turnikesiyle kazandınız. Ve son olarak Maccabi maçında Andrew Goudelock’ın boş turnikesiyle kazandınız. Bu nasıl oluyor? Bu kadar önemli rakibe karşı bu kadar önemli üç maçı nasıl boş turnikelerle kazanbiliyorsunuz?Oyuncuların kalitesi.Yapma koç...Evet, ciddiyim. Yapmak istediğin her şey onların kalitesine bağlı. Emir’den, Nemanja’dan ve Drew’dan bahsediyoruz. Basketboldan anlayan, daha da önemlisi savunmayı okuyabilen oyuncular. Çözümü buluyorlar. Bu kadar.Yani antrenörle ilgisi yok bu işin?Hayır, antrenörle hiç ilgisi yok.Maccabi maçında normal sezonda kullanmadığınız birçok yeni set, yeni oyun gördüm. Bunun da mı koçla bir ilgisi yok?Tabii ki... Deniyoruz. Her zaman farklı şeyler üretmek için çalışıyoruz. Eminim ki tüm antrenörler, tüm takımlar rakiplerini şaşırtmaya çalışıyor. Bu seviyede büyük sürprizler yapmak neredeyse imkansız. Biz sürekli deniyoruz. Mesela Real Madrid maçından önce de bazı sürprizler hazırlıyoruz. Tüm maçlardan önce ufak detaylar ekliyoruz. Belki de bir önceki maçta kullandığımız seti değiştiriyoruz. Ancak sporun güzelliği bu. Birçok ihtimal var. Fakat sonunda her şey oyunculara bağlı. Onlar nasıl tepki verecekler? Rakip savunmayı ya da hücumu nasıl okuyacaklar?Son iki soru. Final Four’daki Real Madrid maçı için ne söylersiniz?Son dört senedir birlikte oynayan bir takım Real. Aynı oyuncular, aynı felsefe ve aynı antrenörle birlikteler. Bireysel yetenekleri var. Herkes oyunu anlıyor, iyi basketbol oynuyorlar. Bir takım halinde oynuyorlar. Hücumda ve savunmada çok net yapıları var. Farklı taktikleri kullanabilecek ihtimalleri var. İki uzun oynayabiliyorlar, Reyes’i beşe çekebiliyorlar. Yaratıcı dış oyuncuları mükemmel şut atıyor. Açık alanda oynayabiliyorlar, yarı saha hücumu yapabiliyorlar. Savunmayı değiştirebiliyorlar, çeşitli savunmaları var. Kulüp sekiz şampiyonlukla şu ana kadar Avrupa’nın en büyük kulübü. Kendi taraftarı önünde, kendi salonlarında oynayacaklar. Bunların hepsi önemli ama oyuncularıma anlatmak istediğim şey, bizim de kazanma ihtimalimiz olduğu. Oraya büyük bir motivasyonla çıkmalıyız ve Final Four’da olmanın keyfini çıkarmalıyız. Çünkü bizde birçok kişi için ilk kez oluyor.Peki sizce baskı Real Madrid’in üzerinde mi olacak?Hayır, baskı diye bir şey olduğuna inanmıyorum. Baskı, herkes içindir. Tüm insanların üzerinde bir çeşit baskı vardır. Son günlerde hep bunu anlatmaya çalışıyorum. Eğer sevdiğiniz işi yapıyorsanız, bu baskı değil, özeldir. Eğer sevmediğiniz bir işi yapıyorsanız o baskıdır. Baskı bu olmalı. Yani biz oraya gideceğiz, hakem topu ortaya koyacak, beşe beş olacağız. Yani her gün yaptığımız şeyi yapacağız. En basitinden basketbol maçı yapacağız. Değişen bir şey olmayacak.CSKA’yı Moskova’da, Olimpiakos’u Pire’de, Barcelona’yı Barcelona’da ve Maccabi’yi Tel Aviv’de yendiniz. Real’i Madrid’de yenebilir misiniz?Bu harika olur. Real’i Madrid’de yenersek dünyadaki herkesten daha mutlu bir insan olurum.Eurosport
Melo: "Bir Gün İtalya'ya Dönmek İsterim"
Galatasaray'ın Brezilyalı futbolcusu Felipe Melo, kariyerine ileriki yıllarda İtalya'da devam edebileceğini söyledi.La Gazzetta dello Sport'a konuşan 32 yaşındaki futbolcu, ligdeki şampiyonluk yarışını ve futbol hayatına ileride İtalya'da devam edip etmeyeceğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Şampiyonluk şanslarını değerlendiren ortasaha futbolcusu, Galatasaray'ın bu sezon 20. şampiyonluğa ulaşmasının kupaya uzandıkları 2011-12 sezonundaki kadar zor olmadığını belirterek, 'O dönem play-off maçları vardı. Fenerbahçe'nin evinde oynadığımız son maça kadar dayanmak gerekiyordu. Bu yarış şimdi de zorlu çünkü 3 takım kovalıyor. Artık Beşiktaş da var ve gerçekten iyi oynuyorlar' diye konuştu.Bu sezon 23. haftada 1-0 kaybettikleri Fenerbahçe maçını da değerlendiren Sambacı, 'O maçı daha sonra televizyondan izledim. Onların bize göre daha fazla kazanma hırsı olması beni sinirlendirdi' ifadelerini kullandı.Wesley Sneijder'den övgüyle bahseden Felipe Melo, 'Onunla iyi bir arkadaşlığımız var. Maçta ona yardımcı oluyorum. O da bize maçı kazandırıyor. İşini ciddi ve sakince yapıyor. Transfer dedikodularına da kulak asmıyor' değerlendirmesini yaptı.Mancini'ye övgüBrezilyalı yıldız, bir dönem Galatasaray'ı çalıştıran Roberto Mancini'nin önemli bir teknik adam olduğunu kaydederek, 'Ciddi ve titiz, diğerlerinden farkı ise taktik düzey bakımından daha özenli olması. Inter'e geçtiğinde ona başarılar dilemiştim. Onunla tekrar çalışmaktan memnuniyet duyarım' şeklinde konuştu.Melo, Galatasaray'da görev alan diğer İtalyan teknik adam Cesare Prandelli için de, 'Dışarıdan Türkiye'ye gelen teknik direktörler, burada hemen başarı elde edebileceklerini düşünüyor. Prandelli, büyük bir teknik adam olarak kalacak ama burada kazanamadı. Süper Kupa'yı Fenerbahçe'ye kaybetti, Şampiyonlar Ligi'nde gruplardan elendik ve çok gol yiyorduk. Bu durumun tek sorumlusu o değildi, bizim de hatamız vardı ama bir şeylerin işlemediği netti' yorumunda bulundu.Futbol hayatına İtalya'da devam edip etmeyeceğine ilişkin soruya ise Melo, 'Bu, beni kimin istediğine göre değişir ama genel olarak konuşursak, evet bu olabilir. İtalya'ya gelmek isterim. Halen Torino'da bir evim var. Sık sık Milano'ya alışverişe gidiyorum. Ailem de bundan memnun olabilir' yanıtını verdi.
Tayfur Havutçu: "Beşiktaş Şampiyon Olursa Bir İlki Başaracak"
Beşiktaş Futbol Takımı'nın eski kaptanı ve teknik direktörü Tayfur Havutçu, Spor Toto Süper Lig'deki şampiyonluk yarışının son haftaya kadar süreceğine inandığını söyledi.Üsküdar Belediyesi tarafından organize edilen 9. Özel Sporcular Atletizm Yarışmaları'nın açılış töreninde yer alan Tayfur Havutçu, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.Spor Toto Süper Lig'de son senelerde görülmeyen bir şampiyonluk mücadelesi olduğunu kaydeden Havutçu, 'Üç takım da kıyasıya şampiyonluk yarışının içinde. Artık kritik haftalara giriliyor. Her maç çok önemli. Beşiktaş açısından baktığımızda, Trabzonspor gibi önemli bir deplasmandan kayıpsız döndüler. Önünde kağıt üzerinde zor görünen bir Galatasaray deplasmanı kalıyor. Bana göre bu yarış son haftaya kadar devam edecektir' diye konuştu.Beşiktaş'ın Vodafone Arena inşaatının devam etmesi nedeniyle kendi evinde maç yapamadığına dikkat çeken Havutçu, 'Beşiktaş'ın kendi stadında oynayamıyor olmasını gözardı etmemek gerek. Oyuncu kardeşlerimizin bugüne kadar gösterdikleri performans inanılmaz. Kendilerini takdir ediyorum. Her hafta deplasmanda oynuyormuş gibi mücadele ediyorsunuz ve bu çok zor. Beşiktaş bu sene şampiyon olursa, bir ilki başaracak' ifadelerini kullandı.Vodafone Arena'nın yeni sezona yetişmesini umduğunu anlatan Havutçu, 'Beşiktaş'ın taraftarı zaten hem Türkiye'de hem de dünyada takdir edilen, takımlarını inanılmaz şekilde destekleyen bir grup. Kendi evinde ve seyircisi önünde oynaması her zaman farklı olacaktır. Önümüzdeki sezon daha farklı geçecektir. İnşallah yeni stat uğurlu gelir ve sonrasında Beşiktaş şampiyonluklara ambargo koyar' diyerek sözlerini tamamladı.LİG TV
Reklam