Görüş Bildir
İzzet Altınmeşe'nin 'Yoka' Hocası Olması
Türk Halk Müziğinin usta yorumcusu İzzet Altınmeşe, şimdilerde hocalık yapıyor. Ünlü türkücü haftada 2 gün 'Yoka' dersleri veriyor. 'Yoka', aslında Yoga'ya çok benziyor. Yogi Kazım'ın geliştirdiği bazı hareketler de olduğu için adına Yoka deniyor.
Üçlü Cezaya Devam
Uluslararası Futbol Birliği Kurulu (International Football Association Board - IFAB) Kuzey İrlanda'nın Belfast kentinde yaptığı toplantıda üçlü cezanın (penaltı-kırmızı kart- maç cezası) yumuşatılması ve uzatmada 4'üncü bir oyuncu değiştirilmesi tekliflerini kabul etmedi.Dört saat süren toplantının önemli bir bölümünü, birçok ünlü futbol adamının ve antrenörünün değiştirilmesini istediği iki kural hakkındaki görüşmeler kapsadı. Üçlü ceza hakkındaki teklifte kırmızı kart yerine sarı kart gösterilmesi isteniyordu. IFAB, kırmızı kartta ısrarcı oldu, ancak oyundan atılan futbolcuya verilen otomatikman bir maç oynamama cezasının yeniden gözden geçirilmesini önerdi. FIFA, konuyu kendi disiplin kuruluna havale etti. Disiplin Kurulu'nun hazırlayacağı teklif 20/21 Mart'ta toplanacak İcra Kurulu'nda ele alınacak. Teklif, İcra Komitesi'nden geçerse 28/29 Mayıs'taki FIFA kongresine getirilecek ve oylanacak. Buradan olumlu karar çıkarsa, değişiklik gelecek sezondan itibaren uygulanacak.Uzatma dakikalarında 4. oyuncu değiştirilmesi teklifi ise reddedildi. IFAB, maç uzatmaya da gitse 3 değişiklikte kalınması uygundur kararını verdi.Tereddütlü konularda video çekimlerine başvurulması konusundaki teklif, 'daha geliştirilmesi lazım' gerekçesiyle sonuçlandırılmadı. FIFA Genel Sekreteri Jerome Valcke, konunun IFAB tarihinde verilecek en önemli karar olduğunu ve çok detaylı araştırılması gerektiğini söyledi.Toplantıda alınan en önemli değişiklik kararı, amatör futbol ile ilgili oldu. Bundan böyle, oyundan çıkan bir oyuncu daha sonra yeniden başka bir oyuncunun yerine girebilecek.Şampiy10
Cinsel Hayatınıza Renk Katacak, Birbirinden İlginç Tasarımlara Sahip 14 Kondom
Kondomlar bazen hayat kurtarır, bazen de başımızın belası olur. Fakat genel olarak bakıldığında, kondom denilen şey sıkıcıdır. Hepsi birbirinin aynı, tek renkli ve hiçbir çekici tarafı olmayan nesnelerdir. Bu durumu gören birkaç kondom şirketi, hem bizlerin seks hayatına biraz renk katmak hem de şirketlerine para kazandırmak adına oldukça ilginç kondom tasarımları üretmişler. Yaratıcılığın ön plana çıktığı bu tasarımlar, partnerine küçük bir sürpriz yapmak isteyenler için mükemmel bir seçim olacaktır. İşte o ilginç tasarımlardan bazıları;
Usta İsim Yaşar Kemal İçin 'Yas' Beklentisi
Türk edebiyatının önemli isimlerinden Yaşar Kemal, bir süredir tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Sosyal medyada usta isim ile ilgili çok sayıda tweet atan kullanıcılar yas ilan edilmesini istiyor.Yas ile ilgili çağrı yapan kullanıcılar, #YasarKemalİçinYasİlanEdilsin etiketi altında yorumlarını paylaşıyor ve bazı ünlü isimlerden de destek geliyor. Türkiye’de en son Suudi Arabistan Kralı Abdullah’ın vefatndan dolayı 24 Ocak’ta 1 günlük yas ilan edilmişti.Pazartesi toprağa verilecekYaşar Kemal'in cenazesi, 2 Mart Pazartesi günü Teşvikiye Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından, Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
Reklam
Tuğba Özay: 'Meclisin Bir de Uzun Kızı Olsun'
Ünlü manken Tuğba Özay, babasının ısrarıyla CHP İstanbul milletvekili aday adayı olduğunu söyleyerek, 'Meclisin bir de uzun kızı olsun' dedi.Antalya'da bir yatak mağazasının açılışına katılan manken- oyuncu Tuğba Özay, CHP İstanbul 1'inci Bölge'den milletvekili aday adaylığı başvuru sürecini ve meclise girdiği takdirde yapmak istediklerini anlattı. Özay, 'Meclisin bir de uzun kızı olsun' dedi.Aspendos Bulvarı'ndaki Polytenz Yatak Mağazası açılışına Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Ak Partili Menderes Türel, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin ve manken- oyuncu Tuğba Özay katıldı. Dualar eşliğinde açılış kurdelesini kesen protokol, mağazadaki ürünleri inceledi.'MECLİSİN BİR DE UZUN KIZI OLSUN'Dekolteli, siyah renkli mini elbiseyle açılışa katılan Tuğba Özay, CHP'den İstanbul 1'inci Bölge Milletvekili aday adaylığı sürecini ve aday gösterildiği takdirde yapacaklarını anlattı. 'Meclisin bir de uzun kızı olsun' olsun diyen Özay, babasının ısrarıyla aday adayı olduğu açıkladı.'SON DAKİKA BAŞVURUMU YAPTIM'Kendisi için aday adaylığı başvurusunun sürpriz olduğunu söyleyen Özay, 'Ben bir süre daha beklemeyi düşünüyordum. Ama siyasete olan ilgimi, toplumsal olaylara olan duyarlılığımı herkes biliyor. Son gün babam üzerimde aşırı derecede baskı kurdu. Son dakikada evraklarımı tamamlayıp Ankara'ya giderek başvurumu yaptım' dedi.Ön seçime kadar ciddi bir çalışma temposu içine gireceğini belirten Tuğba Özay, 'Önümüzdeki bir ay çok yoğun günler beni bekliyor. Oyunculuk, albüm çalışmalarım devam ediyor. Aynı zamanda teşkilatları tek tek dolaşarak kaynaşıp görüşeceğim. Beni daha iyi tanımalarını sağlayacağım' diye konuştu.YAPACAĞI ÇALIŞMALAR:Milletvekili seçilmesi durumunda mecliste ilk yapmak istediği çalışmanın ne olduğu sorusu üzerine, ilk işinin milletvekilliği maaşlarının düşürülmesi için çalışacağını söyleyen Özay, şöyle konuştu: 'Milletvekillerin aldığı paralar halkın parasıdır, haksız bir kazançtır. Bence olmamalı. İlk yapılması gerekenlerden birinin bu olması gerekiyor. Madem ki halk için bir şeyler yapacağız bu tür konulara da önem göstermeliyiz. Cezaevi şartları ile ilgili, çocuk hakları, hayvan hakları, insan hakları konusunda hatta LGBT eşcinseller ile ilgili çalışmalar yapılması gerekiyor.''HUZURA İHTİYACIMIZ VAR'CHP öncesi kendisine birçok partiden milletvekilliği adaylığı için teklif geldiğini hatta bağımsız aday olması için para bile teklif edildiğini iddia eden Tuğba Özay, 'Ben Atatürkçü bir gencim, cumhuriyetçi bir insanım. Halkçı ve laikim. Fakat tüm bunların yanında herkesi kucaklamak isteyen bir insanım. Yoksa bu savaşlar, kavgalar bitmez ki. Kadına şiddete hayır deniliyor, mecliste herkes birbirine giriyor. Bizler bunları izliyoruz. Bunları izleyen insanların nasıl davranılması bekleniliyor. Toplum olarak çok gerildik, huzura ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum' diye konuştu.Sondakika.com
Reklam
Bu Elbise Ne Renk Diyenler İçin;
Sosyal paylaşım sitesinde paylaşılan bir elbisenin rengi olay oldu. İnsanlar elbisenin ya mavi siyah ya da beyaz sarı olduğu konusunda ikiye ayrıldı. Sosyal medyada elbisenin rengi çok konuşuldu. İlk bakışta ekran yanıltması olarak düşünülse de elbiseye aynı bilgisayardan bakan insanlarda farklı renklerde olduğunu söyledi.
10 Madde ile Star Trek'in Efsane Karakteri Mr. Spock'ı Canlandıran Leonard Nimoy
Zamanının çok ötesinde sahnelerle bir neslin 'uzay' anlayışını değiştiren, birçok kişiye dünyanın evrende varolan tek şey olmadığını öğreten efsane dizi Star Trek'in en unutulmaz karakteri Mr. Spock dün sabah saatlerinde hayata gözlerini yumdu.Bizler onu aralıksız olarak oynadığı uzay aracı düğmeleri, dizide uzay hakkında yaptığı ilginç yorumlar ve orta parmağı ile yüzük parmağını ayırarak verdiği selam ile asla unutmayacağız!
Reklam
Magnum Fotoğrafları İstanbul Modern'de
Alman fotoğrafçı Thomas Hoepker'in 11 Eylül 2001 tarihinde New York'ta çektiği ve beş yıl boyunca yayınlamadığı bu tartışmalı fotoğraf, İstanbul Modern'de sergilenecek işler arasında.
Mısır'da Duvar Resimleri Nasıl Gelenek Oldu?
Hüsnü Mübarek’in devrilmesinin üzerinden üç yıl geçmesine rağmen Kahire sokakları Mısır devrimini hatırlatan duvar resimleriyle dolu.Gösterilerin merkezi olan Tahrir Meydanı’nın bir kenarında, bir zamanlar Mübarek’in Ulusal Demokratik Partisinin merkezi olan yüksek bina isten kararmış boş bir halde duruyor.Başka bir binanın duvarları ise ona tezat oluşturur gibi rengârenk boyalarıyla parıldıyor. Bu duvar resimleri, Mübarek karşıtı protestolar başladığından bu yana canlanan duvar resimleri hareketinin en iyi örneklerinden.2001’den bu yana Kahire’de yaşayan ve Devrim Yazıları: Yeni Mısır’da Duvar Resimleri adlı kitabı yazan Mia Gröndahl “Daha önce Mısır’da duvar resimleri yoktu” diyor. “Sayıları o kadar azdı ki insanlar farkında bile değildi onların. Ama ortaya çıkmayı ve kendilerini dürüstçe ve siyasi olarak ifade etmeyi bekleyen çok sayıda ressam varmış belli ki.”2011 başlarında gösterilerin başladığı ilk günlerde yüzlerce kişi ölmüştü. Gelişmekte olan olayların sıcağıyla bazıları öfkeyle taş savururken bazıları da fırçalarını ve sprey boyalarını alıp duvar yazıları ve duvar resimleriyle, Gröndahl’ın deyimiyle “sanat saldırısına” geçmişti.Üç yıl önce “duvar yazıları haftası” düzenlendiğinde akıllarda kalan duvar resimlerinden biri, büyük bir tankın bisiklete binmiş ve başında simit tablası taşıyan bir çocuğu hedef alışını resmediyordu. Zaman içinde, farklı gelişmeler doğrultusunda bu resme eklemeler yapıldı, yeniden boyandı, hasara uğradı, vb.Bu duvar resmindeki karakterlerden biri de üzgün bir pandaydı. Bir süre sonra üstü boyanan Üzgün Panda bir sembol haline geldi ve Kahire’nin farklı duvarlarında boy göstermeye başlayarak ülkenin sokak sanatına yeni bir olgu olarak girdi.Gröndahl’a göre, “Mısırlılar duvar resimlerini çok seviyor. Bu ülkede insanların kendilerini resimle ifade etmesi eski bir gelenek. Şimdi de özgürlük mücadelesinin bir parçası haline geldi. Duvar resimleri devrimin henüz bitmediğini hatırlatıyor insanlara.”Kitapta toplanan resimler, duvar resimleriyle ünlü İngiliz ressam Banksy’yi sönük bırakıyor. Duvar resimleri tanım itibariyle halk için, halk tarafından yapılan eserleri ifade ediyor aslında. Mısır’da bu sanat protestonun önemli bir aracı olduğunu kanıtladı.Yeni kuşak Mısırlı duvar resimleri sanatçıları arasında uluslararası ün yapmış isimlerden biri Alaa Awad. El Uksur’da resim öğretmenliği yapıyor. Eski Mısır uygarlığından motiflere yer veren Awad’ın resimlerinin mesajı diğer çağdaşlarınınki kadar hemen göze batmıyor. Ünlü resimlerinden biri de ölen yakınları için yas tutan kadınları tasvir ediyor. Bu resim dönemini anlatıyor ama motif eski mezarlardan ödünç alınmış.Awad Mısır uygarlığıyla gurur duyduğunu ifade ediyor. Halkın da bu kültürü hatırlaması ve tarihiyle gurur duyması için çalıştığını söylüyor. “Geçmişimizi unutursak geleceğimizi bilemeyiz,” diyor.Gröndahl, Awad’ın duvar resimlerinin herkesin zevkine hitap etmeyebileceğini, onun mesajını hemen anlamanın kolay olmadığını söylüyor. “Oysa duvar resimlerinde ne anlatılmak istendiğini insanların hemen anlaması gerekir. Ama bir ressam olarak onun eserlerini çok ilgi çekici, etkileyici ve renkli buluyorum.”BBC Türkçe
Reklam
Reklam
"Türk Taraftarına Hayranım"
UEFA Avrupa Ligi 2. tur rövanş maçında Trabzonspor'u kupadan eleyen Napoli'nin yıldızı Gökhan İnler maçtan sonra açıklamalarda bulundu.Aynı zamanda İtalya'nın ünlü yapımcılarından biri olan Napoli Kulübü Başkanı Aurelio De Laurentiis yaptığı açıklamalarda, Mario Mattoli'nin yönettiği 1953 yapımı 'Un Turco Napoletano' yani 'Napolili bir Türk' adlı filmden dolayı Gökhan İnler'i 'Bizim Napolili Türk'ümüz' diye sahipleniyor.İsviçre'de doğan, ancak babası Tekirdağlı, annesi ise Samsunlu olan Gökhan İnler de kendisine böyle hitap edilmesinden çok hoşnut.Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın alt yapısı ile Türkiye Ümit Milli Takımı'nda bir süre, Galatasaray'ın PAF takımında ise bir hafta denendikten sonra, bu topraklarda, bir Türk takımında ve milli takımında çalışmayı çok arzu etse de, yöneticilerden böyle teklif gelmeyince İsviçre'ye yönelen İnler, bunun burukluğunu yaşıyor.Kalbi hala Türkiye için atan 30 yaşındaki deneyimli orta saha oyuncusu, 'eski yaraları deşmek' istemese de 'Sakin ve ketum tutumum buna izin vermiyor. Bunları konuşmanın zamanı da gelecek elbet. Neler yaşadığımı insanlar bilmiyor, ben biliyorum' diyor.İnler, Karadeniz ekibi Trabzonspor'u geçen hafta evinde 4-0 mağlup eden takımıyla önemli rövanş maçı öncesi kulübün Castel Volturno kasabasındaki spor tesislerinde yaptıkları hazırlıklar sırasında konuştu. İnler, ana dili gibi konuşamasa da röportajı Türkçe yapmayı tercih etti.Ailem Türkiye'de oynamamı isterUzun bir aradan sonra ilk defa bir Türk takımıyla karşı karşıya geldiği hatırlatılan İnler, 'Bir Türk takımına karşı oynamak benim için gerçekten çok özel ve duygusaldı. Hem de böylesine önemli bir maçta. Trabzon'da elimizden geleni yapıp, iyi bir performans gösterdik. Bazı akrabalarım ve arkadaşlarımın da maça gelip, beni orada seyretmeleri beni çok mutlu etti. Akrabalarım, ailem beni ileride Türkiye'de oynarken görmek isterler elbette, ama benim hedefim şimdi Napoli 'de ilerlemek' diye konuştu.Türkiye'de ilgi odağı olmam gurur vericiydiİnler, Trabzon'daki maçın ardından İtalyan basınının kendisi için 'Türkiye'de bir efsane gibi karşılandı' ifadelerini kullanmasını ise, 'Bu beni çok gururlandırdı. Ailemin Türk olması beni özel kılıyordu. Türkiye ve İtalyan basınından bunları duymak beni memnun etti. Ben bu yerlere gelmek için çok çalıştım. Türk basını da İtalyan basını da benim bu çabalarımın sonucunda nerelere geldiğimi iyi görüyor. Beni işimle ön plana çıkarmaları da guru verici' sözleriyle değerlendirdi.Türk futbolunun geri planda kalması gerçekten yazıkTürk futbolunu nasıl gördüğü sorusu yöneltilen İnler, 'Türk takımlarını ara sıra takip ediyorum ve gayet iyi olduklarını görüyorum. Yabancı oyuncuların Türkiye'de kısıtlı olması iyi bir şey değil. Ancak Türkiye'nin de kendine göre kuralları var. Türkiye ligi iyi, ama Avrupa'da çok görünen bir lig olmaması onu geri planda bırakıyor ne yazık ki. İnşallah Avrupa'nın her ülkesinde Türkiye ligi maçları gösterilir' dedi.'Trabzon'da iyi Türk oyuncuları gördüm; Mehmet gibi, Özer gibi.. Onlar iyi futbolcular gerçekten' diyen İnler, Türkiye liginde diğer takımlarda da hatırı sayılır oranda değerli oyuncular olduğunun altını çizdi.Rafael Benitez ve Gökhan İnler - EurosportBenitez'le çalışmak müthiş bir deneyimİspanyol teknik adam Rafael Benitez'le çalışmanın müthiş bir deneyim olduğunu da dile getiren İnler, 'Napoli'de 4'üncü senem. Burada olmak güzel, ancak hala Maradona'yı unutmayan Napolililer de adeta sadece futbol için yaşıyor. Bu nedenle, yoğun ilgiden dolayı dışarıya fazla çıkamıyorum. Yani özel hayatımız biraz zor. Şehir harika. Benitez muhteşem bir teknik direktör. O, genç ve olumlu bir takım aldı. Kariyerini sürdürmek için doğru bir takımda' diye sözlerini sürdürdü.Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'la yaşadığı 'tatsız' deneyimden bahsetmek istemeyen İnler, 'Şu an bir şey demek doğru olmayabilir. Bunları konuşmanın zamanı da gelir. Ne yaşandığını pek bilmiyor insanlar. Öteki takımlar beni istemiş olabilir, ama ben Napoli'ye konsantreyim. Bu işlere menajerim bakıyor. O transfer işlerine bakıyor, ben ise saha içindeki işime. Benim takımım öncelikli şu an' dedi.'Türkiye'ye biraz kırgın olabilir misin?' sorusuna İnler, 'Bilemiyorum, belki. Çok çalıştım ve buraya kadar kendim geldim. Halimden memnunum. Ben profesyonelim ve her şeye bu açıdan bakıyorum. O konu benim için özel. Duygusal bakıyorum diyemem bu konuya. Bir de ligin ortasındayız. Şimdi konuşmak doğru değil' diye konuştu.Türk taraftarı Türkiye'nin imajını çok iyi gösteriyor'Türk taraftarı' deyince gözlerinin içi parlayan İnler şöyle konuştu: 'Ben küçüklüğümden beri hayranım Türk taraftarına. Trabzon'da da iyi bir seyirci gördüm. Türkiye'deyken de 3 büyük takımın taraftarını görmüştüm. Gerçekten harikalar. Trabzon'da 3-0'dan sonra bile hala ateşli destekleri sürüyordu takımlarına. Takım arkadaşlarım da Türkiye'deki atmosfere hayran kaldı ve buraya çok memnun döndüler. Türkiye'nin imajını göstermek için bu tür maçlar önemli fırsatlardır ve ateşli Türk taraftarı bunu çok iyi bir şekilde yapıyor.'İnler bu vesileyle, gösterdikleri misafirperverlikten ötürü Türkiye'ye ve taraftarlara da teşekkür etti.İnler, Serie A'nın bir diğer önemli takımı AS Roma'da çok fazla forma şansı bulamayan Salih Uçan'a da şu mesajları verdi: 'İtalya ligi çok zor. Her zaman iyi bir performans sergilemen lazım, her zaman hazır olman lazım. Salih'i Fenerbahçe'de görmüştüm. Çok süper ve yetenekli bir oyuncu. Sabretmesi lazım. Ben de o yaşlarda sıkıntılar yaşadım. İyi çalışmak ve sabırlı olması lazım. Belki de onu arayıp, destek olmalıydım, ama yapmadım şimdiye kadar. Görüşebilirsem ona, sakin olması, iyi çalışması ve moralini bozmaması gerektiğini söyleyeceğim. O zaman kendi şansını yaratmış olur. Bu meslekte kendin çalışıp, kendin başarmalısın. Ben kendimden biliyorum çünkü, yaşadım bunları. Ben futbolla yaşıyorum. İnsanın kariyerini, sabırla çalışmak belirliyor.'Pandev ve Dzemaili zor durumdaGalatasaray'ın Napoli'den transfer ettiği eski takım arkadaşları Pandev ve Dzemaili ile arada bir telefonla görüştüğünü aktaran İnler, 'Onlarla ara sıra konuşuyorum. Onları Türkiye liginde görmek çok güzel, ama ilk 11'de yer alamadıkları için biraz zor durumdalar sanırım. Ancak onlar da en iyisi için çalışmalılar. Öte yandan, İstanbul'daki yaşamlarından çok memnunlar. Orası çalışmak için harika bir yer. Ben gençken orada çalıştığımda da gördüm bunu' dedi.Babamın mezarına gizlice geliyorumTürkiye'ye çok sık gelemediğini belirten genç oyuncu, 'Geldiğim zaman ilk işim babamın Tekirdağ'daki mezarını ziyaret etmek oluyor. Ancak bunu gizlice yapıyorum. Annem İsviçre'de yaşıyor, ama onun ailesi Samsun'da. Sadece İstanbul, Samsun ve Tekirdağ'a gidiyorum. Tatillerimiz çok az ve bu nedenle çok gidemiyorum oraya' dedi.İnler, Türkçeyi çok iyi konuşamadığına dikkat çekilmesi üzerine ise, 'Sadece annemle Türkçe konuşabiliyorum, o da İsviçre'de. Almanca, İngilizce, İtalyanca, Türkçe ve Fransızca biliyorum. Türkçem çok iyi değil, ama unutmamaya da çalışıyorum. İnşallah ileride daha fazla Türkçe konuşma fırsatım olur' karşılığını verdi.Kulüp başkanı De Laurentiis'in kendisini çok sevdiği hatırlatılan İnler, 'Bana Turco Napoletano (Napolili Türk) diyorlar burada. O filmdeki (Un Turco Napoletano) ünlü aktör Toto gibi ben de aslında çok komik bir insanım. Başkanımız ve teknik direktörümüz beni çok seviyor ve saygı duyuyorlar. Ben de performansımla onlara bunun karşılığını veriyorum' dedi.Milliyet
Vücudunda Radikal Değişiklikler Yapan 21 Çılgın "Vücut Modifiyecisi"
İnsanlar yüzyıllardır vücutlarını değiştiriyorlar. Dövmeler, piercingler, skarifikasyonlar bunların hepsi bir kabileye bağlılığı simgeleyen şeyler olmuştur ya da birinin hayatını gösteriş biçimi, sürekli dua eden birini, uyaran birini veya sadece sanatı da simgeler nitelikte. Sizin için listelediğimiz, değişik vücut dönüşümleri yapan kişiler sizi korkutabilir fakat insanlar kendilerini bu şekilde ifade etmeyi tercih etmişler :)
'Dünyanın Kemanları Festivali' 1 Mart'ta Başlıyor
İBB Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda Cihat Aşkın koordinatörlüğünde ‘Dünyanın Kemanları Festivali’ni düzenliyor.İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı Kültür Müdürlüğü bünyesinde çalışmalarını sürdüren Cemal Reşit Rey Konser Salonu önemli bir festivale imza atıyor. Cihat Aşkın koordinatörlüğünde düzenlenecek olan “Dünyanın Kemanları Festivali”, 1 ve 2 Mart tarihlerinde gerçekleştirilecek. Festivale; Ara Malikian, Ayla Erduran, Ani Schnarch ve Yarub Smarait gibi birbirinden değerli keman virtüözleri, müzisyenler, dünyaca ünlü keman yapım üstatları ile Grammy ödüllü Parker Quartet yaylı çalgılar dörtlüsü katılacak.Festivalin ilk günü, birçok prestijli ödülün sahibi Ani Schnarch’ın vereceği ustalık sınıfı eğitimi ile 10.00’da başlayacak. Program aynı gün moderatörlüğünü Cihat Aşkın’ın yapacağı “Dünyanın Kemanları” başlıklı söyleşi ile devam edecek. Söyleşiye; Emre Aracı, Ertuğ Korkmaz, Ani Schnarch, Amnon Weinstein, Ara Malikian, Yarub Smarait ve Mehmet Emin Bitmez katılacak.Uluslararası bir üne sahip olan keman yapım üstadı ve restoratörü Amnon Weinstein ile kendi gibi keman yapımcısı oğlu Avshalom Weinstein’in eserlerinin yer alacağı “Kemençe’den Kemana Akdeniz’de Bir Yolculuk” başlıklı  sergi 15.00’te İBB Cemal Reşit Rey Konser Salonu fuaye alanında açılacak. Sergi festival boyunca ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek. “Dünyanın Kemanları Festivali”nin ilk konseri “Akdenizden Tatlar” başlığıyla 16.00’da gerçekleşecek. Daha sonra 18.00’de besteci ve orkestra şefi Emre Aracı, ulusal ve uluslararası Oda Müziği topluluklarında solistlik yapmış Roberto Issoglio ile Cihat Aşkın birlikte 19. yüzyılın en önemli keman virtüözlerinden biri olan Henri Vieuxtemps’ın İstanbul seyahatinin müzikli anlatımını sunacak.
Reklam