onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Tuba Torun Sessizliğini Bozdu: 'Utanması Gerekenler Özel Hayatı İfşa Edenler'

Tuba Torun Sessizliğini Bozdu: 'Utanması Gerekenler Özel Hayatı İfşa Edenler'

Eray İspir
12.07.2022 - 00:10 Son Güncelleme: 12.07.2022 - 10:22

Eşi CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu ile birlikte CHP’den istifa eden Tuba Torun, yaşananlardan sonra ilk kez açıklama yaptı. 

Paylaşımların bot hesaplar aracılığıyla yayıldığını söyleyen Torun, ses kaydının manipüle edildiğini belirterek ‘dolarla vekil olanlar’ demediğini, ‘yalanla dolanla vekil olanlardan’ söz ettiğini kaydetti.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Torun, eşi Aykut Erdoğdu'nun ilk andan itibaren yanında olduğunu belirterek 'Özrünü kabul ettim' dedi.

Torun, eşi Aykut Erdoğdu'nun ilk andan itibaren yanında olduğunu belirterek 'Özrünü kabul ettim' dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun eski eşiyle olan ses kayıtlarının sosyal medyaya sızdırılmasının ardından, eşi Erdoğdu ile birlikte CHP’den istifa eden Tuba Torun, yaşananların ardından ilk kez konuştu.

TELE 1’den Esma Yapıcı ve Fırat Yeşilçınar’a açıklamalarda bulunan Torun, kayıtların çıktığı ilk andan itibaren eşi Aykut Erdoğdu’nun yanında olduğunu vurgulayarak, “Özrünü kabul ettim” dedi.

Torun, hiçbir suç işlemediklerini, buna rağmen canlı ‘canlı boğulduklarını’ ve ‘sivil ölüme terk edildiklerini’ belirterek, “Dünyada birçok insan ve çoğunlukla kadınlar özel hayatının ifşasıyla tehdit ediliyor. Kimileri bu yüzden yaşamaktan vazgeçiyor. Bu suçların en tehlikelisi. Zira, ataerkil toplumsal normların dışına çıktığınız anda dışlanıyorsunuz” ifadelerini kullandı.

'Yalandan dolandan milletvekili diyorum'

'Yalandan dolandan milletvekili diyorum'

Siyasete kadın hakları mücadelesi yürütmek için girdiğini kaydeden Torun, “Birçok insanın düşündüğünün aksine amacım milletvekili olmak olmadı. Milletvekili olmak yalnızca bir araçtı. Çare, o yolu yürümekti. Değişim, yolu yürümekle ilgilidir, bir yere varmakla değil” değerlendirmesinde bulundu.

Torun ayrıca kendisinin de yer aldığı ses kayıtlarının manipüle edildiğini dile getirerek, “İfşa edilen kendi ses kaydımda ‘erkek siyaseti’ eleştiriyordum. O ses kaydı bile manipüle edildi ‘dolarla milletvekili’ diye. Oysa ‘yalanla dolanla milletvekili’ diyorum. ‘Kim bu dolarla milletvekili olanlar?” diye soranlar olmuş, en azından bu yanlışı düzeltmiş olayım” şeklinde konuştu.

'Eşimin yanındayım'

'Eşimin yanındayım'

Özel hayatımıza ilişkin suç teşkil eden kayıtların ortaya çıkmasıyla en az %60’ının bot hesap olduğu yorumlar denizinde canlı canlı boğulduk. Bu esnada destek olan, anlayan, savunan sayısız insan da oldu. Öncelikle onlara hepimiz adına çok teşekkür ederim; çünkü çok kez deneyimledim ki, dünya gemisini nefret saçanların kirli dilleri değil, aklı başında insanların sessiz kalması batırıyor.

Kayıtların ortaya çıktığı ilk andan itibaren eşimin yanında oldum. Özrünü kabul ettim.

Sivil ölüme terk edildik'

Siyasetin bunun üzerinden ilerlememesi gerektiğini düşünüyorum. Bu noktada bir mağduriyet varsa, döktüğü emeğine bu ülke için vermiş olduğu çabaya suç teşkil eden özel hayata ilişkin kayıtlar üzerinden ortadan kaldırmaya çalışan kişilerin sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Ben burada eşimle birlikte hareket etmek istedim. Ceza hukukunda hapis cezası normalde suç işleyen kişinin toplumdan dışlanması mantığı üzerine kuruludur ama biz hiçbir suç işlemedik. Bir nevi sivil ölüme terk edildik.

'Utanması gerekenler özel hayatı ifşa edenler'

Dünyada birçok insan ve çoğunlukla kadınlar özel hayatının ifşasıyla tehdit ediliyor. Kimileri bu yüzden yaşamaktan vazgeçiyor. Bu suçların en tehlikelisi. Zira, ataerkil toplumsal normların dışına çıktığınız anda dışlanıyorsunuz. Oysa, suç işlememişsiniz. Suçlu olan siz değilsiniz. Utanması gereken siz değilsiniz. Bilakis, utanması gerekenler özel hayatınızı kullanarak tüm emeğinizi, mücadelenizi çöpe atmaya çalışanlar. Onur ve şeref, erkek dünyanın belirlediği tanımlardan ibaret değil.

Ağır bir lince maruz kaldım. Birileri için manevi tazminat ve suç duyurusu hakkım saklıdır. Suç teşkil eden birtakım kayıtlar ortaya koydu ve bütün çabayı haksız bir yere koymaya çalıştılar. Hak edilmemiş gibi göstermeye çalıştılar.

'Siyasete girme amacım kadın hakları mücadelesiydi'

'Siyasete girme amacım kadın hakları mücadelesiydi'

Ben yıllar önce, bu tanımlara karşı çıktığım için, çok daha önceden başlayan kadın hakları mücadelemin bir parçası olarak tek başıma gidip bir siyasi partiye üye oldum. Ataerkinin en katı halini barındıran siyaset değişmeden eşitliğin sağlanamayacağının farkındaydım. Tam da bu yüzden, kadın ve insan hakları mücadelem, siyasetten daima öncelikli oldu. Birçok insanın düşündüğünün aksine amacım milletvekili olmak olmadı. Milletvekili olmak yalnızca bir araçtı. Çare, o yolu yürümekti. Değişim, yolu yürümekle ilgilidir, bir yere varmakla değil.

Elinde oy çuvalıyla tuvalete giden sandık başkanlarının peşinde koşarak başlayan siyasi hayatım, ilk dönem en yüksek oyla Partimin Yüksek Disiplin Kurulu’na girerek devam etti. Birçok insan bu başarının arkasında birilerini arasa da tüm bunları aslında yalnız ve yalnız kendi çabamla yaptım. Tüm söylentilere kulak tıkayıp daha da şevkle çalışmaya devam ettim. Avukatlık- siyaset ve feminist mücadele üçgeninde nefesim kesilinceye kadar çalıştım. 4 yıl her hafta atlamadan Gazete Duvar’da yazdım, 3 yıl kadın haklarına ilişkin program yaptım. Yüzlerce programa, panele katıldım. Partimle kadın STK’lar arasında köprü olmaya çalıştım. STK’ların avukatlığını yaptım. Tüm mecralarda gelen her mesajı tek tek yanıtlamaya çalıştım. Kimi zaman tükendim. 3 gün dinlendim, geri geldim. Çünkü başka türlü yaşamayı bilmiyorum.

'İnsanların teşvikiyle sahaya çıktım'

'İnsanların teşvikiyle sahaya çıktım'

Son kurultayda anahtar listede değildim. Düşündüğümden çok daha fazla kişinin teşvikiyle sahaya çıktım. Delegeden tek tek oy istedim. Çalışmalarımı bilen de biliyormuş, onu gördüm ve kadın kotasının da yardımıyla liste delerek YDK’ya tekrar girdim. Bu gururu ter dökerek yaşadım.

Siyaseti öğrendikçe sorgulamaya başladım. Siyaset yaptığım süreçte hiçbir ekibin kanadı altına girmedim. Daha ziyade beceremedim. “Erkek” gibi davranmadım. Kimi zaman Parti üyesi olduğum için söylemek istediklerimi söyleyemedim. Çokça zaman partimle kadın hareketi arasında sıkıştım kaldım. Ağır linçler atlattım. Çok kereler istifayı düşündüm. Fakat ciddi bir desteğim de vardı. Halen var. Hemen her gün “Size ihtiyacımız var, sizi artık Meclis’te görmek istiyoruz mesajları telefonları aldım. Genç arkadaşlardan bilhassa hukuk öğrencilerinden “Örnek alıyoruz” mesajları aldıkça “Olmaz, devam” dedim, güçlendim. Kadınlar daima yanımdaydı. En çok teşekkürü onlara ettim. Sözün özü, siyasetten ziyade mücadeleyi sevdiğimden devam ettim.

Kendimi çok fazla açıklamış gibi oldum kusura bakmayın; çünkü çok fazla sustum.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

'Dolarla değil, yalanla dolanla dedim'

İlginizi çekebilir 👇

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
135
75
30
23
11
5
1
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Erol Kayar

Hadi abla hadi senin karşında akpli yok,bekleme yapma devam et...

@Erol ve @Han; Tuba Torun'un 50 kişi ile birlikte olması olayı Aykut Erdoğdu'nun eski karısını ikna için uydurduğu yalan. Eski karısı bunun dediğine inansın ... Devamını Gör

Anladığım kadarıyla abla tekrar siyasete girmeye yol yapıyor.

.....

Üçüncü tarafların kavgası nedeniyle kadının kişilik hakları zarar gördü, yanlış yerde yanlış zamanda bulunmak dışında bir suçu yoktu, nitelikleri varsa bence... Devamını Gör

Hur BAYSEL

Biz de yedik zaten.