Tatillerde Aile Evine Gitmenin En Güzel 16 Yanı
Öğrenci / bekar evlerinde, yurtlarda vb. her ne kadar eğlencenin dibine vurulsa da, ve kankaların yerini hiç kimse alamayacak olsa da, bazen bunlara bir pause verip, aile evine dönüp, ruhu ve bedeni arındırmak gibisi yok. Evin olduğu memlekete dönüş, aile ocağı inanılmaz derecede rahatlatıcı bir terapi merkezi.
1. Ev yemeği!
2. Terliksiz gezmek / terliksiz duş almak.
Yerlerin tozundan, kirinden şüphe etmeden terrrtemiz ev duşuna girmek, evde yalın ayak gezmek gibisi var mı?
3. Eski ama ömür boyu sizin olacak yatağınızda uyumak.
Paşa yatağı gibi, tertemiz çarşaflar, bir sürü yastık, deliksiz uykular.
4. Liseden arkadaşlarla arayı kapatma.
Birbirimizin süren hayatları hakkında bilgi almak, dedikodunun dibine vurmak, ve eski günleri yad etmek...
5. Kardeşlerle takılmak.
Kardeş dediğin edinebileceğiniz en yakın arkadaşlardır. Ayrı yerlerde okuyor ve çalışıyorsanız, evinizde buluşup beraber şımartılmak, anneye yardım olsun diye bulaşıkları beraber yıkamak, beraber tv izlemek tam bir nostalji olabilir.
6. Dolap zulası.
Gece deliler gibi acıktığınızda, buzdolabına koşarsınız ve ta-daa! Birrrsürü seçenek sizi orada bekliyor işte. Bomboş bir dolapla karşılaşmak yerine, zula full!
7. Aile evindeki kedi-köpeklerinizle vakit geçirmek.
Geride bırakmak zorunda olduğunuz çocukluktan beri evinizin bir üyesi olan kedi-köpeğiniz sizi, sizin onu özlediğinizden daha çok özlemiştir büyük ihtimalle, bol bol sarılın, sırnaşın.
8. Beleş ve zahmetsiz çamaşır.
Yok makineyi beklicekmişsin de, yok para at, al ordan ıslakları kurut, as vs vs. Yok! Mis gibi anne var orda, sepete atıyorsun, sihirli bir şekilde yıkanmış geri geliyor dolabına. <3
9. Aile yemeklerindeki içecek bolluğu.
Hele modern bir aileniz varsa, önünüze rakı koyan baba mı dersiniz, beraber şarap içilen anne mi, yoksa kolayı gazozu ayranı bardağa koyup sizin seçmenizi isteyen hala mı...
10. Aileyle yapılan dizi keyfi.
Farketmez hangi dizi olduğu, berabersiniz ya, atıştırmalık yemekler gelir gider, çaylar demlenir, meyveler yenir vs. O diziden güzeli yok!
11. Arabaya erişiminiz olması.
Nasılsa ayda yılda bir eve geliyorsunuz diye pederden / valideden arabayı koparmak çocuk oyuncağı! Hem de vergisiymiş bilmemne sizi hiç ilgilendirmeden, full depoyla.
12. Para harcamak zorunda olmamak.
YAŞAMAK gerçekten çok pahalı bir şey. Kiraydı, yemekti, faturalardı derken... Oysa aile evinde öyle mi? Nefes al, su beleş, sabun beleş, yemek beleş...
13. Ailenin harikalığını ve önemini fark etmek.
Ergenken ne kadarda çok kavga ederdiniz ve o evden bir an önce gitmek isterdiniz değil mi? Ama şimdi nasılsa davulun sesi uzaktan insana hoş gelir, aileyle az geçirdiğiniz vakit tam bir bal-kaymak.
14. Mahremiyet.
Eğer yurtta ya da öğrenci evinde kalıyorsanız, tek başınıza vakit geçirmeyi özlüyor olabilirsiniz. Aile evinde nasılsa herkes 12 dedin mi uyumuş olur, ondan sonra al kahveni, tak kulaklığını, ne istiyorsan, bütün vakit senin! Yalnızca sana ait. Troll arkadaşların olmadan.
15. Minimum sorumluluk.
Bulaşıkları yıkamak zorunda kalmakmış, yok elektrik faturası çok gelmesin diye ışıkları kapatmakmış, ödev / makale yazmakmış vs. Bunların hepsi uzak bir kabus şimdi... Minimum sorumlulukla tatilin keyfini çıkarmaya devam.
16. Akrabalar.
Her ne kadar bazıları sizin sinirinizi bile bozsa da, sizi çok özledikleri için her daim etrafınızda fır dönen, ne kadar güzel göründüğünüzü söyleyip, sizi türlü yemek ve jestlerle bebekler gibi şımartan ponçikler.