Sen Neden Böylesin?
Zaman zaman kendimize 'Ben neden böyleyim?' diye sorabiliriz. Bazen özelliklerimizden bazen ise verdiğimiz kararlardan, pişmanlık duyduğumuz anlarda kendimizi suçlayabiliriz.
Eğer hazırsan;
Başlayalım!
1. Önce cinsiyetini seçer misin?
2. Yaşını da seçer misin?
3. Kalabalık bir ortamda nasıl hissedersin?
4. Seni tam olarak çözmek için ne kadar zaman geçirmeliyiz?
5. Bir şeyi elde etmek için neler yaparsın?
6. Yanlış olduğunu bilerek, sadece çok istediğin için bir karar alır mısın?
7. Zor bir karar vermen gerekiyor. Bunun için kimden tavsiye alırsın?
8. Hayatını şöyle bir gözünün önünden geçirdiğinde en çok ne görüyorsun?
9. Sen önce düşünüp sonra düşündüklerini dile getiren biri misin?
10. Son olarak senin uzun süredir hayatında olan insanlar, mutsuz olduğunu nasıl anlarlar?
Sen kendin gibi olduğun için böylesin!
Sen kendin gibi olduğun için böylesin. Dışarıdaki gözlerin seni yargılaması veya fikirlerine saygı duymaması seni üzebiliyor. Bazen bunu çok fazla düşünüyor ve çok fazla kafana takıyorsun. Herkesi memnun etmeye çalışırken kendini kaybediyorsun. Sen doğal ve olduğun gibi birisin. Kimse için değişmek istemezsin. Bu çoğu kişiyi rahatsız edebiliyor. Başkaları seni farklı görüyor diye sen de bu soruyu kendine soruyorsun. Oysa seni sen yapan fikirlerin, düşüncelerin, davranışların kişiliğini ortaya çıkartıyor. Bu herkes tarafından kabul görmese de sen bu şekilde var olursun. İçinden ne geçiyorsa söylüyor ve bunun nasıl anlaşılacağını pek düşünmüyorsun. Kendin gibi olduğun ve doğal olduğun için hayatında çok fazla problemle karşılaşabiliyorsun. Çünkü onlar gibi düşünmüyor ve onlar gibi davranmıyorsun. Farklılığın göze batabiliyor. Kendin gibi olduğunda aslında daha iyi olduğunun farkında değilsin. Birini taklit etmiyor veya başkalarına özenmiyorsun. Sen kendi hayatına odaklı ve kendine yoğunlaşmış birisin. Doğallığın kendine özgü tarzını ortaya çıkartıyor.
Sen kendini anlatamadığın için böylesin!
Sen kendini anlatamadığın için böylesin. Tam olarak duygularını ve davranışlarını ifade edemiyorsun. Birine kendini anlatmak yerine susuyorsun. O kişinin seni çözmesini istiyorsun ama bu seni tanımayan kişiler için çok zor bir şey. Kendini anlatmaktan her zaman kaçan birisin. Kendini anlatmaz ama bir başkasını uzun uzun dinleyebilirsin. Hayatında her zaman iyi bir dinleyici olmuşsun. Fikir verebilir, yol gösterebilirsin. Ama birinin sana yardım etmesini kabul etmezsin. Çoğu şeyi tek başına başarmak ve oldurmak için uğraşıyorsun. İhtiyacın olmasa da birinin yanındaki varlığı seni mutlu edebilir ve daha güvende hissettirebilir. İçe dönük biri olarak. Hayatındaki hiçbir gelişmeden etrafına bahsetmiyorsun. Yalnız olduğun yerlerde daha mutlusun. Sen kendinle kaldığında daha güçlü ve daha yeni biri oluyorsun. Her şeyi düşünüyor ve kafanda bazı planlar kuruyorsun. Bu planlarda da tek başına rol almak istiyorsun. Seni en iyi sen biliyorsun. Çoğu zaman bir başkasının seni bilmesine, tanımasına müsaade etmiyorsun.
Sen yanlış olsa da isteklerine karşı koyamadığın için böylesin!
Sen isteklerine karşı koyamadığın için böylesin. İçinde ne geliyorsa ve ne istiyorsan onu yapıyorsun. Bu özgürlüğe sahip olmak senin için çok önemli. Bu nedenle de bunun tadını çıkartıyorsun. Hayatına baktığında çok fazla hata görebilirsin ama bu hataların hepsinin seni bu yere getirdiğini de unutmamalısın. Bazı şeylerin üzerine gidebiliyorsun. Bunların yanlış olması seni o şeyden alıkoymuyor. Çünkü sen o yanlışın da sonucunu merak ediyorsun. Herkese göre yanlış olan bir şey sana göre yanlış olmayabilir. Bu fikirle yola çıktığında bütün sorumluluğu da almış oluyorsun. Sen istediğin sürece kendi yolunda ilerlersin ve kimse de seni bu yoldan geri çeviremez. Birinin geri çevirmeye çalışması senin daha hırslı bir şekilde o yolda yürümene neden olur. Kendi hayatında, kendi kurallarınla yaşıyorsun. Bir başkasının söyledikleri ile değil, kendi düşüncelerinle ilgileniyorsun. Aslında çokça bireysel birisin. Yanlış şeyler yaparken bunun sonucuna sadece sen katlanmak istediğin için bireyselsin. Senin yanlışını kimse taşımamalı. Kendi doğru ve yanlışlarınla bir hayata sahip olmak seni özgür ve bağımsız hissettiriyor.
Sen henüz ne istediğini bilemediğin için böylesin!
Sen henüz tam olarak ne istediğini bilmiyorsun. Hayatında her yöne savruluyor ve ne tarafa yöneleceğini bilmiyorsun. Bu bilinmezlik de seni her şeyin içine çekiyor. Asla yapmam dediğin şeylerin içinde kendini bulabiliyor ve zevk alarak yaptığın şeylerden nefret edebiliyorsun. Hayatında çoğu zaman net olamıyorsun. Kendi fikirlerin var ama bu fikirlere körü körüne bağlı değilsin. Bu aslında senin çok yönlü biri olmanı sağlıyor. Her şeyi dinliyor, görüyor ve içinde olabiliyorsun. Yani hayatında çoğu şeye ayak uydurabiliyorsun. Bu uyumlu tarafın sana çok şey kazandırıyor. Ne istediğini bilmemek ise senden zamanını götürüyor. Bunu ararken kaybettiğin vakit nedeniyle pişmanlık duymaktan korkuyorsun. Bir yol seçebilirsen ve o yolda ilerlemeye karar verirsen devamının da geldiğini göreceksin. Bir şeye başlarsan o şeyi bir şekilde bitirirsin. Bu her şeyde böyledir. Ama sen birçok seçenek oluşturup, hala karar aşamasında kalırsın bu daha uzun süre böyle devam edebilir. Ne istediğini bildiğin an yürüdüğün yolda engel değil kolaylık olacak.
Bu içerikler de ilgini çekebilir;
Kişilik Testi: Duygusuz musun?
Yorum Yazın