Akipek, bir kat malikinin kaloriferi yakmayarak yan, alt ve üst komşusu sayesinde ısınmasının doğruluk ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
'Bu durumda kaloriferi yakmayan kişi, komşusunun daha fazla yakmasına sebebiyet veriyor. Bu kişi, Kat Mülkiyeti Kanunu açısından komşuluk ilişkileri bakımından komşularına zarar veriyor duruma düşüyor. Yine kanunun 33'üncü maddesi gereği kaloriferi yakan komşu, ana taşınmazın bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesine başvurarak hakimin müdahalesini isteyebiliyor. Burada kat maliki, 'Benim komşum kaloriferini hiç yakmıyor, bundan dolayı daha fazla yakmak durumunda kalıyorum. Benim sayemde o ısınıyor, buna müdahale edin.' diyebiliyor. Hakim de komşunun konutunu mevsim koşullarına uygun kullanmadığına karar verip, yaptığını sonlandırmasını isteyebilir. Hakim, talep halinde, komşu maddi zarara uğramışsa bu maddi zararın tazminine karar verebilir. Normalde aylık 500 liralık ısıtma gideri olan bir kişi, 700 lira yakmak zorunda kaldıysa bu zararın tazminini isteyebilir.'
Bu durumlarda belediyeye de insan sağlığını olumsuz etkileyen işlem gerekçesiyle başvurulmasının çözüm olabileceğini vurgulayan Akipek, 'Bunların dışında, Türk Medeni Kanunu'nda da komşuluk hukuku ayrıca düzenlenmiş durumda. Burada da komşuluk hukukuna aykırı, komşuların katlanma sınırlarını aşan eylem söz konusu. Kanun gereğince yine komşunun hakkı doğuyor.' dedi.
Akipek, evin boş olması, aylarca beklenmesine rağmen satılmaması ya da kiraya verilmemesi durumunda da komşuların birbirlerine fedakarlık göstermesi gerekebileceğini belirterek, 'Burada sınırımız doğruluk kuralları. O noktada boş olan dairenin ısıtılmasını istemek çok mümkün olmayabilir ancak komşusuna zarar verme kastıyla dairenin boş tutulması halinde kuşkusuz yine hakimin müdahalesi istenebilir.' diye konuştu
Kat maliklerinin ellerinde bir olanak daha bulunduğunu aktaran Akipek, ısıtma sisteminin ferdi sistemden merkezi sisteme dönüştürülmesinin talep edilebileceğini anlattı. Akipek, 'Bu talep tek bir kat malikinden gelebilir ancak bunun için kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğuyla karar almaları gerekir.' değerlendirmesinde bulundu.
Yorum Yazın