Pozitif bir gluten antikor testi sonucunun elde edildiği durumlarda insanlar glutenli yemek yemiş anlamına gelir mi?

Bağışıklık sisteminin reaksiyonları ve genetik testleri ile gluten tanısı yapılabilir. Bu tanıda tespit edilen genler insan lökosit antijenler ya da HLA olarak adlandırılır. Çeşitli türleri olan HLA gluten olasılığının tespitinde etkilidir. Bir insanın glutene olan duyarlılığının tespitinde HLA oldukça faydalı ve teşhisi koyabilecek bir tercihtir.

Pozitif bir gluten antikor testi sonucunun elde edildiği durumlarda insanlar glutenli yemek yemiş anlamına gelir mi?

Gliadin antikorların üretimi genetik kontrolü altında olduğu için daha az miktarlarda glutensiz diyet yapılsa da, vücut gluten diyetinden sonra da bir süre için bu antikorları yapmaya devam edecektir. glutenli gıdaların tepkisi vücutta 1 – 2 yıl kadar belirgin halde testlerde yansıyabilmektedir. Kanda ki gluten değerleri ise 3 – 6 içinde etkisini kaybetmektedir. Bir kişide kan gliadin antikorları tespit edebilmek için gluten yemesi gerektiği ifade edilmiş olmasına rağmen, tüpler ile üst bağırsak içeriği örnekleme ve dışkı testleri bazı sonuçlar vermektedir. Dışkı testleri bağırsaklarda üretilen Antigliadini düşük seviyelerde antikor olarak göstermektedir. Bu normal bir durum yerine yapay bir durum olarak adlandırılır. Bir kişi diyet ile glutenin belirgin kaynaklarını ortadan kaldırdığı halde başka, (örneğin, gıda katkı maddeleri, ilaç, losyon, vs. gibi) daha az belirgin gıda veya ilaç kaynaklarında gizli gluten potansiyeli vücuduna almaya devam ettiği görülmekte ve bu yüzden testlerde pozitif çıkabilmektedir.

Neden Gaita testi gluten veya diğer gıda duyarlılıkları için bir mantıksal test ( uygun test ) yerine geçmektedir?

Bağırsak içinde mevcut olan bağışıklık hücreleri yabancı işgalcilere karşı koruma fonksiyonu için vücut içindeki dokuda büyük kütle içermektedir. Bu antijenler, işgalci ismi verilen bir proteinler formunda mevcut bulunmaktadır. Bağırsakların bağışıklık hücreleri muhtemelen mikroorganizmaları savuşturmak için başlangıçta gelişmesine rağmen, aslında, yabancı antijenlere karşı onların en sık maruz kaldığı durumlardır. Yabancı antijenlere (gıda ya da enfeksiyon) karşı ilk savunma çizgilerinden biri bağırsak lümenine salgısal IgA adı verilen özel bir antikorun salgılama yapmasıdır. Burada, bu antikorlar vücuda giremez ve böylece antijen nötralize etmek amacıyla, kilit ve anahtar tanıma mekanizması antijene bağlanır. Bu antikorlar bağırsak girdikten sonra emilir ve bağırsaklar yolu ile seyahat eder. Gaita testi ile varlığı bu şekilde test edilebilmektedir.