Osmanlı Saray Kadınlarının Hiçbir Yerde Duyamayacağınız En Gizli Güzellik Sırları
Hem doğal hem de en sağlıklı yollarla güzelliklerini korumayı başaran saray kadınlarının sırlarını sizler için araştırdık ve bulduk!
Buyursunlar...
1. Yumuşak ve canlı görünen bir cilt için ilk şart temizlik, derinlemesine temizlik için tek şart ise keselenmekti!
2. Keselendikten sonra deriyi yumuşatmak ve rahatlatmak için kişiye özel ihtiyaçlar doğrultusunda doğal yağlar seçilir, bu yağlarla cilde uzun uzadıya masajlar yapılırdı.
3. Harem kadını temizlik aşamasını, aynı zamanda bir bakım ritüeline de dönüştürmüştü. Nasıl mı? Aromatik özel sabunlarla elbette!
Eritilmiş sabunların içine kendi zevk ve ihtiyaçlarına göre farklı kokular ya da aromatik yağlar ekletirlerdi.
4. Uzun saçlı olmanın bir güzellik alameti olduğu o dönemde, yumuşak ve kolay taranan saçlar için kilden faydalanırlardı.
Kili eritir ya da doğrudan saçlarını kille yıkarlardı. Şimdilerde cilt maskesi olarak tercih ettiğimiz kil, o dönemde çoğunlukla saçlar için kullanılıyordu.
5. Saçlara bakım yapan bir başka doğal ürün ise kınaydı!
Toz halindeki kına bitkisi, ceviz ve sumak ile karıştırılır incir yaprağı da eklendikten sonra saçlara uygulanırdı.
6. Ebemgümeci ve hatmi yaprağının kaynamış suları da saça iyi gelen bakım kürlerindendi.
7. Eh haremin en bilindik güzellik ürünü elbette ki gül suyu ve gül yağıydı! Öyle ki haremde sadece 1 yıl içinde yaklaşık 100 ton kadar gül kullanılıyordu.
Kadınlar yüzlerini sabah akşam gül suyu ile yıkarlardı. Gül yağları ile bakımlar yaparlardı. Gül güzellik ritüellerinin her aşamasında yer alıyordu.
8. Güzellik alametlerinden bir diğeri ise beyaz tenli olmaktı, bunun için kadınlar el ve yüzlerini haftada birkaç defa limon suyu ile yıkıyorlardı.
9. Saray kadınları güzel kokmak konusunda ise çok hassaslardı, bu nedenle parfümün hayatlarındaki yeri çok ama çok büyüktü.
Alkolsüz ve gerçek çiçek özlerinden hazırlanan parfümler tercih ederlerdi. Bir damlası ile gün boyu misler gibi kokarlardı. En çok tercih edilen kokular ise amber ve miskti.
10. Makyaj malzemeleri yoktu, ancak ciltlerine renk katacak ürünleri kendileri üretiyorlardı; hem de yine en doğalından!
Örneğin allık ve ruj için gül goncası ve hibiscus'u havanda dövüp allık niyetine kullanıyorlardı. Aynı karışımı sıcak su ile sulandırdıklarında ise ruj elde ediyorlardı. Böylece doğal yollarla hoş görünmeyi başarıyorlardı.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Yanlız o dönemde kadınlar göğüslerini öyle açmıyordu.
Tam tersi aslında. Bir çok kaynakta özellikle harem kadınlarının derin dekolte giydikleri, hatta tamamen yakaları açık gezdiği yazar. Ancak dizilerde gördüğü... Devamını Gör
Vay be Osmanlı soyumdan her konuda gurur duyuyorum bizimkiler bakımlı temiz bide yabancıların kini okuyorum Kastilya Kraliçesi kirli İsabella 50 yıldan uzun ... Devamını Gör
valla bence yaşasın esmerlik