Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Musa Orhan Davası: Mahkeme Tahliye Gerekçesinde 'İlişki Rızaya Dayalı' Dedi
Siirt'te 18 yaşındaki İpek Er'e cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla kısa süre önce tutuklanan Musa Orhan tahliye edildi. Mahkeme gerekçeli kararında İpek Er'in ifadesiyle intihar etmeden önce yazdığı mektup arasında çelişki bulunduğunu ifade ederek cinsel birlikteliğin 'rızaya dayalı olarak' gerçekleştiğini savundu.
Siirt'te 18 yaşındaki İpek Er'e cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 19 Ağustos'ta tutuklanan Musa Orhan'ın avukatı, müvekkilinin tutukluluğuna itiraz etti.
İtiraz dilekçesinde, Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesinin tutuklama kararının yeniden gözden geçirilmesi ve sanığın kaçma ihtimalinin bulunmaması gerekçesiyle, Musa Orhan'ın tahliyesi talep edildi. Talebi yerinde bulan mahkeme sanığın tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar verdi.
"Hayatın olağan akışına aykırı"
Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin tahliyeye ilişkin gerekçeli kararında, olay tarihi itibarıyla reşit olan mağdurun 24 Haziran'da ikametini terk ettiği ve Kurtalan'da bir gece, üç gün de Siirt'teki bir otelde kaldığı, ardından sanık ile mağdurun sanığın kaldığı ikamete geçtikleri belirtildi.
Sanığın ve intihar etmeden önce mağdurun verdiği ifadeler ile adli tıp raporunu inceleyen mahkemece verilen kararın gerekçesinde 'mağdurun ifadelerine de yansıyan rızaya dayalı olarak cinsel yönden yakınlaşma olduğu, söz konusu ikamette birkaç gün birlikte kaldıkları' belirtildi.
Mağdurun cumhuriyet savcısı huzurunda verdiği ifadelere dikkat çekilen kararda, 'Rıza dışı gerçekleştiği iddia edilen cinsel saldırı eyleminden sonra rızaya dayalı olarak yeniden cinsel birlikteliklerde bulunulmasının olağan yaşam koşulları ile bağdaşmayacağı' savunuldu.
"Deliller tutuklama için yeterli değil"
Kararda, 'Olaydan sonra intihar girişiminde bulunduğu iddia edilen mağdurun intihar girişiminde bulunmadan önce yazdığı iddia edilen mektubunda geçen bir kısım isnatların mağdurun daha önce vermiş olduğu ifadesi ile bariz zıtlıklar barındırması ve atılı suç yönünden sanığın eylem öncesinde mağdura yapmış olduğu iddia edilen evlenme vaadinin de doktrin ve yargısal kararlara göre mağdurun fiile karşı koymasını ortadan kaldıracak nitelikte bir hile olarak kabul edilmemesi karşısında, sanığın mağdura yönelik gerçekleştirdiği iddia olunan cinsel eylemlerini cebir ve tehdit kullanarak veya mağdurun iradesini fesada uğratacak sair diğer davranışlarla gerçekleştirdiğine ve dolayısıyla üzerine atılı 'Nitelikli Cinsel Saldırı' suçunu işlediğine dair dosya kapsamında yer alan delillerin 5271 sayılı CMK'nın 100. maddesi kapsamında tutuklama kararı verilebilmesi yönünden kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterecek boyuta ulaşmadığı' aktarıldı.
'Kaçma veya delilleri karartma şüphesi yok'
'Hakkında çıkartılan yakalama emri üzerine ilgili kolluk birimine kendiliğinden gelerek teslim olan sanığın kaçacağı, delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme veya tanıklar üzerinde baskı eylemlerinde bulunacağı yönünde dosya içerisinde herhangi bir emare de bulunmadığı' ifade edilen kararda, sanık hakkında verilen tutuklama kararının dosya kapsamında yer alan deliller uyarınca ölçülülük ilkesine aykırı olduğu yönündeki hukuki ve vicdani kanaatle sanık müdafinin itirazının kabul edildiği belirtildi.
Savcılığın itirazı reddedildi
Öte yandan Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahliye kararına yapılan itiraz üzerine mahkeme, verdiği tahliye kararı ile ilgili Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre başkaca bir karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.
İpek Er: "Bana alkol ve hap verdi"
Öte yandan Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame geçtiğimiz günlerde basına yansımıştı.İddianamede İpek Er'in, alınan beyanında Musa Orhan ile sosyal medya aracılığıyla tanıştığını ancak Orhan tarafından zorla alkol ve hap içirilerek, cinsel saldırıya maruz kaldığını ifade ettiği yer aldı. İpek Er, iddianameye giren ifadesinde şunları kaydetti:
'Musa Orhan ile sosyal medyada tanıştım. Sevgili olduk, sürekli benimle evleneceğini, beni sevdiğini söylemekteydi. ‘Benimle kaçar mısın?’ diyordu. Ben de beni ailemden istemesini söyledim. 20 Haziran’da köyüme geldi. Kaçamayacağımı söyledim. Beni dinlemedi.
Ben de ikna olması için valizimi kendisine teslim ettim. O sırada ailem bizi fark etti. Hemen geri döndüm. Ancak valizim onda kaldı. Üç gün geçtikten sonra abim, kendisine ait olan valizi istedi. Ben de her şeyin açığa çıkacağını düşündüğümden akşam Siirt’e geldim. Siirt’te kalacak yerim olmadığı için Kurtalan ilçesine geçtim. Param kalmadığı için cep telefonumu satarak, öğretmenevinde kaldım.
Ardından Kurtalan ilçesinde hat aldım ve Musa’ya mesaj atarak durumu anlattım. Kendisine kalacak yerimin olmadığını söyledim. Görevden gelene kadar idare etmemi istedi. Siirt’e gelerek üç gün otelde kaldım. Ardından beni aldı, arkadaşının evine götürdü. Bir gece orada kaldım. Yalnızdık. İlişkiye girmek istedi. Evlenmeden olamayacağını söyledim. Ertesi akşam geç saatlerde geldi. Alkol aldığını söyledi, içmem konusunda çok ısrar etti. Bana ‘Benimle ol, yarın nikâh kıyalım’ dedi. Ben de alkolün etkisiyle gücümü yitirmiştim, ilişki yaşadık. Hatırladığım kadarıyla bana bir hap da içirdi. Sabah işe gitmek üzere ayrıldı.'
"İntiharın eşiğine geldim, ailemin yüzüne bakamıyorum"
İfadedenin devamında genç kızın şu anlatımları yer aldı:
'Öğle vakti panik bir şekilde gelerek, beni kendi ikametine götürdü. Beni İzmir’e kuzenine göndereceğini söyledi. Otobüsle İzmir’e gittim. İndiğimde Musa’yı aradım. Ancak bir türlü ulaşamadım. Siirt’e ailemin yanına döndüm. O tarihten bu yana ne aradı ne sordu. Benimle evlenme vaadiyle kandırarak, alkol ve hap vererek zorla birçok kez ilişkiye girdi. Zorla ırzıma geçen, beni evlenme vaadi ile kandıran, tecavüz eden Musa Orhan'dan davacı ve şikayetçiyim. İntiharın eşiğine geldim. Ailemin yüzüne bakamıyorum.'
Suçlamaları kabul etmedi
İpek Er'in cinsel saldırı suçlamasını kabul etmeyen Musa Orhan ise ifadesinde şunları söyledi:
'İpek ile sosyal medyadan tanıştık. Ne zorla ne de rızası ile cinsel ilişkiye girmedim. 'Benimle kaçar mısın?' demedim. İddia ettiği gibi haziran ayında köyüne gitmedim. 8-9 aydır tanışıyoruz. Ama sevgili değiliz. İpek beni arayarak, Siirt’te olduğunu söyledi. Telefonunu sattığını, parasının bittiğini, kendisine yardımcı olmamı istedi. Hatta benim evimde kalıp kalamayacağını sordu. Ben ‘Seni kaçıracağım, seninle evleneceğim’ şeklinde bir şey söylemedim. Evimde kaldığı akşam yatağımda oturmuştu. Aramızda sadece sevişme oldu, daha ilerisi olmadı. Ben kesinlikle akşamdan sonraki gün onunla ilişkiye girmedim. Sabaha İzmir’e gideceğini söyledi. 450 lira verdim. Kendisine bilet aldığımda isminin İpek olduğunu öğrendim. Bana adının Bahar olduğunu söylemişti. İzmir’e gittiğinde beni aradı, ‘Beni başından savmak için İzmir’e gönderdin’ dedi. Suçlamaları kabul etmiyorum.'
"Adli Tıp raporu istismarı doğrular nitelikte"
Cinsel saldırıyla ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan istenilen raporun İpek Er'in iddialarını doğruladığı kaydedilen iddianamede, 'Şüphelinin, genç kıza yönelik, 'Rıza dışında cinsel birlikteliğe zorlaması ve cinsel birlikteliğin gerçekleşmesi eyleminin, nitelikli cinsel saldırı suçuna sübut verdiği’ belirlenmiştir' denildi.
Orhan’ın yargılanmasına önümüzdeki günlerde Siirt 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.
Yorum Yazın
Bu şerefsiz kimin nesi de bu kadar rahat olabiliyor bilen var mı arkasında kim var ?
1oy oluyor kendisi
Kapı gibi tecavüz raporu var tutuklamak için daha ne olsun istiyorsunuz serefsizler
Rapor var deniyor ama yok, birileri yalan atıp atıp galeyana getirmiş hepimizi.
Gönül rahatlığıyla diyorum ki sizin adaletinizi de, ahlakınızı da sikeyim. 20 gün boyunca tecavüz ve darp ettiği kadının gerekli mecralar onaylı raporları va... Devamını Gör