Görüş Bildir
Haberler
Hz. İbrahim'e Kadar Dayanan Öykü! 4000 Yıldır Sofralarımızda Olan Çiğ Köftenin Bulunuş Hikayesi

Hz. İbrahim'e Kadar Dayanan Öykü! 4000 Yıldır Sofralarımızda Olan Çiğ Köftenin Bulunuş Hikayesi

En iyi çiğ köfteyi hangi yöre yapar gibi tartışmalar sürekli olarak devam etse de çiğ köftenin asıl bulunuş hikayesinin 4000 yıl öncesine dayandığını kaç kişi biliyor? İşte çiğ köftenin bulunuş hikayesi...

Çiğ köfte denildiği zaman akla ilk olarak Adıyaman ve Şanlıurfa geliyor.

Çiğ köfte denildiği zaman akla ilk olarak Adıyaman ve Şanlıurfa geliyor.

Bu yörelere ait bir yemek olan çiğ köfte eğer iyi yapılırsa muazzam bir lezzetle başınızı döndürebilir. Günümüzde hala Adıyaman ve Şanlıurfa arasında çip köftenin kökenine dair tartışmalar devam etse de çip köftenin 4000 yıl geriye dayanan asıl hikayesini biliyor musunuz?

Hz. İbrahim ve Kral Nemrut dönemine kadar uzanan çiğ köftenin bulunuş hikayesinde rivayete göre Kral Nemrut, İbrahim'i tek tanrıya inandığı için yakmaya karar verir.

Hz. İbrahim ve Kral Nemrut dönemine kadar uzanan çiğ köftenin bulunuş hikayesinde rivayete göre Kral Nemrut, İbrahim'i tek tanrıya inandığı için yakmaya karar verir.

Bunun üzerine halkına emir veren Nemrut, krallığındaki tüm ağaç ve odunları büyük bir meydanda toplatma kararı alır. Tabii bunun için tüm krallıkta ateş yakılmasını ve doğal olarak yemek pişirilmesini yasaklamış olur.

Hz. İbrahim'in yakılması için toplatılan odun ve ağaçlar yüzünden halk yiyecek ihtiyaçlarını ateş olmadan gidermek zorunda kalır, fakat bu olanlardan habersiz bir avcı, akşam yemeği için çoktan geyik avlamıştır.

Hz. İbrahim'in yakılması için toplatılan odun ve ağaçlar yüzünden halk yiyecek ihtiyaçlarını ateş olmadan gidermek zorunda kalır, fakat bu olanlardan habersiz bir avcı, akşam yemeği için çoktan geyik avlamıştır.

Avladığı geyiği eve getirerek eşinden pişirmesini isteyen avcı, eşinden ateş yakmanın yasak olduğunu çünkü tüm yakılacak odunların meydanda toplatıldığını öğrenir.

Bunun üzerine aç kalmamak için başka bir yol arayan avcı, avladığı geyiğin sağ arka budunu alır ve taşla döverek ezmeye başlar.

Bunun üzerine aç kalmamak için başka bir yol arayan avcı, avladığı geyiğin sağ arka budunu alır ve taşla döverek ezmeye başlar.

Ezdiği geyik etinin üzerine bulgur, biber ve tuz ekleyerek iyice yoğuran avcı, böylece çiğ köfteyi bulmuş olur.

Yani rivayete göre ilk çiğ köfte yaklaşık 4000 yıl önce bir avcı ve ailesi tarafından yakacak odun bulamadıkları için bulunmuştur.

Yani rivayete göre ilk çiğ köfte yaklaşık 4000 yıl önce bir avcı ve ailesi tarafından yakacak odun bulamadıkları için bulunmuştur.

Söz konusu hikayesi Şanlıurfa Valiliği tarafından 1997 yılında bir makale olarak yayınlanmıştır.

Söz konusu hikayesi Şanlıurfa Valiliği tarafından 1997 yılında bir makale olarak yayınlanmıştır.

Çiğ köfte günümüze kadar pek çok değişimden geçti ve her yöre bu tarife kendinden bir şeyler kattı. Biz de sizler için Adıyaman usulü etli çiğ köfte tarifini paylaşıyoruz!

Çiğ köfte günümüze kadar pek çok değişimden geçti ve her yöre bu tarife kendinden bir şeyler kattı. Biz de sizler için Adıyaman usulü etli çiğ köfte tarifini paylaşıyoruz!

Malzemeler

  • 500 gr çiğ köftelik yağsız kıyma

  • 5 çay bardağı çiğ köftelik esmer bulgur

  • 2 kuru soğan

  • 4 diş sarımsak

  • 250 gr domates salçası

  • 1 yemek kaşığı biber salçası

  • 1.5 su bardağı isot

  • Yarım demet maydanoz

  • Çeyrek demet taze nane 

  • Yarım su bardağı soğuk su 

  • Yoğurmak için buz

Öncelikle isot zeytinyağıyla beraber karıştırılır ve bir kenarda bekletilir.  Kuru soğan ve sarımsak çok ince doğranır veya rendelenir, fakat acısını gitmesi için mutlaka suyu süzülür. Köftelik et, baharat, biber, salçalar, kuru soğan, sarımsak iyice karıştırılır. Bu aşamanın ardından bulgur ilave edilerek yoğrulmaya başlanır. Bir süre sonra yoğurma işlemine buz da ilave edilir. 

Elbette siz Şanlıurfa ve başka bir yörenin çiğ köfte tarifini de deneyebilirsiniz.

Afiyet olsun!

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
11
5
4
4
3
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın