Hatay'da Üç Günde Neler Yaşadım? "Baraj Patladı" Yalanının Söylendiği Gece Neler Oldu?
Hatay'da Üç Günde Neler Yaşadım? "Baraj Patladı" Yalanının Söylendiği Gece Neler Oldu?
Atatürk'ün 'Benim şahsi meselemdir' dediği Hatay artık tamamen bir enkaz. Depremden sonra üç gün geçirdim Hatay'da. 'Baraj patladı' yalanında olay yerindeydim, girilemeyecek binalara 'ölüm riskine rağmen' girerek tuvalet ihtiyacını karşılamak isteyenleri gördüm, kurtarma çalışmalarına elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım... En acısı depremzedelerin o hallerini gördüm ve anlattıklarını karşılarında ağlamadan dinlemeye çalıştım.
İşte üç gün geçirdiğim Hatay'dan dilim döndüğünce size anlatabileceklerim 👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
6 Şubat'ta yataklarımızda uyurken Kahramanmaraş merkezli deprem yüzünden gelen telefon bildirimleriyle uyandık birçoğumuz.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
O korkunç deprem sonrasında acı haberler peş peşe gelirken sırt çantamı hazırladım ve en büyük zararı gören şehirlerden biri olan Hatay'a doğru yola çıktım.
Herkes gibi ben de haykırdım, haykırmaya da devam ediyorum: Tuvalet sorunu çözülmezse bir de salgın hastalık felaketi oluşacak!
Tuvalet bu, hayattaki en birincil ihtiyaçlarımızdan biri. İnsanlar bunu giderebilmek için ölümü bile göz alıyorlar.
"Hatay'da baraj patladı, herkes kaçıyor, ortalık karıştı" şeklinde yazılan tweetleri sonrasında yapılan açıklamaları, yalanlamaları hepiniz görmüşsünüzdür. Peki nerede oldu, nasıl oldu, sonrasında neler oldu hiç duydunuz mu? Buyrun detayları:
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Kısa bir süre sonra güvenlik güçleri olaya müdahale etti, yapılan ihbarın asılsız olduğunu herkesin sakince kaldığı çadıra dönmesi gerektiğini duyurdu.
"Yağmacılar var mı? Gerçekten insanlar canlarıyla uğraşırken birileri hala 'maddi' şeylerin peşine düşebiliyor mu" gibi sorular varsa aklınızda hemen yanıtlayalım: Evet, hem de öyle bir yağma var ki değil sadece marketler, spor mağazaları, beyaz eşya dükkanları, kuyumcular hatta iç çamaşırı mağazaları!
Bir depremzede ile yaklaşk 4-5 saat oturduk, gecenin ayazında sohbet ettik. Adı Mehmet, 33 yaşında. Mehmet'in 10 yaşında da bir kızı var. İlk depremde oturdukları bina yıkılıyor. Mehmet deprem başladığı anda hızlı hareketlerle önce kızını kucaklıyor sonra da karısının elinden tuttuğu gibi binanın dışına çıkarıyor. Çıkarıyor derken de evleri 1. katta, merdivenler yıkıldığı için 1. katın camından kucağında kızı varken önce kendisi atılıyor, sonra da karısı atlıyor... Gözyaşlarınızı tutmayı başarabilirseniz buyrun Mehmet'in anlattıklarını okuyun:
Daha anlatabileceğim o kadar fazla şey, o kadar fazla hikaye var ki... Soğuk hava, çocukların hali, evlatlarını, eşlerini ana-babalarını kaybeden insanların ruh halleri, şehirden ayrılmak isteyen depremzedelerden 1000 TL almaya çalışan otobüs firmaları... Sizleri son olarak Hatay'da çektiğim 'çok acı' görüntülerle baş başa bırakıyorum...
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
Bugün Hatayli bir anneden hayatimin en acı hikayesini dinledim. Evladinin ölüsunu cigneyip diger evlatlarini cikarmis Allah kimseye boyle acilar yasatmasin
Allah kimseye yaşatmasın inşallah okuyunca bile kötü oldum 🥺
Şu sıralar tek konuşulan şey hatayın terk edilmesi ve oradan batıya olacak göç. İnsanlar memleketinden umudu kesmiş. Buda ayrı bir depremdir bana göre. Yal... Devamını Gör
iftira atar derler kimlermi? bizim din kardeşimiz diyenler