Feyenoord - Fenerbahçe Maçı İçin Yazılmış En İyi 10 Köşe Yazısı
Fenerbahçe, Avrupa Ligi A Grubu'ndaki son maçında Feyenoord'u Sow'un rövaşata golüyle 1-0 yendi.
Moussa Sow artık unutulmaz - Rıdvan Dilmen
Manchester Unitedlı, Feyenoordlu bir gruptan lider olarak çıkmak büyük iş... Hem de fazlasıyla hak ederek… Fenerbahçe içerideki üç maçı da kazandı, deplasmanda sadece Manchester United'a kaybetti. Dünyanın en pahalı takımlarından bir tanesi Manchester United. Feyenoord ise Hollanda'da lig lideri… Fenerbahçe takımı kafa yapısı, oyun ve oyuncu karakteriyle çok zor iki farklı mağlubiyet alır.
Volkan sıfır hata...
İki bek çok iyi oynadı.
Stoperler derseniz oyun zaten onların tam isteğine göre. İkisi de canlı. Savunmada beklerken, dar alanda yerden, havadan iyiler.
Mehmet Topal, Souza ve Alper zaten tempolu oyuncular. Öndeki oyunculardan Lens zaman zaman çok iyi işler yaptı… Van Persie istekli ama etkili değil.
Moussa Sow… Ona biraz yer ayırayım dedim. İzleyenler Sergen'i nasıl tanır? Çok yetenekli, çok iyi sol ayağını kullanıyor… Tanju'yu nasıl tanırdın diye sorduğun zaman, 'Çok iyi santrfor, ayağının içini mükemmel kullanıyor, uzun olmamasına rağmen çok iyi kafacıydı' derler.
Dick Advocaat adalet dağıtıyor - Erman Toroğlu
Maça gelmeden önce; Bakınız, F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım, kendinden genç teknik direktörlerle çalıştığı zaman onlarla dalaşıyor.
Saygı duymuyor, belki de küçük görüyor. Ama yaş olarak kendinden büyük teknik adamlarla çalıştığında daha farklı bir görüntü çiziyor. Münasebetlerini tam bilmiyorum ama hem Obradovic, hem Advocaat ile aralarında bir çizgi var gibi gözüküyor.
Yaşlarını, yapılarını televizyondan gördüğüm kadarıyla sporcu kişiliklerini görünce Yıldırım'ın bunlarla münasebetinin daha farklı olduğunu düşünüyorum.
Onların işine burnunu sokamıyor herhalde.
Belki de saygı duyuyor, belki de yaşlarına hürmet ediyor. Ne derseniz deyin bu benim karşıdan gördüğüm durum!
Feyenoord karşısında Fenerbahçe, nasıl oynamak lazımsa öyle oynadı. Her şey 'cuk'oturdu.
İhtiyacımız var... - Şansal Büyüka
Fenerbahçe ile birlikte Osmanlıspor’u da yürekten tebrik ediyorum... Ülkenin, Türk futbolunun bu galibiyetlere, bu galibiyetlerin getirdiği puanlara ve yeni turlara ihtiyacı var... Dört bir yanımızın tuzaklarla dolu olduğu, UEFA’nın, hakemlerin tavrının sürekli aleyhimize kararlar alıp düdükler çaldığı şimdilerde, bu galibiyetler, bir galibiyetten çok daha fazla anlam taşıyor... Bu bakımdan Fenerbahçe’nin, Osmanlıspor’un üst tura çıkışlarını son derece önemsiyorum...
Osmanlıspor temmuz sıcağından bu yana maç oynaya oynaya buralara geldi... Fenerbahçe’ye bakıyorsunuz, Avrupa Ligi grubundan çıktı, ama grubu tartıya koyduğunuzda Manchester United ile Feyenoord ile Şampiyonlar Ligi kıvamındaki bir grubu lider olarak tamamlamayı başardı...
Fenerbahçe’nin Feyenoord maçı sanki ilk 20 dakika, sonraki 70 dakika gibi geçti... Musa Sow golüne kadar mükemmel bir Fenerbahçe vardı... Musa için alışılmış bir goldü... Ama o vuruşu yapana kadar Musa’nın zekasına dikkat etmek lazım... Topun kaleciye verileceğini hissedip kendini bir metre geri atması, Fenerbahçe’ye golü getirdi...
Lider - Mehmet Demirkol
Fenerbahçe’de ön alanda top kayıpları fazla olsa da değişiklikler sonrası rahat çıkarak rakibe akın sürekliliği imkanı tanınmaması önemliydi. Advocaat’ın Volkan ve Emenike değişiklikleri de oyunu değiştirdi
Aynı 4’lü grupta ikinci, son 5 golde üçüncü röveşata sayısı... Bir okurumuzun önerisiyle Soweşata demek daha uygun aslında. Musa’nın normali bu. Ters bir adam... Golünün anlattığı sadece vuruşun tersliği değil. Feyenoord savunmasının hataya çok yatkın bir ekip oluşu aslında. Gole kadar 3 ciddi hata yaptılar -Fenerbahçe de zorladı- ve 3 net şans buldu Fenerbahçe. Orta sahada Alper’in El Ahmedi’ye yakın oynayıp akınları kaynağında kesme fikri ilk maçta olduğum gibi işe yaradı. Savunma kekemeleşti ve oyun kuramaz oldu. Hatalar da üst üste geldi. Fenerbahçe’nin rahatlıkla soluna Lens’e dönebildiniz bu zaman zarfında bir de verilmeyen net penaltı var. Sonrasında çok da alışık olmadığımız bir durum ortaya çıktı.
Zenitbahçe - Ertem Şener
Fenerbahçe inanmış... Maça tempolu, baskılı başlayan Feyenoord zaman zaman panik yaptığını belli edince Advocaat kenardan uyandı.
Özellikle Persie'ye, 'Dolaş rahatsız et Feyenoord'u' talimatını verdi tecrübeli hoca... Çözdü rakibi 10 dakikada...
Öyle ki müthiş pres başlatan Lens'i ancak ceza sahası içinde yaka paça indirerek durdurdular. Bana göre net penaltı olan pozisyonu geçiştirdi İspanyol hakem.
'Eyvah! yeni bir tetikçi mi?' dediğimiz anlarda Sow yine herkesi terse çevirdi.
UEFA Avrupa Ligi'nin Twitter hesabında, hemen golden sonra Sow'un muhteşem golü tüm Avrupa'ya duyuruldu; gol anı fotoğrafla verildi ve altına 'Onu hatırladınız mı?' şeklinde yazıldı..
Bu dakikadan sonra Fenerbahçe çok akıllıca oynadı. Sabırlı ve ne yaptığını daha çok bilen bir Fenerbahçe vardı. Kanat bekler Hasan Ali ve Şener garanti görmedikçe hücuma çıkmadı. Mehmet Topal ve Souza ile top rakipteyken bloklar kesinlikle birbirinden kopmadı.
Akıllı ve farklı - Gürcan Bilgiç
İlk defa Türkiye olarak Şubat ayına üç takımla gireceğiz. Bunların kıymetini bilelim. Aklı yanımıza aldığımızda, çok farklıyız
Rotterdam'a giderken planlar belliydi aslında. Maç öncesinde Advocaat da sinyalleri verdi.Bu maçı burada bırakmayacaklar, yenilmek gibi bir düşünceleri olmadan da maçı yaşayacaklardı.
Lens'i de ilk on bire katarak, en hükmeden, en iddialı on biri ile sahaya çıktı Advocaat. Kendi ülkesinde, kendi takımına karşı meydan okudu ve kazandı. Fenerbahçe Manchester United'ı da geride bırakarak, grubu lider tamamladı.
Öncekilerde hırs ve özveri gerekiyordu ama son etaba gelip, sonucu elinize de aldığınızda artık 'akıllı' olmanız şarttı; Fenerbahçe bunu başardı. Tek farklı yenilgide bile turdan çıkarken, galibiyet için pusuya yatan bir takımla oynadılar. Fırsatlar yakaladılar ama bir klasiğe sahne olacağını ben de beklemiyordum. Yine Moussa Sow, yine röveşata ve yine gol. Adamın normal gol atacağını bekleyenler olarak Feyenoord cephesinde yer alanlarınşaşırdığı ama Sow ile yaşayanların sadece sevindiği bir andı.
Bıçak sırtı dediğimiz, ip üstünde yürünen bir gruptan lider çıkmayı başarmak çok önemli.
Taktik doğrular - Ömer Üründül
Fenerbahçe çok kritik maça kontrollü ve doğru bir taktik anlayışıyla başladı. Top rakipteyken takım halinde topun arakasına geçip, iyi yerleşimli bir alan savunması uygulanırken, ilk dakikadan itibaren de her kazanılan topta, gol peşinde koştular. İlk bölümdeki ofansif girişimlerde Lens ilk plandaydı.
Feyenoord hücum ağırlıklı bir anlayışta olduğundan kendi alanında orta sahadefans bütünleşmesini sağlayamıyordu.
Bu durumda defans bloklarında arka arkaya kişisel hatalar baş gösterdi.
Bu hataların sonuncusunda da Sow yine bir röveşata golüne imza attı. Bu gol takımı rahatlattı ve garantili alan savunmasına devam edildi. Ancak devrenin son 10 dakikasındarakibin baskısı arttı. Şener'e Lens'ten yardım gelmediğinde yetenekli Eljero Elia karşısında sıkınlar yaşandı. Neyseki devre hasarsız atlatıldı.
Skorda denge varken Volkan'ın yaptığı önemli kurtarış maçın gidişatı ve moral açısından çok önemliydi.
Final hayal değil - Zeki Uzundurukan
Bizim ligimizle kıyasladığımızda pamuk gibi bir lig Hollanda Ligi. En güçlü temsilcilerinden Feyenoord bile daha maçın ilk yarısında Fenerbahçe karşısında ne kadar aciz durumlara düştü varın siz hesap edin...
Sow'un kendine özgü röveşata golü ile çok erken fişini çektik Feyenoord'un...
Alper, Kjaer, Van Persie, Sow ile yakaladığımız net fırsatlarda cömert davranmasaydık daha ilk yarıda tarihi farkı yakalardık.
Sol kanatta oynayan ve ceza sahasını orta yağmuruna tutan Elia dışında zorluk çıkaran yoktu Fenerbahçe'ye!
Kuyt mı? Kuyt adeta olmuş kuytu...
Futbol melekelerini kaybetmiş, tank gibi ağırlaşmış; malum neredeyse 40'a merdiven dayadı artık.
Fenerbahçe'ye çok hafif geldi Feyenoord!
Turu bayrak diye kalbimize astık - Hakkı Yalçın
Dün gece gördük ki. Amsterdam hancının değil yolcunun durağı. İki takımı ayrı ayrı kefeye koyarken, Fenerbahçe bilgisiyardı, Feyenoord daktilo.
Fenerbahçe yürek heykeliydi Feyenoord çizgi film. Bu tur Fenerbahçe'nin başına taç olduysa.
Onları hak ettikleri tahta oturtalım.
Aslında Avrupa'da hakem konulu üstü açık bir nefretin sınaması vardı sahada. Şerefin simgesi olarak emanet edilen düdüklerin sahiplerinin şerefsiz çıktığı maçları izlediğimiz için tetikte başladım maça.
Bir yandan futbolun diğer yandan hakemin çetelesini tutarak..
İki takım arasındaki kalite farkı Fenerbahçe'nin kaçınılmaz üstünlüğü ile dışa vururken. Oyunu genişletmek, pozisyona ayak koymak ve yürek zenginliği Fenerbahçe'deydi..
Advocaat’ın Fenerbahçesi - Serkan Akcan
Futbolda antrenörünün şeklini alan takımlar başarı merdivenlerini adım adım çıkarlar. Mourinho’nun İnter’i, Guardiola’nın Barça’sı, Heynkes’in Bayern’i ya da Simeone’nin Atletico’su gibi artık rahatlıkla Advocaat’ın Fenerbahçesi’nden bahsedebiliriz. Topun karşısında çok doğru duran, merkezde kurduğu baskıyla oyunun dümenini elinde tutan ve çok zor gol yiyen bir Fenerbahçe’den.Maçın başından itibaren Fenerbahçe dağılmadan, birbirinden kopmadan ve pozisyon hatası yapmadan oynadı.
‘Bu orta sahayla bileği bükülmez’
Advocaat’ın Fenerbahçe’ye bu sezon en büyük hediyelerinden biri Lens ise diğeri de kesinlikle Josef de Souza. Pereira döneminde vasat bir orta saha oyuncusuyken Advocaat Fenerbahçesi’nin vazgeçilmezi olmayı başardı. Fenerbahçe, Volkan’dan Souza’ya kadar arka 7’liyi hiç değiştirmiyor. Oyun pratikleri geliştikçe iyice kemikleşen bir yapıya büründüler. Fenerbahçe, çok zor gol yiyen bir takıma dönüştüyse bunda kadro değişkenlerinin az olmasının payı büyük.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Bu Ömer Üründül neden artık ''kollektif'' demiyor?
Osmanlı spor için neden haber yok ? Onlar bu ülkenin takımı değil mi ?