Görüş Bildir
Haberler
Cuma Hutbesinin Konusu Açıklandı: 5 Mayıs Cuma Hutbesinin Konusu Nedir?

Cuma Hutbesinin Konusu Açıklandı: 5 Mayıs Cuma Hutbesinin Konusu Nedir?

Elif
04.05.2023 - 13:41

Cuma günleri, öğle vaktinde cemaatle birlikte kılınan Cuma namazları, Müslümanlar için farz olarak kabul ediliyor. Bu önemli günde Cuma namazından öncesi hutbe okunuyor.  Cuma hutbelerinin okunmasının ardından ise Müslümanlar namazlarını eda ediyor. Her hafta Cuma hutbesinin konusu Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirleniyor. Geçtiğimiz haftanın konusu ''Cuma Namazı ve Adabı'' olarak belirlenmişti. Peki bu haftanın Cuma hutbesinin konusu açıklandı mı? İşte 5 Mayıs Cuma hutbesinin konusu...

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

İslam aleminde bayram olarak kabul edilen Cuma günleri, tüm cemaatin toplandığı önemli zamanlardan biri.

İslam aleminde bayram olarak kabul edilen Cuma günleri, tüm cemaatin toplandığı önemli zamanlardan biri.

Cuma günleri öğle vaktinde Müslümanlar çevrelerine en yakın camilere giderek cemaatle birlikte Cuma namazlarını kılıyor.

Cuma günleri öğle vaktinde Müslümanlar çevrelerine en yakın camilere giderek cemaatle birlikte Cuma namazlarını kılıyor.

Cuma namazından önce ise hutbe okuması yapılıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı ise her hafta Cuma gününden önce Cuma hutbesinin konusunu vatandaşlarla paylaşıyor.

Bu haftanın Cuma hutbesinin konusu ise ''İsraf; Tüketirken Tükenmek'' olarak belirlendi.

Bu haftanın Cuma hutbesinin konusu ise ''İsraf; Tüketirken Tükenmek'' olarak belirlendi.

Muhterem Müslümanlar!

Yüce Rabbimiz, bizleri yaratılmışların en üstünü kılmıştır. Yeryüzünün imarı için bütün nimetlerini bizlere emanet etmiştir. Bize düşen, emanete sahip çıkmak, Rabbimizin bahşettiği her bir nimetin kıymetini bilmektir. Bütün söz, iş ve davranışlarımızda dengeli olmaktır. Maddi ve manevi imkânlarımızın tamamını iktisatlı kullanmak, onları asla israf etmemektir.

Aziz Müminler!

Aziz Müminler!

Bugün, kâinatın dengesini bozan, insanlar arasındaki huzur ve barışa zarar veren olumsuzluklardan birisi de bilinçsiz tüketim ve israftır. İsraf, Cenâb-ı Hakk’ın istifademize sunduğu nimetleri yersiz ve ölçüsüz kullanmaktır. Yeryüzündeki kaynakları sorumsuzca tüketmektir.

Kıymetli Müslümanlar!

Kıymetli Müslümanlar!

Günümüzde israf, yemeden içmeye, sözden davranışa, sağlıktan zamana, bilgiden çevreye, emekten enerjiye kadar pek çok alana yayılmıştır. Ne hazindir ki, dünyanın farklı bölgelerinde bir lokma ekmeğe muhtaç insanlar varken başka bölgelerde tonlarca ekmek ve gıda sorumsuzca çöpe atılıyor. Kimi yerlerde içecek bir damla su bulunamazken başka yerlerde hayat kaynağımız sular hesapsızca israf ediliyor. Oysa ayet-i kerime gayet açıktır: “Onlar, harcama yaptıklarında ne israf ederler, ne de cimri davranırlar. Bu ikisi arasında bir yol tutarlar.”  Peygamber Efendimiz (s.a.s) ise şöyle buyurmaktadır: “Kibre kapılmadan ve israfa kaçmadan yiyin, sadaka verin ve giyinin!”

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Değerli Müminler!

Değerli Müminler!

En yaygın israf çeşitlerinden birisi de sağlık ve zaman israfıdır. Dünyamıza ve ahiretimize hiçbir katkısı olmayan zararlı alışkanlıklarla bedenimizi ve ruhumuzu tehlikeye atmak, sağlığın israfıdır. Ömür sermayemizi Rabbimizin razı olmadığı söz ve davranışlarla heba etmek, vaktin israfıdır. Sağlığın ve zamanın önemine Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle dikkat çekmektedir: “İki nimet vardır ki insanların çoğu onları değerlendirme hususunda aldanmıştır. Bu iki nimet, sağlık ve boş vakittir.”

Aziz Müslümanlar!

Aziz Müslümanlar!

İsrafın öyle bir çeşidi vardır ki bütün israfların temeli ve en büyüğüdür. O da kâinatın kendisine emanet edildiği insanın israfıdır. Bilinmelidir ki, yaratılış gayesinden uzak bir hayat süren her insan, kendini israf etmiştir. Allah ve Resûlünü tanımadan geçirilen bir ömür, israf edilmiş bir ömürdür.  İman, ibadet ve güzel ahlaktan yoksun yaşanan bir hayat, israf edilmiş bir hayattır.

Kıymetli Müminler!

Kıymetli Müminler!

Bugün, hemen her birimizin şikâyetçi olduğu israf türlerinden birisi de çevrenin ve doğal kaynakların israf edilmesidir. İnsanoğlunun doymak bilmeyen istekleri, aşırı tüketim ve israf alışkanlığı hayatımızı zorlaştıran, dünyamızı kirleten nice çevre sorunlarına sebep olmaktadır. Sınırlı kaynaklarımızın sınırsızca israf edilmesi bir ahlak sorunudur ve tedavi edilmesi gereken manevi bir hastalıktır. Bu hastalıktan kurtulabilmenin yolu ise, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in tüketim ahlakını ve tasarruf anlayışını hayatımıza hâkim kılmaktır.

Öyleyse Aziz Müslümanlar!

Öyleyse Aziz Müslümanlar!

Hayatımızın her alanında israfın yerine tasarrufu hâkim kılalım; tüketirken tükenmeyelim. İsrafı önlemeye kendimizden ve ailemizden başlayalım. Bir lokma ekmeğimiz çöpe gitmesin. Bir damla suyumuz boşa akmasın. Enerjimiz boşa harcanmasın. Vaktimiz heder olmasın. İlmimiz, emeğimiz ve birikimlerimiz, hâsılı insanımız israf olmasın. Unutmayalım ki, israf sebebiyle sadece paramız, malımız ve mülkümüz yok olmuyor. Umutlarımız ve yarınlarımız da yok olup gidiyor.

Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu uyarısıyla bitiriyorum: “İnsanoğlu kıyamet günü ömrünü nerede tükettiğinden, gençliğini nerede geçirdiğinden, malını nereden kazandığından ve nereye harcadığından, öğrendikleriyle amel edip etmediğinden hesaba çekilmedikçe yerinden asla kımıldayamayacaktır.”

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın