Trajedilerle Dolu Hayat Hikayesi: Depresyonun Koynunda Yıllarca Saklanan Josip Ilicic, Gol Atarak Geri Döndü!
Atalanta’ya veda eden Josip Ilicic’in son hali sosyal medyada çok konuşuldu. Girdiği derin depresyon, eşinin onu aldatmasıyla ilişkilendirildi. Gerçekten Josip Ilicic’i eşi aldatmış mıydı? Trajedi, hüsran ve hayal kırıklığından oluşan kişisel yolculuğunda Josip Ilicic birçok defa yara aldı hayatında. Yarım kalan çocukluğunun hatırası donuk mimiklerine işlemişti. Savaştan kaçan bir çocuktu, babasını henüz tanımayacağı yaşta savaşta kaybetmişti. 1.90 boyundaki futbolcu, boksör bedeninde bir balerin gibi sahada sol ayağıyla herkesi büyülerken geceleri karanlıktan korkan bir adamdı aynı zamanda. Çelişkilerin adamıydı ve ömrü boyunca anlaşılmaya çabaladı. Ve hikayenin sonunda siz karar verin, kimse onu anlamış mı?
Josip Ilicic’in çocukluk fotoğraflarına ulaşmak neredeyse imkansız. Çünkü o bir savaş çocuğu. Babasını henüz 1 yaşındayken kaybediyor ve bir yanı hep eksik kalıyor.
Ilicic’in hikayesi 1988 yılında Yugoslavya’da başladı. Dünyaya gelmek için yanlış yer ve yanlış zamandı. Hırvat anne ve Sloven babanın oğluydu. Babasının ölümüyle birlikte annesiyle Slovenya’nın Kranj kentine göç ettiler.
Buraları iyi hatırlayın. Çocuk Ilicic futbolu sığındıkların evin bodrum katında başladı. Pek arkadaşı yoktu ve abisiyle birlikte daracık alanda birbirlerini çalımlıyorlardı. Ilicic sokaktan gelmemişti, Ilicic sığınakta büyümüştü...
Hayata tutunmak için bir sebepti futbol fakat karmaşık kişiliği sahaya da yansıyordu. Antrenörleri bu muhteşem futbolcuya mevki belirlerken zorlanıyorlardı. Ilicic kendi futbolunu oynuyor ve kimsenin beklemediği hareketler yapıyordu.
Slovenya’da oynarken küme düşmüştü. Hayal kırıklıklarına bir yenisi daha eklendi. Futbolu bırakmak o zaman da aklının bir köşesindeydi. Onun yeteceğine güvenenler sayesinde ülkesinin takımı Maribor’a transfer oldu ve orada yeteceğini Avrupa’da gösterme fırsatı buldu.
Maribor’a 2010 yılında 80 bin Euro bedelle transfer olurken, Palermo’ya 2 ay sonra 2.3 milyon Euro’ya transfer olmuştu. İşler iyi gidiyordu. Kendisine bahşedilen yeteneği sunmak için elinde imkan vardı.
Ilicic kolay bağlanan biriydi. Bir bağ kurduğunda kolay kolay kopamazdı arkadaşlarından. Fiorentina’da oynarken arkadaş olduğu Davide Astori’nin ölümü onda şok etkisi yaratmıştı.
Yakın arkadaşının ölümünden sonra içine korku saplandı. Yıllardır içinde saklanan ölüm korkusu yakın arkadaşının ölümünün ardından Ilicic’i tekrar esir almıştı.
Lenf bezi büyümüştü ve hastanede geçen süre boyunca ölümden sürekli korktu. Eşini ve kızlarını düşünüp durdu. Bensiz ne yapacaklardı? Babasız büyüyen bir adam için bu gerçek bir sorundu ve travmalarla geçen çocukluğu onun zihnini sürekli tetikliyordu.
Atalanta’daki yakın arkadaşı Papu Gomes onu en iyi anlayanlardan biriydi. Kaptanıydı. Teknik direktör Gasperini de ona baba şefkati göstererek takımın bir parçası haline getirmişti.
Soyunma odasındaki lakabı somurtkanlığı yüzünden ‘babaanne’ olmuştu. Pek gülmüyor ve eğlencelere katılmıyordu. Onu sahiplenen insanların arasında kendisini güvende hissediyordu.
Ilicic ilk gelen depresyonu atlatmaya çalışırken pandemi süreci tekrar onu depresyonun karanlık sularına çekti. Karantinada geçen süre onu sığınaktaki çocukluğuna götürdü. Sadece normal biri olmak istiyordu. Onun için neredeyse imkansızı istiyordu...
Karantinada kaldığı süre zarfında teknik direktörü ve arkadaşları ona hep destek verdi. Sahalara dönmesi için değil, kendisini sadece ve sadece 'normal' hissedebilmesi için.
Bir yandan da Josip Ilicic kendisini anlamayan, anlamakla ilgili bir derdi olmayan basınla uğraşmak zorunda kalmıştı. Söylentilere göre eşi Tina Polovina onu aldatmıştı. Hem de Ilicic onları yatakta yakalamıştı.
Depresyonda olan birisi için çıkartılan bu söylem çok yaralayıcıydı. Söylentilerin ilk gününün ardından eşiyle bir fotoğraf paylaştı. Denildiği gibi Josip Ilicic’in depresyona girme sebebi aldatılmak değildi, konu çok daha derindi.
Josip Ilicic'in dünyalar güzeli iki güzel kızı var ve eşiyle hala evli. Söylenildiği gibi bir boşanma olmadı hayatında.
Atalanta’da bizleri sahadaki zarafetiyle ve aynı zamanda keskinliğiyle büyüleyen Josip Ilicic artık futboldan uzak duracak. Kimileri onun son halinden dolayı eşini suçlamaya devam ediyor fakat yakın arkadaşları onun için en iyisi neyse onu yapması konusunda tamamen destek veriyor.
Depresyondaki süreci boyunca sürekli yanında bir baba gibi duran teknik direktörü Gasperini, Atalanta’dan ayrılan öğrencisine sevgilerini hissettirmek için son bir kez tribünlerin önüne çıkartarak yıldız futbolcuyu onurlandırdı.
Josip Ilicic daha sonra Maribor'a transfer oldu.
1 yıllık depresyon sürecinin ardından golünü atarak hepimizi mutlu etti.
Birazcık kilo almış olsa da attığı bu golle yüzümüzü kocaman gülümsetmeyi başardı. Kendisini sahanın içinde gülümserken görmek çok güzel değil mi?🥰
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Aga beee