Cinsel İstismar, Pedofili, Cin Musallatı, Cinayet ve Dahası... Müge Anlı'nın En Enteresan Olayı: Palu Ailesi
21 Aralık 2018 tarihinde Müge Anlı ile Tatlı Sert programında işlenen konu tüm Türkiye'yi ekrana kilitleyecekti...
Anne Havva ile İsa ve Fatih Palu kardeşler yıllar önce kaybolan Meryem ve kızı Melike'nin akıbetini öğrenmek için Müge Anlı'nın kapısını çaldı. Olayda baş şüpheli olarak yer alan Tuncer Ustael'in de yayına katılmasıyla tüm Türkiye'nin ağzını açık bırakan olaylar zinciri birer birer ortaya çıktı!
İşte cinsel istismardan pedofiliye, sahte hocalıktan cin musallatına, cinayetten işkenceye, tacizden tecavüze Türk Ceza Kanunu'nda ne kadar suç varsa hepsini işleyen Tuncer ve Palu ailesinin dünden bugüne neler yaşadığını, Palu davasında son durumun ne olduğunu ve Melike ile Meryem'in başına ne geldiğini sizlere aktarıyoruz!
Takvim yaprakları 2018 yılının 21 Aralık'ını gösterdiğinde Müge Anlı bir daha asla eskisi gibi olmayacaktı... Çünkü konukları arasında Havva, İsa ve Fatih Palu vardı...
Anne Havva Palu, kızı Meryem'in tam 10, torunu Melike'nin ise 9 yıldır kayıp olduğunu ve onların akıbetini merak ettiğini belirterek konuşmaya başladı.
Şöyle bir özetleyelim; Meryem, teyzesinin oğlu Ahmet Tahnal ile evlilik yapıyor. Bu evlilikten Recep Tayyip ve Melike isimli çocukları dünyaya geliyor. Fakat yıllar sonra ailesinin evine geri dönen Meryem, Ahmet'in kendisini fuhuşa zorladığını ve bu yüzden evi terk ettiğini söyleyerek ailesine sığınıyor. Aile de Meryem ve çocuklarına sahip çıkıyor. Fakat fuhuş şebekesinin başı olarak lanse edilen Ahmet Tahnal, bıçakla birlikte evi basıp karısını istiyor.
Baba Harun Palu ise kızını fuhuşa zorlayan ve bıçakla evini basan damat Ahmet Tahnal'ı pompalı tüfek ile öldürüyor. Havva Palu'ya göre bunu yapmasını polis ekipleri 'Biz aileye karışamayız, sen namusunu nasıl temizlemen gerektiğini biliyorsun' diyerek teşvik etmiş.
Harun Palu'nun hapse girmesiyle tek başlarına kalan aile, bir süre kızları Emine ve eşi Tuncer'in evinde kalmaya başlıyor. Fakat 'mafya' ile iş birliğine devam eden Meryem, ENİŞTESİNE TECAVÜZ ETMİŞ!
'Kim bu mafyalar?' derseniz Havva Palu'nun kız kardeşi yani Meryem'in kocası Ahmet'in annesi Emine Tahnal! Meğer Emine Tahnal kız kardeşine ve ailesine o kadar düşmanmış ki çoluk çocuk hepsi bir olup organ mafyası olmuşlar, ayrıca fuhuş çeteleri de varmış! Meryem'i de 'Tuncer bunlara yardım ettiği sürece biz bunları öldüremeyiz. Tuncer'i uyut, tecavüz et. Biz de eve erkek sokalım, herkese tecavüz etsinler' diyerek görevlendirmiş.
Bu süreçte ise enişte Tuncer evde Arapça yazılar bulunan notlar bulmaya başlamış ve işte asıl olay burada başlıyor. Hocalığının olduğunu, bunların büyü olduğunu ve Meryem'in bu büyüleri Emine Tahnal adına eve yerleştirdiğini söyleyip aileyi kurtaracağını belirtiyor.
Bu arada Havva Palu'nun babası, zamanında 'İleride çocuklarıma bırakırım' diyerek birçok ev ve apartman yapıyor. Yani durumları baya bir iyi. Topluca bu eve gelen aile yine Meryem'in kendilerini Tahnal ailesine satmasıyla evde cinlerin olduğunu ve kara çarşaflı kadınların gece evlerine girdiklerini söyleyerek bu evden de kaçıyorlar.
Bu mekan değişimleri sırasında o sıralar Melike'den büyük olduğu söylenen Recep Tayyip Tahnal ise pencereden kaçmayı başarıyor. Yıllar sonra o anları bölük pörçük hatırladığını söyleyen Recep "Kardeşim Melike'yi de kaçırmak istedim ama boyum yetmedi. Zaten çok aç ve yorgundum, karakola kadar dayanamamış bayılmışım... Çevredekiler beni götürmüş polise teslim etmiş..." demişti. Fakat aile Recep'in kaçışını da bu Tahnal ailesinin organ mafyası bağlantısına yoruyor.
Hep birlikte Kocaeli'nin Körfez ilçesine bağlı Tütünçiftlik sahilinde bir aracın içinde yaşamaya başlayan ailenin hayatı 21 Aralık 2008'de tamamen değişiyor çünkü Meryem Tahnal gece saatlerinde "Tuvalete gideceğim" diyerek arabadan iniyor ve bir daha kendisinden haber alınamıyor.
Bu yaşananlar sırasında 6 yaşında olduğu tahmin edilen Melike Tahnal ise annesinin kaybından tam bir yıl sonra ortadan kayboluyor. O zaman yerleşik bir hayata geçen ailenin komşuları, ailenin bir gün çapaya gittiklerini, döndüklerinde ise Melike'nin olmadığını söylüyor. Bu süreçte ise Melike'yi hiç dışarı çıkartmadıklarını, aç bıraktıklarını ve Melike'nin sürekli ağladığını söylüyorlar.
Vee Harun Palu tahliye oluyor... Eve bir gidiyor kapı duvar! Soruyor soruşturuyor ve yaşananları öğreniyor. Ailesini günlerce arıyor. En sonunda Tuncer'i buluyor ve Tuncer ona "Melike de Meryem de öldü, Tahnal ailesi öldürdü" diyor. Duyduklarına inanamayan Harun Bey, karısı Havva'yı buluyor. Anne Havva ise "Hayır onları Tahnal ailesi öldürmedi. Tuncer yerimizi söylüyor diye Meryem'e işkence ediyordu, sonra bir anda Meryem öldü, Melike'nin ise içinde cin var diyerek ispirto içirdi, kız kustu sonra öldü" diyor.
Şimdilerde akli dengesi yerinde olmadığı söylenen Harun Palu, o dönem eşinin kolundan tutup polise gidiyor ve damadından kızı ve torununu öldürdüğü gerekçesiyle şikayetçi oluyor.
Bu sırada Tuncer yavaş yavaş ailenin parasını sömürmeye başlıyor. Zaten baldızının kocası Ahmet Tahnal'ın ortadan kalkmasıyla büyük bir nefes alan -çünkü Ahmet, Tuncer'in ne olduğunu daha ilk günden çözüyor- Tuncer, aileyi cinlerle, Tahnal ailesiyle, musallatla ve aklınıza gelebilecek türlü çirkinliklerle korkutuyor.
Eşi Emine de kocası hakkındaki tüm iddialara "Bunlar hasımlarımızın bizim üstümüze attığı çok büyük iftiralar" şeklindeki Türkçe'den uzak bir açıklamayla savuşturuyor.
Kendisini hoca ve iğneci olarak tanıtan Tuncer'i ekranda gören mağdurlar telefonları kilitlemeye başlamıştı! "Benden 'Sende cin var' diyerek şu kadar para aldı.", "Benim bir akrabamı cin var diyerek korkutup iğne yapmış.", "Beni bayıltmıştı, sonrasını hatırlamıyorum." ve daha nicesi!
Kendisi hakkında ortaya atılan tüm iddialara "Peki sen de şunu şunu yapmadın mı?" veya "Peki sen böyle böyle işlere bulaşmadın mı?" diyerek karşısındakini suçlamaya başlayan Tuncer, Melike ve Meryem'in öldürülmüş olabileceğini söyleyip sık sık yer göstermeye başladı.
Ev halkını iğne ve cinlerle korkutan Tuncer'in tüm aile bireylerine yani İsa, Havva, Emine, Meryem, kendi çocukları, Meryem'in çocukları, Fatih ve Ayşe Melike'ye cinsel istismarda bulunduğu konuşuluyordu. Bu iddialar Müge Anlı'nın okuduğu ifadelerle ve görgü tanıklarının açıklamalarıyla ortaya çıkmıştı.
Havva Palu'nun babası Mehmet dede yayına geldi ve herkese adeta yargı dağıttı! Dişinden tırnağından arttırarak yaptırdığı evlerin Tuncer tarafından yendiğini söyleyen Mehmet dede Tuncer yüzünden hacizlik olmuş!
İşin içinden çıkılmayacak bir duruma gelmiştik artık... İşte tam o anda bir mağdur daha bağlandı yayına "Ben Tuncer'in ablasının komşusuyum. Tuncer, ablası evde yokken ablasının üvey kızlarına kızlarına işkence ediyordu. Kızlar hep bağırıyordu. Sonra bir gün ben onlara kahve içmeye gittim. Tuncer'in ablası evde yoktu. Kızlarla kahve içtikten sonra başım döndü eve gittim. Evde bayılmışım. Kahvemin içine bir şeyler katmışlar. Tuncer telaşla gelip 'Kızlar üvey anneden bıktıkları için kahveye ilaç atmışlar, sana denk gelmiş. Ne olur şikayetçi olma.' diye yalvardı" dedi.
"Ceset yoksa cinayet yok" mottosuyla yola çıkan Tuncer, savcılığın "Ceset bulunmasa bile bu kadar suç göz ardı edilemez" kararıyla hayatının şokuna uğradı ve aile fertleri birer birer gözaltına alınmaya başladı.
Mahkemenin ardından tutuklu yargılanmaları kararına varılan Palu ailesi dosyasında; Hava Palu, Ayşe Melek Palu ve İsa Palu'ya 14 yıl 2'şer ay hapis cezası, Emine Ustael'e 12,5 yıl hapis cezası verilmişti. Olay zamanında 18 yaşından küçük olan Fatih Palu ise 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Tuncer Ustael ise ağırlaştırılmış müebbet cezası almıştı!
Yeniden görülen davada Fatih Palu olay sırasında 18 yaşından küçük olduğu, Harun Palu akli dengesinin yerinde olmadığı ve Havva Palu ise yaşı gereği tutuksuz olarak yargılanmaya başlamıştı. Tuncer, İsa ve Emine hala cezaevindeydi!
Dün tekrar görülen davada Tuncer mahkeme heyetine küfür ve hakaretler etmiş! Müge Anlı'nın aktardığına göre her davada saldırgan ve hırçın tavırlar sergileyen Tuncer, bir de bu hakaretler yüzünden yeniden yargılanıyormuş!
Mahkeme Emine için ise sağlık raporu istemiş. Müge Anlı bu durumu "En son Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden şöyle bir cevap gelmiş: ‘Getirin hastanede yatıralım ve ona göre karar verelim. Aslında bu önemli bir gelişme diye düşünüyorum çünkü ben Emine’nin durumunu hiç iyi görmemiştim." diyerek aktardı.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
beynim gitti okurken
ekran görüntüsü aldım tekrar okucam çok karmaşık
Tuncer'in yerinde olsam dizi, film vs haklarını satarım :D Buradan çok sağlam dizi çıkar.