Birlikte Olduğunuz Erkeği Elinizde Tutmanın Yüzde Yüz Çalışan 9 Basit Kuralı
Sevdiğiniz erkeği elde tutmak? Bize sorarsanız eğer gerçekten böyle düşünüyorsanız aşağıdaki listeye hiç bakmayın ve sevdiğiniz erkeği ayaklarından evinizin bodrumuna zincirleyin ya da konuşup, uzaklaşırsa onu mahvedeceğinizi söyleyebilirsiniz. Buradan tüm evrendeki ilişki danışmanı, burç danışmanı ve aşk uzmanı arkadaşlara soruyoruz: 'Kedi mi bu, ya da altın mı ki bu elde tutunca değerlenecek, tüm bu saçmalıkları nereden öğreniyorsunuz, kim öğretiyor bunları size, kim?'
1. "Onun yanında mümkün olduğunca dişi durmaya çalış." Kadınlara kafayı yedirtmeye yemin etmiş bir tarikatın sözleri gibi duruyor.
Siz zaten kadınsınız, kimseye fazladan kadınlık borcunuzun olduğunu düşünmeyin. En mevcut halinizle tamamen bir kadın olduğunuzu asla aklınızdan çıkarmayın. Hiçbir gazete küpürü yoktur ki bir erkeğe 'daha erkeksi davranın' desin. Bu çılgın dünyanın sizi şamar evladına çevirmesine, kendinizi bir gün geriye baktığınızda utanç verici çabalar sergilerken görmenize ve olmadığınız bir insana dönüştürmesine izin vermeyin. Dişilik de hissiyatınızın bir parçasıdır. Olduğunuz şeydir. Ne fazlası ne de eksiği başkalarının yargısına tabidir. Elinizde adam tutmayın, kişiliğinizi tutun.
2. "Ona küçük sürprizler yapın." Bu kadar sürpriz seven bir millet olduğumuzu hiç zannetmiyoruz. Bitmedi gitti!
Bir insanı mutlu etmek için çaba göstermenin hiçbir sakıncası yok. Fakat bunu, o insanı elinizde tutmak gibi hastalıklı bir amaçla yaparsanız, yaşayacağınız büyük hayal kırıklıkları inanın sürpriz olmayacaktır. Dergilerde yazan o saçma tavsiyeleri acaba hangi dingil yazıyor diye bir düşünün. Beraber olduğun insanın, sadece onu mutlu edip eğlendirebildiğin sürece hayatında kaldığı o bencil ve tek taraflı manyak dünyanın kapısından girmeseniz de çok mutlu bir insan olabilirsiniz. Canınız ona sürpriz yapmak istiyorsa yapın. Yapmadınız diye hayatınızdan gidecek adam zaten ya sığırdır ya da düşük zekalıdır. Kendinize saygı duyun.
3. "Çılgın fantezilerle onu kendine hayran bırak." Nihai amaç adamın tüm isteklerinin yerine getirilmesi, başka emri var mı acaba?
Açıkcası siz denemek istiyorsanız hiç sakıncası yok. Fakat ağanın aklını almak için hiç de hoşlanmayacağınız şeyleri kesinlikle yapmayın. Yapılmaz! Gitsin kelepçeyi kendine taksın. Hem o köpek değil siz de eğitmen değilsiniz. Saçma sapan klişelere kanıp sonra neden yaptım diyeceğiniz şeyler beraberinde pişmanlıktan başka bir şey getirmeyecektir. Üstelik size kendinizi değersiz hissettiren biriyle değer kazanmak için çıkacağınız bu yolun sonunda, emin olun kendinizi çok daha değersiz hissedeceksiniz. Cinsellik çok kişisel bir şeydir ve sadece karşılıklı rıza arzu ve anlayışla sınırları zorlanması gereken bir alandır. Sırf onu etkilemek ve tatmin etmek için bu yola başvurmanızı söyleyen insanlara 'buyur gel sen yap' diyebilirsiniz. Bir paylaşımı ucuz bir alışveriş ve hamleye dönüştürmelerine izin vermeyin.
4. "Ona yemek pişirin." Daha çok hizmet edeceksin, daha çok!
Tahminimizce siz zaten bu adama dünyaları pişirmişsinizdir. Sizi üzmek istemeyiz ama insanları yemek pişirerek kendine bağlayanlar sadece iyi restoranların aşçılarıdır. Bir adama fazladan 3 tepsi börek yedirerek hiçbir şekilde kendinize bağlayamazsınız. Zaten bunun için yanınızda kalan sizi kaybedince de kebapçılara dadanacaktır. Size ilişkinizin hizmet sektörüymüşsünüz gibi davranmalarına izin vermeyin.
5. "Onu gülümsetin." Adamın aşçısı, cinsel objesi, hizmetçisi olmanız yetmiyor, komedyeni de olmalısınız.
Sabah akşam, işiniz gücünüz derdiniz yok adamı gülümseteceksiniz. Komedyen misiniz siz? Yapmayın öyle şeyler. Gitsin şaka programı izlesin. Gülecek bir şey varsa zaten oturup birlikte gülersiniz. Erkeği elde tutmak denen şeyi kafanızdan silin. Komik biriyseniz zaten insanları gülümsetirsiniz. Gülmüyorsa buna çaba göstermeyin. Bununda mı eksikliğini siz hissedeceksiniz? Hissetmeyin.
6. "Şefkatli ve bağışlayıcı olun." Her kadına gereken o peygamber sabrını acaba nerede dağıtıyorlar?
Adam affedilmeyecek bir şey yapmışsa affetmeyin. Onu kaybetmemek uğruna üstleneceğiniz bu rol yüzünden, bütün hayatınızı mahvedeceksiniz. Size biçilmeye çalışılan anne rolünü sadece çocuklarınıza borçlusunuz ki onların bile bir sınırı vardır. Size bu yükü vermelerine izin vermeyin. Sizi yeterince sevmeyen bir adamdan daha kötü bir adam varsa, o da sizi yeterince sevmeyen ve sınırları olmayan bir adamdır. Çöpe atın o ilişkiyi daha iyi. İçinizden gelmiyorsa affetmeyin. Kendinize karşı şefkatli olun.
7. "Bakımlı olun." Bu da ilişkiye hizmet ediyormuş gibi görünen fakat ilişkiden çok Milano Moda Haftası'na hizmet eden bir klişe.
Ne kadar bakımlı olursanız olun eğer ilişki yürümüyorsa terk edilecekseniz, bunun önünde duramazsınız. Klişelerin sizi olmadığınız bir insana dönüştürmesine izin vermeyin. Bakımlı olmanın kötü hiçbir yanı yoktur. Fakat bakımlı olarak hayatındaki insanlarla daha derin bir bağ kuracağına inandırılmış olmak çok kötü bir şeydir.
8. "Arkadaşları ile iyi geçin." Adam bitti arkadaşları başladı. Onlara da mı komiklik yapılacak?
İnsanlara saygılı olmakta hiç bir sorun yok. Fakat sırf sevgiliniz seviyor diye elin sığırı ile can ciğer kuzu sarması olmak zorunda değilsiniz. Üstelik onlar onun arkadaşları, isterseniz sizin de olurlar istemezseniz olmazlar. Bunları yazan, çizen, söyleyen herkese de şunu söylemeden edemiyorum: 'İnşallah tiksindiğiniz insanlarla altı ay aynı evde yaşarsınız!'
9. "Onu özgür bırakın." Elde tutmak, özgür bırakmak? Acaba tam olarak neyden bahsediyoruz.
'Elde tutmak' gibi içi tahakküm dolu bir kavramı ilişki üzerinden kullanan sığır, elbette ki sağlıklı bir insanın beraber olduğu insandan ayrı bir akşam yemeği yemesine de 'özgürlük' diyecektir.
Her gün gazete köşelerinden, dergi küpürlerinden hatta televizyondaki mürekkep yalamış ilişki danışmanlarının ağzından, kafamıza kafamıza fırlatılan bu cehaleti, umarım ellerinde tutamadıkları o muazzam şuurları ile bir gün fark ederler ve 'biz biraz cahiliz galiba' deyip buna bir son verirler. Özetle 'Erkek elde tutulmaz, akıl, şuur ve öz saygı elde tutulur.'
Yorum Yazın
Bir erkek seninle olmak istiyorsa olur elde tutmana gerek yoktur ama gitmek istiyorsa zincirle bağlayıp hapsetsen yine gider. Siz kendiniz olmaya devam edin ;)
sus sen kimsenin hayatına karışamazsın isteyen istediğini yapar
Ya da direk gidin beyninizi aldırın. Birini elde tutmak için yaptığınız bu kadar çaba hem kendinizden ödün vermenizi sağlar hem de gün gelir boşa zaman harca... Devamını Gör
Şahsen ilk defa aynı fikirdeyim bu editör hanım kızımızla *.* İsteyince güzel içerik hazırlayabiliyormuş, irite etmeden ötekileştirmeden..
olgun bir kadınsınız tebrik ederim...