Nar gibi kızarmış, dumanı üstünde bir ekmek, pazar kahvaltısının alameti farikasıdır. Çıtır çıtır bir ekmek, yanında yediğiniz hemen her şeyi güzelleştirir...Bir önceki maddede bahsettiğimiz ekmek dilimi var ya, heh işte onu alıyoruz, bir güzel banıyoruz zeytin kasemize, üstüne de bir tane zeytin... Böyle böyle öğlene kadar gidebilirsiniz kahvaltı sofrasında.Hafif yağlı ve yumuşak hiçbir şey kötü olamaz, hele ki beyaz peynir. Bıçakla hem kesebilir hem de sürebilirsiniz... Bir peynir daha başka ne imkan sunabilir ki insana?Tulum peyniri konusunda kafanız karışabilir çünkü her yörede farklı adı her sofrada farklı tadı vardır. Erzincan tulumu, Şavak peyniri, Kargı tulumu, İzmir tulumu... Adına çok takılmayın, herhangi biri olur.Pazar Kahvaltısı için yumurtayla yapabileceğiniz o kadar güzel varyasyonlar var ki; şimdi hangisini saymasak ona ayıp olur. Kendinizi bu lezzet deposundan mahrum bırakmayın.Düz ekmeğin üstüne sür, tek başına öğün olur şöyle güzel bir tereyağı. İster üstüne hafif tuz, ister zeytin ezmesi, ister reçel; hepsiyle şampiyonluğa oynar.Hem ağzınıza hem sofranıza tat katar... Şöyle tereyağının üstüne yerleşti mi, öyle yakışır ki yerine oraya yuva kursun, kat çıksın istersiniz...Üzerinde hafif zeytinyağı gezdirilmiş, kalın kalın dilimlenmiş, içi etli bir domates, kahvaltı sofrasının yaratacağı harareti alır, uzaklara götürür.Acısı tatlısı, yeşili kırmızısı, uzunu kısası; biberin her çeşidini seven bulunur. Siz de meşrebinize göre ruh ikizi biberinizi bulun, tutun kolundan sofraya koyun.Aynı zamanda bir hakaret olarak da kullanılan adıyla salatalık, bu anlamı neden almış, neden böyle kullanılmış bilinmez ama bir haksızlığa uğradığı kesin. Kahvaltı sofrasında, ince ince dilimlenmiş sulu bir salatalık, kütür kütür gitmez mi?Şimdi size sorsalar Uludağ’da kaymak mı, Afyon’da kaymak mı? Eğer mevzu bir kahvaltı sofrasında geçiyorsa cevap belli: Ağızda dağılan efsane lezzetiyle Afyon kaymağı...Hiç fark etmez, muhlama veya mıhlama; sofrada olduktan sonra isterseniz ona İsmail diye seslenin... hele üstünde bir iki dilim de pastırma varsa, lezzet eşiğiniz Dolar’dan hızlı yükselir.Neden tezgahtan? Çünkü bir pastane simidi, asla sokaktan alacağınız simidin kahvaltı sofrasındaki yerini doldurmaz. Dişlerinizi geçirdiğinizde arayacağınız o çıtır çıtır gevreklik, pastane simidinin yumuşak DNA’sında yoktur.İnce bellide veya Ajda bardakta, dumanı salına salına sofraya gelen çay, pazar kahvaltısının başladığının habercisidir. Pazar kahvaltısı bitene kadar böyle salına salına daha çok tur yapar... Her seferinde aynı nazla, aynı güzellikle...Diğerleri olmasa da olur ama sofrada, hemen yanı başınızda, mutlaka hayatınızın anlamı olsun... Eşiniz, sevgiliniz, anneniz, ablanız, arkadaşınız... Bu pazar, sizin hazırladığınız kahvaltısıyla doysun.8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun..