Amerikan Filmleriyle Hayatımıza Giren Ama Gerçekte Bizde Olmayan 26 Kavram
1. Üçgen Sandviç
2. Zencefilli Gazoz
3. Plastik şişede devasa süt
4. Sürekli kahve servis edilen Amerikan lokantaları
5. "Pancake" namı diğer Gözleme
6. Kamp ateşinde közlenmiş marshmallow
7. Arka bahçedeki trambolin
Amerikalıların olmazsa olmazlarının başında gelir. İzlediğimiz
komik videoların büyük bir kısmını bu trambolin kazaları oluşturur. Evlerinin arka
bahçelerinin çok büyük olduğunu vurgulamak istediklerinden midir yoksa
trambolin sevgileri tarifsiz midir bilemiyoruz ama eğer bahçeli bir eviniz
varsa orada mutlaka bir de trambolin bulunmalı.
8. Ağaca asılı lastik salıncak
İşte bir bahçeli ev vazgeçilmezi daha. Ağacın dalına halan ile asılmış,
araba lastiğinden imal salıncaklar. Çocuğun lastiğin içine girerek keyfini
sürdüğü, korku filmlerinde rüzgarla sallanan bir unsur. Bizde ağacın dalına
bağlanan ipin üzerine minder serme yoluyla yapılan salıncaklar çok tuttuğu için
buna hiç yüz vermedik yıllar içerisinde.
9. Bodrumdan gelen sesler
Bizde genelde apartman daireleri tercih edildiği,
müstakil evlere de bodrum katı koymaya gerek görülmediği için korku filmlerinin
vazgeçilmezi bodrumdan gelen seslere hiç maruz kalmadık. Ama şunu biliyoruz ki
yağmurlu bir gecede, evde tek başınızaysanız ve bodrumdan ses gelirse mutlaka “kim
var orada” diyerek bodruma inmelisiniz.
10. Tavan arası merdiveni
Hadi diyelim tavan arası var evinizde, ama
kesinlikle böyle bir merdiveni yoktur. İpinden çektiğiniz zaman yavaşlatılmış
sistemiyle kuğu gibi açılan, sizi istediğiniz yere ulaştıran harikulade bir
sistem… en azından öyle düşünüyorduk bir zamanlar. Şimdi birçok yapı markette
bulmanız mümkün.
11. Garajdaki "Atölye"
Şimdilerde kullandığımız, hayatımızda vazgeçilmez
bir yer tutan bilgisayardan, çiplere, arama motorlarından, yazılım sistemlerine
kadar birçok şeyin doğduğu yerler olarak bilinirler. İçerisi ortalama bir
sanayi sitesi atölyesindeki alet edevat ile doludur. Bakımdan, imalata, AR-GE
çalışmalarına kadar birçok şey bu ortamlarda yeşerip kök salmıştır. Bizde ise
bu görevi evin önündeki kaldırımlar üstlendiğinden hala bir silikon vadimiz
yok.
12. Ortak çamaşırhaneler
Evleri dar olduğu için mi yoksa evde çamaşır
makinesi bulunmasını sevmediklerinden mi bilinmez Amerikan apartmanlarında 4-5
makinenin bir arada bulunduğu ortak çamaşırhaneler bulunur. Komedi dizilerinden
korku filmlerine kadar birçok yapım için mekan görevi gören bu yerleri hala
uzaktan izlemekteyiz.
13. Okulda sürekli onu bunu döven tipler
Zavallı çocukları okuldan mahrum bırakan, öğle
yemeklerini çalan, ceplerindeki harçlıklara göz koyan bu zorbalara yıllar yılı
kin besledik durduk. Haklarında birçok film, dizi yapıldı ancak koca Amerikan hükümeti
bu kabadayı çocuklara bir çare bulamadı. Ama filmin sonunda kahramanımız her
defasında bunları bir güzel dövdü.
14. Hayali arkadaş
İçine kapanık her Amerikan çocuğunun sahip olduğu,
ailesinin de kabullendiği, hatta birisi de onun için olmak üzere her oyuncaktan
iki tane aldığı arkadaşlardır. Bizim çocuklarımız gerçeklerini tercih ettiği
için bu hayali arkadaşlar bizde pek yaşam alanı bulamadı maalesef.
15. Cheerleader
Liderleri okul Amerikan futbolu takımının kaptanı
ile çıkan, popüler, zalim kızların oluşturduğu bu kız grupları yavaş yavaş
ulusal takımlarımızda kendini göstermeye başlasa da henüz liselerimize kadar
yayılmadığı için hala kendilerini uzaktan izliyoruz.
16. Eve illaki erkek arkadaşını alan bakıcı kız
Bizde bakıcılık görevi anneanne, babaanne, teyze,
vb. akrabalar tarafından yürütüldüğü için, saatliği 8 dolara çalışan liseli,
üniversiteli bakıcı kızlar pek bulunmuyor ülkemizde. Kaldı ki gerek çok seksi
olmaları ve gerekse de eve sürekli gizli saklı erkek arkadaşlarını almalarından
dolayı kadınlarımızın bu uygulamaya çok sıcak bakmayacakları bir gerçek.
17. Beyzbol
İşte yılların efsanesi. Türkiye’ye televizyon
girdiğinden beri sürekli maruz kaldığımız ancak hala kuralları hakkında en ufak
bir bilgi sahibi olmadığımız, ancak hakkında yapılan filmleri heyecanla
izlediğimiz, bebek Ruth’u, RedSocks’ı hepimizin bildiği bir spor. Bunca senedir
nasıl olup da hala Türkiye’ye girmediği, kuralları hakkında en ufak bir fikre
sahip olunmaması şaşırtıcıdır.
18. "Prom" yani yıl sonu balosu
Liseden mezun olan kızların sevincine, beni hala
baloya davet eden çıkmadı telaşlarına, giyecekleri kıyafetlerinin seçimine, babalarının
“kızım tam 11’de evde olsun” tehditlerine, balo sonrası yaşanan istenmeyen
olaylara hep gülerek, heyecanlanarak, şaşırarak baktık. Ama bizim yıl sonu
mezuniyet törenlerimiz asla onların prom’larının havasını oluşturmadı. Kaldı ki
kızı evden alabileceğimiz limuzinlerimiz bile yaygın değil hala.
19. Bozukluk
Yıl olmuş 2014 hala filmlerde ankesörlü telefonla
görüşme yapabilmek için bozukluk peşinde gezinen Amerikalıları gördükçe,
bizdeki kredi kartı ile aramalar yapabildiğimiz telefonlarla gurur duyuyoruz. Ya
filmlerde kolaylık olsun diye böyle yapıyorlar ya da hala bozukluk ile çalışan
ankesörlü telefonlar kullanıyorlar. Bu konuda onlardan ileri olabiliriz.
20. Kapıya gazete fırlatan çocuk
Banliyölerin vazgeçilmezi. Çoğu zaman bize bu
çocukları yaramaz, gıcık, sinir olarak tanıtsalar da aslında tanısak bence iyi
çocuklar.
21. Seri katil yetiştiren anneler
Amerika’da seri katillerin %99’unun
yetiştirilmelerinde baskıcı anneler olduğunu görüyoruz. Nefes aldırmayan, bir
bakışlarıyla çocukları odalarına hapseden, kendilerinden habersiz su içilmesine
dahi bozulan, psikolojik harp tekniklerini çok iyi bilen, derin anneler…annelerimiz.
22. En ufak tıkırtıda tüfeğiyle kapıya dikilen dayı
Amerika’da bir çiftlik evinin kapısını çalacaksanız
iki kere düşünün. Çünkü ıssızın ortasındaki, ön bahçelerinde mısır ekili bu
evlerin kapısını çaldığınızda karşınıza %90 mermiyi namluya vermiş, ağzında
sigarasıyla eli tüfekli bir dayı çıkacaktır. Kendinizi tanıtmanız için size
sadece 5 saniye veren bu dayıların hiç şakası yoktur.
23. Kaslı itfaiyeci
Amerikalı kadınların yıllar yılı neden bir numaralı
fantezilerinin itfaiyeciler olduğunu anlamamıza vesile olmuş abilerdir. Sanırım
amerika’da itfaiyeci olabilmenin ön şartı adonistir. Bizde ise böyle bir kaygı
asla yoktur. Hortum tutabiliyorsanız kafi.
24. Mahkeme jürisi
İşte çok uzaktan izlediğimiz bir başka oluşum. 12
kişiden oluşan, içinde her ırktan, her meslekten insan bulunan, günlerce bir
odaya kapanıp en zorlu cinayet davalarını, vs. tartışan ulvi görev. Hala bir
manavın nasıl olup da en zorlu davaların altından kalktığına inanamıyor olmamız
bizim ayıbımız.
25. Homeless
Ellerinde market arabalarıyla dolaşan, çoğu bu hayatsı
bilinçli olarak seçmiş olan, aslında hepsi zeki insanlar olan homeless’lara
(evsiz) karşı da Türk insanını bir sempatisi ve özlemi vardır. Bizim evsizlerimiz
genellikle tinerci, hapçı olarak görülürken Amerika’nın homeless’ı nedense bize
hep tatlı gelmiştir.
26. Seri Katil
İçimizdeki en büyük ukte. Yıllardır her muhabbet
bir noktada “bizde niye seri katil yok abi?” noktasına gelir takılır. Onların zekice
işledikleri cinayetler, bıraktıkları ipuçları, polisle dalga geçmeleri hepimizi
zevkten dört köşe yapar. Ülke olarak seri katillere duyduğumuz bu açlığı çivici
katil, kolici katil, vb. maalesef giderememiştir.