8 Mart'ta Kadının İş Yüküne Kısa Bir Bakış: 'Dünyadaki Ücretsiz İşlerin %75'ini Kadınlar Yapıyor'
“Kadınların İş Gücüne Etkisi” başlıklı araştırma, iş yerlerindeki toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin bütün kurumlar için bir tehdit unsuru olduğunu gösteren güncel araştırmaları doğruluyor. Verilere göre kadınların iş hayatına eşit katılımı, küresel ekonomiye 12 trilyon dolar daha ekleyebilir. Oysa kadınlar ya ev ve kariyer arasında seçim yapmak ya da insanüstü bir çaba ile çalışmak zorunda. Bakıcı tutamayan düşük gelirli kadınlar çalışma yaşamından çekiliyor. Türkiye'de her dört kadından yalnızca biri iş gücünde. Ülkemizde kadınlar, aynı pozisyondaki erkeklerden yüzde 20 daha az kazanıyor. İşsizlik ateşi kadınları daha çok yakıyor. Çocuk, temizlik, bulaşık, yemeğe ayrılan zamanda kadınlarımız OECD şampiyonu...
Kadın çalışanlar giriş seviyesinden üst düzey yönetici seviyesine kadar her aşamada daha fazla engelle karşılaşıyor ve erkek meslektaşlarına göre daha yavaş ilerliyor.
Skillsoft'un Türkiye'deki tek yetkili satıcısı olan Enocta'nın Genel Müdürü Tijen Armağan, araştırma sonuçlarını şöyle yorumluyor 👇
“Toplumsal cinsiyet kaynaklı eşitsizlik yalnızca yarattığı baskı gittikçe artan bir etik ve toplumsal sorun değil, aynı zamanda önemli bir ekonomik çıkmazdır. Eğer, dünyadaki çalışma yaşındaki nüfusun yarısını oluşturan kadınlar tam bir ekonomik bağımsızlık kazanamazsa, küresel ekonomi de bundan olumsuz etkilenecektir.”
MGI araştırması ayrıca, dünya çapındaki ücretsiz işlerin yüzde 75'inin kadınlar tarafından yapıldığını ortaya koyuyor ve buna çocuk bakımı, yaşlı bakımı, yemek pişirme ve temizlik gibi işler de dahil.
Kadınların iş hayatına eşit katılımı küresel ekonomiye 12 trilyon dolar daha ekleyebilir.
Fortune 500 şirketlerinin yalnızca yüzde 5'ini kadınlar yönetiyor.
Dünya genelindeki bu eşitsizlik elbette iş yerlerinde de sürüyor.
“Kadınların İş Gücüne Etkisi” araştırmasına katılan kadınların yüzde 92'si, dünya genelinde yönetici rollerindeki kadınların sayının yetersiz olduğunu düşünüyor ve bu sonuç günümüz istatistikleriyle de uyum içinde.
Fortune 500 şirketlerinin yalnızca yüzde 5'i kadın CEO'lar tarafından yönetiliyor ve kadınlar bu şirketlerin yönetim kurullarının yalnızca yüzde 17'sini oluşturuyor.
Katılımcılar kendi şirketlerindeki durumun da dünya genelindeki tabloya benzer olduğunu düşünüyor ve katılımcıların yüzde 87'si üst düzey yönetim pozisyonlarındaki erkeklerin sayısının kadınların çok çok üstünde olduğunu belirtiyor. Kadınların eşit veya daha fazla olduğunu belirten katılımcıların oranı ise sadece yüzde 11.
İş yerlerindeki eşitsizlik çok ciddi boyutlarda. Şirketler bunun ne kadar bilincinde ve kadınları gelişime hazırlamak için ne gibi kaynaklar ve destekler sunuyor?
Peki Türkiye'de durum ne?
Tijen Armağan şöyle devam ediyor:
“Kadınlar için fırsat eşitliği yaratmak bizim için çok önemli. Kadın istihdamı yüksek, eşit istihdam ve ücretlendirme olanakları yaratan bir şirketiz ve pozisyonlar bazında cinsiyet tercihi yapmıyoruz. Yaptığımız işin her alanında her iki cinsiyete de eşit şans tanıyor ve nitelikleri ön planda tutarak işe alım kararı veriyoruz. Türkiye'de ve dünyada ana problem kadınların bazı iş alanlarına uygun görülmemesi veya erkek çalışanlarla karşılaştırıldığında ücret politikasında haksızlığa uğramaları. Avrupa'da kadınlar erkeklerden ortalama yüzde 17,5 az kazanıyor. OECD raporuna göre Türkiye'de bu oran yüzde 20. Kadın istihdamı, çalışma çağındaki her dört kadından sadece birinin iş gücüne katıldığı ülkemizde kadının ekonomik yaşamda var olabilmesi adına büyük önem taşıyor. İstihdam sağlarken sadece sayısal anlamda değil istihdam koşullarının da daha nitelikli hale getirilmesi gerektiğini düşünüyor ve kadınların çalışma hayatında daha çok yer almasının ülkemizin ekonomik gelişmişliğinin önemli bir göstergesi olduğuna inanıyoruz.”
Kayıt dışı istihdam en çok kadınları vuruyor.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın verilerine göre, son bir yılda sigortalı çalışan 40 bin kadın işten çıkarılırdı.
TÜİK’in 2015 Zaman Kullanımı anketine göre, kadınlar ev ve aile bakımına günlük 4 saat 17 dakika ayırırken, erkeklerin günlük sadece 51 dakika ayırdığı sonucuna ulaşılıyor.
Ve Türkiye'de kadın daha yoksul. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin yaptığı araştırmaya göre, aile reisi kadın olan hanelerde yoksulluk daha yüksek. Araştırmada Türkiye’de hanelerin yüzde 17,6’sında aile reisinin kadın olduğu ve bu hanelerden üçte birinin maddi yoksunluk içinde yaşadığı kaydediliyor.
Kaynaklar: Dünya, Business HT, Deutsche Welle,TÜİK ve TEPAV
Yorum Yazın
Vallaha benim geldiğim kültürde kadın erkek eşittir,denktir.Çarşafa sokulup arkanda gezdirilmez. Fikri alınır , canı değil. Ortadoğu yasaları kadını ölmeden ... Devamını Gör
Çarşaf modernlik değildir.Bakınız vermek zorunda kaldım bir çok islam ülkesinde zorunludur.Türkiye'de de biliyor ve görüyoruz ki insanları buna zorlayan bir ... Devamını Gör
Bu ekonomi içerisinde ücretli istihdam edilmediğiniz takdirde ürettiğiniz değer ekonomik sayılmıyor maalesef. Kadınların ücretsiz iş içerisinde ürettikleri e... Devamını Gör
Çok hastayim
Napak?