onedio
Bilgisayarlar Öğrenme Biçimini Değiştiriyor mu?
Teknoloji, öğrenme ve düşünme biçimimizi geliştirebilir mi? Google yetkilisi yeni bir eğitim çağına girdiğimiz görüşünde.“Bu keşfiniz öğrenen kişide unutkanlığa neden olacak; çünkü hafızalarını kullanma ihtiyacı duymayacaklar,” diyerek yeni bir teknolojiye yönelik bir kaygıyı ifade ediyordu bir yorumcu. “İnsanlar birçok şeyin dinleyicisi olacak, ama bir şey öğrenmeyecek; bilgeymiş gibi görünecekler ama bir şey bilmeyecekler.”Socrates bu sözleri bir Mısır kralının ağzından aktarıyordu. Söz konusu teknoloji ise Yazı idi.İki bin yıl sonra bugün teknoloji değişmiş durumda ama benzer diyaloglara tanık oluyoruz hala. Facebook, akıllı telefon, video oyunları… Hepsinin zararlarından söz ediliyor: Konsantrasyonumuzu bozuyor, dersleri olumsuz etkiliyor, vb.Bilgi teknolojisinin günlük davranışlarımız üzerindeki olumsuz etkileri konusunda şüphe yok; ancak bilgisayarların beynimize zarar verdiğine dair veri de yok. Aslında belki de bizi daha akıllı kılıyor.Teknolojinin zihni geliştirme potansiyeli, 21 Ekim’de New York’ta düzenlenen Dünyayı Değiştiren Fikirler Zirvesi ’nde Google araştırma bölümü başkan yardımcısı Alfred Spector’un konuşma konusuydu. Basit bazı uygulama programlarının bile düşünme ve öğrenme biçimimize katkıda bulunacağını vurguluyordu Spector. “Bugünkü bilgi teknolojisi benim gençlik yıllarımdakinden kat kat ilerde ve bunun eğitimi de etkileyeceğine inanıyorum,” diyordu.Heveslileri açısından teknoloji devrimi başladı bile. Son yıllarda öğrenmeyi kolaylaştıran uygulama programlarının sayısında büyük artış oldu. Oyun yoluyla yabancı dil öğreten Duolingo adlı uygulamayı bugün 40 milyon kişi kullanıyor. Beynin öğrenme ve unutma biçimine dair bilgimiz arttıkça Memrise ve Cerego gibi yabancı dil dahil birçok konuda kullanılan bu tür programlar da yaygınlaşıyor.Spector, üç önemli ilke temel alındığı sürece çok daha büyük gelişmelerin ufukta olduğuna inanıyor. Spector ilk olarak, öğrencinin düşünme ve öğrenme biçimine uyarlanmış bir öğretim metodunun öneminden söz ediyor. Bu metodu kullanan özel öğretmenden ders alan ortalama bir öğrencinin başarı durumunda büyük bir gelişme kaydedildiğini gösteren araştırmalara dikkat çekiyor. “Özel öğretmenin yerine teknolojinin geçtiğini düşünelim; böylece eğitimde başarı oranının hızla yükselmesi mümkün olacaktır.”Memrise ve Cerego adlı programlar, bilgiyi hatırlama ve unutma biçimini takip ederek bu stratejiyi belli oranda kullanıyor. Fakat zamanla çok daha gelişkin programlar üretilebilir ve bir zamanlar sadece zengin çocuklarının yararlandığı eğitim olanakları çok daha geniş kitlelere açılabilir.Spector ayrıca video oyunları tasarımcılarının, çalışma ve öğrenmeyi sıkıcı olmaktan çıkarma yollarını çoktan keşfettiklerini söylüyor. “İnsanlar saatlerce video oyunları oynuyor, bu özellik eğitimde kullanılabilir,” diyor Spector. New York’taki Rochester Üniversitesi’nden Daphne Bavelier, ilgi çekmenin yanı sıra, dikkati yoğunlaştırma yoluyla üç boyutlu ortamların da “algısal öğrenmeyi” kolaylaştırdığını belirtiyor. Bu hafıza müzik enstrümanı veya yabancı dil öğrenmede kullanılıyor ve normalde çocukluk döneminin ardından kapanıyor.Spector son olarak da öğrenciler arasında etkileşimi arttırmak üzere sosyal ağların kullanılabileceğini belirtiyor. “Fakültede öğrendiğim kadar öğrenci arkadaşlarımdan da öğrendim,” diyor Spector. Gerçekten de Memrise gibi programların popülaritesi biraz da bilgi paylaşımına olanak tanımasından kaynaklanıyor.Spector bütün bunların bugün hayali gibi gelebileceğini, ama bunları yapacak teknolojinin var olduğunu, sadece biraz daha cazip hale getirilmeleri gerektiğini söylüyor.Spector bu tür programların toplumda köklü değişiklikler getireceğine, hatta okulların bile belki ortadan kalkacağına inanıyor. Belki de üniversitede geçirilecek süre kısaltılacak, uzaktan eğitim yöntemleri devreye girecek, ya da öğrenciler hangi dersleri görecekleri konusunda daha çok söz sahibi olabilecektir.Fakat Spector da fazla çaba göstermeden öğrenmenin şimdi farkında olmadığımız ve beklenmedik olumsuzlukları da olabileceğini kabul ediyor.Konferanstaki başka bir konuşmacının ifade ettiği gibi “İnternet dünyayı düzleştirdi… İstediğimiz her şeyi öğrenme olanağı tanıdı. Bugün akıllı telefonu olan bir genç, on yıllar önce devlet başkanlarının bildiğinden daha fazlasını biliyor.”David Robson BBC Future
Maliye Bakanlığı Gelir Uzmanlığı Alımlarını 'Sözlü Sınav' ile Yapacak
Maliye Bakanlığı, yeni vergi uzmanlarını sözlü sınav yaparak seçecek...Maliye Bakanlığı bu kez de, personel alımı yönetmeliğinde yaptığı değişik ile tartışmaların odağı haline geldi. Taraf gazetesinden Hüseyin Özay'ın haberine göre, Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı, binlerce üniversite mezunu işsizin merakla beklediği “gelir uzmanı” alımı sınavlarında değişikliğe gitti. Değişiklik Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yayınlandı. Yönetmelikte yapılan değişiklik ile, gelir uzmanlığı alımlarında yazılı sınav şartı kaldırıldı. Böylece, sadece sözlü sınav ile idare gelir uzmanı alabilecek. Bu durum, milyonlarca memur adayının tepkisine neden oldu. Mevcut sistemde, Gelir İdaresi Başkanlığı KPSS sınavında belirli puanı tutturan memur adayları için uzmanlık sınavı düzenliyordu. Bu sınavda başarılı olanlar ise yeniden sözlü sınava alınıyordu. Yani üçlü sınav sistemi ile adaylar, gelir uzmanı olma hakkı elde ediyorlardı. Yeni düzenleme ile idare isterse, KPSS’de belirli bir puanı tutturan adayları sözlü sınav ile gelir uzmanı olarak atayabilecek.Kaynak: Taraf
Bakanlık Edebiyat Dersinden Sınıfta Kaldı
Atanamamış öğretmen sayıları göz önünde bulundurulacak olursa en çok mezun veren bölümler arasında ilk sırada bulunan “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenleri” mizin beklentileri Eylül 2014 atamasında da karşılanamamıştır. 2014 senesi Ekim ayı tarihi itibari ile atanamayan 22.640 ve 2013 Mezunları ile beraber sayıları 24 Bini aşmış bulunan Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerimizden ihtiyacın beşte biri bile alınmamıştır. Eylül 2014 yılında 1.115 kişinin ataması yapılmıştır. Konuya ilişkin olarak CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Av. Mahmut Tanal, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya verdiği soru önergesi ile şu soruları yöneltti; 2023 ÖĞRETMEN İSTİHDAM PROJEKSİYONLARI STRATEJİLERİ PROJESİ YETERSİZ2023 Öğretmen İstihdam Projeksiyonları Stratejileri Projesi'nde Türk dili ve edebiyatı öğretmeni açığının 2023'te 58 bin sayısına ulaşacağını, Türk dili ve edebiyatı en fazla atama yapılacak ilk beş branş içerisinde yer alacağını açıklayan Bakanlığınız hangi gerekçe ile 24 bin mezuna 1.115 kontenjan vermiştir?OSMANLICA DERSLERİNİ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENLERİ VERİYORLiselerde Osmanlıca dersi seçmeli ders olduğu, Osmanlıca bir dil dersi olduğu halde bu işin uzmanı Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerine değil de Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerine verilmesinin sebepleri nelerdir?ATAMA BEKLEYEN BİNLERCE ÖĞRETMEN VARKEN TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI AÖF LERDE DE YAPILABİLİYOR.24 Bin mezunu bulunan Türk dili ve edebiyatı öğretmenlerinin;  2014 yılında 5.100 açıkla 1.115 kişi olan atama sayıları yeterli midir? 2023 Öğretmen İstihdam Projeksiyonları Stratejileri Projesi'nde en fazla açık ve atama olacak branşlardan birinin Türk dili ve edebiyatı branşınının olmasının sebepleri nelerdir? Kadro açığı yok ise açıköğretim fakültesine Türk dili ve edebiyatı bölümünün açılmasının sebepleri nelerdir?
ÖSYM'ye 350 Bin Liralık Dava
ADANA'da, KPSS giriş belgesindeki saç rengi ile nüfus cüzdanındaki saç renginin farklı olması nedeniyle gözaltına alınan ve bu nedenle öğretmen olma şansını kaçıran 24 yaşındaki Pelin Derya Çetinkaya, ÖSYM ve Hazine hakkında 350 bin liralık tazminat davası açtı.Üniversite mezunu olan Pelin Derya Çetinkaya, geçen 5 Temmuz'da Danişment Gazi Anadolu Lisesi'nde sınava girdi. Ancak kimliğindeki fotoğrafı daha önce girdiği sınavda sisteme kaydedilen haline benzemeyince, sınav sonunda gözaltına alındı bu yüzden de aynı gün öğleden sonra öğretmen adaylarının gireceği ikinci oturuma giremedi. Resmi belgede sahtecilik iddiasıyla gözaltına alınıp hakkında işlem yapıldıktan sonra serbest bırakılan Pelin Derya Çetinkaya, avukatı aracılığıyla da sınav görevlileri ve polisler hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu.TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİPelin Derya Çetinkaya hakkında sınava girdiği belgede sahtecilik yaptığı iddiasıyla başlatılan soruşturma tamamlandı. Cumhuriyet Savcısı, Çetinkaya'nın kimlik ve belgelerinin sahte olmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.Pelin Derya Çetinkaya, avukatı Vedat Özkan aracılığıyla ÖSYM hakkında sınav görevlilerinin tutumu nedeniyle 1 yıllık çalışması ve emeğinin boşa gittiği gerekçesiyle İdare Mahkemesi'ne 50 bin TL maddi, 200 bin TL manevi tazminat davası ve sınav sonrası gözaltına alınması sonucu çevresinde sahip olduğu itibar ve imajının kötü yönde zedelendiği gerekçesiyle de Hazine'ye 100 bin TL manevi olmak üzere toplam 350 bin TL tazminat davası açtı. Vedat Özkan, müvekkilinin 2015 yılında yapılacak olan KPSS'ye hazırlandığını belirtirken, Çetinkaya'nın uğradığı hak kayıplarının alınması için de konunu sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi.DHA
Reklam
Okullarda Öğretilen 9 Ders
Öğretmenin sözünü dinlemeye alışan çocuklar büyüyünce de sınırların dışına çıkmaya cesaret edemezler. Otoritelerden izin alır, yasalara uyar, üretim-tüketim döngüsüne katılır, toplumun değer yargılarını benimserler.
E-YDS Sonuçları Açıklandı
Elektronik Yabancı Dil Sınavı (e-YDS 2014/2) sonuçları açıklandı.ÖSYM'nin internet sitesinde yer alan duyuruya göre, 19 Ekim'de gerçekleştirilen Elektronik Yabancı Dil Sınavının değerlendirme işlemleri tamamlandı.Sınav sonuçları ÖSYM'nin 'https://sonuc.osym.gov.tr' internet adresinden açıklandı.Adaylar sonuçları T.C. kimlik mumarası ve şifreleri ile öğrenebilecekler. Adaylara ayrıca sınav sonuç belgesi gönderilmeyecek.Yenişafak
Reklam
KPSS Gerçeği İle Yaşayanların Hayatını Özetleyen 21 Komik Paylaşım
KPSS sonuçları her açıklandığında dertlere derman mı oluyor yoksa atanamayanlar kulübüne yeni üyeler mi katılıyor onu tam bilemiyorum. Bildiğim tek şey; sistem garip olsa da beyin açıyor. KPSS ile ilgili yapılan bu komik paylaşımların tek açıklaması bu olsa gerek: KPSS kafa yapmış, bir sonraki aşamada zaten kafayı yakıyorsunuz.
KPSS Sonuçları Açıklandı
ÖSYM, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS), ortaöğretim ve ön lisans sonuçlarını açıkladı. Adaylar, sonuçlarını ÖSYM'nin internet sayfasından, T.C kimlik numaralarıyla öğrenebilecek.Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) ortaöğretim ve ön lisans sınav sonuçları açıklandı.ÖSYM, 27-28 Eylül'de yapılan KPSS ortaöğretim ve ön lisans sınavlarının değerlendirme işlemlerini tamamladı.Adaylar sonuçlarını ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr adresinden T.C. kimlik numaraları ve şifreleri ile öğrenebilecek. Sınav sonuç belgesi basılmayacak ve adayların adreslerine gönderilmeyecek.Sınav sorularının yüzde 10'undan oluşturulan temel soru kitapçıkları da ÖSYM'nin internet sitesinden yayımlandı.SONUÇLARI ÖĞRENMEK İÇİN TIKLAYINIZ...Yenişafak
Ancak Master'ını Yurt Dışında Yaparsan Yaşayabileceğin 15 Şey
Üniversiteyi bitiren her öğrencinin hayali; kurumsal şirketlerin CV’de ilk baktıkları şey… Ortamda, arkadaşlar arasında havası 1500 olan o gidilesi, yapılası eylem; yurtdışında master. Avrupa ülkelerini turlayan, yaşamayı hayal ettiğimiz o canım şehirlerin afili üniversitelerinde master yapan bu şanslı, geleceği parlak vatandaşların anılarını biraz hasetle, biraz da özenerek dinledik hep, doğruya doğru. Ama ne anlatırlarsa anlatsınlar hiçbir zaman onların ne hissettiğini, ne yaşadığını bilemeyiz. Neleri mi? “Nazar etme ne olur, çalış senin de olur” diyor, yalnızca yurtdışında master yapan arkadaşların bilebileceği 15 şeyi iftiharla sunuyoruz!
Reklam
Erginden Ergene Hayat Dersleri
Sevgili ergen kardeşim, justin bieber’dan zaman bulup bu yazıyı okuyacağını sanmıyorum. Zaten sonuna kadar okuma zahmetine girersen hedef kitlemin sen olmadığını da fark edeceksin. Sen git twitter’da aforizma ya da metin2’de karakter filan kas. Hadi çocuğum bakiiiim.Her şeye rağmen ilk paragrafı başarıyla tamamladıysan gözlerinden öperek ilk dersini veriyorum.
Daha Kolay Öğrenmenin Yolları
Daha kolay öğrenmek için ne yapabilirsiniz? Özel şirketler öğrenmeyi kolaylaştıracak yardımcı programlar geliştiriyor ve bunlar okullarda da denenmeye başlandı.Ed Cooke 20’li yaşlarının büyük kısmını Dünya Hafıza Şampiyonluklarına katılmakla geçirdi. Başarıları arasında 2265 adet iki basamaklı sayıyı 30 dakikada, 16 paket oyun kağıdının sırasını bir saat içinde ezberlemek bulunuyor. Ezber tekniklerinin belli bir disiplin gerektirdiğini ifade eden 26 yaşındaki Cooke, başkalarının da kendisi gibi öğrenmesine yardımcı olacak bir aygıt geliştirmek istemiş.Bu çabanın sonucunda Memrise ortaya çıkmış. 2010’da açılan internet sitesi bugün 1,4 milyondan fazla kullanıcıya yabancı dil, tarih ve fen bilgisi öğrenmelerinde yardımcı oluyor. Daha sonra geliştirilen birçok program bugün okullarda da kullanılıyor ve öğretmenler bunların yararına vurguda bulunuyor.Cooke bu fikrini önce Oxford Üniversitesi’nden arkadaşı olan ve bugün Princeton Üniversitesi’nde nörolog olarak görev yapan Greg Detre’ye açarak kendi denemiş olduğu teknikleri hafızayla ilgili son bilimsel verilerle birleştirecek bir program oluşturulması için yardımını istiyor. Böylece Memrise ortaya çıkıyor.Sürekli testlerBu programda kullanılan yöntemlerin başında, öğrenilen şeyin hafızada kalıcılaşmasını sağlamak için ona ekstra bir anlam yüklemek geliyor. Yani onu çağrıştıracak eğlenceli bir kelime ya da fotoğraf bulmanız isteniyor.Daha sonra program, bunları öğrencinin hafızasına kazımak için gelecek günlerde, haftalarda, hatta aylarda kullanılacak süreli günlük testler uyguluyor. Yapılan birçok deney, yeni öğrenilen bilgiyi uzun dönemli olarak hafızada en iyi koruma yolunun, pasif bir şekilde okuyup geçmek yerine onu tekrar tekrar hatırlamak olduğunu gösteriyor. Kendi başına test uygulamak ise diyagram çizmek gibi tekniklerden daha etkili.Ezberleyerek öğrenme yöntemini uygulayan başka programlar da geliştirilmiş durumda; ama Memrise başka bir teknik daha kullanıyor. Detre, hafızayı yeniden harekete geçirmek için en iyi zamanın bilgiyi yarı hatırlayıp yarı unuttuğunuzu hissettiğiniz an, yani “dilinizin ucuna geldiğini” hissettiğiniz an olduğunu belirtiyor. Bu nedenle Memrise ekibi işte bu anı öngörüp sizi teste tabi tutan bir algoritma düzenliyor.Memrise öğrenmeyi eğlenceli kılmayı da ilke edinmiş. Ayrıca benzer konuları öğrenmek isteyenlerin kurduğu ortak topluluklar yoluyla dostane rekabeti teşvik etmeye çalışmış.Bir ilkokulun İspanyolca derslerinde bu programı kullanmasının nedeni de bu olmuş. “Sınıfa girer girmez çocukların ilk baktığı şey rakip öğrenciler sıralamasındaki yerleri,” diyor öğretmenleri. Sınıf iki gruba ayrılıyormuş. Bir grup kelimeler üzerinde çalışırken öğretmen diğer gruba ders veriyor, sonra grupları değiştiriyormuş. Ayrıca her öğrencinin kelime telaffuzu kayda alınıp sonra dinletiliyor, çocuklar sesin kime ait olduğunu anlamak için daha dikkatli ve daha istekli kulak veriyorlarmış.Memrise’daki kursların çoğu yabancı dil konusunda olmakla birlikte diğer ders öğretmenleri de bu programı kendi amaçları için kullanmaktan geri kalmıyor.Memrise’ın başarısını gören diğer firmalar da öğrenmeye yardımcı olacak hafıza programları geliştirmeye girişti. Bir yıl önce açılışını yapan Cerego adlı uygulama programı bunlardan biri. Cerego ekipleri beyin anatomisi, müzik teorisi ve sanat tarihi alanlarında kurslar başlattı. Öğrenciler üzerinde yapılan denemelerde, bu programı kullanan öğrencilerin performansında yüzde 20-50 iyileşme tespit edildi. Bu şirket şimdi de öğretmenler ve okullarla ortak kurslar geliştirme projesi üzerinde çalışıyor.BBC Türkçe
Reklam
Üniversite Öğrencilerini İş Hayatına Hazırlayacak 5 Önemli Adım
Ülkemizde işsizlik oranı maalesef gün geçtikçe artmaktadır. Artık iş sahibi olmak için sadece üniversite bitirmek yetersiz kalıyor. Bir iş başvurusunda bulunduğunuzda karşınıza onlarca zorlu rakip çıkıyor ve sadece bir veya birkaçınız seçiliyorsunuz. Rakiplerinizin arasından sıyrılmak için öğrencilik yıllarında donanımınızı güçlendirmek ve fark yaratmak zorundasınız. İşte size iş hayatında fark yaratabileceğiniz 5 adım ;
Şehir’de Boykot Var! #sehirdeboykot
Açık forumda buluşan İstanbul Şehir Üniversitesi öğrencileri, kampüse kuracakları boykot çadırlarıyla okul yönetiminin yemek fiyatları politikasını protesto etme kararı aldı.Yemek fiyatları hakkındaki talepleri yönetim tarafından ciddiye alınmayan İstanbul Şehir Üniversitesi öğrencileri, düzenledikleri açık forumun ardından boykota başladıklarını bildirdi.Forumda yapılan sunumda, üniversite yönetimince hiçbir talebe cevap verilmediği vurgulanarak, istenilen fiyatlar kabul edilinceye kadar yemeklerin boykot edileceği açıklandı.
Reklam
Binlerce İş Güvenliği Uzmanına Soğuk Duş
Danıştay 10. Dairesi, iş güvenliği uzmanlığının, yapılan işin özelliği gereği sadece mühendis, mimar ve teknik elemanlarca yapılabilecek bir iş olduğuna hükmetti. İş güvenliği uzmanı olabilmek için para verip eğitim alarak sertifika sahibi olan binlerce kişiye Danıştay'tan şok karar çıktı. Danıştay 10. Dairesi, iş güvenliği uzmanlığının, yapılan işin niteliği gereği sadece mühendis, mimar ve teknik elemanlarca yapılabilecek bir iş olduğuna hükmetti. Böylece sertifika alıp iş güvenliği uzmanı olarak çalışmak isteyen 250 binden fazla kişinin bu planları tehlikeye girdi.Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, 11 Ekim 2013'te yürürlüğe giren İş Güvenliği Uzmanlarının Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin, bazı hükümlerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştayda dava açmıştı.Danıştay 10. Dairesi, dava konusu yönetmeliğin dayanağı 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun 3. maddesindeki 'iş güvenliği uzmanı' tanımının Anayasa'ya uygun olup olmadığını inceledi. Daire, 'iş güvenliği uzmanı' tanımını, idare denetim, inceleme ve soruşturmayla görevli müfettişleri de kapsayacak şekilde genişletilmesini öngören yönetmeliğin dayanağı Kanun hükmünün Anayasa'ya aykırı olduğu sonucuna vararak, Anayasa Mahkemesine başvurdu. Gerekçede ise, Türkiye'nin ölümlü iş kazaları konusunda en yüksek orana sahip ülkeler arasında bulunduğu hatırlatıldı. Gerekçede şu tespitler yapıldı; 'Görüldüğü üzere, iş sağlığı ve güvenliği, çalışma hayatıyla ilgili teknik bilgi birikimi, teknik uzmanlık gerektiren bir konudur. İş güvenliği uzmanlarının, görevlerini gereği gibi yerine getirebilmeleri için şartlarını denetleyeceği üretim alanıyla ilgili teknik bilgiye sahip, konusunun uzmanı, yapılacak işin niteliğine uygun eğitim almış kişiler arasından seçilmeleri gerekmektedir. İş güvenliği uzmanlığı, yapılan işin niteliği gereği teknik bilgi gerektiren bir mesleki faaliyettir.' dedi.
Reklam