Görüş Bildir
Dünya Kupası'na Uçacak Uçaklar Os Gêmeos Tarafından Boyanıyor
Os Gêmeos (The Twins) olarak tanınan Brezilyalı graffiti sanatçıları Otavio ve Gustavo Pandolfo, Dünya Kupası’nda kullanılacak bazı uçakların dış yüzeylerini boyayacaklar. Şimdiye kadar Portekiz, Berlin ve Coney Island gibi yerlerde yaptıkları murallerle tanıdığımız ikizler, ilk olarak bir Boeing 737′yi boyamış.Bantmag
Dünya Kupası'nı Robot Teknolojisi Başlatacak
Brezilya'da düzenlenecek Dünya Kupası'nda başlama vuruşunu, felçli bir çocuk, zihin kontrolüyle çalışan dış iskeletiyle yapacak. Robotik teknolojisinin insan hayatına kazandırdığı değişim, 2014 Dünya Kupası'nın açılış maçında tüm dünyaya sergilenecek. ABD, Almanya, İsviçre ve Brezilya'daki üniversitelerin ortak projesiyle geliştirilen dış iskeleti giyen felçli bir çocuk, kupanın başlangıç vuruşunu yapacak. ABD'nin Duke, California ve Colorado State; Brezilya'nın Edmond ve Lily Safra Uluslararası Nörobilim Enstitüsü, İsivçre'nin Federal Teknoloji Enstitüsü ve Almanya'nın Teknik Üniversitesi tarafından başlatılan 'Yeniden Yürü Projesi' kapsamında, dünyanın ilk zihin kontrollü dış iskeleti geliştirildi. Colorado State Üniversitesi'nden Alan Rudolph, 'dış iskeletin kullanıcısından geri bildirim alan ilk dış iskelet olduğunu, böylece bloke edilmeyen sinyallerle çok daha kolay bir şekilde işlev gösterdiğini' ifade etti. Washington Post'un verdiği bilgiye göre, dış iskeleti giyerek Dünya Kupası'nda başlama vuruşunu Brezilyalı belden aşağısı felç olan bir çocuk yapacak. Özel an için seçilen çocuğun, aylardır görsel gerçeklik simülasyonuyla hazırlık yaptığı belirtildi. Metal çubuklarla bacakları sabitlenecek olan çocuk, tekerlekli sandalyesinden kalkarak ilk vuruşu yapacak. Araştırmada yer alan Miguel Nicolelis, 'İnsanların hayallerini ateşlemek istiyoruz. Yeterli politik istek ve yatırım ile tekerlekli sandalyeleri ortadan kaldırabiliriz' dedi. Al Jazeera
Yılın Golü Diego'dan!
Fenerbahçe'nin sözleşme imzalamaya hazırlandığı Diego Ribas'a UEFA'dan büyük onur geldi. UEFA'nın yayınladığı Şampiyonlar Ligi'nin Enleri listesinde, Brezilyalı'nın Atletico Madrid formasıyla Barcelona'ya attığı gol, yılın golü seçildi. UEFA'nın sitesinde Diego Ribas'ın attığı gol için, 'Diego'nun mümkün görünmeyen bir pozisyonda falsolu gönderdiği füze kaleci Pinto'yu çaresiz bıraktı ve Atletico finale giden yolda önemli bir avantaj sağladı' ifadeleri kullanıldı. Diego'nun golüyle Barcelona deplasmanından 1-1 beraberlikle ayrılan Atletico Madrid, Katalan ekibini rövanş maçında sahasında 1-0 yenerek yarı finale yükselmişti. Haber Türk
Fransa Açık'ta İlk Sürpriz
Roland Garros’un favorilerinden Novak Djokovic ve Rafael Nadal ikinci tura rahat çıktı. Turnuvanın ilk sürprizi Avustralya Açık’ın şampiyonu Wawrinka’nın Fransa’da ikinci turu görememesi oldu.Sezonun ikinci Grand Slam turnuvası olan Fransa Açık'ta (Roland Garros) Novak Djokovic, Portekizli Joao Sousa'ya 6-1, 6-2 ve 6-4'lük setlerle üstünlük sağladı. Sırp raket ikinci turda Fransız Jeremy Chardy ile karşılaşacak. Fransa Açık öncesi son ciddi turnuva olan BNL İtalya'da İspanyol Rafael Nadal'a (üst resim) üstünlük sağlayarak kazanan Djokovic bu başarısını Fransa Açık şamiyonluğuyla taçlandırmak istiyor. Djokovic'ten kısa süre sonra son şampiyon Rafael Nadal da ilk tur maçından galibiyetle ayrıldı. İspanyol raket ABD'li Robby Ginepri karşısında korttan 6-0, 6-3 ve 6-0'lık setlerle galip ayrıldı. Avustralya Açık'ın şampiyonu elendi Fransa Açık'ta ilk büyük sürpriz pazartesi gecesi yaşandı. Avustralya Açık'ın tek erkeklerdeki son şampiyonu ve dünya 3 numarası Stanislas Wawrinka ilk turda İspanyol, dünya 41 numarası Guillermo Garcia Lopez'e 2 saat 23 dakika süren maç sonunda 4-6, 7-5, 2-6 ve 0-6'lık setlerle 3-1 yenildi. Geçen yıl çeyrek finale yükselen Wawrinka'nın sekiz yıl aradan sonra Roland Garros'a en erken vedası oldu. Sadece Kamke tur atlayabildi Andreas Beck ve Benjamin Becker, turnuvadaki sekiz Alman erkek tenisçiden elenen ilk isimler oldu. Beck, turnuvanın 14 numarası İtalyan Fabio Fognini'ye 4-6, 4-6 ve 1-6'lık setlerle yenilirken Becker de Brezilyalı Thomaz Bellucci karşısında beş set sonunda (2-6, 4-6, 6-3, 6-4 ve 2-6) mağlup oldu. Tobias Kamke şu ana kadar start alan Alman erkek tenisçiler içinde tur atlayan ilk isim oldu. Kamke, ilk tur maçında Slovak Miloslav Mecir karşısında setleri 7-5, 7-6, ve 7-6 aldı. Tommy Haas, Philipp Kohlschreiber, Daniel Brands, Jan-Lennard Struff ve Dustin Brown ilk kez bugün korta çıkacak. Müthiş mücadele Turnuvanın ilgi çekici maçlarından biri de Fransız Julien Benneteau ile Arjantinli Facundo Bagnis arasında oynandı. Bir üst tur için yapılan mücadelenin setleri 6-1, 6-2, 1-6, 3-6 ve 18-16 sona erdi. Sadece beşinci set iki saatten fazla sürdü. İki oyuncu da muazzam bir mücadele örneği sergilerken gülen taraf Arjantinli Bagnis oldu. Alman kadın tenisçilerden Kerber, Lisicki ve Barthel'den sonra Julia Görges de turladı. Görges Portekizli Michelle Larcher de Brito karşısında maçı 6-2 ve 6-3'lük setlerle aldı. Bir başka Alman raket Andrea Petkovic de ilk tur maçında Japon Misaki Doi'iy 6-3, 6-3'lük setler mağlup etti. Petkovic ikinci turda dünya 27'ncisi İsviçreli Stefanie Vögele'nin rakibi oldu.DW
Furkan Aldemir Nikah Tazeledi
Galatasaray Liv Hospital'in başarılı basketbolcusu Furkan Aldemir kulübü ile olan sözleşmesini üç yıllık uzattı.Beko Basketbol Ligi takımlarından Galatasaray Liv Hospital ile başarılı bir sezon geçirmeye devam eden Furkan Aldemir kendisini üç yıl daha sarı-kırmızılı kulübe bağlayan imzayı attı. Bu sezon ligde 33 maçta forma giyen Furkan Aldemir 6 sayı, 7 ribaunt ortalaması ile mücadelesine devam ederken, Euroleague'de ise 22 karşılaşmaya çıkan Furkan Aldemir Avrupa arenasında 5,4 sayı ve 6,4 ribaunt ortalamasıyla sezonu kapadı. Üç yıllık yeni sözleşmeye imza atan Furkan Aldemir kontratı sona erene kadar Galatasaray Liv Hospital'den toplam 3.9 milyon euro para kazanacak.Eurosport
Reklam
Brezilya'nın Antremanları Protestolarla Başladı
Dünyanın en büyük futbol organizasyonu olan FIFA Dünya Kupası'na iki haftadan az bir süre kala, ev sahibi Brezilya'nın hazırlık kampı Rio de Janeiro'da protestolar eşliğinde başladı. Göstericiler ilk olarak, Brezilya Teknik Direktörü Luiz Felipe Scolari'nin aday kadroya çağırdığı 22 futbolcu ile buluştuğu otelin çevresinde toplandı. Otelden yola çıkan ve takımı taşıyan otobüsü, hükümet karşıtı sloganlar atan grevdeki öğretmenler çevirdi. 12 Mayıs'tan bu yana grevde olan, ücretlerinin ve çalışma koşullarının iyileştirilmesini isteyen öğretmenlerden bazıları, hükümete tepkilerini dile getirdikleri çıkartmalardan bazılarını takım otobüsüne yapıştırdı. Rio de Janeiro'daki BBC muhabiri Julia Carneiro göstericilerin 'Dünya Kupası yapılmayacak. Greve gidilecek' şeklinde sloganlar attığını aktardı. Futbolcular Granja Comary'deki tesislere vardığında ise protestolar artarak sürdü. Binlerce gösterici, yüksek maliyeti nedeniyle Dünya Kupası'na ev sahipliği yapılmasına tepki gösterdi. Brezilya'da geçen yıl da bir milyondan fazla kişi sokaklara dökülmüş, hükümeti protesto etmişti. Protestocular kamu hizmetlerinin yetersiz olmasından, yapılan yolsuzluklardan ve Dünya Kupası'nın yüksek maliyetinden şikayetçiydi. Öte yandan, Brezilya'nın gelmiş geçmiş en büyük futbolcularından biri olarak gösterilen Ronaldo, turnuvaya yönelik altyapı projelerinin zamanında tamamlanamamasının hükümetin suçu olduğunu söyledi. Aynı zamanda FIFA'nın Dünya Kupası İyi Niyet Elçisi olan Ronaldo Brezilya'da yayınlanan Valor gazetesine yaptığı açıklamada, 'İnsanların şunu anlaması gerekir: Görev hükümetlere düşüyor. Bunun futbolla ya da Dünya Kupası ile alakası yok' dedi. FIFA Dünya Kupası, 12 Haziran'da Sao Paulo'da oynanacak açılış maçı ile başlayacak. Açılış maçında ev sahibi Brezilya Hırvatistan'la karşı karşıya gelecek.BBC Türkçe
'O İsim Kim İse Açıklasın!'
Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz, Trabzonspor'un eski başkanı Sadri Şener'in açıklamasıyla ilgili olarak, 'O isim kim ise açıklasın' dedi.Sadri Şener'in, 'Bize, 'Başkan amma üstümüze geliyorsunuz, tamam biz bu işi yaptık' diyorlardı. Şimdi böyle konuşmalarının anlamı yok' sözlerine tepki gösteren Sivasspor Başkanı Otyakmaz, şöyle konuştu:'Sadri Şener'in yaptığı bu açıklamada, bu söylemleri ben söylemişim gibi bir algı ortaya çıkarıyor. Ben hiç kimseye böyle bir söylemde bulunmadım. Bu sözü Sadri Şener'e kim söyledi ise kendisini bu ismi açıklamaya davet ediyorum. O isim kim ise Sadri Şener çıksın açıklasın bilelim.'OLDONİ VE NAVRATİL'LE YOLLAR AYRILDIÖte yandan transfer çalışmalarına başlayan Sivasspor, 3 sezondur kadrosunda yer alan Çek defans oyuncusu Jacup Navratil ile bu sezon devre arasında transfer edilen Brezilyalı forvet oyuncusu Pedro Oldoni ile yolların ayrıldığını açıkladı.Halife YALÇINKAYA / SİVAS (DHA)
Reklam
2014 Dünya Kupası Maçlarının Oynanacağı 13 Stadyum
Dünya Kupası'na az bir vakit kalmışken maçların oynanacağı Sao Paulo, Rio de Janeiro, Belo Horizonte, Brasilia, Cuiaba, Curutiba, Fortaleza, Manaus, Natal, Porto Alegre, Recife ve Salvador şehirleri ummalı bir yarış içerisinde.
Trabzonspor: "2010-2011 Sezonu Şampiyonu Trabzonspor'dur"
Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz'ın açıklamalarından sonra gündem yine 3 Temmuz sürecine döndü.Trabzonspor Kulübü, resmi internet sitesinden şu açıklamayı yaptı; Şike Hükümlülerinin tamamen algı yaratmaya yönelik, UEFA ve Türk Mahkemelerini karalayan, hiçe sayan iftiraları ilk olmadığı gibi son da olmayacaktır. Trabzonspor Kulübü hukukun üstünlüğüne inanan, UEFA kuralları ve kesinleşmiş mahkeme kararlarını esas alan bir kulüptür. 'Hak “kın şike ve teşvikle değil, emek ve hukukla elde edildiğine inanıyor, şikenin varlığını artık tartışmıyor, UEFA kurallarının uygulanmasını bekliyor, herkesi yargı kararlarına saygılı olmaya davet ediyor ve bir kez daha tekrar ediyoruz: 2010-2011 sezonu şampiyonu Trabzonspor'dur.Eurosport
'Alevi Vatandaşlarımızı Sağdan  Soldan Toplayıp Soma'ya Götürdüler'
Partisinin grup toplantısında BDP'ye çağrıda bulunan Erdoğan 'Bu annelerin yavrularını gidip alın bakalım. Adreslerini gayet iyi biliyorsunuz' dedi. Partisinin haftalık grup toplantısında partililere seslenen Başbakan Erdoğan, Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülünü kazanan Nuri Bilge Ceylan'ı kutlayarak konuşmasına başladı. PARTİ GRUBUNDAN BDP'YE SESLENDİ Konuşmasında muhalefete yönelik eleştirilerde bulunan Başbakan Erdoğan, çocukları PKK tarafından kaçırılan annelerin eylemine de değindi. Bunun için BDP'ye çağrıda bulunan Erdoğan 'AK Parti grubundan önemli bir mesaj daha veriyorum. Buradan BDP'ye yeni adıyla HDP'ye çağrı yapıyorum. Ey BDP siz nerdesiniz. Zaman zaman gidip alıp geliyorsunuz ya. Bu annelerin yavrularını da alıp gelin bakalım. Bunların da adreslerini gayet iyi biliyorsunuz. Alıp geleceksiniz. Alıp gelmediğiniz takdirde bizim de B planımız C planımız devreye girer. Bunu da çok açık söylüyorum' dedi. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları; Fransa'dan Cannes Film Festivali'nde büyük ödülü kazanan yönetmenimiz Nuri Bilge Ceylan'la gurur duyduk. Telefonla arayıp kendisin kutladım. Mavi Marmara gemisainde yaralı olan ve geçtiğmiz gün şehit olan kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. 'İKİ MESELE DEVAMLI KAŞINDI' Okmeydanı'nda çıkan olaylarda hayatının kaybeden Kurt'un babasını aradım başsağlığı diledim. Olaylarda yaralanan polislerimizi de arayıp geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Kürt ve Alevi vatandaşlarımız üzerinden iki mesele devamlı kaşındı. Bu ülkenin asli unsur olan savaşlarda ve kuruluşumuzda yer alan Kürt kardeşlerimize bize kadar red, asimilasyon ve inkar politikaları uygulandı. 'HİÇ KONUŞTUĞUNU GÖRDÜNÜZ MÜ?' Alevi kardeşlerimizin varlıkları inkar edildi görmezden gelindi. Ağır tahrikler yapıldı. Dersim'de 100'lerce Alevi vatandaşımız katledildi binlercesi tehcire zorlandı. CHP'nin dününde bugününde Dersim'e karşı duran gördünüz mü? Şu anda ana muhalefetin genel müdürü Dersimli değil mi? Hiç konuştuğunu gördünüz mü? Konuşamaz çünkü o işin faili CHP... Sonu acı biten elim hadiseler yaşadık. Komplo teorilerinin kolaycılığına asla sığınmadık. Dışardan düşman arayarak içimizdeki meseleleri inkar yoluna asla gitmedik. Biz 100 yıllık meselelerin farkında olduk ve mevcut sorunların içerdeki nedenlerinin de farkında olduk. Dışardan yapılan tahrikleri provokasyonları gözardı da edemeyiz. 'KARANLIK ELLER İŞBİRLİĞİ YAPTI' Türkiye enerjisini kalkınma için seferber ettiği her dönemde ya teröre maruz kaldı ya da darbelere maruz kaldı. İçerde ve dışarda bir takım karanlık eller işbirliği yaptılar. Japonya 2. Dünya savaşında yenildiği halde nasıl dünyanın en büyük ekonomisi oldu. Avrupa'nın hemen her ülkesi çok ağır bedel ödediği halde nasıl bu noktaya geldi. Ki bunların en önemlisi Almanya. 2. Dünya Savaşı'nda taş üstünde taş kalmayacak hale gelmişti. Bugünse Avrupa'nın birincisi dünyanın da en önemli ekonomisi haline geldi. Kıbrıs haricinde fiili savaşımız yok. 100 yıldır barış içinde bir ülke olmamıza rağmen kalkınma yarışına biz neden bu kadar geç katıldık. Bu soruyu sormamız lazım. Çünkü enerjimizi hep başka yere harcadık. İçerde neredeyse 35 yıl oldu terörle mücadele eden bir Türkiye var. Çok daha enteresan. Bir başörtü meselesini bu ülke 40 yıl tartışmak zorunda bırakıldı. 40 yıl boyunca üniversite denildiğinde akla bilim değil eğitim değil özgürlük değil başörtüsü yasağı geldi. Yazık değil mi arkadaşlar? Bu ülke bunu hak ediyor mu? Bu yasağı koyanlar uygulayanlar savunanlar bu ülkeye yazık etmediler mi? 'CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK BAŞARILARINA İMZA ATILDI' İnsanlar anadilini öğrenirse ülke bölünür diye toplumu korkuttular. Biz engelleri kaldırdık hamdolsun bu ülke bölünmedi tam tersine daha da güçlendi. Bu yasakları savunanlar bu ülkeye yazık etmediler mi? Bizi millet olarak anlamsız tartışmalarla anlamsız yasaklarla sanal gündemlerle on yıllarca oyaladılar. Defalarca hatırlattım. Yine hatırlatıyorum. Mayıs ayındayız. Geçen 28 Mayıs'ta Türkiye nasıl bir konumdaydı? Tarihin en büyük ekonomik krizini Türkiye başarıyla geri bırakmış, en büyük ekonomiler daralırken yüzde 1-2 oranlarında büyürken, Türkiye yüzde 4-5 büyümüş. Halk oylaması yapılmış demokrasi güç kazanmış. 2011 de genel seçim yapılmış istikrar güç kazanmış. Çözüm sürecinde önemli aşamaya gelinmiş nevruz huzur içinde kutlanmış acı haberler gelmiyor. O günlerde batıdakilerin koşarak doğuya gidip kucaklaştıklarını görüyorduk. İşadamları yeni yatırımlara hazırlanıyordu. Önümüzde engel yoktu. İşte 2013'ün mayıs ayında cumhuriyet tarihimizin en büyük başarılarına imza atıldı. Borsa rekor kırıyor, MB rezervi 135 milyar dolara ulaşıp rekor kırıyor. 14 Mayıs'ta IMF'ye borç sıfırlanıyor. Nükleer enerji için imzalar atılıyor. 3. havalimanı için ihale yapılıyor. Böyle bir dönemde 77 milyon hep birlikte 2023 hedeflerine yürüyoruz. Ama sonra bir şey oluyor. İstanbul'da Gezi Parkı'nda başlayan eylemler. Neymiş? Ağaçlar sökülüyormuş. 12 tane ağaç bir yere nakledilecek. Bu istismar edilerek dalga dalga ülke geneline yaydılar. Düğmeye bir yerden basılıyor ülkede legal illegal örgütler işbirliği yaparak huzuru bozacak bir noktaya ulaştırıyor. O kadar hazırlıklı bir saldırı ki aynı anda huzur istikrar demokrasi ve ekonomi hedef alınıyor. Borsa geriliyor faiz yükseliyor. Yurt dışında Türkiye aleyhine kampanyalar başlıyor. Tüketmeyin ekonomi dursun çağrısı yapılıyor. Her gün sokaklarda şiddet ve vandallık. Dünyaya sanki Türkiye'nin genelinde bir terör esiyor gibi servis ediliyor. 'TEK GEREKÇELERİ 12 TANE AĞAÇ' Yandaş medyaları her türlü yalanı yazarak sosyal medyada ve yazılı görsel medyada insanları sokağa dökmek için elinden geleni yapıyor. Malum işverenler sorumsuzca açıklama yapıyor. Türkiye hem içerden hem dışardan saldırıya maruz kalıyor. O malum işverenler ve işveren örgütleri vesaire, diğer işçi örgütleri, memur örgütleri, el birliğiyle sanki bütün olayların adeta sorumlusu olarak da bizi göstermeye gayret ediyor. Ortada bişey yok. Tek gerekçeleri 12 tane ağaç. Buradan başka yere taşıyorlar. Ama hamdolsun dik durduk, sağlam durduk, eğilmedik bükülmedik ve bu saldırıları bertaraf ettik. Gezi'de sonuç alamayınca 17-25 Aralık'ta saldırdılar. Milli iradeyi hedef aldılar. 30 Mart'ta Milli irade tecelli etti ve darbe heveslilerine en güzel cevabı sandıkta verdik.   'ALMAN YÖNETİMİ TEDBİRLERİ İYİ ALMIŞTI' Şimdi yeni bir meseleyle tahrik için çaba içerisindeler. Alevi vatandaşlar üzerinden kendi hesaplarını görmek isteyenler bu konuyu elverişli bir vasıta olarak görenler yeniden harekete geçtiler. Bir süredir bunun provaları zaten yapılıyor. Bildiğiniz gibi bu haftasonu Almanya'daydık. Almanya'da aynı gün bizi oradaki toplantımızın yapıldığı o muhteşem salonun yakınından bir nehir geçiyor nehrin karşı tarafında da oradaki Alisiz Alevilere orada miting yapma izni veriyorlar. Dert? Bizim yaptığımız veya yapacağımız o toplantıyı adeta acaba nasıl sabote ederiz bunun gayreti içinde. Bütün bunlara rağmen Alman yönetimi orada tedbirlerini iyi almıştı. Gerçi aynı anda bizim toplantımızın olduğu bölgeye yakın 5 ana merkezde o gün bize karşı gruplar toplantı yaptılar. 'EN SON OKMEYDANI'NDA DENEDİLER' Alınan güvenlik önlemleri başarılı olduğu için hiçbiri arzusuna kavuşamadı. Biz de orada gerçekten Almanya'daki kardeşlerimizle muhteşem bir buluşmayı gerçekleştirdik. Türkiye'de Alevi vatandaşlarımızın kapılarına işaretler kondu. Reyhanlı'da bunu denediler, Hatay'da bunu denediler. Malatya'da denediler. 1 Mayıs olaylarında denediler. CHP milletvekilleri bizzat bu işte yer aldı. En son Okmeydanı'nda denediler. Merhumun kızkardeşini duydunuz. Ne diyor? 'Eğer siz bu eylemleri yapmasaydınız kardeşim ölmeyecekti' dedi. Vaka bu... Uğur'un GBT'sinde en ufak olumsuz bir şey yok. Sadece Cemevi'ne gidiyor. Orada maalesef böyle bir olayla karşı karşıya kalıyor. 'YUNAN YÖNETİMİ BUNLARA BİR DARBE İNDİRDİ' Biz bu bayat senaryoların dışarda yazıldığını söylediğimizde birileri bizimle istihza ediyor. Okmeydanı'ndaki eli kanlı terör örgütünün dışardan desteklenmediğini söyleyecek olan var mı? Yerli bir örgüt olduğuna inanan var mı? Nerelerden beslendiğini hepimiz biliyoruz. Biliyorsunuz DHKP-C terör örgütünün kampları Yunanistan'daydı. O kamplarda eğitim alarak Türkiye'ye girenleri gördük. En son Yunan yönetimi bunlara bir darbe indirdi. Acaba sıfırladılar mı bilmiyoruz. Kimlerin bunlara kamp verdiğini lojistik sağladığını gayet iyi biliyoruz. Başta Tunceli milletvekili olmak üzere CHP milletvekilleri o örgütün üyesi gibi çalışıyor. Türkiye milletvekili gibi değil zalim Suriye diktatörünün temsilcisi gibi davranan vekillere kimse bir şey demiyor. Hatay'da bazı CHP'lilerin vekil yakınlarının saldırıya karıştıklarını belgeleriyle ortaya koyduk. CHP Alevi vatandaşlarımızın duygularını istismar etmekten, tahrik etmekten, onlar üzerinden çatışma senaryolarını beslemekten başka bir şey yapmamıştır. Faili oldukları Dersim olaylarıyla aradan 80 yıl geçmesine rağmen yüzleşemediler. 'SORUNLAR TEK TEK ORTADAN KALKIYOR' Alevi vatandaşlarımız için duygu istismarı haricinde hiçbir şey ortaya koyamadılar. CHP sadece tahrik eder duyguları istismar eder. Biz ise 12 yılda defalarca adım attık, reform yaptık. Daha fazlasını da yapacağız. Normalleştikçe ülkemiz on yıllardır devam eden sorunlar tek tek ortadan kalkıyor. Hızır paşalar asırlar öncesinde kaldı. Başka yerlerden medet arama dönemleri de asırlar öncesinde kaldı. Kimin ne derdi varsa o bizim meselemiz. Aradan eli kanlı örgütler çekildiğinde istismarcılar çekildiğinde inanın her mesele çözülecektir. Birileri yarayı derinleştirirken biz yaralara şifa olmanın samimi mücadelesi içindeyiz. Alevi vatandaşlarımızın da bunlardan rahatsız olduğunu biliyorum. Alevi vatandaşlarımız lütfen aradaki istismarcılara prim vermesinler. 'BU DEFA SOMA'YI KARIŞTIRACAKLAR' Polisle çatışarak hiçbir meselenin çözülemeyeceğini yaranın dahi şifa bulamayacağını bilmeleri lazım. Halktan silah isteyen bir zihniyet Türkiye'nin milletin özellikle de Alevi vatandaşların iyiliğini düşünüyor olabilirler mi? Soma'da Alevi vatandaşlarımızı sağdan soldan toparlayıp Soma'ya götürüyorlar. Niye? Bu defa Somayı karıştıracaklar. Çıkmış Barolar birliğinde konuşuyor. Başbakan cam çerçevenin derdindeymiş. Sadece onu konuşmuyoruz. Ölen yaralananları da konuşuyoruz. Bilesin ki o cam çerçeveler bir bütünün parçasıdır. Fakat belki de dünyada yalanı bu adam kadar mahir kullanan bir ikinci kişiyi bulamazsınız. Ya bunun eğitimini bir yerde özel olarak aldı veya genlerinde var. Böyle birisi. AŞIK VEYSEL'İN DİZELERİYLE SESLENDİ Bizim derdimiz var. Biz 77 milyonun huzuru için çalışıyoruz. Ama bu ve benzeri kişilerin böyle bir derdi yok. Onlar terör üzerinden anarşi üzerinden kırıp dökme üzerinden rant elde etmeye çalışır. İstismarcıları elimizin tersiyle ittiğimizde yüz yüze görüştüğümüzde inanın aramızda hiçbir fark olmadığını tekrar göreceksiniz. Merhum Aşık Veysel de onu söylüyor. 'Yezit nedir, ne kızılbaş. Değil miyiz hep bir kardaş. Bizi yakar bizim ataş. Söndürmektir tek çaresi.' Bunu birlikte söndüreceğiz. Bu aziz millet hiçbir zaman Alevi -Sünni çatışmalarına prim vermedi. Tahriklere rağmen bu millet oyuna gelmedi. Sadece oyuna gelmemek yetmez. Biz yeni Burakcan'ların terörize edilen terörün içine sokulan yeni Berkinlerin, Okmeydanı'nda ölen Umutların Ayhanların ölmesine tahammül gösteremeyiz. Hacı Bektaş, 'Bir olmak iri olmak diri olmak' 77 milyon kardeş olmak için hepimiz hassasiyet göstereceğiz. Bu topraklar Hz: Peygamber Hz Ali Hz. Hasan Hüseyin sevgisiyle yoğrulmuştur. Bu topraklarda fitne filizlenemez. Allah'ın izniyle inşallah hiçbir zaman da filizlenmeyecektir. 'BURADAN BDP'YE ÇAĞRI YAPIYORUM' AK Parti grubundan önemli bir mesaj daha veriyorum. Buradan BDP'ye yeni adıyla HDP'ye çağrı yapıyorum. Diyarbakır belediyesi önünde dağa kaçırılan çocukları için eylem yapan anneleri babaları yürekten selamlıyorum. 'BU ANNELERİN YAVRULARINI ALIP GELİN BAKALIM' Çocukları dağa kaçırılan anne babaların bu feryadını Türkiye ve dünya medyası görsün. Neredesin dünya medyası. Galatasaray lisesinin önünde gelip oturanları yazardınız görüntülerdiniz. Peki yavruları dağa kaçırılan bu anneleri niye görmüyorsunuz. Türkiye medyası bir kısmı.. Duyarsız kalanlar... Niye görmüyorsunuz. Ey BDP siz nerdesiniz. Zaman zaman gidip alıp geliyorsunuz ya. Bu annelerin yavrularını da alıp gelin bakalım. 'B PLANIMIZ, C PLANIMIZ DEVREYE GİRER' Bunların da adreslerini gayet iyi biliyorsunuz. Alıp geleceksiniz. Alıp gelmediğiniz takdirde bizim de B planımız C planımız devreye girer. Bunu da çok açık söylüyorum. 'ORADA 2 ŞEYİ BİR ARADA YAPTIK' 2004'te UETD adı altında bir sivil toplum örgütü kuruldu. Dönemin şansölyesi sayın Schroder'le hizmet binasını birlikte açmıştık. Kuruluşunun 10. yılında bir etkinlik düzenlendi. Cumartesi Köln'de bu törene katıldık. Köln Arena'da yaklaşık 20 bin vatandaşımızla bir araya geldik. Salonun dışında kalanları bu rakama dahil etmiyorum. Dışardan bunların izlenmesi olayı farklı bir hale getirecekti. Fakat dev ekran kurulmamasına rağmen içerideki heyecan coşku oluşan ambians çok çok farklıydı. Orada iki şeyi bir arada yaptık. Soma'daki kaza sebebiyle etkinlik anma merasimi şeklinde yapıldı. Okunan hatmi şerifler aşrı şerifler kasideler ilahiler, orada yine aynı şekilde hocalarımızın gerçekten çift hocamızın birlikte okuduğu ezan o arenadaki havayı farklı bir heyecana farklı bir hem orada bir sükunet suhulet ama ardından da büyük bir coşkuyu getirdi. Burada diyanet işleri başkan yardımcımız Kamil hocamız dua yaptı. Ardından Başbakan yardımcımız UETD'nin başkanı konuştu. Ardından şahsım tüm katılanlara bir hitabım oldu. 'BEDELİ NE OLURSA OLSUN GİDERİZ' Alman medyasında bazı Alman siyasetçiler nezdinde ziyaretimiz tedirginlik oluşturdu. Alman medyası provoke etmek amacıyla aleni şekilde ırkçı ifadelere başvurdu. Türkiye'deki bazı medya kuruluşlarıyla işbirliği içinde ortak dil kullanarak yapılan saldırıları umursamadık. Bazıları bize oraya gitmeyin dedi. Orada 3 milyon Türk var mı var. Dedik ki biz oraya gideriz. Bunu kimse engelleyemez. Bedeli ne olursa olsun gideriz. 'KULLANDIĞI İFADELER ÇOK ÇİRKİN' Ziyaret öncesinde sayın Merkel'le görüştük. Bölgesel meseleleri de değerlendirdik. Soma kazası nedeniyle taziyelerini iletti. Almanya'da gayet güzel şekilde görüşmelerimizi yaptık ve Köln Arena'da ağırbaşlı kardeşlerimizle buluştuk. Alman medyası ırkçı ayrımcı nefret dolu başlıklarla saldırırken, ziyaretimizin hemen ertesinde yapılan AP seçimi de Avrupa'da yükselen tehdidin güçlü bir sinyalini verdi. Biz artan ırkçılığa vurgu yapıyorduk. Neo nazi cinayetlerine vurgu yapıyorduk. Avrupa Parlamentosu seçim sonuçları kaygılarımızın ne kadar haklı olduğunu ne kadar yerinde olduğunu bir kez daha teyit etti. Burada tabi bir şeyi söylemek isterim. Sözde bir Türk. Oradaki bir partinin eş başkanı. Kullandığı ifadeler de çok çirkin. Sen nasıl demokratsın, nasıl hürriyetten bahsedersin. Seni Türkiye Başbakan'ının oraya gelmesi nasıl rahatsız eder. Kusura bakma senin Merkel'e ne kadar saygı duyacağını biz biliriz. Ama biz saygıyı yerinde ifade etmesini de biliriz. Ama önce sen kökenin itiberiyle mensubu olduğun ülkenin başbakanına bu şekilde konuşamazsın. Nerede milletvekili olursan ol önce haddini bileceksin. Sadece eşbaşkanlığını yaptığın bir başka bayan vardı. O da zaman zaman bir çok şeyler konuşurdu. Ama sen yaptığın açıklamalarla Türkiye'nin Başbakanının oraya gitmesinin doğru olmayacağını söylüyorsun. Buna senin gücün yetmez önce haddini bil. 'ŞAKASI YOK BU İŞİN' Bu zat diyor ki Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi kampanyası burada yapılamaz diyor. Ne diyorsun sen ya. Bir buçuk milyon insan orada oy kullanacak. Yasal çerçevesi neyse o çerçevede yapacak olan kampanyasını yapar. Sen buna engel koyamazsın. Böyle bir yetkin yok. Türkiye'de Almanya için oy kullanacaklar için gelirsin sen de toplantı yaparsın. Mesele farklı. Ama alışacaklar. Şakası yok bu işin. 'BÖYLE BİR GAYRETİN İÇİNE GİRİYORLAR' En son Soma'da uluslararası bir medya kuruluşunun muhabiri olan Türk gazetecinin, iki kadını figüran olarak kullandığını yalan haber yaparak bütün dünyaya servis ettiğini gördük yaşadık. Aslında bu kadınlar başı açık. İkisinin de başalrını örtüyor. Üstü şişhane altı kaval. Sırıtıyor. Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol. Nedir bu hal? Bununla güya bizim insanımızı farklı gösterecek. Böyle bir gayretin içine giriyorlar. Ama devran değişti. O bu tür bir dezenformasyon suretiyle aleyhte kampanya yapacağını zannederken suç üstü yakalandı. Gezi sırasında 17 Aralık darbe girişiminde bu ve benzer muhabirlerin mesleki onurlarını nasıl çiğnediklerini gördük. Türkiye'nin imajı yalan haberlerle yıpranacak kadar zayıf bir imaj değildir artık. O devir gerilerde kaldı. 'KİMSENİN AZARLAMASINA EYVALLAH DEMEYİZ' Hem bu kürsüde hem de Köln'de söyledim. Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye 100 yıl önceki gibi Mondros ile Sevr Lozan ile masanın kenarına iliştirilmiş bir ülke asla değildir. Masanın altından zaman zaman zevkle zaman aman ikazla ayakların birbirine tokuşturulduğu dönem değil. Onlar geçti. Köprünün altından çok sular aktı. Bu ülkede sorunları kaşıyarak etnik köken din mezhep yaşam tarzı farklılıklarını tahrik ederek kimsenin operasyon yapmasına müsamaha göstermeyiz. Kimsenin bu devleti azarlamasına eyvallah demeyiz. '15 GÜNDE 14 ÜLKE DOLAŞTIM' Bazıları AB noktasında ne oldu diyor? Bunu diyen köşe yazarlarına sesleniyorum. Biz iktidara geldiğimizde bir fasıl açılmış mıydı? Türkiye müzakerelere oturacak bir ülke dahi değildi. Biz geldik fellik fellik şu kişi o zaman Başbakan dahi değildi. O zaman genel başkandım. 14 ülke dolaştım 15 günde... Buna ABD de dahil: Sayın Bush'la oturduk bunu konuştuk. Ben bir genel başkan olarak konuştum. Başkan Bush'la görüştüm. O zaman 15 üye ülke vardı. 13 tanesini dolaştım. Hepsini ziyaret ederek süratle müzakerelere oturmak için adımları attık. 'BUNA RAĞMEN BİZ SABIRLIYIZ' Hamdolsun Başbakanlık dönemimde de müzakerelerin başlatılması kararını çıkarttık. 14 fasıl var. Hepsi açılmadı. Çünkü Fransa farklı bir tavır koyuyor, Almanya farklı bir tavır koyuyor. 15 üye iken ortada olan müktesebat farklıydı, 25 üye oldu uygulamalar değişti. Bakıyorsunuz AB'ye alınan üyeler uygun oldukları gerekçesiyle değil bir çoğu siyasi kararla alındı. Bu gerçeği de bilelim. Fakat buna rağmen biz sabırlıyız. Dersimize de iyi çalışıyoruz. Bizim bütün kurumsal yapımız AB müktesebatına uygun olarak oluşturuluyor. Bugün Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı çok net bir şekilde ortadadır. Yükselen ırkçılık İslamofobi'nin hatta anti semitizmin panzehiri Türkiye'dir. 'ÇÜNKÜ BİZE GELECEK FAYDA ORADADIR' Merkez Bankası bağımsızdır o ayrı konu. Ama MB uygulamaları hakkında yorumda bulunmak da bizim hakkımızdır. Türkiye'de faizden doalyı geri dişimizde hesabını kimse bankaya sormaz. Bize sorar. Biz atmosferi balans etmekle görevliyiz. Onun için de bizim düşüncemiz çok açık net. Bu faiz oranı yüksektir. Bu faiz düşmeli ki Türkiye'de reel yatırım artsın. Bir defa biz sıcak parayla bir ülkenin kalkındığına inanan iktidar değiliz. Kimse bizi bununla aldatmasın. Biz reel yatırım için gelene hoş bakar ve atacakları adımlara da her türlü desteği veririz. Çünkü bize gelecek fayda oradadır. Eğer siz yüksek faizle kredi verirseniz benim ülkemdeki özellikle iç sermaye yerli sermaye yatırım yaparken yapamaz. Yatırımı neyle yapacak. Eğer finansın maliyeti ucuzsa onun yatırım şansı vardır. Yüksekse yatırımı yapmak çok zordur. Daha yatırımı bitiremeden çöker. 27 Mayıs'ın 54 yıla yayılan izlerini tek tek sildik. Silmeye de devam ediyoruz. Darbe ve vesayet özleminde olanlar yine var. Ancak Allah'a hamdolsun ki yaptığımız reformlar sayesinde dik duruşumuz sayesinde milli irade hiç olmadığı kadar güç kazanmıştır. 'HESAP SORACAĞIZ' İnşallah bu darbecilerin hesabını soracağız. Paralel yapıdan da hesap soracağız. Eğer bunun hesabını sormaktan kaçınacak olan bir tane arkadaşım çıkarsa bunun hesabını veremezsiniz. Ne halka ne hakka veremezsiniz. 10 Ağustos'ta Cumhurbaşkanının seçilmesi demokrasinin güç kazanmasına vesile olur. Merhum Menderes ve arkadaşlarını rahmetle anıyor mekanlarının cennet olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. 'İLLEGAL ÖRGÜTLERİN OYUNUNA GELMEYİN' Yarın Ağrı'da vatandaşlarımızla kucaklaşacağız. Seçimlerin tekrarlanacağı il ilçe ve beldelerde 30 Mart'ın daha güçlü bir tekrarını yaşayacağız. Bu arada özellikle yargıyla ilgili Meclis'e gelecek yasamız çok önemli. Şehit yakınlarımızı ve işçi kardeşlerimizle ilgili yasal düzenlemeler yapılıyor. Soma'daki maden işçilerine kömür ocaklarında çalışan kardeşlerime sesleniyorum. Bu CHP'nin bölücü terör örgütü yandaşlarının legal veya illegal örgütlerin oyununa gelmeyin. 'ORADAKİ 301 ŞEHİT BİZİM CANIMIZDIR' Sizi bunlar yalnız bırakır. Bizler bakın yeni düzenlemelerle bir adım atıyoruz. Bunlar nerede kimi acaba sahiplendi? Bunlar sadece tahrik eder. Sizin üzerinizden paye kaparlar. Bu oyuna gelmeyin. Oradaki 301 şehit. Bizim canımızdır. Biz bütün onların ailelerini güvence altına alacak hazırlıklarımızı yaptık yapıyoruz. AFAD'da açtığımız hesap bunun bir adımıdır. Diğer bir çok gelecek vaatler var takipçisiyiz. Bütün bu vaatlerin hepsi birinci derecede şehitlerimize, yaralı kardeşlerimize diğerlerinin bir kısmını da orada çalışan kardeşlerimize vermek suretiyle tüm evlatlarının inşallah geleceğini teminat altına alacak adımı atacağız. haberler.com
Reklam
Şükrü Ergün: "Drogba'nın Yeri Dolacak"
Galatasaray Basın Sözcüsü Şükrü Ergün, Drogba'nın yerine iyi bir oyuncuyu almak için ellerinden geleni yaptıklarını açıkladı.Didier Drogba'nın yerine alınacak forvet için taraftarın içini ferah tutması gerektiğini ifade eden Şükrü Ergün, 'Başkanımız, ne yaparsa en iyisini yapmayı seven bir insan. Ama tabii Galatasaray'ın ve ülkemizin gerçekleri var. Mali kısıtlamalar söz konusu. Drogba'nın yerine iyi bir oyuncu gelecek. Buna çilek mi dersiniz erik mi bilemem' diye konuştu. Burak Yılmaz ve Selçuk İnan'ın sözleşme uzatmasının ardından transfer çalışmalarının sürdüğünü belirten Şükrü Ergün, yerli oyuncularla temasta olduklarını ancak isim veremeyeceğini aktardı.'HAJROVIC'IN ALACAĞI YOK' Türkiye'deki en iyi teknik direktörün Roberto Mancini, golcünün ise Burak Yılmaz olduğunu ifade eden Şükrü Ergün, İzet Hajrovic'le ilgili çıkan 'kaçtı' söylentilere de açıklık getirdi. Boşnak oyuncuyla problem olmadığını belirten Ergün, 'Hajrovic'in 'Bir yere gitmedim Galatasaray'dayım' beyanatı var. Ödemesinde ufak bir gecikme oldu ama şu anda kulüpten alacağı yok. Kendisi Galatasaray'ın futbolcusudur' dedi.. Yabancı kuralının 5+3 olarak belirlenmesini eleştiren Galatasaray basın sözcüsü, 'Yabancı sınırlaması Türkiye'nin önünü tıkıyor. Herkes karşı çıkıyor ama federasyon diretiyor. Neden? Bunu da kendilerine sormak lazım' diye konuştu.Skorer
''Serdar Gürler'le Anlaştık''
Trabzonspor Kulübü Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Yakup Aslan, Elazığspor'un 22 yaşındaki orta alan oyuncusu Serdar Gürler ile prensipte anlaşma sağladıklarını söyledi.Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki kulübün başkanları düzeyinde yapılan görüşme sonucunda Elazığspor ile oyuncunun bonservis bedeli konusunda anlaşmaya vardıklarını belirtti. Futbolcuyla da görüşüldüğünü ifade eden Aslan, 'Serdar Gürler'in transferi konusunda prensipte anlaşma sağladık. Önümüzdeki günlerde resmi sözleşme imzalayacağız' dedi. Aslan, transfer çalışmalarının sürdüğünü söyleyerek, 'Yurt içi ve yurt dışında görüşme halinde olduğumuz oyuncular var. Hedeflerimiz doğrultusunda bir kadro oluşturacağız' diye konuştu.Eurosport
Justin Timberlake Soma'yı Unutmadı
Türkiye’de ilk kez sahne alan dünyaca ünlü şarkıcı Justin Timblerlake , İTÜ Stadyumu’ndaki konserinde Somalı maden işçilerini andı. Geçtiğimiz günlerde Türkiye’de bir konser veren Manovar grubunun konserini Soma’da hayatını kaybedenlere adamasının ardından, Justin Timberlake de konserinde Soma’yı anmadan geçmedi. Ünlü şarkıcı konserinde “Bu şarkımızı Soma’da hayatını kaybedenler için söylüyoruz, herkes onlar için bir ışık yaksın” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine telefon ışıkları ve çakmaklarla aydınlanan İTÜ Stadyumu’nda Timberlake büyük bir alkış aldı. Ünlü sanatçı daha önce de Twitter hesabından Somalı işçilerin acısını paylaşmış “Soma’da yaşanan maden kazasından ötürü çok üzüldüm. Kalbim hayatını kaybedenler ve onların aileleriyle birlikte” mesajını yazmıştı. diken.com.tr
Reklam
Diego, Fenerbahçe'ye İmza Attı!
Fenerbahçe, uzun süredir görüşmelerde bulunduğu Diego Ribas'la 3 yıllık anlaşma sağladı.İspanyol AS gazetesinin haberine göre Diego Ribas, Fenerbahçe ile 3 yıllık sözleşme imzaladı. Die go'nun babası ve menajeri olan Djair Ribas, AS'a konuştu ve Fenerbahçe ile 3 yıllık anlaşma sağladıklarını açıkladı. Uzun süredir Fenerbahçe ile görüştüklerini açıklayan Djair önümüzdeki üç sezon oğlunun sarı lacivertli formayı giyeceğini ifade etti. Son maçlarda neden oynamadı?Ayrıca AS gazetesinden anlaşma haberini duyuran Jorge Garcia, Diego Ribas'ın son maçlarda oynamamasının takımdan ayrılam kararı almasına bağladı. Atletico Madrid'le bu sezon La Liga'da tarihi bir sezonu geride bırakan Brezilyalı yıldız ayrıca Atletico Madrid'le Şampiyonlar Ligi finaline çıkma başarısı gösterdi. (Eurosport)
Sporun Manşetleri | 27 Mayıs 2014
Spor gazetelerinin manşetlerinde ve gazetelerin spor sayfalarında bugün hangi haberler var? Spor manşetlerine 1 dakikada göz atın. İşte sporun gündemi..
Reklam
Beşiktaş İçin mi İstifa Etti?
Gençlerbirliği teknik direktörlüğü görevinden sürpriz bir kararla istifa eden Mehmet Özdilek, eski takımı Beşiktaş'a mı göz kırptı? Futbol kamuoyunun pek de anlamadığı bir istifa gerçekleşti dün öğlen saatlerinde. Sezonu hiç de kötü olmayacak bir şekilde 9. sırada tamamlayan Gençlerbirliği'nde Mehmet Özdilek dönemi kapandı. Özdilek, kulübün transfer politikasını beğenmediği için başkan Cavcav'la ters düşüp istifa etti. Gelen haber böyleydi ancak, olayın perde arkasının bambaşka olduğu da su götürmez bir gerçek.Geçtiğimiz gün kendisiyle yapılan bir röportajda, 'Eğer Beşiktaş'ta iseniz ve sezonu ilk ikide bitiremediyseniz başarılı sayılamazsınız' diye bir cümle kuran Özdilek'in Beşiktaş'a hazırlandığı öne sürüldü. Beşiktaş'ta her ne kadar başkan Fikret Orman, teknik direktör Slaven Bilic'e tam destek verse de birçok yönetici Hırvat teknik adamın hataları yüzünden ikincilik sırasını Galatasaray'a kaptırıldığı kanısında. Bu da Bilic'i haliyle sıradan bir teknik adam konumuna sokuyor. İşte bu noktada başkan Orman'a baskılar artmaya başladı. Özdilek'in kulübün yapısını bildiğini, tecrübeli olduğunu ve Beşiktaş'ı mutlu sona ulaştıracak seviyede bir teknik adam olduğunu başkana söylüyorlar. BİLİC ŞAMPİYON YAPAMAZSA GİDECEK Başkan Orman ise hiç değilse 1 sezon daha Hırvat teknik adamda ısrarlı. Beşiktaş'ta oluşacak sürece göre Bilic önümüzdeki sezon da Beşiktaş'ın başında görev alacak. Bu bir sezon boyunca Mehmet Özdillek, başka bir takımın başında görev alsa bile Beşiktaş'ın oyun yapısı futbolcuları, transferleri kısacası herşeyini dışardan analiz edip notlar tutacak. ekibini hazırlayacak. Ve 2015-16 sezonunda Beşiktaş'ın başına geçecek. Peki Bilic Beşiktaş'ı önümüzdeki sezon şampiyon yaparsa ne olacak?. Başkan Fikret Orman Bilic'e muhalif yöneticileri bu konuda da ikna etti. Beşiktaş şampiyon olursa Bilic görevine devam edecek. Mehmet Özdilek'in Beşiktaş'a gelme hayali ise başka bir bahara kalacak GAZETESPORT ÖZEL - ALİ ESER
İşte G.Saray'ın Teklif Ettiği Rakam
Galatasaray'ın renklerine bağlamak istediği Davide Astori için Cagliari'ye teklif edilen rakam belli oldu. Galatasaray, ara transfer döneminde de kadrosuna katmak için büyük uğraş verdiği Cagliari'nin yıldızı Davide Astori için İtalyan kulübüyle bir kez daha masaya oturdu ve teklifini yaptı. İtalyan basınında yer alan haberlerde Sarı-kırmızılılar'ın, teknik direktör Roberto Mancini'nin özellikle istediği 27 yaşındaki oyuncu için 7.5 milyon euroluk bir teklif yaptığı ve Cagliari'nin bu teklife vereceği cevabın beklendiği ifade edildi. İtalyan kulübüyle bir yıllık sözleşmesi daha bulunan Astori'nin de Galatasaray'a gelmeye sıcak baktığı ve transferiyle ilgili süreci yakından takip ettiği öğrenildi. Davide Astori, geride bıraktığımız sezon Cagliari formasıyla 34 maçta görev yaparken, stoper mevkiinde oynamasına rağmen bu maçlarda 2 asist yapma başarısı gösterdi. Gazetesport - Kemal ÇOLAK
2 Yıl Daha Prandelli
İtalya Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Cesare Prandelli, milli takım ile sözleşmesini 2016 yılına kadar uzattı.Dünya kupası finalleri için hazırlıklarını Coverciano'daki tesislerinde sürdüren İtalya Milli Takımı'nın bugünkü çalışması öncesinde imza töreni yapıldı.İmza töreninde konuşan Prandelli, sözleşmenin detayına girmeyeceğini, önlerinde şu an önemli bir hedefin bulunduğunu ve buna odaklanmaları gerektiğini belirterek eylül ayından itibaren yeni projeler üstüne yoğunlaşacaklarını söyledi.Prandelli, daha önce sözleşme için prensipte anlaşmaya vardıklarını ancak kontratın formüle edilmesi için bu zamanın geçmesi gerektiğini kaydetti.Teknik direktör Cesare Prandelli, dünya kupası finalleri için 23 kişilik listenin Londra'da yapacakları hazırlık maçından sonra belli olacağını bildirdi.Yeni sözleşmenin güç verip, vermeyeceği sorusuna Prandelli, 'Dünya kupası bir kontrattan çok daha öte bir şey. Oyuncular, teknik direktörün sözleşmesinden etkilenmemeli. Bunlar farklı şeyler. Sanmıyorum oyuncular bundan dolayı daha az kararlılıkla oynasın' yanıtını verdi.İtalya Futbol Federasyonu FIGC'ten yapılan açıklamada da daha önce prensipte alınan 'Cesare Prandelli ile 2016'ya kadar devam' kararının imzaya döküldüğü ifade edildi.Prandelli, 'Gök mavililer' olarak anılan milli takımın başında ilk maçına 10 Ağustos 2010'da Fildişi Sahilleri ile oynanan özel maçta çıktı. Tecrübeli teknik adam, bugüne kadar takımının başında çıktığı 51 maçta, 24 galibiyet, 15 beraberlik, 12 de yenilgi aldı.Prandelli yönetimindeki İtalya, katıldığı ilk turnuva olan 2012 Avrupa Şampiyonası'nda sürpriz yaparak finale çıkma başarısı göstermiş ancak İspanya'ya kaybetmişti.Brezilya'nın geçen yıl ev sahipliği yaptığı konfederasyon kupasında ise İtalya üçüncü olmuştu.2014 Dünya Kupası eleme gruplarında fazla zorlanmadan finallere katılma bileti alan İtalya, finallerde D Grubu'nda, Uruguay, İngiltere ve Kosta Rika ile mücadele edecek.
"Siyah Olduğum İçin..."
Mario Balotelli, ten rengi siyah olduğu için kendisine kötü davranıldığını düşünüyor. Milan' ın başarılı forvet oyuncusu Mario Balotelli , ten rengi nedeniyle kötü muamele gördüğünü ve aynı sebepten dolayı haksız eleştirildiğini söyledi. GQ İtalya' ya konuşan 23 yaşındaki futbolcu, 'Bazı hatalar yaptım ve hepsinin bedelini ödedim. Eğer ten rengim beyaz olsaydı sadece bu hatalarım nedeniyle aşağılanırdım. Bana olanlar ve benim hakkımda söylenenler aslında yaptıklarımla alakalı değil. Birinin benimle sorununun olması aptalca. Ben farklıyım ve bu insanları rahatsız ediyor.' dedi. Mario Balotelli, geçtiğimiz hafta İtalya Milli Takımı kampında ırkçı saldırıya uğramıştı.Goal.com
Reklam