onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Zihin Esnekliği İçin Müzik

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket Zihin Esnekliği İçin Müzik

Barış Erbil
17.07.2023 - 15:24 Son Güncelleme: 08.09.2023 - 10:01

Bazen beyin kıvrımlarımız dümdüz olmuş hissederiz. Fiziksel olarak tanımlamak oldukça zor olsa da bu durumu, hani o aklınıza getirmeye çok uğraştığınız şeyi bir türlü bulamadığınız veya ne yaparsanız yapın dikkatinizi toplamak istediğiniz yere odaklanamadığınız anlar var ya, işte o anlar dümdüz hissettirir o kıvrımları bizlere. Düşüncelerinize ve zihninize esneklik kazandırmak, akıl dehlizinizde ferahlık hissetmek istiyorsanız çözümün parçası olabilecek bir anahtar çok yakınınızda duruyor; sevdiğiniz hatta en sevdiğiniz müzik parçasını arka arkaya dinlemek.

Araştırmalar ve bilişsel psikoloji üzerine yapılan çalışmalar, insanların subjektif olarak anlam katıp dinlemekten hoşlandığını müzik parçalarının beyin elastikliğini arttırdığını, derin düşünmeyi kolaylaştırdığını ve hatta erken alzaymır hastalığının tedavisinde de büyük rol oynadığını ortaya çıkardı.

Araştırmalar ve bilişsel psikoloji üzerine yapılan çalışmalar, insanların subjektif olarak anlam katıp dinlemekten hoşlandığını müzik parçalarının beyin elastikliğini arttırdığını, derin düşünmeyi kolaylaştırdığını ve hatta erken alzaymır hastalığının tedavisinde de büyük rol oynadığını ortaya çıkardı.

Unutmamak gerekir ki beynimiz nöronlar arasında iletişim kurarken ne kadar örgüsel bağlar kurabilir ise o kadar kuvvetli örüntüler oluşturabiliyor. Böylelikle “işleyen demir ışıldar” mantığıyla daha diri ve işlevsel bir bütünlüğe ulaşıyor. 

Aslına bakarsanız vücudumuz ile özdeş bir mantık kurabiliriz bu noktada; dinleyeceğimiz ve zevkimize hitap eden müzikler beynimizi bir nevi spor salonuna götürmekle eşdeğer bir anlam kazanıyor. 

Müziğin zihnimiz üzerinde sezgisel olarak ne kadar güçlü bir bileşen etkisi yaptığından daha önceki yazılarımızda bahsetmiştik; bu bağlamda kontrollü olarak elbette beynimize ve zihnimize egzersizler yaptırabiliriz: Hafıza egzersizleri, bilgi oyunları vs... Fakat kontrolün bizde olmadığı anlarda zihnimizin ücra köşelerinde uyandırılmayı bekleyen birçok kıvrım var: Eski anılar, yaşanmışlıklar; unutulmaya yüz tutmuş olaylar. Bilinçli olarak zaten elimizde bu kıvrımları uyandıracak bir anahtarımız yok. Öyleyse içine girip dürtemediğimiz zihin odalarımızdaki kıvrımları nasıl zinde tutacağız? İşte tam bu noktada notaların sihirli gücü bize yetişiyor: Müziğin büyülü çağrışım gücü. Tozlu zihin odalarımızda anımsayamadığımız anlara beynimiz müziğin yardımıyla ulaşarak kuvvetli bir etkileşime giriyor ve ansızın bu kıvrımların içinde tuttuğu anılar berraklaşıp canlı bir hale bürünebiliyor. Eski şarkıların gücü bu noktada çok daha fazla olabilir; siz geçmişinizdeki olay örgüsünü sizinle aynı anda var olan parçalarla yaşadınız ve kontrolünüz onlara erişmeye yetişmiyorsa beyniniz o müziği belki de ilk duyduğunuz an ile etkileşime girip sizi o ana götürebilir. Hatta, daha doğrudan olmayan bağlantıları gizemli bir şekilde kurabilir: Yeni duyduğunuz bir müzik sizi 10 sene önce yaşadığınız bir anıya götürebiliyor. İlginç değil mi? Algımız için belki evet ama beynimiz için oldukça olağan. 

Kontrollü deney gruplarıyla yapılan birçok çalışma müziğin iyileştirici gücünü bize kanıtladı. Olumlu psikolojik etkisinin yanı sıra fiziksel olarak yaptığımız eylemlerde ek bir destek sağladığı da aşikâr. Bütün bu etkiler beynimiz ve beynimizin müzikle iletişimde olduğu frekans ile mümkün olabiliyor. Dolayısıyla beynimizle olan nörolojik etkileşimi dolayısıyla müziği, özellikle sevdiğimiz ve zihnimizde önemli yer edinmiş müzikleri hatırlamaktan alıkoymamalıyız kendimizi. Unutmayalım ki müzik dinlediğimizde beynimiz pasif durumdan aktif duruma geçiyor ve nöronları harekete geçiriyor. Bu da “düşünme” eylemini daha aktif kılıyor bizler için. 

Beynimiz ve müzik arasındaki ilişki belki de hep gizemini koruyacak fakat bu iletişimin çok özel ve olumlu bir “neden-sonuç ilişkisi” ne dayandığını fark etmek ve anlamak kesinlikle insanlık için olumlu sonuçlar doğuruyor. Siz siz olun hayatınızdaki aktivitelerinizi her zaman müzikle iç içe yaşamaya özen gösterin, vücudumuzun zinde olmasına ihtiyacımız olduğu kadar beynimizin de egzersize ve faal kalmaya ihtiyacı var. 

Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
9
7
6
5
4
2
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Özgür Sönmez

Oh be sonun da geldi yeni yazı daha okumadan eminim diğerleri kadar süperdir🙏🙏