Yargıtay: Hayata Dönüş Operasyonu Savcısının Cezası Geriye Bırakılsın
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun Bayrampaşa Cezaevi ayağında 12 mahkumun ölmesine, onlarcasının yaralanmasına ilişkin soruşturmayı geciktirdiği için 'görevi kötüye kullanmak' suçundan bir yıl hapis cezasına çarptırılan Savcı Ali İhsan Demirel hakkındaki kararın ertelenmesini istedi. Yargıtay'ın, yerel mahkemenin hükme dayanak gösterdiği iki nedenin tam tersi yönünde görüş bildirmesi dikkat çekti.
'Hayata Dönüş' operasyonuyla ilgili soruşturmayı geciktirdiği iddiasıyla hakkında dava açılan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Ali İhsan Demirel, Yargıtay 5. Ceza Dairesi’ndeki yargılama sonunda, Türk Ceza Kanunu’nun ‘TCK) 257/2. maddesi gereğince “ihmali davranışla görevi kötüye kullanmak”tan, “suçun işleniş biçimi, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı ve failin kasta dayalı kusurunun yoğunluğu dikkate alınarak, bir yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Savcı Demirel hakkında verilen cezanın ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına da hükmedilmişti.
Bunun için de iki ayrı gerekçe gösterilmişti. Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre ilk gerekçe, “Savcı Demirel’in duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği yönünde kanaatin oluşmaması” diye açıklandı.
İkincisi, “Bayrampaşa Cezaevi soruşturması nedeniyle Türkiye ’nin AİHM’de mahkum edilmiş olması nedeniyle doğan maddi zararın karşılanmaması” diye belirtildi.
Buna karşın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Yargıtay 1. Başkanlığı’na gönderilmek üzere hazırladığı tebliğnamesinde Demirel hakkında 'hükmün açıklanmasının geri bırakılması' gerektiği savunuldu. Savcı Demirel’in katıldığı duruşmalarda ve verdiği dilekçelerinde olumsuz diye nitelendirilebilecek bir tutum ve davranışına rastlanılmadığı vurgulandı. Ayrıca hakim ve savcıların bir soruşturma , kovuşturma ve davayla ilgili işlemleri nedeniyle doğacak zarardan dolayı ancak, devlete dava açılabileceği, dolayısıyla Savcı Demirel’in de AİHM’e ödenen tazminattan sorumlu tutulamayacağı kaydedildi.