Eğer “annem bana iyi davranmıyor, kendimi hiç iyi hissetmiyorum, beni düşünmüyor görmüyor” diyorsan sen annenin sembolü olan bedenini görmüyor kıymetini bilmiyor ve eziyet ediyorsun. Hayatın içinde gittiğin herhangi bir yerde kimsenin seni görmediğini zannediyorsun. Çünkü önce sen kendini görmüyorsun ve annene kendini göstermiyorsun. Eğer kardeşlerim önde ben daha geride ve daha az seviliyorum zannediyorsan arkadaşların içinde de sürekli buna benzer durumlar yaşıyorsun. Anneni aile içindeki diğer üyelerden kıskanıyorsan bu sefer eşinle ilişkinde bile kendini ikinci ya da üçüncü durumda hissedecek olaylar oluşturabilirsin. Hatta sana bu tip olayları yaşatacak eşleri hayatına çekersin.
Bir tek anneye bakış açımızın bizim kader programlarımızın üzerinde ne kadar büyük etkileri var.
Biz bazen annemizi kendimizden aşağı ve kendimize layık görmüyor olabiliriz. Bu durumlarda da kişiler aşağılık kompleksi içinde yaşamlarını sürdürüyorlar. Kendilerini bir yerlerde aşırı kibir yapmak durumunda hissediyorlar. Neden? Çünkü annelerini öyle görüyorlar ya da annelerinin kendilerini öyle gördükleri ile ilgili bir inanç kalıbı var. O zaman dışarıda sürekli kendilerini ispatlama durumunda kalacaklar. Diğer kardeşler değil sana ben bakacağım senin en çok sevdiğin çocuğun ben olacağım diyerek önceliği kendi hayatına değil annesinin hayatına verirler. Bu kişiler annelerini hasta edip onlara bakmak üzere kaderleri kendilerine çekerler.
Bazılarınızın anneleri çok güçlü ve idolleştirdiniz onları o kadar yükseklere koydunuz ki en güzel, en akıllı, en başarılı anne benim dediniz. Bu sefer kendi yeteneğinizi kendi gücünüzü görmediğiniz için önünüze koyduğunuz duvarı aşamayacağınızı zannederek kendinizi eksik ve yetersiz hissettiniz. Onun yolu ona sizin yolunuz size, bilin ki her biriniz annenizden aldıklarınızla ondan iki kat ileriye gidebilmek üzere programlısınız. Her birimizin bir nesil sonraya bıraktığı güçle, diğer nesil iki kat daha ileriye gidebilir. Ama gitmeye de bilir kullanmaya da bilir çünkü çok güçlü annelerin çocukları bazen çok zayıf ve kendini baskı altında hissettiği için güçsüz kalmış olabilirler. Bazılarınız baskıcı fazla otoriter anneler tarafından büyütüldüğünüz. Şiddet, kötü söz, kırıcı şeyler de olabilir. Burada o şiddete o sözlere baskıya ihtiyaç duyan sendin. Eğer bu ihtiyacı fark edersen hangi sebepten dolayı annenin otoritesine baskısına ihtiyaç duyduğunu anlarsan o baskıya hayatının başka yerlerinde ihtiyaç kalmıyor ve annenin baskıcı aşırı otoriter olmasının kazançlarını görmeye başlıyorsun.
Sürekli zarar olarak bakarsan zararın artar, biz faydaya bakacağız. Kazancın ne ki baskıcı anneye doğdun? Göreceksin ki o baskıya incitilmeye hatta sevilmemeye ihtiyacı olan sendin annenin seni sevmediğini düşünüyorsan sevilmediğin hissin varsa o zaman kendine dönüp bakacaksın çünkü kendini sevmeyen sensin. Kendini sevmeyenler kendilerine yeteri kadar sevildiğini hissettirmeyen bir anneden doğdular. Annemiz eğer bizim hayatımızın merkezindeyse annesi gibi olmadığını zannedenler yine anneleri gibi oldular yani bu kaçtıkları program gibi oldular.
Annelerini içeride geçen, ilerleyen, bambaşka bir programa gidenler ise içerde anneleri ile helalleşip kendilerini dönüştürdüler ve hayatla dünyayla barıştılar.
Instagram
Twitter
YouTube
Facebook
Web
Yorum Yazın