Türkiye'de Endişe ve Vaka Sayısı Giderek Artarken Koronavirüs'ün (COVID-19) Ne Olduğunu ve Belirtilerini Bir Daha Hatırlayalım!
Neyle savaştığımızı veya neyi umursamadığımızı bilmek her şeyden daha önemlidir. Koronavirüs nedir, belirtileri nelerdir hep birlikte üzerinden geçelim.
İlk vakanın ülkemizde duyurulduğu günden bu yana, neredeyse 6 gündür, hepimizin tek konuştuğu şey yeni tip Koronavirüs.
Ülkemizde de Koronavirüse sahip insan sayısı maalesef gün geçtikçe hızla artıyor...
Tüm dünyayı kasıp kavuran salgın sebebiyle özellikle iki gündür çok hızlı önlemler alınmaya devam ediliyor. Bu sebeple bu süreci en baştan hatırlayıp neyle savaştığımızı unutmayalım istedik.
Bakan Koca'nın en son yaptığı açıklamanın detayları için; 👇
En başa dönüyoruz: 2019'un Aralık ayının son günlerinden Çin'in Wuhan kentinde yaşayan 49 yaşındaki balık satıcısı bir kadın zatürre belirtileriyle hasteneye kaldırıldı.
Ardından o bölgede ateş, öksürük ve nefes darlığı gibi zatürre belirtileri taşıyan birçok kişinin bu şikayetlerle hastaneye geldiği fark edilince işin rengi değişmeye başladı.
Hatırlarsınız belki, o dönem tüm bulgular Wuhan'ın yasa dışı işlere de bulaştığı ortaya çıkan deniz ürünleri pazarını işaret ediyordu.
İşler ciddileşmeye başlayınca pazarı kapattılar. Virüsün asıl sebebini araştırmaya başlasalar da kesinlik kazanmış bir şey bulunamadı. Ancak o dönem yarasa ve yılan çorbaları üzerine çok fazla konuşuldu ve birçok insanın aklında Koronavirüsün asıl suçlusu yarasa yiyen Çinliler olarak kaldı.
Konuyla ilgili daha çok detay için; 👇
Esasında Koronavirüsler fare, yarasa ve insan gibi aklınıza gelebilecek tüm memelilerde üst solunum yolu enfeksiyonuna sebep olan bir hastalıktır.
Bildiğiniz gibi birçok çeşit Koronavirüs var. Bizim konuştuğumuz COVID-19 olarak adlandırılan Koronavirüs de hepatit, sars ve influenza gibi bir RNA virüsüdür.
1930'larda bulunmuş ve 1960'larda insanlarda da hastalığa sebep olduğu anlaşılmış.
Birçoğumuzun evlerden çıkmamasına neden olan Koronavirüs nasıl bulaşıyor?
Birçok solunum yolu hastalığı gibi damlacık saçılması ile yayılır.
Kalabalık alanlarda, otobüslerde, AVM'lerde ya da belki evinizde hapşıran, öksüren ya da size fazlasıyla yakın mesafede duran bir Koronavirüs taşıyıcısından, sizin de hava yoluyla bu virüsü alma olasılığınız var. Bu sebeple uzmanlar bu dönemde insanlarla aranıza en az 3-4 adımlık bir mesafe koymanızı öneriyor.
Bir diğer bulaşım yolu ise temas...
Eller bu noktada en dikkatli olunması gereken uzuvlarımız; virüs taşıyıcısı bir insanın ellerinde de virüs taşıyıp taşımadığını bilememekle beraber onlarla temas etmek de virüsü direkt olarak kendimize taşımamız anlamına geliyor. Biz de bu durumda ellerimizi ağzımıza, burnumuza ya da gözlerimize değdirdiğimizde Koronavirüsü sistemimize almış oluruz.
Bu sebeple el yıkamak ilk öncelikleriniz arasında olmalı...
Yapılan çalışmalar SARS, MERS ya da HcoV gibi diğer Korona türlerinin metal, cam veya plastik yüzeylerde oda sıcaklığında 9 gün aktif olarak kalabileceğini gösterdi.
Kaynak için buraya bakabilirsiniz.
Araştırmacılar, 9 günün üst sınır olduğunu, ortalama olarak insan Koronavirüs ailesinin alüminyum, ahşap, kağıt, plastik ve cam gibi çeşitli nesnelerde dört ila beş gün yaşayabileceğini düşünüyor. Diğer yandan hayvan Koronavirüsleri, cansız nesneler üzerinde 28 günden fazla bir süre yaşayabiliyor.
Covid-19 salgınının 1918/19 İspanyol gribinden bu yana karşılaşılan en ciddi global halk sağlığı tehdidi olduğuna inanılıyor.
Bir süre kendinizi dinleyin; kuru öksürüğünüz, ateşiniz ya da nefes zorluğunuz var mı? Eğer bu belirtilere sahipseniz öncelikle en yakın sağlık kuruluşunu arayın. Hemen hastaneye gitmeyin, veyahut gidecekseniz mutlaka yakınlarınızdan size bir maske almasını rica edip hastaneye maske takarak gidin; ki insanlara bulaşmasına sebep olmayın...
Öte yandan grip ya da alerji de olmuş olabilirsiniz. O yüzden hemen paniğe kapılmayın...
Panik, endişe ve stres böyle durumlarda mantıklı düşünmenizi ve hareket etmenizi büyük ölçüde engelleyecektir. Yukarıdaki tablo ile benzer hastalıkların ve Koronavirüsün belirtilerini görmeniz mümkün.
Ayrıca bu içeriğe de mutlaka bir göz atmalısınız;
İşin kötü yanı şu ki, bu belirtilere sahip olmasanız da bir Koronavirüs taşıyıcısı olabilirsiniz.
Bu öyle sinsi bir hastalık ki, ortalama 14 gün boyunca vücudunuzda sizinle yaşarken hiçbir belirti göstermeyebiliyor. Siz günlük hayatınıza her şey yolundaymış gibi devam edip hastalığa sahip olmadığınızı düşünürken, insanlarla yakın temas halinde olarak herkese bu hastalığı bulaştırabiliyorsunuz. Zaten tüm dünyada bu kadar büyük bir salgın haline gelmesinin en temel sebebi de bu.
Bunun ne kadar tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini görmek için bu içeriğe bakabilirsiniz;
Ölüm riski Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre yaşlılarda çok daha yüksek ancak son zamanlarda ölümlerin artmasıyla gençlerde de bu ihtimalin yüksek olduğu görüyoruz.
Bağışıklık sisteminiz güçlü olup olmaması bu noktada yaştan daha fazla önem arz ediyor.
Konuyla alakalı bu içeriğimize göz atmanızı öneririz;
Önü alınamadıkça insanları evlere kapanmak ve izole bir hayat sürmek zorunda bırakan virüsün dünyada ne kadar büyük ve korkunç sonuçlara yol açtığına her gün şahit oluyoruz.
İtalya'da, Çin'de ya da İspanya'da hayatı adeta durduran salgın sebebiyle insanlar diğerleriyle teması sıfıra indirmeye çabalıyor. Bu sebeple de ülkemizde eğitime ara verildi, restoranlar, kafeler, düğün salonları gibi birçok toplu etkinlikler yapılan mekanlar geçici bir süreyle kapatıldı. Süreci iyi yönetmek çok önemli, bu sebeple bu önlemleri şimdi almazsak ileride çok daha büyük bedeller ödeyeceğimizin en azından birçoğumuz farkında.
Yorum Yazın
Teşekkürler.