‘Tabiat’ Denince Aklınıza Ne Geliyorsa Hepsi İçin Tek Bir Yer:Norveç

Bugüne kadar her birimizin duyduğu kulağına bir yerlerden mutlaka eriştiği bu yer Norveç’in başkenti ve en büyük şehri nezih bir yer. . Oslo aynı zamanda şehrin bulunduğu eyaletin adıdır. Kopenhag, Stockholm ve Helsinki’nin ardından İskandinavya’nın dördüncü büyük şehridir. Şayet bu yazıya bir yerlerden eriştiyseniz eminim ki Norveç ve hatta başkenti Oslo dünya da görmek istedikleriniz arasındadır.

Oslo Fiyordu’nun kıyısında kurulu, denizle iç içe bir şehir. Nüfusu sadece 630 bin. Ama kış ayları olmasına rağmen şehrin hareketliliği ve sosyal mekanların ve aktivitelerin çokluğu, sanki daha büyük bir şehirmiş gibi hissettiriyor ziyaretçilere. Hava kışın çok soğuk olarak bilinir ve anılır hep Norveç için fakat gittiğinizde eminim ki sizde iliklerinize kadar soğuğu hissetmek ve o kartpostallara kadar girmeyi başarmış soğukla kendini yoğurmuş olan doğal güzelliklerinin arasında kaybolmayı isteyeceksiniz. Ve emin olun Güzel, sıkı giyinince soğuğu bile pek hissetmiyor insan. Kar altında bir başka güzel görünen şehirdir Oslo. Bu arada Oslo, Norveççede “uşlu” diye okunuyor.Evet farkındayım bir isim estetikliğini bir anda ancak bu kadar hızlı kaybedebilirdi. Bu arada Oslo’da sokak aralarında gezinirken sanki birbirlerine dayanıp çetin soğuğa kafa tutmaya çalışan böyle evler çıkıyor karşınıza .Eminim sizinde çok hoşuna gidecektir bu tip binalar. Dikkatinizi çekerim, perdeler hep böyle açık. Bu insanların samimiyet ve sıcaklık simgesi haline gelmiştir Oslo’da.

Oslolular, daha doğrusu genel olarak Norveçliler çok temiz yüzlü insanlar. Şark kurnazı gibi bakan, aklından bin bir türlü uyanıklık geçen insanlar neredeyse hiç yok. Tahmin ettiğiniz üzere hemen hepsi de sarışın.Eğer sizde benim gibi kumralsanız ve bu nedenle Türkiye’de sarışın sınıfına dahil ediliyorsanız emin olun ki Norveçlilerin yanında direkt esmer kalacaksınız. Norveçliler insanların algısında soğuk diye bilinirler ama oraya gittiğinizde veya bir Norveçli ile karşılaştığınızda bunun tam tersi olduğunu göreceksiniz.Gayet güler yüzlüler , sanki her sabah güneş aydınlandığında gözlerini uykularından açtıkları anda neşelenmek için o günü geçirmeye çabaladıklarını falan bile düşünebilirsiniz. Bir de Norveç halkı birçok batı Avrupa ülkesinin aksine, oldukça şık ve bakımlı giyiniyorlar. Tasarım konusunda İskandinavya aşmış durumda zaten.

Vigeland Heykel Parkı’nda Norveçli mutlu bir aile… Gittiğinizde sizin de dikkatinizi çekecektir, babalar neredeyse annelerden çok ilgileniyor çocuklarıyla. Bebek arabasıyla tek başına gezen çok sayıda baba var Norveç de ..

E tabiki bu kadar çok bahsettiğimiz bu nezih başkentte nereyi gezmeliyiz sorusunun akıllarda belirdiğinin farkındayım. Gelin isterseniz çok detaylara girmeden birbirinden güzel bu yerlere birlikte göz atalım.

Fram Müzesi

Fram, özellikle Kuzey Kutbu ve Antarktika keşiflerinde Norveçli gezgin ve araştırmacılar tarafından kullanılmış bir gemidir. Aynı zamanda dünyada ahşaptan yapılmış en sağlam gemi olduğu sanılmaktadır. Gemi buradaki müzede sergilenmektedir.

Frogner Park

Frogner Park, buna emin olabilirsiniz ki girişinden itibaren sizi rüyada hissettirecek uçsuz bucaksız bir alan sizi karşılıyor. Frogner Park girişten sonuna kadar heyecanınızı içinizde tutamayacağınız dünyanın en muhteşem parklarından biri. Frogner Park’da birbirinden farklı bir çok çiçeğe şahitlik ediyorsunuz.Frogner Park ı imkanınız ve vaktiniz olursa yukarıdan izlemenizi tavsiye ederim saatlerce orada öylece durup ayrılmak istemeyeceğiniz bir görsel karşınızda duruyor olacak. Buradan parkın en başını o kadar küçük görüyorsunuz ki.İçerisinde bir süre ilerledikten sonra büyük bir heykelin olduğu geniş bir alana varıyorsunuz. Heykeller ve su damlaları, karşılıyor sizi. Eminim ki fotoğraf arşivinizin ilk sıralarına ekleyeceğiniz çekimleri burada gerçekleştireceksiniz.

Oslo Opera Binası

Norveç’te yapılan en büyük kültür binası olan Opera Binasının Norveç’in bir ulus olarak temsil ettiği şeyin önemli bir sembolü olduğu ve opera ve balenin toplumdaki rolünü ifade edeceği söylenmektedir. Yeni Opera Binasının inşası modern Norveç’teki tek en büyük kültürel-politik inisiyatiftir. Binanın temel sahası uluslararası standartlarda dört futbol sahasına eşittir ve binada çok sayıda bölümde bir araya gelmiş 1100 oda bulunmaktadır. Bina iki yer arasındaki aracı durumunda ve karayla denizi birbirine bağlıyor. Mimar ekibi devasalığı seçmiştir fakat bu bir heykel gibi yükselen bir devasalık değildir. Tam tersine, bu sosyal bir devasalıktır: insan ölçülerinde toplumsal bir tiyatro sahnesidir.Emin olun bu yeri ziyaret ettikten sonra size unutulmazlarınızı soran birisine mutlaka bu yerden bahsedeceksiniz.

Borgund Stave Kilisesi

Norveç topraklarında sıkça rastlanan Stave Kiliseleri ahşaptan oluşan, Orta Çağ’a ait, kereste çerçevelerle tutturulmuş yapılardır. Çoğunluğu Viking Dönemi ‘nde yapılan bu kiliselerin kalıntıları arkeolojik kazılarda ortaya çıkmıştır. Ama kendini koruyan ve dönemini yansıtan kiliseler de hala mevcuttur. Bunlardan en önemlisi ve neredeyse sıfır denecek kadar az restorasyona uğramış kilise Borgund Kilisesi ya da Borgund Stave Kilisesi ‘dir.

Borgund Kilisesi (Borgund Church) , Norveç’te kaybolmamış 28 adet Stave Kilisesi’nden en ünlü olanıdır. 1180 ve 1250 yılları arasında inşa edilmiş olan Borgund Kilisesi kereste ve odundan oluşan malzemelerle Vikingler tarafından yapılmıştır. Norveçce dilinde “Stavene” kelimesinden gelen “Stave” kelimesi “çubukları ya da köşe iletileri” anlatmaktadır. Bu da kiliselerin yapımında ayakta durmasını sağlayan temel malzemedir. Bu kiliselerin bir diğer adı da Ağaç Kiliseler’dir. Borgund Kilisesi’ne dönersek; kabartma ve ejderha başlarıyla süslü yüksek kornişler sadece Vikingler’de bulunmaktadır. Bunun anlamıysa; Vikingler’in deniz yolculuklarında gemilerinde mutlaka bulunan ejderha ve yılan başı figürleridir. Bu figürler kötülükten, kötü ruhtan korunma amaçlı olarak Vikingler tarafından kilislerde de kullanılmıştır. İskandinav mitolojisinde geçen ejderha başı gibi tehditkar hayvanlar, denizlerdeki kötü ruhları ve canavarları kovmak amaçlı kullanılmıştır. Borgund Kilisesi, Vikingler’in günümüze bıraktığı anıtlardan biri olmuştur.

Oslo Sokakları

Aslında Oslo sokakları çokta anlatılarak bitirilecek bir yer değil.Fakat gidenlerin gezip görenlerin ortak düşüncelerinden bir şeyler paylaşmak isterim. Oslo sokakları yer yer birbirinden değişiklik göstermektedir aslında. Oslo merkezinden uzaklaştıkça rengarenk bir kaç katlı insana köyü anımsatan fakat doğal güzellikler içinde kendisine yer edinmiş harika binalar karşılıyor insanı. Sokaklarında yürürken kendinizi bir film çekiminde bile hissedebilirsiniz. İnsanlar merkezi ise genellikle alışveriş ve eğlence için tercih ediyor. Birbirinden farklı eğlence mekanlarına ve alışveriş mekanlarına tanıklık ediyorsunuz.

Aslında sizlere temel belli başlı yerlerden bahsetmeye çalıştık bu yazımızda. Birbirinden farklı güzelliklere sahip Oslo anlatmakla bitiremeyeceğimiz birbirinden farklı güzelliklere sahip. Bir gün Oslo’da bulunursanız insanlarının sıcaklığını, evlerinin doğayla bütünleştiğine şahitlik ettiğiniz o anda içinize koca bir nefes çekmeyi ve rahatlayıp sadece bulunduğunuz o ana odaklanmayı unutmayın.. 

EYOBUS