Sevişme İle İlgili Tüm Bildiklerinizi Unutun: Sevişme Hakkında 10 Uzman Görüşü
Çok iddialıyız farkındayım ama biz bu işi biliyoruz. Sevişme ile ilgili tüm bildiklerinize reset atın ve bize kulak verin. Unutmayın burada anlattığımız siz değilsiniz, hep başkaları...
1. Kadınların sevişmede öğrenmeye açık olmadıkları gerçeği.
Kadınlardan gelecek tüm tepkileri göze alarak bu konuya değinmek zorundayım, ama eminim ki bu yazıyı okuyan tüm kadın yazarlar bu genellememin dışındadır. Benim bu tespitim bu konudan mustarip erkek arkadaşlara. Lütfen, “gel seninle bir sevişelim de gör bakalım öğrenmiş miyiz??” diyecek olan arkadaşlar mesaj yoluyla ulaşsın, yorum olarak yazarlarsa cevap veremiyorum boşa gidiyor. Bu kısa hatırlatmanın ardından konumuza geçelim.
Konumuz başlıktan da anlaşılacağı üzere kadınların sevişmede öğrenmeye kapalı olmaları. Ülkemizde erkekler mücadelede öne çıkabilmek, erkek başına düşen az sayıdaki 'sevişmeli kızdan' pay kapabilmek için ve porno materyallerine olan aşinalıklarından dolayı sevişme konusunda kendilerini geliştirmeye daha hevesli ve açık durumdalar. Ancak kadınlar için durum tam tersi şekilde işliyor. Sevişmek isteyen bir kadının erkek bulma süresi, eğer çok fazla belirleyici kriteri yoksa 1 dakika, biraz farklı şeyler arıyorsa 2 dakikadır. Aynı sürenin erkekler için 1 ay ile 6 ay arasında değişiyor olması eminim ki sizler için de şaşırtıcı değildir. Hal böyle olunca, bu piyasa şartlarında, 'nefes alsın yeter' anlayışının hüküm sürdüğü topraklarda, kadınlar kendilerini neden geliştirsin? Zevkini alabildiği iki-üç pozisyon belirliyor, zevkini alıp yoluna gidiyor. Erkeğin sevişme eşiğinin bu kadar düşük olduğu bir noktada kadınlar kendilerini geliştirmeye neden ihtiyaç duysunlar? Hele ki istediklerini tek bir pozisyondan bile alabiliyorken. Şöyle düşünün, okulda öğretmen sınav öncesinde sana sorumlu olduğun konuları söylüyor, sen eve gidip ne olur ne olmaz diye başka konulara da çalışıyor musun? Kadın için de durum bu işte, konular belli, onlara çalışıp geçer not alıyor.
Kendini geliştirmek için uğraşmaya değecek bir şey yok ortada. Buradaki o 'bir şey' erkek oluyor, yani benim güzel arkadaşım bu konuda da suçlu sensin. 'Kadın etine değeyim bana yeter' zihniyetin yüzünden koca ülke sevişme bilmez, bilse bile temel birkaç pozisyonla idare eden kadınlar cennetine döndü. Kadınlar diyor ki “efendim Türk erkekleri gitsin” eee? “İtalyanlar gelsin”, kusura bakma da o İtalyan seninle bir kere sevişir, bir daha da yüzüne bakmaz. İtalyan kızları adamın üstünde parende atarken, sen sırf güzel yatabilme opsiyonunla ne sunacaksın bu adama?
Biz yine birbirimizi anlıyor, birbirimize yetiyoruz. Ancak değerli kadın arkadaşlar, biz erkek milletinin sevişmeyi geliştirmeye harcadığı enerjinin, vaktin onda birini de siz harcayın lütfen. En azından sevişirken gördüğünüz yeni şeyleri ileride kullanılmak üzere not edin. Gelişmenin, yeniliğin önünde baraj gibi durmayın. Her sevişmenizde aynı performansı sergilemeyi tutarlılık olarak görmeyin. Sevişme sürekli devinim halinde bir olgu, onu monotonluğa, yerinde saymaya mahkum etmeyin.
Başta da söylediğim gibi bu yazıyı okuyan tüm kadınlar bu genellemenin dışında, hepsine ben kefilim, hepsi gelişime açık, kendini geliştiren kadınlar. Ama geri kalanı yok mu… Misyonerin bizatihi kendisi bile bu pozisyondan sıkılmışken, bir ömrü misyoner pozisyonu ile geçirenler var yahu, ayıptır.
2. Sevişmede memnuniyet ölçümünü kadın tarafının yapması.
Ülkemizde ve hatta dünya genelinde yerleşmiş bir uygulamadır. Sevişmenin tamamlanmasının ardından erkek tarafının 'nasıldı?' sorusuyla ölçülmeye çalışılır. Her ne kadar sevişmeyi etkileyen 40 farklı parametre olsa da kadının ağzından çıkacak bir 'iyiydi' kelimesi ile erkek tarafı 'işte böyle yapılır bu iş!' edasıyla sigarasını yakar ve gülümseyerek düşüncelere dalar. Kadın tarafından 'ne düşünüyorsun?' sorusu işte tam da bu evrede sorulur.
Ancak konumuz o değil, konumuz sevişmede memnuniyet ölçe biriminin kadınların elinde oluşudur. Sevişmede erkek tarafı 3 saat aralıksız performans sergilese, 45 farklı pozisyon denese, kadın 3 kere boşalsa bile eğer kadın 'ıhhhh iyiydi işte' gibisinden bir laf ederse o sevişme başarısızdır. Kadının asgari 'iyiydi' demesi gereklidir. İyiydi kelimesinin önüne getirilen herhangi bir yansımadan türemiş kelime veya iyiydi kelimesini takip eden 'ama'lı bir cümle sevişmenin b.ktan olduğunun şaşmaz göstergesidir.
Bunun sebebi kesinlikle kadınların sevişmeden haz alma oranının daha düşük olmasıdır. Erkek adam kütüğe sürtünerek bile boşalma sağlayabildiği için onun bir sevişmeden memnun kalmaması gibi bir durum söz konusu değildir. Bir adamın sevişmeden memnun kalması için kızın çıplak tenine dokunmuş olması yeterlidir, boşalmayı ayriyeten de sağlayabilir, ama kız öyle mi? Değil. bir kızın sevişmeden memnun ayrılması o sevişmenin başarılı olduğunun yegane kanıtıdır. Yoksa siz sabaha kadar pozisyondan pozisyona geçin, amuda kalkarak tatmin sağlayın kime ne?
Kadın iyiydi demelidir, demiyorsa lütfen sevişmenizi bir kere daha gözden geçirin.
3. İlk sevişmesinde çıtayı çok yükseğe koyan erkek saflığı.
Burada bilim konuşuyor, kimseye kendi hayal dünyamı anlatmıyorum. Delillere, tecrübelere, yaşanmışlıklara dayalı bir bilgilendirme prensibim var. Bu sebeple 3 yıldır düzenli olarak açtığım “diazepam ile sevişmeyi öğreniyorum” çalışma atölyesinde ayda bir halk günü yapıyorum. 1000 kişilik salonda düzenlediğim toplantıda erkeklerden ilk tecrübelerini bizimle paylaşmasını istiyorum. Paylaşımlar neticesinde genelde şöyle bir tablo ortaya çıkıyor; erkek ilk sevişmede varını yoğunu ortaya döküyor, aklında ne varsa, 'hoca belki puan verir' diye sınav kağıdına aklına gelen her şeyi yazan öğrenci gibi bildiği, duyduğu, izlediği her şeyi o bir saatin içine sıkıştırmaya çalışıyor. Bir nevi sevişmeyi zipliyor ve haliyle sağlam bir giriş yapıyor. Bu sevişmenin gazıyla bir ikinci belki bir üçüncü sevişme oluyor, sonra bıçak gibi kesiliyor sevişme, arkası gelmiyor.
'Neden?' diyorlar bana, neden, 'oysa çok iyi sevişmiştik, açılış seremonisi süperdi'. Evet, açılış harikaydı ama devamı yok. Bildiğiniz her şeyi bir anda tükettiniz, herkesin 150 kilo ile açılış yaptığı halter müsabakasında siz yekten 200 kilo ile açılış yaptınız ve kaldırdınız da, ama sonra rakipleriniz 155 kilo kaldırıp toplamda 305 kiloya ulaşırken siz tüm gücünüzü 200 kilo için harcadığınızdan devamındaki 201 kiloda başarısız olup toplamda 200 kiloda kaldınız. Yani mükemmel bir giriş ama gelişme ve sonuç maalesef yok.
Eminim ne demek istediğimi anladınız. Açılış tabi ki önemlidir, mesela olimpiyatların açılış törenleri asla unutulmaz, ama açılış kadar olimpiyatlardaki müsabakalar da önemlidir. Dizel motor gibi olmalısınız, sonradan açılmanız her açıdan sizin avantajınızadır. İlk sevişmede çıtayı en tepeye koyan erkek, bir daha değil o noktayı aşmayı o noktaya ulaşmayı bile başaramaz, mümkünatı yoktur. Siz hiç Sergei Bubka'nın ilk denemesinde olimpiyat rekorunu zorladığını gördünüz mü? Hayır bunu altın madalyayı garantiledikten sonra dener. Tavşan ile kaplumbağa hikayesini düşünün, yerinden ok gibi fırlayıp gözden kaybolan tavşan olmak yerine yavaş yavaş ama sürekli giden kaplumbağa gibi olun.
Bu yazıyı okuyup da aklında sadece 'dizel motor sonradan mı açılır ya?' kalan arkadaşlar fazla zorlamasın, bu iş olmayacak gibi.
4. Sevişirken belli bir plan dahilinde hareket etme monotonluğu.
Sevişmede belli bir tarzınız olsun lafını, emekli devlet memuru gibi ay sonunu getirmek için plan yapmak zannedenler var. Sevişmeyi aşama aşama planlayan, plandan sapıldı mı dengesi bozulan, oracıkta boşalıveren tipler var. Neden? Çünkü adam sevişmeye nasıl başlayacağını, nerede memeleri tutup, nerede kendini orala vuracağını, nasıl final yapacağını, boşaldıktan sonra nasıl hareket edeceğini acil durum planı yapar gibi belirlemiş. Plan bir yerde kesintiye uğradı mı erken final yaparak kendini imha ediyor. Kendi kafasına göre, önceki kısıtlı tecrübelerinden edindiği bilgilerle sevişmeden en yüksek seviyede haz almanın planını bulmuş, her sevişmede aynı planı uygulayarak başarıya ulaşacağını, kadını uçuracağını zannediyor. Ama kadın “ben oralı hiç sevmem” der demez salıyor kendini, niye? Çünkü 4. adım oral seks de ondan.
Temsili ortalama sevişme planlaması
-Ön sevişme (öpüşme, memeleri, boynu ve kalçaları öpme, tatlı sözler, vs.)
-Kadını kendine çekip hakimiyeti usul usul ele alma
-Memelere ve göbeğe inme, oral seks yoklaması
-(İzin varsa) özet oral seks
-Misyoner ile duhule geçiş
-Misyoner + bacak omza tertibi
-Doggy ile kendini hazırlama, ara verip oral seks ile aktif dinlenme
-Yan misyoner ile giriş, doggye geçiş
-Tam kapalı misyoner ile bitiriş
-Yanına uzanma, orgazm kontrolü (olmuşsa öpücük ile bitiriş)
-(Orgazm gerçekleşmemişse) ikinci seans; orgazm oralı
-Banyo
Şimdi adam aşama aşama bunu planlamış, bu plana göre hareket ediyor, nerede oral var nerede doggy takılacak biliyor. Sen bu adam doggy diye niyetlenirken, sen üste çıkıp takılmak istedin mi adam dağılıyor. Ya erkenden boşalıyor ya da dağınık, ne yaptığını bilmez bir sevişme döngüsüne giriyor. Adam sevişiyor mu mücadele mi ediyor anlamak mümkün olmuyor.
Peki nedir olay? Plansızlık. 'Kendini akışa bırakmak' dediğimiz sevişme biçimi. Kadın ve erkeğin ortak güdüleri ile yön verdiği, spontan bir sevişmedir aslolan. Sen, şimdi başlasam 20 dakika sonra oraldayım diye plan yaparsan o plan yürümüyor arkadaşım. Sevişmek dediğin düzensiz bir davranış biçimi, sen onu şablona oturtmak istersen illaki bir yerinden patlar.
Not: Planda yer alan pozisyonların nasıl gerçekleştirildiğini sormayın. Google araması ile ulaşmanız mümkün. DİKKAT ofiste denemek sakıncalı olabilir.
5. En ufak bir olumsuzlukta sevişmeyi bırakıp kalkan kadın iradesi.
Örneklerle konuya girersem derdimi daha iyi anlatabilirim:
-Çok güzel bu ya…çok güzel
-……
-Seni kanırtmak, içinde dolandırmak çok tatlı
-Kanırtmak mı? oha kerhanede misin sen ya? ne biçim laf o öyle, kanırtmakmış, bu ne ya
-Dirty talking yapıyorum aşkım…hımpfff
-Kalkar mısın üstümden?!
-Ya noldu şimdi?
-Ne mi oldu? Bi de soruyor musun? Kalkar mısın lütfen!! LÜTFEN diyorum.
***
-Hım hım hım hım hım pırt hım hım
-Ne yaptın sen?
-Ne yapmışım?
-Gaz mı çıkardın ya?
-Farkında değilim valla
-…kalkar mısın üstümden
-Ya noldu şimdi?
-Ne mi oldu? Bi de soruyor musun? Kalkar mısın lütfen!! LÜTFEN diyorum.
***
-Hım hım hım hım hım
-…..
-Hım hım hım hım hım
-Neye bakıyorsun sen ya?
-Nasıl neye? Yoo bir şeye bakmadım
-Gözünün açık olması bile kafi benim için de saate mi baktın?
-Yooo
-Neye baktın ya, resmen saate baktın
-Allah Allah farkında değilim ama bakmadım
-…kalkar mısın üstümden
-Ya noldu şimdi?
-Ne mi oldu? Bi de soruyor musun? Kalkar mısın lütfen!! LÜTFEN diyorum.
Kadınlar böyle, sevişmenin en ateşli yerinde, sevişme dışı en ufak bir olayı bile affetmiyorlar, hemen kalk üstümden! demeye hazır gibiler. Ya arkadaşım sevişme içinde olur böyle şeyler, en nihayetinde götü başı açık iki insanın eylediği, ıslak, terli, eyes wide shut bir olay bu. Osurması da olur, geğirmesi de olur yeri gelir küfrü de olur. Yani neredeyse orgazm olacakken “kalk üstümden” diyebilecek iradeyi nereden buluyorsunuz Allah aşkına?
Bakın çok net bir şey diyeyim, belki bana özel bir şey ama tüm erkeklerin altına imzasını atacağına eminim; geçtim osurmasını, geğirmesini, sevişmenin en ateşli yerinde partnerim üstüme işese 'daha yok mu, hepsi bu kadar mı?' derim, net.
Yapmayın bi daha bunu, adam anana mı sövmüş ki hemen kalk üstümden! Hem siz niye hep alttasınız?
6. "İyi bir sevişme" denince kadınların aklına gelen.
Çok kısa ifade edecek olursak Türk olsun, Alman olsun, Amerikan olsun bir kadın için iyi bir sevişme; erkeğin ağlayarak yaptığı sevişmedir. Tabi burada gerçek gözyaşlarından bahsetmiyoruz, erkeğin duygusallığının zirvesinde yaptığı sevişmedir. Güzel sözler söylesin, akşama kadar dokunsun, öpsün, kucağında gezdirsin, 6 saat ön sevişsin, hiç duhul olmasın, olacaksa da girdi mi tek seferde orgazm etsin, sonrasında kadına 2 saat sarılsın, ensesini öpsün, vs. Yani buradan şunu anlıyoruz ki dünya üzerinde herhangi bir kadın yoktur ki hayalindeki sevişmeyi yaşamış olsun.
Neden kadınlar sevişme konusunda bu kadar isteksiz sizce? Çünkü ne kadar naza çekerlerse erkeklerin o derece inada bağlayacağını ve kadına daha ilk sevişmesinde hayalindeki sevişmeyi sunacağını zannediyorlar. Erkek çat çat girişince de yıkılıyorlar.
Kadınlar sizin istediğiniz iyi sevişme tarifinin erkeklerde karşılığı yok. Belki yılda bir kez yaklaşabilirler bu isteğinize ama her zaman sizin istediğiniz iyi sevişmenin peşine düşülse, 6 saat yataktan çıkılmaz ki insanlığın geleceği için iyi olmaz. Peki öneri ne? İyi sevişme tanımınızı revize edin, daha basite indirgeyin mesela ön sevişme süresini 2 saatten 10 dakikaya çekin. Görün bakın herkes mutlu olacak.
Şimdi bazıları 'ama İtalyan erkekleri!' diyecek, anacım İtalyan erkeği bildiğin abanıyor, neyin peşindesin? Sanki adam gondolda sevişecek seninle, tövbe estağfurullah.
7. Ve tabii ki "iyi bir sevişme" denince erkeklerin aklına gelen.
Sağ olsunlar yakın çevremdekiler beni 'sevişme üstadı' olarak bildiği için, sevişen kim var kim yok gelip tecrübelerini benimle paylaşır, benden fikir alır. Son zamanlarda dikkatimi çeken bir durum var ki o da erkeklerin sürekli “off abi kız çok iyi sevişiyor”, “beni bitirdi abi”, “iliğimi kuruttu”, vb. ifadeler kullanıyor olması. Olayı biraz eşeleyince fark ediyorum ki, sevişirken kadının da biraz aktif rol üstlenmesi, ne bileyim üste çıkması idareyi biraz eline alması gibi durumlar karşısında bizim erkeklerin dibi düşüyor. Buradan çıkardığım sonuç şu ki bizim erkekler sevişirken kadının yatacağı inancına sahip, bu çerçevenin azıcık dışına çıkıldı mı 'oooo kadın bomba' oluyor ki değil.
Arkadaşım sen ne kadar sevişiyorsan kadın da o kadar sevişecek. Tabi ki tutacak, öpecek, kıvrılacak, üste geçecek, aşağı inecek, kalkacak, oturacak, vs. Bunları yapıyor diye kadın iyi sevişiyor, sevişme de çok iyi gibi bir çıkarım yapamayız. Kadının kımıldadığı sevişmeye iyi bir sevişme dersen, kadın üste çıkıp 'Kegel kasılmaları' ile aklını aldığında ne b.k yiyeceksin? Ellerini bağlayıp seni baştan aşağı yaladığında ne yapacaksın sorarım sana?
Maalesef Türk erkeği iyi bir sevişme nedir bilmiyor. Hem kendi sevişmeyi bilmiyor, hem sevişen kadından bi halt anlamıyor. 'Abi beni öperken dilini kullandı' diye şaşıranlar var, Fransız bunu 100 yıl önce bulmuş, bizimki 2014 yılında buna şaşırıyor, kızı sevişme olayında bir numara ilan ediyor. Demek ki buna oral seks yapsan oracıkta ölecek kalpten.
Burada erkeklerin olduğu kadar, kadınların da suçu var kusura bakmayın. Kendini geliştirmezsen, sevişiyorum ya yetmez mi diye düşünürsen, adam iki hareket gördü mü aklı çıkıyor. Bir düşünün bakalım Rus kızlarına bu ilgi neden? Anacım kızı yatakta yakalayıp da sevişemiyorsun ki, kıpır kıpır bir oraya kaçıyor bir buraya, e haliyle bu devinimi gören erkek “abi Rus kızı yaaa!” diye ağzını şapırdatıyor. Bilmiyor ki ne sevişmeler oluyor dünyada? Mastürbasyon, genelev, vs. derken sevişmenin ne olduğunu unutmuş adam, yazık.
8. Evli çiftlerde sık gördüğümüz "sevişmeye isteksiz başlayıp sonradan açılma" uygulaması.
Evliliğin ortalama 5. yılından sonra olan sevişmelerde sıklıkla gerçekleşen bir durumdur bu. Bu karşı tarafı arzulamamak ile ilgili bir durum değildir, sevişmenin bizzat kendisine karşı takınılan bir tavırdır. O yıllarda, yani evliliğin 5. yılından sonraki zamanlarda tarafların sevişme başlatma eşiği bir hayli yükselir. Artık sevişmeye başlamak için bir sözden, bir dokunuştan, bir planlamadan çok daha fazlası gerekmektedir.
İşte böyle başlar evlilerin sevişmesi ama enteresan bir şekilde ateşli bir seyir izler. Şevki, heyecanı, tutkusu sevişme ilerledikçe artar. Nasıl ki başarmanın yarısı inanmaksa, uzun yıllar evli kalan çiftlerin sevişmesinin neredeyse tamamı 'başlamaktır'. Bir kere başlandı mı gerisi çorap söküğü gibi gelir. 'Nasıl olsa başladık' ve 'öyle ya da böyle bu işin sonu gelecek' şeklinde düşünen çiftler artan bir ivme ile sona doğru ilerlerler.
Ama işte böyle olunca sıkı bir doyum yaşayan çiftimiz, sevişme sonrasında “bunu sık sık yapalım” deseler de bir daha sevişmek üzere asgari iki hafta sonrasına randevulaşırlar. 2 haftalık süre evliliklerde “sık sık” ifadesini rahatlıkla karşılamaktadır. Çocuk varsa bu süre 3 haftaya kadar uzayabilir.
Bakmayın isteksiz başlayıp artan ivme ile devam eden dediğime, gözünüzde 1 saatlik bir şey canlanmasın, sevişme ortalama 7-16 dakika sürer.
9. Hep aklımızın bir köşesinde duran "kapıdan girer girmez sevişmeye başlama" fantezisi.
“Eve kadar dayanamayacağım!”, bu cümle, kapıdan girer girmez sevişmeye başlama aktivitesinin kilit cümlesidir. Asansörlü apartmanlarda veya müstakil evlerde daha sıklıkla görülen bir uygulamadır. Asansörde veya müstakil evin bahçe girişinde başlayan öpüşmeler akabinde kapıdan girer girmez sevişme aktivitesini getirir.
Ancak şu bir gerçektir ki Türk kadınlarıyla kapıdan girer girmez sevişme olayı çok da mümkün değildir. Tam siz yükünüzü almış giderken bir anda “ciddiyim, tuvalete gitmem lazım” sözüyle içine girmiş olduğunuz alemden bir anda sıyrılırsınız. Sonra kadın tuvaletten çıkana kadar soyunur, kendinizle oynamaya başlamış olursunuz.
Birbirini hunharca soymak, Temel İçgüdü filmindeki gibi kadını koltuğa yaslayıp iç çamaşırını yırtarak çıkarmak varken olay yine ansızın tuvaletten çıkan kadını bekleme şekline bürünür ki beklentiler bir anda uçup gider. Türk kadını ile kapıdan girer girmez yapılacak en iyi şey ateşli şekilde öpüşmek ve devamında kadını tuvalete uğurlamaktan ibarettir.
Şimdi kadınlar diyecek ki “biz sizi düşünüyoruz, hijyene önem veriyoruz, temiz bir sevişme taraftarıyız, vs.” iyi de biz istemiyoruz! Biz kaptırıp gitmek istiyoruz, bir kere bile size “tuvalete git” diyen erkek oldu mu hayatınızda? Niye tuvalete gitmiyorsun? Hijyen alışkanlığın yok mu diye çıkışan biri oldu mu hiç? Gitmeyin arkadaşım, bir kere de kapıdan girer girmez ağız tadıyla holde sevişelim yani ne olur?
Biz de kirli olalım, biz sizinle tuvalete gitmemeye de varız...
10. Bir acemilik işareti olarak; sevişirken gaza gelip acayip pozisyonlara dalmak.
Günümüz insanının sevişmede yaptığı en büyük hatalardan biri, belki de birincisidir. Atalarımızın bu durum ile ilgili bir sözü var diyeceğim ama sanmıyorum ki herhangi ata böyle bir laf etmiş olsun. Ancak şöyle bir şey dememiz mümkün 'altından kalkamayacağın pozisyona girmeyeceksin'. Sevişmek zaten başlı başına yorucu, yıpratıcı ve enerji tüketici bir eylem, e bir de sen gaza gelip olmayacak işler peşine düşersen o sevişmeden çıkman çok zor.
Mesela çok arkadaş biliyorum, zevkten gaza gelip kadını kucağına alıp ayağa kalkarak sevişmeye çalıştığı için bel fıtığı olan. Kendini bilmiyor musun arkadaşım? Partnerini bilmiyor musun? Şu bodur halinle 60 kiloluk kızı omuzlayıp ayakta hoplatmaya çalışmanın ne gereği var? İnsan gibi yatay düzlemde sevişsene. Hayır, bir de beceremeyip de soluk soluğa kalınca kadını aldığı gibi yerine koymayı da bilmiyor. Hem kendine eziyet ediyor hem kadına 'ha düştüm ha düşeceğim' duygusu yaşatmaktan zevk almayı unutturuyor.
Demem o ki sevişirken gaza gelip altından kalkamayacağınız pozisyonlara dalmayın. Porno filmde gördüğünüz adam profesyonel, günde 5 kere sevişse bana mısın demiyor. Senin gibi 2 ayda bir sevişmiyor anlayacağın. Adam antrenmanlı, kadını amuda kalkmış halde bile memnun edebiliyor, sen amuda kalksan tansiyonun düşer bayılırsın, o derece.
Bonus - Duyarlı olacağım derken sempozyum düzenler gibi sevişmeye başlamak.
-Böyle iyi mi?
-Sırtım ağrıyor böyle, az dön… hah az daha
-Kafamı şuraya koyayım dur!
-Yastık vereyim mi?
-Yok yorganı kıvırdım, az da sen çekil geri
-Yana geçsem?
-Aa olur bak geç hadi
-Ama yok orası tersime geliyor
-O zaman ben şöyle döneyim sen oraya kay
-Tamam, yastığı da al.. ya da boş ver şunu al
-Olur, şimdi iyi mi?
-Bakayım… ben rahatım, sen?
-İdare eder..
-Nasıl idare eder rahat değil misin?
-İyiyim ya iyiyim devam
-Yok yok sen rahat değilsin…
Bunlar da sevişiyor güya. Yahu Allah aşkına bu nasıl sevişme? Sempozyuma mı geldiniz? Açık oturum mu yapıyorsunuz. Önünüzdekini yiyip kalkın yahu derdiniz nedir? O iyi mi? Bu hoş mu? Tam girdi mi? Çıktı mı? Fırttı mı? Kalın mı? Derken sevişme 2 saat sürüyor. Sonra karşımıza geçip “ben 2 saat sevişiyorum' diye ahkam kesiyorsunuz. Arkadaşım sen 6 dakika sevişiyorsun geri kalan sürede müzakere yürütüyorsun.