Sanal gerçeklikle film izleyebildiğimiz, resim çizebildiğimiz, uygulamalı eğitimler alabildiğimiz, oturduğumuz yerden kültürel yolculuklara katılarak deneyimleyerek tarih öğrenebildiğimiz bir ortam. Evinizin konforunda, dışarıya adım bile atmadan AVM’lerde gezerek alışveriş yapabildiğimiz, tuttuğumuz takımın maçını tribünden, en sevdiğimiz sanatçının konserini en önden izleyebildiğimiz bir dünya.
Böyle bir teknoloji sağlıklı olur mu, yan etkiler yaşanır mı?
Gerçekle sanal dünyalar birbirine karışır mı?
Açıkçası oldukça ürkütücü duruyor.
Teknoloji şüphesiz artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası. Ancak kendi yarattığımız teknolojinin kölesi haline gelmeden, teknolojiyi insanlığı, çevremizi, dünyamızı daha iyi ve yaşanılabilir bir seviyeye taşıyacak bir denge içinde kullanmayı öğrenmemiz gerekiyor.
Çoğu uzman sağlığımızın ve ruh halimizin yakından ilişkili olduğunu düşünüyor.
Günümüzde sadece 2 boyutlu yazı yazmak, fotoğraf ve video paylaşmaktan ibaret sosyal medyalara ne denli vakit ayırdığımızı düşündükçe sanal gerçeklik insanı ürkmüyor değil.
Pek çok insan sosyal medyada olmadığı kimliğe bürünebiliyor. Gerçek yaşamında yapamadıklarını yapmaya, söyleyemediklerini dile getirmeye başlıyor. Oyun bağımlılığı tüm dünyada hiçbir zaman olmadığı kadar yaygınlaşmış durumda.
Hal böyleyken bu sanal gerçekliğin zihnimizi bulandırması, sanallık ile gerçekliğin karışacak olması, yaşanabilecek psikolojik rahatsızlıklar, iyice kendi kabuğumuza çekilecek olmak ve bunun yaratacağı olumsuzluklar da bir yandan endişe verici.
Sanırım bu kadar belirsizliği Shrödinger’in kedisine bağlamak uygun olacak.
Ve kutu açılmadan neyin ne olacağını bilemeyeceğiz!
Bilim ne derse desin!
Bunca sanallık içinde biz yine de çiçekleri koklarken, sıcacık çorbamızı yudumlarken, aşk olurken, sevdiğimizi öperken bu duyguların bizdeki etkisini, yaşadığımız hazzı yadsıyamayız.
Fuzuli örneğindeki gibi sevmek mi sevilmek mi?
Ben de bu yaşımda ancak anladım ki sevmek daha güzel. Diğerinden emin olamıyorsun.
O halde sosyal mesaj geliyor
Dünya sahi mi sanal mı bilinmez
Biz bu kadar belirsizlik içinde çıkarsızca ve sahiden bol bol sevelim.
Instagram
Facebook
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio